Kayıtlar

Mü’minler etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Mü’minlerin Bayrâmıdır Geldi Yine Şehr-i Sıyâm

  Mü’minlerin Bayrâmıdır Geldi Yine Şehr-i Sıyâm   Mü’minlerin bayrâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm Belki Hudâ'nın nâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Bu ümmete lutf u 'atâ affolunur her bir hatâ Hakk'ın bize in'âmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Rahmetle gufrân andadır her türlü ihsân andadır "Es-savmu lî" encâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Tamudan âzâd eylemek cennetle dilşâd eylemek Bu günlerin ikrâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Bu aydadır ey mü'min inzâl-i Kur`ân-ı Mübîn Dîn-i celîl ahkâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Kadrin bilen buldu şeref bu farkı etme telef Savm u salavât eyyâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Kur`ân oku eyle salavât îfâ edilsin hem zekât Hayr etmenin hengâmıdır geldi yine şehr-i sıyâm   Remzi hakîr sâim ol ağyârı terk et yârı bul Bayrâmların bayrâmıdır geldi yine şehr-i siyâm   Ahmed Remzi Dede Kuddise Sırruh

Mü’min İçin Beş Bayram Vardır

Mü’min İçin Beş Bayram Vardır قال الإمام انس بن مالك رحمه الله: للمؤمن خمسة أعياد: كل يوم يمر على المؤمن ولا يكتب عليه ذنب فهو يوم عيد، اليوم الذي يخرج فيه من الدنيا بالإيمان فهو يوم عيد، واليوم الذي يجاوز فيه الصراط ويأمن أهوال يوم القيامة فهو يوم عيد، واليوم الذي يدخل فيه الجنة فهو يوم عيد، واليوم الذي ينظر فيه إلى ربه فهو يوم عيد . Enes bin Malik Radiyallahü Anh Hazretlerinden rivayet edilir ki, ”Mümin İçin 5 Bayram daha Vardır.” (Mekasidut   Talibin) 1-   Günah işlemeden geçirdiği her gün onun bayramıdır.      Bir mü’min bir gün boyunca yani 24 saat geçtiği halde amel defterine hiçbir günah yazılmazsa o gün o mü’minin bayramıdır.      Cenab-ı Hakk saf bir kulu günah işlediği zaman hemen meleklerine emir buyuruyor. “ey meleklerim! Eğer o kulum 6 saat içerisinde tevbe etmezse defterine yazın, ama benim kulum hatasını anlayıpta 6 saat içerisinde tevbe ederse ben o kulumun günahını affettim. Sizde o günahı defterine kaydetmeyeceksiniz.” Peki, bu iltimas, bu kolaylıklar ki

Gerçek Mü’minler Kurtuluşa Ermiştir

Gerçek Mü’minler Kurtuluşa Ermiştir Gerçek Mü’minlerin kurtuluşa ermiş olduklarını âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerden öğrenmekteyiz. Gerçek Mü’minler; hayatlarının her anını Kur’an ve Sünnette emredilenleri yerine getirip, yasaklamış olduklarından da uzak durarak İslâm’a uygun güzel ahlâk sahibi olarak yaşarlar. Birçok âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerde; kurtuluşa erecek gerçek Mü’minin vasıfları, özellikleri sayılmıştır. Bu vasıfların genel olarak özeti; İmanın gereği olarak ibadetleri yerine getirmek ve güzel ahlâk’a sahip olmaktır. Namazını dosdoğru kılan aynı zamanda devamlılık gösteren, Allah Celle Celâlüh’ün âyetleri okunduğu vakit, Kalbi titreyen, zekâtı veren, gizli ve açık Allah Celle Celâlüh için harcayan, infak eden, içki, kumar, zina, hırsızlık, faiz, rüşvet, gıybet, yalan, iftira v.b. haramlardan büyük günahlardan uzak duran, güvenilir olan, sözünde ahdinde sebat gösteren, güzel ahlâk sahibi davranışlar sergileyen Mü’minler övülmüşlerdir. Gerçek anlamda ku

Tüm Mü’minlerin Sayısınca Sevaba Nail Kılan Dua

Tüm Mü’minlerin Sayısınca Sevaba Nail Kılan Dua Bir mümin bu duayı bir kere okursa: Allah'ü Teâlâ bütün dirilere ve ölülere bir yıllık ibadet sevabı ihsan eder. Allah'ü Teâlâ diriler­den ve ölülerden her iman eden kadın ve erkeğe mukabil o kişiye bir yıllık ibadet sevabı verir. Allah'ü Teâlâ o kişiye bu duasındaki her kelimeye karşılık cennette bin huri ile beraber bir de şehir verir ve o kişinin ölümü şehit ölümü olur. الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ السَّمَٰوَٰتِ وَرَبِّ الْأَرَضِينَ رَبِّ االْعَٰلَمِينَ، وَلَهُ الْكِبْرِيَآءُ فِى السَّممٰوٰتِ   وَالْأَرْضِ ۖ وَهُوَ اللْعَزِيزُ الْحَكِيمُ، الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ السَّمَٰوَٰتِ وَرَبِّ الْأَرَضِينَ رَبِّ الْعَٰلَمِينَ، وَلَهُ العَظَمَةُ فِي السَّمَٰوَٰتِ وَالْأَرضِ وَهُوَ الللْعَزِيزُ الْحَكِيمُ، لله الْمُلكُ رَبِّ السَّمَٰوَٰتِ وَهُوَ اللْعَزِيزُ الْحَكِكِيمُ، اَللَهمَ اَجعَل ثَوَابَهَا لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْنَاتِ حَيِّهِمْ وَمَيِّتٍهِمْ Okunuşu: Elhamdülillâhi rabbissemâvâti ve rabbil eradîne rabbil âlemîn.

Kurtuluşa Eren Mü’minler

Kurtuluşa Eren Mü’minler Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Sonunda peygamberlerimizi ve îman edenleri kurtarırız. İşte böyle, üzerimize bir borç olarak mü’minleri kurtarırız.” (Yûnus, 103) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “En üstün ibadet, kurtuluşu beklemektir.” (Deylemî, hadis no: 1426; Münâvî, II, 44, Aclûnî, II, 239) Kurtuluşun en azı ölümdür. Çünkü ölüm mü’mine verilen bir armağandır. Mesela Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in bir cenazenin yanından geçerken: “Ya rahata ermiştir ya da kendisinden kurtulunmuştur.” (Buhârî, Rikak, 42; Müslim Cenâiz, 61) dediği rivayet edilir. İlki, dünya zorluklarından kurtulan ve berzahta ruhani sevapla rahata eren salih bir kimsedir. Bu sevap naim cennetlerinin yarısıdır. İkincisi ise ölümüyle herkesin kendisinden rahata kavuşup eziyetlerinden kurtulduğu, kendisi berzahta ruhani azaba dûçar olan fâsık bir kimsedir. Bu azab da cehennemin yarısıdır. Bundan Allah Teâlâ’ya sığınırız. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’

Mü’minlerin Duâsı

Mü’minlerin Duâsı Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Kullarım Sana Ben’i sorduklarında, (bilsinler ki) Ben onlara çok yakınım. Bana duâ edenlerin duâlarını kabûl ederim…” (Bakara, 186) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Bir mü’minin diğer bir mü’mine gıyâbında yaptığı duâdan daha çabuk kabûl edilen hiçbir duâ yoktur.” (Tirmizî, Birr, 50/1980) Fahr-i Kâinât Efendimiz: “–Bir kul günah olan veya akrabâsı ile darılmasına yol açan bir şeyi dilemedikçe yahut acele etmedikçe duâsı kabûl olunur.” buyurmuştu. “–Yâ Rasûlallâh! Acele etmek ne demektir?” diye sordular. Allâh Rasûlü (sav): “–Kul; «Nice defâlar hep duâ ediyorum da Rabbim duâmı kabûl etmiyor.» der. Duâsının hemen kabûl edilmemesi sebebiyle bıkar ve duâyı bırakır. (İşte o zaman acele etmiş olur.)” cevâbını verdi. (Müslim, Zikir, 92) Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri) el-Vedûd:  Dilediği kulunu çok seven, aşkı ile yanan kullarını seven, salih kullarını sevip onları rahmet ve rız