Kayıtlar

Şubat 8, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Cehennem Ateşi Nasıl Bir Ateştir?

Resim
Cehennem Ateşi Nasıl Bir Ateştir? Cehennem, Allah’ın “Kahhar” (Kahredici), “Cebbar” (istediğini zorla yaptıran), “Muntakim” (intikam alıcı) gibi isimlerinin tecelli edeceği yerdir. İnkarcılara her yönden acı vermek için özel bir yaratılışla yaratılmıştır. 14 Haziran 2016 Salı 15:35 “O her şeyi kuşatacak olan Kıyamet’in haberi sana geldi mi? Yüzler var ki, o gün eğilmiş, zillete bürünmüştür. Çalışmış, yorulmuştur. Kızışmış bir ateşe girer. Onlara kızgın bir kaynaktan su verilir. Onlar için kuru bir dikenden başka yiyecek de yoktur. O da ne besler, ne de açlığı giderir. (Gaşiye 1-7) Peygamber Efendimiz (s.a.v.) cehennem ateşi hakkında şöyle buyurmuşlardır: “Cehennem ateşi bin yıl yakıldı. Öyle ki kıpkırmızı oldu. Sonra bin yıl daha yakıldı, öyle ki beyazlaştı. Sonra bin yıl daha yakıldı. Şimdi o siyah ve karanlıktır.” (Ebu Hureyre’den rivayet edilmiştir. Tirmizî, Muvatta) “Cehennem ateşi katran gibi siyah ve gece gibi karanlıktır.” (Beyhakî) Peygamberimi

Cehennem Ateşini Ancak Göz Yaşı Söndürür

Cehennem Ateşini Ancak Göz Yaşı Söndürür Rivâyet olundu: Kıyâmet günü olduğu zaman, cehennemden dağ gibi bir ateş kütlesi çıkar. Ümmet-i Merhumenin üzerine hücûm eder. Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem hazretleri, ümmetinden o ateşi defetmeye çalışır. Bir türlü ateş sönmez. Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem hazretleri: -"Ey Cebrâil yetiş! Yetiş! Ateş ümmetimi yakmak istiyor!" der. Cebrâil Aleyhisselâm elinde bir bardak su ile gelir. Cebrâil Aleyhisselâm, o bardak suyu, Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem hazretlerine uzatır ve şöyle der: -"Bunu al, ateşin üzerine dök!" Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem hazretleri, o bir bardak suyu alır, dağlar gibi yükselip ümmetin üzerine gelen ateşin üzerine döker; ateş hemen o anda sönüverir. Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem hazretleri, Cebrâil Aleyhisselâm'a sorar: -"Ey Cebrâil bu ne suyu idi? Ateşi söndürme yönünde bundan daha etkili bir su görmedim?" Cebrâil Aleyh

Yakmayan Sır

Yakmayan Sır Hazret-i Mevlânâ Rahmetullahi Aleyh, Enes bin Mâlik Radıyallâhu Anh’ten rivâyet edilen şu kıssayı edebî lisanla şöyle anlatır: Bir kimse Hazret-i Enes Radıyallâhu Anh’a misafirliğe gitmişti. O misafir hikâye etmiştir ki: Enes Hazretleri yemekten sonra peşkirinin sararmış, solmuş, kirlenmiş olduğunu gördü. Hizmetçiye; “–Şu kirli ve bulaşık peşkiri, bir an için olsun tandıra atıver.” dedi. O da hemen peşkiri, ateşle dolu tandıra attı. Misafirlerin hepsi de bu işe şaştılar; peşkirden dumanlar çıkacağını, yanıp kül olacağını bekliyorlardı. Bir müddet sonra hizmetçi, peşkiri kirlerden temizlenmiş, beyazlaşmış olarak tandırdan çıkardı. Orada bulunanlar; “–Ey azîz sahâbî!” dediler. “Bu peşkiri nasıl oldu da ateş yakmadı, üstelik bir de onu temizledi?” Hazret-i Enes Radıyallâhu Anh dedi ki: “–Hazret-i Mustafâ Sallallahü Aleyhi Vesellem bu peşkire çok defa alnını, ağzını sildi de ondan.” Ey ateşten ve azaptan korkan gönül, öyle bir el,

Gerçek Mümin Altı Çeşit Korku İçindedir

Gerçek Mümin Altı Çeşit Korku İçindedir “Gerçek mü’min altı çeşit korku içindedir: 1- Îmânını kaybetme korkusu. Zîrâ âyet-i kerîmelerde buyrulur: “Rabbimiz! Bizleri hidâyete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme!..” (Âl-i İmrân, 8) “Ey îmân edenler! Allah’tan, O’na yaraşır şekilde korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin.” (Âl-i İmrân, 102) 2- Kıyâmet günü kendisini rüsvâ edecek şeylerin melekler tarafından yazılması korkusu. Âyet-i kerîmede buyrulur: “İşte o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatır.” (ez-Zilzâl, 4-5) 3- Amelinin şeytan (aleyhi’l-lâ’ne) tarafından boşa çıkartılması korkusu. Âyet-i kerîmelerde buyrulur: “(İblis) dedi ki: Rabbim! Beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara (günahları) süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım! Ancak onlardan ihlâslı kulların müstesnâ.” (el-Hicr, 39-40) 4- Ölüm meleği Azrâil’e gaflet içindeyken ve ansızın yakalanma korkusu. Âyet-i kerîmede buy

Yahya bin Muâz Hazretlerinden Hikmetli Sözler

Yahya bin Muâz Hazretlerinden Hikmetli Sözler Yahya bin Muâz Rahmetullahi Aleyh hazretleri, evliyanın büyüklerindendir. Rey şehrinde doğdu. Doğum tarihi kesin olarak belli değildir. Daha sonra Nişâbura gelip oraya yerleşti. İyi bir tahsil gördü. Vaiz idi. Sözleri çok tesirliydi. Bütün ömrünü halka nasihat etmekle geçirdi. Zühd, takva ve ihlâs ehliydi. Keramet sahabi bir evliya idi. Yahya bin Muâz Rahmetullahi Aleyh hazretleri, 258 (m. 872-   yılında Nişâbur’da vefat etti. Hz. Allah şefeatlerine nail eylesin. Amin! Bazı Hikmetli Sözleri 01-        “Evliya, insanları, şeytanın elinden kurtaran zâttır. 02-        “Âhiret ehlinin dereceleri yedidir: a)      Tevbe, Tevbe günahları siler, b)      zühd, c) rızâ, rıza, ubudiyet elbisesidir, d)      korku, korku, kişiyi sırat köprüsünden geçirir, e)      şevk, şevk, cennete götürür, f)   aşk aşk, nimetlere gark eder, g)      ve marifetüllah’tır. marifetüllah, cemâlüllah’ı müşahedeye götürür.“ 03-        “Düny

Peygamber Efendimiz Aleyhisselâm’ın Sevgi Üzerine Hadis-İ Şerifleri

Peygamber Efendimiz Aleyhisselâm’ın Sevgi Üzerine Hadis-İ Şerifleri Peygamber Efendimizin özellikle üzerinde durduğu en önemli konulardan biri, müminlerin birbirlerini hiçbir çıkar gözetmeden, içten bir sevgi ile sevmeleri ve birbirlerine karşı kin, öfke ve kıskançlık gibi kötü hisler beslememeleriydi. Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem hem bu konuda müminlere en güzel örnek olmuş, hem de onlara sık sık bu konularda tavsiyelerde bulunmuştur. Allah’ü Teâlâ bu konu hakkında Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: İşte Allah, iman edip salih amellerde bulunan kullarına böyle müjde vermektedir. " De ki: Ben buna karşı yakınlıkta sevgi dışında sizden hiçbir ücret istemiyorum." Kim bir iyilik kazanırsa, biz ondaki iyiliği arttırırız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, şükredene karşılığını verendir " . (Şura Suresi, 23) Peygamber Efendimizin sevgi, dostluk ve kardeşlik hakkındaki hadis-i şeriflerinden bazıları ise şöyledir: "Mümin kendisi için sevd