Allah Bizi Seviyor

 Allah Bizi Seviyor

 

“Abdurrahmân-ı Tâhî”, hâlis Allah adamı.

Onu gören kimsenin, giderdi hüznü, gamı.

 

O, bir gün sohbetinde buyurdu ki: (Ey insan!

Hak teâlâ hâzır ve nâzırdır bil ki her an.

 

Her ne ki yapıyorsak, görüyor cenâb-ı Hak.

Niyetimizi dahî bilmektedir muhakkak.

 

“İrâde-i cüz’iyye” verdi ki Allah bize,

Yapıyoruz her işi, arzumuz nasıl ise.

 

Yollarda konmuş olan, bâzı “Yol levhaları”,

O yöne gitmek için, mecbûr etmez kulları.

 

İnsan, onlara bakıp, serbestce tercîh yapar.

Ve bir yöne gitmeye, kendisi verir karar.

 

“Niyetler” de böyledir, iyi ve hâlis niyet,

Verir elbet insana, bir yön ve istikâmet.

 

Bir iş, iyi niyetle yapılırsa, sevaptır.

Eğer niyet bozuksa, netîcesi harâptır.

 

İnsanlar, gürûh gürûh giderlerken “Ateş”e,

Onları kurtarmaktan, bakılmaz başka işe.

 

Hak teâlâ, bu dîne yardım etme bâbında,

Şöyle buyurmaktadır, açıkça kitâbında:

 

(Kim Allah’ın dînine yardım ederse eğer,

Allah, ona elbette, muhakkak yardım eder.)

 

Bir gün de buyurdu ki: (Resûl’ü, cenâb-ı Hak,

Gönderdi âlemlere, yalnız rahmet olarak.

 

O, sanki açık duran bir “Kur’ân-ı kerîm”dir.

Yâhut “İslâmiyyet”in, yaşıyan bir şeklidir.

 

Yâni Onun her sözü, her hâl ve hareketi,

Bildirir açık açık bize islâmiyyeti.

 

Rabbin beğenmediği bir söz veyâ bir fiil,

Onda aslâ olamaz, yâni bu mümkün değil.

 

Bu yüzden, Onun bir tek söz ve hareketine,

“Hayır!” diyen, düşer tam “Küfür” felâketine.

 

Oturuşu, kalkışı, herhangi bir bakışı,

İslâmın tâ kendidir, gelinmez Ona karşı.

 

Allahü teâlânın rızâsını kazanmak,

Ona tam benzemek ve uymakla olur ancak.

 

Yâni “Ona benzemek”, gâye olursa asıl,

O rızâya kavuşmak, kolay olur velhâsıl.

 

Onun vârisi olan bir “Evliyâ kişi” de,

Vârisi olduğundan, Onun gibidir işte.

 

İslâm âlimlerine, biz de fi’len, ahlâken,

Her şeyde, ne kadar çok benzersek hakîkaten,

 

O kadar fazîletli ve kıymetli oluruz.

Türlü sıkıntılara, kalmayız hem de mâruz.

 

Bir âlim buyurmuş ki: (Hukûkunuzu bizzât,

Kendiniz kurarsanız, olamazsınız râhat.)

 

Allahü teâlânın kurduğu kâideye,

Uyanlar, kavuşurlar rızâ-i ilâhî’ye.)

 

Abdullatif Uyan

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis