Kayıtlar

Facebook etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Mücevherin Değerini Ancak Kuyumcu Bilir

Mücevherin Değerini Ancak Kuyumcu Bilir Vaktiyle bir bilge hoca, yıllarca yanında yetiştirdiği öğrencisinin seviyesini öğrenmek ister. Onun eline çok parlak ve gizemli görüntüye sahip iri bir nesne verip: -"Oğlum" der, "Bunu al, önüne gelen esnafa göster, kaç para verdiklerini sor, en sonra da kuyumcuya göster. Hiç kimseye satmadan sadece fiyatlarını ve ne dediklerini öğren, gel bana bildir. " Öğrenci elindeki ile çevresindeki esnafı gezmeye başlar. İlk önce bir bakkal dükkânına girer ve -"Şunu kaça alırsınız?" diye sorar. Bakkal parlak bir boncuğa benzettiği nesneyi eline alır; evirir çevirir; sonra: "Buna bir tek lira veririm. Bizim çocuk oynasın" der. İkinci olarak bir manifaturacıya gider. O da parlak bir taşa benzettiği nesneye ancak bir beş lira vermeye razı olur. Üçüncü defa bir semerciye gider: Semerci nesneye şöyle bir bakar, -"Bu der benim semerlere iyi süs olur. Bundan kaş dediğimiz süslerden yaparım. Buna b

Hz. Yunus Emre Kuddise Sirrûh'tan Güzelllkler

Gezdim dolaştım dünyayı, giymedim başıma taç! Ne zengini tok gürdüm, nede fakiri aç! Ya rabbi öyle bir feyzi kanaat ver ki; Namerde değil merde de etme muhtaç... Hz. Mevlana Rahmetullâhi Aleyh

Aşka uçarsan!

Aşka uçarsan! " Aşka uçarsan, kanatların yanar." Sadi Şirazi " Aşka uçmazsan, kanatların neye yarar ?" Mevlâna " Aşka varınca kanadı kim arar?" Yunus Emre Şimdi burada; Sadi Şirazi mi haklı? Hz. Mevlana mı haklı? Hz. Yunus Emre mi haklı? Üçü de Allah (Celle Celâlühü) dostu; Üçü de haklı… Sadece bakış açıları farklı…

Deme!

Deme! Tarlada buğdayım var deme! Ambara girmeyince… Hayırlı evladım var deme! El koynuna girmeyince… Vefalı eşim var deme! Kötü gününü görmeyince… Hayırlı kardeşim var deme! Mirası bölüşmeyince… Vefalı dostum var deme! Zor gününü görmeyince... (Alıntı)

Bir Fille Fare Evlenmişler

Bir Fille Fare Evlenmişler Bir fille fare evlenmişler düşünmüşler ki bir ortak noktamız var baş harflerimiz (F) ile başlıyor… Üç gün evli kaldıktan sonra, fil ölmüş. Fare takdiri ilahi demiş, kadere boyun eğmiş. Sevgili eşine mezar kazarken yoldan geçen bir yakını sormuş: -“Fare kardeş ne yapıyorsun?” Fare, üç günde ağırlaşan başını kaldırmış. Eliyle yüzünün terini silmiş, bir iç çekmiş ve; -“Üç günlük saadet için, bir ömür mezar kazacağım kardeş! Ne yapayım?” demiş. Alınacak ders: Bizler evlenirken ince eleyip sık dokumak zorundayız. Gösterişe, aldanmamalı; gerçekten bizi mutlu edecek kalbi temiz bir hayat arkadaşı bulmaya çalışmalıyız. Sırf güzelliği ve malı için hafif meşrep kişileri tercih etmemeli, imanlı ve takvalı ve huyu güzel olanlarla evlenmeliyiz. Bu hususa dikkatimizi çeken Peygamberimiz Aleyhisselâm mü'minlere şu tavsiyede bulunur: "Kadınlarla dört hasletleri için evlenilir: Malı için, asaleti için, güzelliği için ve dini için. Sen dindar olanı t

İstemesini Bilen Her Şeye Kavuşur

İstemesini Bilen Her Şeye Kavuşur             Adamın biri bir gün Sultanla görüşmek için güç-bela bir randevu alır. Sultan adamı kabul ederek, ona isteğini sorar. Adam epey methi senadan sonra bir av köpeği istediğini söyler. Sultan çok sinirlenir, ama köpeğin verilmesini emreder. Adam köpeği aldıktan sonra: ''Ey Sultanım ben bu köpekle ava çıkacağım. Takdir edersiniz ki köpeğin peşinden yaya olarak koşamam!'' der. Bunun üzerine Sultan bir de at verilmesini emreder. Bu defa adam: ''Bu atı verdiniz, ama ben at bakımından hiç anlamam!'' der. Sultan, adamın istekte bulunma tarzından hoşlanır. Bunun için bir de at bakıcısı ya da köle verilmesini söyler. Adam istifini bozmadan: ''Ey Sultanım ben önemli değilim de bu at bakıcısına kim yemek yapacak?'' diye sorar. Adamın bu tavrı Sultanın iyice hoşuna gider. Sultan bir de cariye verilmesini söyler. Bu defa adam: ''Ey Sultanım, bu kadar insanı başıma biriktirdi