Kayıtlar

Gönlüm etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

N'oldu Bu Gönlüm N'oldu Bu Gönlüm

  N'oldu Bu Gönlüm N'oldu Bu Gönlüm   N'oldu bu gönlüm n'oldu bu gönlüm;? Derd ü gamınla doldu bu gönlüm… Yandı bu gönlüm yandı bu gönlüm; Yanmada dermân buldu bu gönlüm…   Yan ey gönül yan yan ey gönül yan; Yanmada oldu derdine dermân; Pervâne gibi pervâne gibi; Şem'ine aşkın yandı bu gönlüm…   Gerçeğe yandı (1) gerçeğe yandı; Rengine aşkın cümle boyandı; Kendide buldu kendide buldu; Matlabını hoş buldu bu gönlüm…   El fakru fahrî el fakru fahrî; Demedi mi âlemlerin fahri; Fahrini fakrın fahrini fakrın; Mahv u fenâda buldu bu gönlüm…   Sevdâ-yı a’zam sevdâ-yı a’zam;(2) Bana k'olupdur arş-ı muazzam; Mesken-i cânân mesken-i cânân; Olsa aceb mi şimdi bu gönlüm…   Bayrâm'ım imdi Bayrâm'ım imdi; Bayrâm idersin yâr ile şimdi;(3) Hamd ü senâlar hamd ü senâlar; Dost ile bayrâm kıldı bu gönlüm… (4)   Hacı Bayrâm Velî Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî

Biçare Gönlüm

  Biçare Gönlüm   Viran oluyor gönlüm senden ayrı kaldıkça, Sözlerinin tadını unutmam yaşadıkça. Helâl et de hakkını, öleyim ben rahatça, Biçare gönlüm her an, sizi görmek istiyor!   Hasret, deryalar gibi, kesti yolumu benim, Yıllarca ayrı kalsam, seni daim severim. Uzak yerlere düştüm, bu mu benim kaderim, Biçare gönlüm her an, sizi görmek istiyor!   Sizden ayrı kalınca, uyduk hep nefsimize, Yanlış yollara düştük, bilmem ne oldu bize. Şeytan bakıp gülüyor, kararan kalbimize, Biçare gönlüm her an, sizi görmek istiyor!   Ruhum çılgına döndü, göklere çıktı âhım, Sizden pek uzak düştüm, nedir benim günahım? Yüzü kara olmaktan, koru beni Allah’ım! Biçare gönlüm her an, sizi görmek istiyor!   Doğar gelir inşallah, gecelerin gündüzü, Gariplerin o zaman, gülecek hemen yüzü. Odalarda kısıldı, müminin tekbir sözü, Biçare gönlüm her an, sizi görmek istiyor!   Pusu kurmuş hainler, yollarımı bekliyor, Süslü, ...

Niyet Ettim; Soframı Değil, Gönlümü Donatmaya...

  Niyet Ettim; Soframı Değil, Gönlümü Donatmaya...   Niyet ettim: Şu mübarek Ramazan'da kalbimi, elimi, sözümü ve gözümü haramdan sakınmaya... Orucumu midemle değil, nefsimle tutmaya; cismimle değil, ruhumla tutmaya! Niyet ettim; soframı değil, gönlümü donatmaya... Niyet ettim uykuya bile ibadet niyetine dalmaya... Şu korona sonrası kalıbımı temiz tutmaya dikkat ettiğim gibi kalbimi de her türlü kötü düşünceden arındırıp, temiz tutmaya! Bela ve musibetlerin ariflerin kandili olduğu bilinciyle deprem sonrası hayatımı ilahi ölçülerle yeniden dizayn etmeye; yepyeni güzel mukaddimelere niyet etmeye.   Ey, şehri gufran, menbaı irfan, mebdei Kur'an merhaba! Ey soframıza bereket, hanelere saadet, vücutlara sıhhat, kalplere rikkat, zihinlere dikkat, yarınlara umut, şu acize ismini veren mübarek zaman dilimi merhaba! Niceleri kavuşamadı sana, maddi ve manevi hastalıklarımıza ümidi şifa, kavuşturana sonsuz hamdü sena, merhaba... Olanları ve ölenleri görüp, t...

Gönlüm Bir Kuş Oldu Uçtu Kâbe’ye

  Gönlüm Bir Kuş Oldu Uçtu Kâbe’ye   Gönlüm bir kuş oldu uçtu Kâbe’ye, Mübarek ravzanı göreyim diye, Esti deli rüzgâr savurdu beni, Yetiş ya Muhammed gönlüm dardadır…   Azrail başıma geldiği zaman, Dilim tutulur konuşamam, Ruhum bedenden çıktığı zaman, Yetiş ya Muhammed gönlüm dardadır…   Ey habibi sultan sana gelmişim, Kapında köleyim ben divaneyim, Aşkın kor ediyor şu bedenimi, Yetiş ya Muhammed gönlüm dardadır…   Gönlüm bir kuş oldu uçtu Kâbe’ye, Mübarek ravzanı göreyim diye, Esti deli rüzgâr savurdu beni, Yetiş ya Muhammed gönlüm dardadır…   Muhtacız sana nefes gibi, Derdime tabipsin ilaç gibi, Sensin ümmetinin solmayan gülü, Yetiş ya Muhammed gönlüm dardadır…

Gâh Olur Mülk-İ Cihana Hân İder Gönlüm Beni

Gâh Olur Mülk-İ Cihana Hân İder Gönlüm Beni Gâh olur mülk-i cihana hân ider gönlüm beni, Geh döner şehr-i gama derbân ider gönlüm beni. (Zaman olur dünya mülküne sultan eder gönlüm beni, Bazen de döner gam şehrine kapıcı eder gönlüm beni.) Gâh olur can mülkünü ma’mur ider mimar-ı dil, Geh harab idüb yıkar viran ider gönlüm beni. (Zaman olur gönül mimarı can mülkünü mamur eder, Bazen de yıkar viran eder gönlüm beni.) Gâh vaslı fikri der gâhi dönüp hicran anar, Gâh şâd ider gehi giryân ider gönlüm beni. (Zaman olur kavuşmayı düşünür, bazen dönüp ayrılıktan söz açar, Bazen sevindirir, bazen de ağlatır gönlüm beni.) Gâh olur anlar rumûzı kâinatı serteser, Gâh olur bir nutkı yok hayvan ider gönlüm beni. (Zaman olur kâinatın sırlarını baştan başa anlar, Bazen de sözü olmayan hayvan eder gönlüm beni.) Gâh olur bir katre eyler belki kem bir katreden, Geh telâtumlar urup umman ider gönlüm beni. (Zaman olur bir damla eyler, belki de küç...

Şimdi Sus Gönlüm!

Şimdi Sus Gönlüm! Şimdi sus gönlüm! Sus ve teslim ol! Fani umutlarla tükenmekten vazgeç... Dünya buna değmeyecek kadar kısa... Sabır zamanı kısa... Bir şimşek parıltısı kadar kısa! Unutma ey gönül, Burası dünya! Sefası da fani, cefası da... Ne olur gözlerin yaşarsa da, Dilin ancak rabbinin razı olduğu söz söylesin. Sabret gönlüm! Pes etme! Mevlâna Rahmetullahi Aleyh