Kurtuluşa Eren Mü’minler
Kurtuluşa Eren Mü’minler
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Sonunda peygamberlerimizi ve îman edenleri kurtarırız. İşte böyle, üzerimize bir borç olarak mü’minleri kurtarırız.” (Yûnus, 103)
Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular:
“En üstün ibadet, kurtuluşu beklemektir.” (Deylemî, hadis no: 1426; Münâvî, II, 44, Aclûnî, II, 239)
Kurtuluşun en azı ölümdür. Çünkü ölüm mü’mine verilen bir armağandır. Mesela Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in bir cenazenin yanından geçerken:
“Ya rahata ermiştir ya da kendisinden kurtulunmuştur.” (Buhârî, Rikak, 42; Müslim Cenâiz, 61) dediği rivayet edilir. İlki, dünya zorluklarından kurtulan ve berzahta ruhani sevapla rahata eren salih bir kimsedir. Bu sevap naim cennetlerinin yarısıdır. İkincisi ise ölümüyle herkesin kendisinden rahata kavuşup eziyetlerinden kurtulduğu, kendisi berzahta ruhani azaba dûçar olan fâsık bir kimsedir. Bu azab da cehennemin yarısıdır. Bundan Allah Teâlâ’ya sığınırız. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân, 8.Cilt,Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
er-Râfi’: Yükselten, dilediğine şeref bahşeden, yücelten, dereceler bahşederek istediği kulunu, diğer kullarından üstün kılan demektir.
Kısa Günün Kârı
Rabb’imiz son nefesimizi, ebedî âlemdeki mükâfatlarımızı seyredeceğimiz bir pencere eylesin… Âmîn!..
Lügatçe
berzah: 1.Dünya ile ahiret arası. 2. İki şey arasındaki mesafe.
dûçar: Uğramış, yakalanmış, tutulmuş.
Yorumlar
Yorum Gönder