Kayıtlar

Mayıs 3, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Namazdaki Hareketler

Namazdaki Hareketler   İnsan yeryüzünün halifesidir. Cenâb-ı hak tarafından diğer mahlûkatın ustabaşısı ve onların üzerinde tasarrufa yetkili amirleri olarak gönderilmiştir. Bundan dolayı insan namaz kılmakla aynı zamanda diğer varlıkların ibadetlerini kendi ibadetleriyle birleştirir. Namazda bütün varlıkların şuurlu veya şuursuz olarak yapmış oldukları ibadetlerini Cenâb-ı Hakk’a takdim etme manası vardır. İnsan hem kendisi hem de onlar namına Cenâb-ı Hakk'a namaz ile bu ibadetleri takdim eder. Namazdaki rükû, secde gibi hareketlerin meleklerden hayvanlara ve ağaçlara kadar bütün mahlûkatın ibadetlerindeki hareketlerini yansıtması da bunun fiziksel yönünü teşkil eder.   Namazdaki hareketler, insanın Allah’a olan bağlılığını en güçlü şekilde ifade edebileceği ve ruhunu terbiye edebileceği bir düzen içindedir. Bu düzen, ilahî bir emirle Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem tarafından öğretilmiş ve nesilden nesile aktarılmıştır. Namazın içindeki hareketler, ruh...

Kulluk

Kulluk ·      Kulluğun özü, severek ve isteyerek Rabbimize itaat etmek, ihlâs ve samimiyetle ona ibadet etmektir. ·      İbadet, müminin nişanı, imanın hayata yansımasıdır. ·      İbadetler, kişinin dinî inancının gereği olarak inandığı, güvendiği, sığındığı yüce varlığa bağlanışını, yönelişini, bahşettiği nimetler karşısındaki sevinç, minnet ve şükran duygularını ifade ettiği birtakım belirli ve özel davranışlardır. ·      Allah’a yakın olma arzusunun ve hayırlı bir kul olma gayretinin bir göstergesidir. Yüce Rabbimize olan muhabbet ve bağlılığın en güzel yansımasıdır. ·      Allah’ın sunduğu imkânlara, verdiği nimetlere şükürdür. ·      Kulun, sınırsız af ve mağfiret sahibi olan Rabbine sığınması, halini arz etmesidir. İbadet eden insan, ecir ve mükâfata nail olmanın yanı sıra nice güzel huy ve alışkanlık kazanır. ·      Kişiye daima...

Günümüzdeki Müslümanların Durumu İçler Acısıdır

Günümüzdeki Müslümanların Durumu İçler Acısıdır Ümmet olmak, kan bağı ile değil, nebiler rehberliğinde adaletle birbirine bağlanmış topluluk demektir. İslam dini; hak, hukuk, paylaşım ve yardımlaşmayı ibadet gibi görür. Müslümanların sorunlarını aşmak için ümmet bilincine ihtiyacımız vardır. İslam dünyasındaki acılara, sıkıntılara ortak olmalıyız. Dememiz o ki, derdimiz ortak ise, duamız da ortak olmalıdır. Ayrıca ırkçılık ve radikalizmle mücadele etmek, önceliğimizi teşkil etmelidir. Ümmet şuuruna sahip olan dava adamı müminler, tüm baskılara ve zulme rağmen davalarından asla vazgeçmezler. “Kıyamet kopana kadar, ümmetimden hak üzere bir topluluk asla eksik olmaz” (Buhari). Bunlar, efendimizin hadisteki kapsamına giren bahtiyar müminlerdir. Yüce Rabbimiz bizleri de bu hidayetli zümreden eylesin. Bu açıdan baktığımızda ümmet şuuru, beraberinde sünnet bilincini de getirir. Sünnet denilince bazı kimselerin aklına; sakal bırakmak, misvak kullanmak ve güzel koku sürmek gelir. Bu say...