Kayıtlar

eşi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sultan Abdülhamid Han Rahmetullahi Aleyh'in Eşi Müşfika Hanım Anlatıyor…

Sultan Abdülhamid Han Rahmetullahi Aleyh'in Eşi Müşfika Hanım Anlatıyor… İstanbul, Beşiktaş'ta Serencebey yokuşunu çıktıktan sonra en sonda sol kolda eski üç katlı, fakat gayet mütevazı bir evde büyük Osmanlı hânedânının son temsilcilerinden olan Sultan İkinci Abdülhamîd Han Rahmetullahi Aleyh 'in değerli eşi Müşfika Hanım Rahmetullahi Aleyha, kızı Ayşe Sultan ile birlikte oturuyorlardı. Bir hünkârın eşi ve kızı olarak senelerce yaşadıkları bir ömürden sonra, ânî olarak sıkıntılı ve zaruret dolu bir hayatın en acı hakikatleri arasına düşmüşlerdi. Müşfika Hanım Rahmetullahi Aleyha, pek değerli eşi Sultan Abdülhamîd Han Rahmetullahi Aleyh'e âit çok manalı bir hâtırasını şöyle anlatıyor: “Bir gün Sultan Abdülhamîd Han rahatsızlanmıştı. Sabahleyin yataktan kalkmak istediğinde kendisinde kuvvetli bir halsizlik ve kırıklık hissetmişti. Çoraplarını giyip odadan dışarıya çıkması gerekmişti. Fakat biraz öne eğilip ayağına çoraplarını dahi geçirecek hali yoktu. Ben heme

Asr-ı Saadet’te ve Osmanlı Zamanında Bir Hanım, Sabahleyin Eşini İşe Uğurlarken

Resim
  Asr-ı Saadet’te ve Osmanlı zamanında bir hanım, sabahleyin eşini işe uğurlarken: “- Efendi, Efendi Allah’tan kork! Sakın kazancımıza haram karıştırma! Biz dünyada açlığa sabrederiz; fakat ahirette Cehennem ateşine dayanamayız! Dermiş. Yâ Rabbi! Erkeklerimizi de hanımlarımızı da her türlü haramlardan koru! Bizleri helâlinle yetinen kanaat   sahibi kimseler eyle! Senin her şeye gücün yeter! Âmîn! Allahümme âmîn!!!

Eşine Yaklaşmak İsteyeninin Okuyacağı Dua

Eşine Yaklaşmak İsteyeninin Okuyacağı Dua İbn-i Abbas Radiyallahü Anh'dan rivayet edildiğine göre, Rasulullah Salllallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmaktadır: ''Sizden biriniz şayet eşine yaklaşmak (onla beraber olmak) isterse şöyle desin: Allahın adıyla, Allahım Şeytanı bizden ve bize rızık olarak vereceğin evladımızdan uzak tut, eğer bu yaklaşmadan bir çocuk hasıl olursa şeytan bu çocuğa ebediyyen zarar veremez'' (Muttefekun Aleyh) بِاسْمِ اللهِ اللَّهُمَّ جَنِّبْنَا الشَّيْطَانَ وَجَنِّبِ الشَّيْطَانَ ما رَزَقْتَنَا Okunuşu: Bismillahi, Allahumme cennibe'ş Şeytâne. ve cennib'iş-Şey-tâne ma rezaktenâ. Anlamı: Allahın adıyla Allahım! Şeytanı bizden ve bize rızık olarak vereceğinden(çocuktan) uzaklaştır. Kaynak: (Buhârî, Vudû ’ 8, Bed’ü’l–halk 11, Nikâh 66, Daavât 54, Tevhîd 13; Müslim, Nikâh 116.)

Eşinin Namazından Etkilenip Müslüman Oldu

Resim
Eşinin Namazından Etkilenip Müslüman Oldu           Osmaniye'de, Alman vatandaşı Nicole Stephanie, eşinin namaz kılmasından etkilenerek Müslüman oldu.           Osmaniye Müftülüğü'nde düzenlenen ihtida töreninde konuşan Nicole Stephanie, Osmaniyeli Murtaza Turşucu ile 2004 yılında Almanya'nın Freiburg kentinde öğrenciyken tanışıp, evlendiğini söyledi.           Evlendiğinden beri eşinin namaz kılmasından, Almanya'da ikamet eden Müslüman komşularından ve İslamiyet’le ilgili okuduğu kitaplardan etkilendiğini belirten Stephanie, kendi isteğiyle İslam dinini seçtiğini, bu konuda eşinden herhangi bir baskı görmediğini dile getirdi.           Müftü Vekili Abdulhamit Öveç ise İslam dini adına çok anlamlı bir ana şahitlik ettiğini ve bu durumdan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, şunları kaydetti:           “Şimdi tertemiz, yeniden doğmuş gibi gıpta edilecek bir insansınız. İslam dinini kabul ettiğiniz andan itibaren, geçmiş günahlarınızı Allah

Yeryüzünde İlk Aile Âdem ve Eşi

Yeryüzünde İlk Aile Âdem ve Eşi Çok eski zamanlarda şu üzerinde yaşadığımız dünya yoktu. Yalnızca her şeyin yaratıcısı Yüce Allah vardı. Sonra üzerinde yaşadığımız dünyamız Yüce Allah'ın “OL” emri ile yaratıldı. Dünya yaratılmıştı ancak ne dünyada, ne cennette hiç insan yoktu. Kitabımız Kur'an'da anlatıldığı gibi Cennet çok güzel bir bahçedir. Hiç kimse onun güzelliğini bu dünyada hayal bile edemez. Akışı tatlı soğuk sularla çağlayan pınarlar, süt ve bal nehirleri hep cennettedir. İşte şimdi şu üzerinde yaşadığımız dünya bile yokken, Allah, Meleklerine şöyle seslendi: -Yeryüzünde ben sorumlu bir varlık olan insanı yaratacağım. Bunun üzerine Melekler sordular: -Biz senin emirlerini yerine getiremiyor muyuz? Yüce Allah Meleklerin bu sorusu üzerine: -Ben sizin bilmediğiniz bazı şeyleri kastediyorum, dedi. Daha sonra ilk insan olan Âdem'i balçık halindeki çamurdan yarattı ve ona can verdi. Âdem aynı zamanda ilk Peygamberdi. Yani Allah'ın ilk elçisi

Dünyayı terk etmek

Dünyayı terk etmek İnsan, ne kadar güçlü olursa olsun, neyi olursa olsun, evi, işi, aşı, dostu ve eşi, hepsi bir gün hiç olacak, kabre ancak kefeniyle girecektir. Peygamber efendimiz, Dünya sizi terk etmeden, siz dünyayı terk edin! Buyuruyor. Madem o bizi terk edecek, biz onu terk edelim. Dünya bizi terk edince aklımız başımıza gelirse de, o zaman bir daha dünyaya dönemeyiz. Ölmek felaket değil, öldükten sonra başına gelecekleri bilmemek, tedbirini almamak felakettir. Ahirette nereye gitmek istiyorsak, ona göre hazırlık yapmalıyız. Orada Cennet ve Cehennemden başka yer yoktur. Cennete girmek için, doğru iman sahibi olmak ve dine uymak gerekir. Allah için sevmek, Allah için nefret etmek, iyiliği tavsiye etmek, kötülükten men etmek… Haşa zulüm etmez kuluna Huda’sı; İnsanın çektiği kendi cezası (Alıntı)

Affet Babacığım

Affet Babacığım Evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyor ve onun evde bir fazlalık olduğunu düşünüyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Yine böyle bir tartışma anında; eşi, bütün bağları kopardı ve “Ya ben giderim, ya da baban bu evde kalmayacak” diyerek rest çekti… Eşini kaybetmeyi göze alamazdı. Babası yüzünden çıkan tartışmalar dışında mutlu bir yuvası, sevdiği ve kendini seven bir eşi ve birde çocukları vardı. Eşi için çok mücadele etmişti evliliği sırasında. Ailesini ikna etmek için çok uğraşmış ve çok sorunlarla karşılaşmıştı. Hâlâ onu ölürcesine seviyordu. Çaresizlik içinde ne yapacağını düşündü ve kendince bir çözüm yolu buldu. Yıllar önce avcılık merakı yüzünden kendisi için yaptırdığı kulübe tipi dağ evine götürecekti babasını. Haftada bir uğrayacak ve ihtiyacı neyse karşılayacak, böylelikle eşiyle de bu tür sorunlar yaşamayacaktı. Babasına lâzım olacak bütün malzemeleri hazırladıktan s