Kayıtlar

Şubat 20, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ibretlik Bir Hikâye: Alın Teri

ibretlik Bir Hikâye: Alın Teri Bir zamanlar, bir genç herkes gibi evlenmek istiyordu. Bu niyetini ailesine açtığında, babası ona şöyle dedi: "Elbette oğlum, elbette evlenebilirsin. Bana kendi alın terinle kazandığın bir altın getirdiğinde, seni hemen evlendireceğim." Delikanlı babasının bu sözlerine gülümsedi. Ne kadar da kolay bir sınavdı bu böyle! Ertesi gün, istenilen altın lirayı götürüp gururla babasının avucuna koydu. Babası hiçbir şey söylemeden, altını evlerinin yanından akan nehre fırlattı. Çocuk, altının düştüğü nehre şaşkınlıkla bir-iki saniye baktıktan sonra, babasına döndü ve sordu: "Şimdi evlenebilirim, değil mi babacığım?" Babası başını iki yana salladı: "Hayır oğlum. Sana kendi alın terinle ve emeğinle kazandığın bir altın getirmeni söylemiştim. Bu altını sen kazanmamışsın ki." Genç delikanlı babasının gerçeği nasıl keşfettiğini anlayamamıştı. Ertesi gün bu defa annesinden bir altın borç aldı ve parayı babası

Ah Bu Kocalar

Ah Bu Kocalar Kadın sinir içinde cep telefonundan kocasını aramış: - Saat kaç oldu. Hangi cehennemdesin? - Aşkım... O hiç unutamadığın harika elmas gerdanlığın bulunduğu kuyumcu var ya. Hani o zaman param yoktu alamamıştım ve bir gün mutlaka alacağım sözünü sana vermiştim... Hatırladın mı? Bu sözleri duyan kadın birden yumuşamış, heyecandan titreyen bir sesle: - Evet, evet, bir tanem hatırlamaz olur muyum? Demiş. Ama adamın cevabı hiç de beklediği gibi olmamış: - Evet aşkım... İşte o kuyumcunun hemen yanındaki kahvede arkadaşlarla oyundayım! (Alıntı)

Kur'an'dan Bir Nokta

Kur'an'dan Bir Nokta Bir gün Evliyalar Şahı Hazreti îmamı Rabbani Kuddise Sirrûh, sür'atlice abdesthâneye girdiler. Fakat girmeleri ile çıkmaları bir oldu. Hemen ibrikteki su ile elini yıkadı sonra tekrar abdesthâneye girdi. Çıktıktan sonra kendisine bunun sebebi soruldu. Buyurdular ki: — Biraz; önce kalemin yazıp yazmadığını denemek için tırnağıma bir nokta yazmıştım. Abdesthâneye girince bunu fark ettim, hemen dışarı çıkarak onu yıkadım. Ondan sonra içeri girdim. Çünkü o nokta Kur'anı Kerîm'dendir, Onunla abdesthanede bulunmayı edebe uygun görmedim, buyurdular. (Alıntı)

Bu Can O Uğurda Fedadır

Bu Can O Uğurda Fedadır Uzun Hasan Fatih'ten sulh talep ederek Çemişkezek Hâkimi Şeyh Hüseyin ile annesi Sâre Hatunu elçi olarak Fatih'e göndermeye mecbur olduğu zaman, genç hükümdar at geçmez yarlardan, geçit vermez dağlardan aşıp Trabzon'un fethi için giderken Sâre Hatun, Padişahın yorgunluğundan istifade etmeyi düşünerek: — Padişahım, bunca zahmet bir kal'a fethi için değer mi? dedi. Fatih: — Vali de, valide... İslâm Kılıcı benim elimdedir. Bu can o uğurda fedadır. Meşakkatten nice korkarım? Cevabını verdi. (Alıntı)

Anselmo Turmeda'nın Müslüman Oluşu

Anselmo Turmeda'nın Müslüman Oluşu Akdeniz'de Balear takımadalarının en büyüğü olan Mayorka adasında, bir ailenin tek çocuğu olan Anselmo Turmeda isimli biri vardı. Altı yaşında iken bir papazdan din ilmini öğrenmek üzere tahsile başladı. Sonra ilmini ilerletmek üzere Katalan'da, Larde şehrine gitti. Din ilmini hayli ilerleten Anselmo, daha da ilerletmek için Nebuniye şehrine gitti. Burada ilmi çok yüksek, kadri kıymeti büyük bir papazın himayesi ve hizmetinde uzun müddet kaldı. Nikola Mertil ismindeki bu papaz, bir gün hasta olduğundan derse gelmedi. O gün talebeler kendi aralarında müzakerelerle meşgul oldular. Akşam olduğunda Anselmo, papaz Mertil'in evine vardığında papaz: — Bugün ne ile meşgul oldunuz? Diye sordu. Anselmo ise, arkadaşları ile bazı ders müzakerelerinde bulunduklarını fakat Incil'in bir yerinde Hazreti İsa'nın “Benden sonra bir Peygamber gelir, onun ismi Paraklit'tir” sözü üzerine hayli tartışma yaptıklarını söyledi. Pap