Kayıtlar

biz etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Biz Bulduk, Batılılar Çaldı

Biz Bulduk, Batılılar Çaldı 01- Suyun kaldırma gücünü bulan: Arşimed değil;   Hz. Nuh Aleyhisselâm’dır. (Binlerce sene önce) 02- Kan dolaşımını: William Harvey değil;   İbni Nefs Rahmetullahi Aleyh bulmuştur. (300 sene önce) 03- Yerçekimi kanununu: İsac Newton değil;   Biruni Rahmetullahi Aleyh bulmuştur. (1000 sene önce) 04- Atomun parçalanacağını: Albert Eınsteın değil;   Cabir Bin Hayyan Rahmetullahi Aleyh buldu. (1100 sene önce) 05- Gözün yapısı ve yazılan eser: Papaz Konstantın (Liber Pantegni kitabı) Ali bin Abbas Rahmetullahi Aleyh buldu. (Kitabul Melik kitabı) Papaz Konstantin, Ali bin Abbas Rahmetullahi Aleyh’in kitabını tercüme edip, ben yazdım diye kandırmıştır. 06- İlk mikrobu keşfeden: Louıs Pasteur değil;   Fatih Rahmetullahi Aleyh’in hocası Akşemseddin Rahmetullahi Aleyh bulmuştur (500 sene önce) 07- Amerika kıtasını: Kristof Colomb değil;   Piri Reıs Rahmetullahi Aleyh buldu. (Piri Reis çizdiği dünya haritasında Amerika kıtasını da çizmiştir)

Gizli Günahlarımız Ve Biz...

  Gizli Günahlarımız Ve Biz...   Zina yaparken yakalanan bir kadın Hz. İsa Aleyhisselâm’ın huzuruna getirilir… Halk öfkelidir... Kadının recm cezasıyla taşlanarak öldürülmesini istemektedir… Hz. İsa Aleyhisselâm kavminin bu isteğini reddetmez… Eğilir yerden bir taş alır… Ve yere bir daire çizer… Daire Allah'ü Teâlâ’nın izni ve kudretiyle bir aynaya çevrilir... Ve aynaya bakan herkes geçmişte işlediği günahları tüm çıplaklığıyla görür... Hz. İsa Aleyhisselâm doğrulur, kalabalığa doğru döner ve: “- Haydi, ilk taşı en günahsız olanınız atsın." der. Kimse kadına taş atmaya cesaret edemez… Çünkü herkes haddinden fazla günahkârdır… Biri kadına taş atacak olsa günahları herkesin içinde ifşa olacaktır… Kimse taş atmaya cesaret edemeyince, Hz. İsa Aleyhisselâm kadını affederek oradan gönderir... Evet, Cennet'teki yerini babadan kalan miras malı gibi garanti görenler, şimdi söyleyin bakalım… Hangimiz diğerimizden daha az günahsızız? Amel defterlerimiz boynumuza a

Allah Bizi Seviyor

  Allah Bizi Seviyor   “Abdurrahmân-ı Tâhî”, hâlis Allah adamı. Onu gören kimsenin, giderdi hüznü, gamı.   O, bir gün sohbetinde buyurdu ki: (Ey insan! Hak teâlâ hâzır ve nâzırdır bil ki her an.   Her ne ki yapıyorsak, görüyor cenâb-ı Hak. Niyetimizi dahî bilmektedir muhakkak.   “İrâde-i cüz’iyye” verdi ki Allah bize, Yapıyoruz her işi, arzumuz nasıl ise.   Yollarda konmuş olan, bâzı “Yol levhaları”, O yöne gitmek için, mecbûr etmez kulları.   İnsan, onlara bakıp, serbestce tercîh yapar. Ve bir yöne gitmeye, kendisi verir karar.   “Niyetler” de böyledir, iyi ve hâlis niyet, Verir elbet insana, bir yön ve istikâmet.   Bir iş, iyi niyetle yapılırsa, sevaptır. Eğer niyet bozuksa, netîcesi harâptır.   İnsanlar, gürûh gürûh giderlerken “Ateş”e, Onları kurtarmaktan, bakılmaz başka işe.   Hak teâlâ, bu dîne yardım etme bâbında, Şöyle buyurmaktadır, açıkça kitâbında:   (Kim Allah’ın dînine yardım ederse eğer, Allah, ona elbette,

Biz Müslümanlar Aslında Çok Kuvvetliyiz…

Biz Müslümanlar Aslında Çok Kuvvetliyiz…   Biz Müslümanlar aslında çok kuvvetliyiz… 1.3 milyar Müslüman kolayca silinemez. Naziler 12 milyon Yahudiden 6 milyonunu Holokost'ta öldürdü. Ama bugün aracılar yoluyla dünyayı Yahudiler yönetmektedir. Başkalarını kendileri için savaştırıp ölüme yollamaktadırlar. Sosyalizmi, komünizmi, insan haklarını ve demokrasiyi icat ettiler, böylece onlara eziyet çektirmeyi yanlış yaptırdılar, diğerleriyle eşit haklardan yararlanmaktadırlar. Böylece en güçlü ülkelerin kontrolünü eline geçirdiler. Ve bu küçük cemaat dünya çapında güçlü oldu.   Mahathir Bin Mohamad

Dostun Attığı Gül Yaralar Bizi

  Dostun Attığı Gül Yaralar Bizi   Hallac-ı Mansur Kuddise Sirrûh, cezbe ve sekir halinde söylediği ve mazur bulunduğu Ene’l-Hak cümlesi yüzünden idama mahkûm edilir. Onu asılacağı meydana getirdiklerinde etrafta mahşerî bir kalabalık vardır. Hallac-ı Mansur Kuddise Sirrûh darağacını görünce güler ve kalabalık arasında gördüğü dostu Şibli’den seccade isteyerek iki rek’at namaz kılar. Ardından şöyle duâ eder: “Allah ım burada senin dinin uğruna gayrete düşüp beni öldürmek için toplananların suçlarını affet.”   Bu esnada kalabalık içinden özellikle düşmanları, fırsat bu fırsat diye Hallac-ı Mansur’a taşlar atarlar. Hallac-ı Mansur Kuddise Sirrûh bunlara ah bile demez hatta tebessüm eder, ama dostu Şibli ağlayarak kırmızı bir gül atınca Hallac-ı Mansur Kuddise Sirrûh inler ve şöyle der: “Taş atanlar avam takımı, bilmiyorlar, halden anlamazlar. Onların taşı bizi incitmez ama halden anlayan bir dostun attığı gül bile bizi incitti, canımızı acıttı.”   İnsan hayata daha çok do

Biz Kardeşiz Efendiler

  Biz Kardeşiz Efendiler   Dargınlıklar sona ersin, Biz kardeşiz efendiler. Sevgi tohumu yeşersin, Biz kardeşiz efendiler.   N’olur bir dakika durun, İlk darbeyi nefse vurun. Kitaba, sünnete sorun, Biz kardeşiz efendiler.   Bozulursa niyetimiz, Heba olur heybetimiz, Elden gider devletimiz, Biz kardeşiz efendiler.   Nerden çıktı senlik benlik? Münafıklar eder şenlik. Son bulmasın bu yârenlik, Biz kardeşiz efendiler.   Dağılmasın dirliğimiz, Bozulmasın birliğimiz, Daim olsun varlığımız, Biz kardeşiz efendiler.   Kini baştan savmalıyız, Muhabbeti övmeliyiz, Allah için sevmeliyiz, Biz kardeşiz efendiler.   Bükülmesin bileğimiz, Yıkılmasın direğimiz, Ayrılmasın yüreğimiz, Biz kardeşiz efendiler.   Haykıralım dört bir yana, Duyuralım tüm cihana: Kalû belâ’dan bu yana Biz kardeşiz efendiler.   Bestami YAZGAN  

Biz Böyle Çürüdük…

  Biz Böyle Çürüdük…   • "Bal tutan parmağını yalar." dedik, hırsızlığı mubah gösterdik. • "Devletin malı deniz, yemeyen domuz." dedik, devleti soymayı mubah gösterdik. • "Yemeyenin malını yerler." dedik, dolandırıcılığı mubah gösterdik. • "At binenin, kılıç kuşananın." dedik, gaspçılığı mubah gösterdik. • "Kol kırılır, yen içinde kalır." dedik, şeyhlerin tacizini mubah gösterdik. • "Söz gümüş ise sükût altındır." dedik, ortamı yalancıya bırakmayı mubah gösterdik. • "Komşuda pişer bize de düşer." dedik, hazırcılığı mubah gösterdik. • "Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez." dedik, menfaatçiliği mubah gösterdik. • "Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar." dedik, yalan söylemeyi mubah gösterdik. • "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın." dedik, bencilliği mubah gösterdik. • "Üzümünü ye bağını sorma." dedik, haramı mubah gösterdik. • "Köprüden geçene kadar

Komşu Komşuya Seslenirken Dahi Zikir Eden Bir Toplumduk Biz...

Komşu Komşuya Seslenirken Dahi Zikir Eden Bir Toplumduk Biz... “- Hu! Hu!” diye seslenirdik komşumuza... “- Eyvallah!” dilimizin pelesengi idi... “- Hay”dan gelip “Hu”ya giderdik... “- Hay, Hay” Efendim!" diye kabul ederdik tekliferi... “- Allah, Allah, Allah, Allah ” diyerek şehadete koşardık Tuna boylarında... “- Allah Allah”, “Sübhanallah”, “Allahu ekber “ idi hayretlerimiz.   “- Şimdilerdeki gibi “Vaaaauuv” diye ya da “ohaa” diye gayri müslim kırması çığlıklar atmazdık. “- Tövbe estağfurullah” “fesubhanallah” zikri anlatırdı kızgınlığımızı. “- Aman Allahım” derdik “oh my god” girmeden dilimize... “- Salavat-ı Serife” anlatırdı bazen yanlış bir iş yapıldığını... “- Neûzubillah” çekmek idi istemediğimiz bir şey görünce zikrimiz... “- Bismillah”ile başlarlardı her hayrın başı. “- Hay Allah” iyiliğimizi vermeye devam edeydi... “- Allah Allah İllallah, Muhammedun Resulullah” sonrası derdik alkışlarla yiğitlere… “- Maşallah” "Ya sabır” öfkemizi

Bizi Kurtuluş ve Doğruluğa Ulaştır Duası

Bizi Kurtuluş ve Doğruluğa Ulaştır Duası رَبَّنَٓا اٰتِنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً وَهَيِّئْ لَنَا مِنْ اَمْرِنَا رَشَدًا Okunuşu: Rabbenâ âtinâ min ledunke rahmeten veheyyi lenâ min emrinâ raşedâ. Anlamı: Ey Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve içinde bulunduğumuz şu durumda bize kurtuluş ve doğruluğa ulaşmayı kolaylaştır. Kaynak: (Kehf Sûresi; 10. Ayet)

Biz Dünyadan Gider Olduk

Biz Dünyadan Gider Olduk Biz dünyadan gider olduk, Kalanlara selam olsun, Bizim için hayır dua Kılanlara selam olsun! Ecel büke belimizi, Söyletmeye dilimizi, Hasta iken halimizi Soranlara selam olsun! Tenim ortaya açıla Yakasız gömlek biçile, Bizi bir arı vech ile Yuyanlara selam olsun! Azrail alır canımız, Kurur damarda kanımız, Yayılacak kefenimiz, Saranlara selam olsun! Gider olduk dostumuza, Eremedik kastımıza, Namaz için üstümüze Duranlara selam olsun! Sözdür söylenir araya, Kimse değmez bu yaraya, İletip bizi mezara Koyanlara selam olsun! Âşık odur Hakk'ı seve, Hak derdine kıla deva, Bizim için hayır dua, Kılanlara selam olsun! Dünyaya gelenler gider, Asla gelmez yola gider, Bizim halimizden haber Soranlara selam olsun! Âşık Yunus söyler sözü, Kan yaş ile dolu iki gözü, Bilmeyen ne bilsin bizi, Bilenlere selam olsun! Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Ey rabbimiz! Bizi ve Bizden Önceki İman Etmiş Kardeşlerimizi Bağışla

Ey rabbimiz! Bizi ve Bizden Önceki İman Etmiş Kardeşlerimizi Bağışla رَبَّـنَا اغْفِرْ لَنَا وَلِاِخْوَانِنَا الَّذِينَ سَبَقُونَا بِالْاِيمَانِ وَلَا تَجْعَلْ فِي قُلُوبِنَا غِلاًّ لِلَّذِينَ اٰمَنُوا رَبَّـنَٓا اِنَّكَ رَؤُفٌ رَحِيمٌ۟  Okunuşu: Rabbenâ-ġfir lenâ veli-iḣvâninâ-lleżîne sebekûnâ bil-îmâni velâ tec’al fî kulûbinâ ġillen lilleżîne âmenû rabbenâ inneke raûfun rahîm. Anlamı: Ey rabbimiz; Bizi ve bizden önceki iman etmiş kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde iman edenlere karşı kötü bir düşünce ve duyguya yer bırakma. Rabbimiz! Kuşkusuz sen çok şefkatlisin, çok merhametlisin. Kaynak: Haşr Sûresi 10. Ayet-i Kerime

Allâh’ım! Bizi, Cennet’ine ulaştıracak tâati nasib eyle!

Allâh’ım! Bizi, Cennet’ine ulaştıracak tâati nasib eyle! Allah Rasulü Sallallahu Aleyhi Vesellem’in duasına bütün kalbimizle Âmin diyelim: اَللّٰهُمَّ اقْسِمْ لنَا مِنْ خَشْيَتِكَ مَا تَحُولُ بِهِ بَيْنَنَا وَبَيْنَ مَعْصِيَتِكَ ، ومِنْ طَاعَتِكَ مَا تُبَلِّغُنَا بِهِ جَنَّتَكَ ، ومِنَ الْيَقِينِ مَا تُهَوِّنُ بِهِ عَلَيْنَا مُصِيبَاتِ الدُّنْيَا ، اَللّٰهُمَّ وَمَتِّعْنَا بِأَسْمَاعِنَا ، وَأَبْصَارِنَا ، وَقُوَّتِنَا مَا أَحْيَيْتَنَا ، وَاجْعَلْهُ الْوَارِثَ مِنَّا ، وَاجْعَلْ ثَأْرَنَا عَلَى مَنْ ظَلَمَنَا ، وَانْصُرْنَا عَلَى مَنْ عَادَانَا ، وَلاَ تَجْعَلْ مُصِيبَتَنَا فِي دِينِنَا ، وَلاَ تَجْعَلِ الدُّنْيَا أَكْبَرَ هَمِّنَا ، وَلاَ مَبْلَغَ عِلْمِنَا ، وَلاَ تُسَلِّطْ عَلَيْنَا مَنْ لاَ يَرْحَمُنَا. Okunuşu: "Allâhümme'ksim lenâ min haşyetike mâ tehûlu bihi beynenâ ve beyne ma’sîyetike ve min tâatike mâ tübelliğûnâ bihi cenneteke. Ve mine'l-yakîni mâ tühevvinü bihî aleynâ musîbâti'd-dünyâ. Allahümme ve metti'nâ biesmâinâ ve ebsârinâ ve

Bizi Kiminle Bilirdin!

Bizi Kiminle Bilirdin! Yavuz Sultan Selim Han, ölüm döşeğinde iken, daima başında duran ve zaman zaman Padişah'ı kucağına alıp yatağında doğrultan Hasan Can, yine Padişah'ın başucunda duruyordu Padişah bir ara gözlerini açıp: - Bu zaman ne zamandır, Hasan Can? Diye sordu. Padişah'ın ölmek üzere olduğunu gören Hasan Can: - Allah ile olacak zamandır, şevketlü Hünkârım, dedi. Şanlı Padişah son söz olarak şöyle cevap verdi: - “Sen bizi şimdiye kadar kiminle bilirdin Hasan Can”, dedi ve: “Hasan Can Yasîn-i Şerif oku.” diye ilâve etti. Hasan Can Yasîn-i Şerifi okumaya başladı. Son ayetini bitirdiği zaman Yavuz Sultan Selim de ruhunu teslim etmişti.