Kayıtlar

Rumi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Çöldeyim, Susuzum…

  Çöldeyim, Susuzum…   Çöldeyim, susuzum, Kuyularda Yusuf’um,   Sözlerin bana Züleyhâ, Ateşlerde İbrahim’im,   Gözlerin bana derya, Sancılar içinde Meryem’im,   Bakışın bana İsa, Yaralar içinde Eyyub’um,   Hasretin bana şifa, Ölüler içinde bir ölüyüm,   Ellerin bana musalla…   Mevlâna Celâleddin Rumi Kuddise Sirrûh’tan Şems-i Tebrizi Kuddise Sirrûh’a Mektup

Lâ Tahzen – Mevlana Celaleddin Rumi

Lâ Tahzen!   Irmağa deniz, denize okyanus sığmaz. “Âşık” olmayana anlatsan da “Ben” “Sen” anlamaz. Hakka ulaşmak için yoldur desen kimse inanmaz! Gönlünde zerre-i miskal Şems olmayan; Yanmaz, yanamaz!   Ayağın kırıldı diye üzülme! Allah senden aldığı ayak yerine belki sana kanat verecek. Kuyu dibinde kaldın diye üzülme! Yusuf kuyudan çıktı da Mısır’a sultan oldu, unutma! İstediğin bir şey; olursa bir hayır, Olmazsa bin Hayır Ara!   Geçmiş ve gelecek insana göredir. Yoksa hakikat âlemi birdir. Bu âlem bir rüyadır. Zanna kapılma ey can! Rüyada elin kesilse de korkma, elin yerindedir. Dünya bir rüya ise, başına gelen felaketler de geçicidir. Neden çok üzülürsün ki? Her şey üstüne gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde sakın vaz geçme: – Çünkü orası gidişatın değişeceği yerdir.   Bu âlemin, bu kâinatın kitabı sensin: Aç da kendini oku ey can! Kâinatın en uzak köşesi, senin içinde ufak bir nokta! Ama sen bun...

Kaderimi Ben Seçmedim

  Kaderimi Ben Seçmedim   Kaderimi ben seçmedim, Rabbim ikram etti Elhamdülillah!   İyiyim desem yalan olur, Kötüyüm desem inancıma dokunur.   En iyisi şükre vurayım dilimi, Belki o zaman kalbim kurtulur.   Dua'm belli, Duyan belli, Gerisi Takdiri İlâhi…   Mevlâna Celaleddin Kuddise Sirrûh

Mevlâna Celaleddin Rumi’nin Eşine Yazdığı Şiir

Mevlâna Celaleddin Rumi’nin Eşine Yazdığı Şiir Bir gün Mevlâna eve girer ve hanımı ona sorar: “- Bu kadar âşıksın! Mevlâ’ya şükürler olsun bu aşkı yaşayıp, yaşatana... Peki, bana ne kadar âşıksın?” Der. Mevlâna hanımına şu şiirle cevap verir. Sen benim; Yaradan’dan ötürü yaratılanı sevişim, Bir adım gelene on adım gidişimsin. Ve herkesi olduğu gibi kabul edişimsin, Sen benim; yalandan ve sahteden kaçışım, Riyadan bıkışım, gerçeği arayışımsın, Ve nihayet doğrunun tadına varışımsın. Sen benim; haksızlığa ve zulme başkaldırışım, Mazluma kucak açışım, zalime düşmanca bakışımsın Ve mağdurdan yana tavır alışımsın. Sen benim; bugünüme şükür ve yarınıma dua edişim, Azla yetinişim, çoğa göz dikmeyişimsin Ve kapanmayan avuç içimsin. Sen benim; hayat ve kaderle inatlaşmam, Ekmek için kavgam, bitmek tükenmek bilmeyen davamsın Ve zorluklara karşı yılmayışımsın. Sen benim; menfaate ve çıkara tepkim, Almak için verene öfkem, ille de karşıl...

Mevlâna

Mevlâna Asıl ismi Muhammed Celaleddin’di onun Genç yaşta ders okutmuş denmiş Mevlana olsun Rumi Anadolunun o zamanki adıdır Mevlana Celaleddin Rumi diye anılır Gönüller sultanını nasıl etmeli tarif Onu anlatmak için değilim ki ben arif O büyük bir ummandır ben vahada dururum Tarif etmem imkânsız girersem boğulurum Araştırır bulurum hayatını yazarım Tarihsel akışını ard arda sıralarım Kusur varsa benimdir affedilmek dilerim O ummandan bir damla nasiplenmek isterim Bin iki yüz yedide tarihi konulmuştur Afganistan, Horasan, Belh şehrinde doğmuştur Otuz eylül diyerek kayıtlarda tutulmuş Bin yüz seksen ikidir diyenlerde bulunmuş Babası o yörede çok sevilen biridir Bilginlerin sultanı ünvanıyla bilinir Bahaeddin Veled’dir kullanılan tam adı Hüseyin Hatibi’den geliyordu soyadı Annesi Belh emiri Rükneddin’in kızıdır Mümüne hatun diye saygılarla anılır Babasının annesi Harzemşah prensesi On dördüncü göbekten şeriftir sülalesi Bin...