Kayıtlar

kardeşler etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ey rabbimiz! Bizi ve Bizden Önceki İman Etmiş Kardeşlerimizi Bağışla

Ey rabbimiz! Bizi ve Bizden Önceki İman Etmiş Kardeşlerimizi Bağışla رَبَّـنَا اغْفِرْ لَنَا وَلِاِخْوَانِنَا الَّذِينَ سَبَقُونَا بِالْاِيمَانِ وَلَا تَجْعَلْ فِي قُلُوبِنَا غِلاًّ لِلَّذِينَ اٰمَنُوا رَبَّـنَٓا اِنَّكَ رَؤُفٌ رَحِيمٌ۟  Okunuşu: Rabbenâ-ġfir lenâ veli-iḣvâninâ-lleżîne sebekûnâ bil-îmâni velâ tec’al fî kulûbinâ ġillen lilleżîne âmenû rabbenâ inneke raûfun rahîm. Anlamı: Ey rabbimiz; Bizi ve bizden önceki iman etmiş kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde iman edenlere karşı kötü bir düşünce ve duyguya yer bırakma. Rabbimiz! Kuşkusuz sen çok şefkatlisin, çok merhametlisin. Kaynak: Haşr Sûresi 10. Ayet-i Kerime

Örnek Kardeşler

Örnek Kardeşler  Bir zamanlar köyümüzde iki kardeş yaşarmış. Birbirini o kadar çok sevip sayarlarmış ki görenler hayret içinde kalırmış. Ormanda odun kesmek gerekirse, birlikte gider keserlermiş. Elbirliğiyle tarlayı sürüp eker, ekinleri de hep böyle biçerlermiş. Bu iş senin, şu da benim demeden bütün işleri ortaklaşa görürlermiş. Anlaşmayıp kavga ettikleri hiç olmamış, kısacası benzeri görülmemiş bu sevginin.  Aradan çok zaman geçmiş... Kardeşler hep böyle sevinç ve mutluluk içinde yaşarlarmış. Bir keresinde de büyük kardeş küçüğüne: Hep başkalarının kavga ettiklerini görüyoruz. Hadi biz de bir kere kavga edelim, demiş. - Peki ağabey, diye cevap vermiş küçük kardeş. - Ama nasıl kavga edelim, sebepsiz kavga olmaz ki? - Evet, haklısın, demiş ağabey. Fakat ne yapayım; insanların nasıl, niçin kavga ettiklerini çoktandır merak ediyorum. En sonunda anlaşmışlar. Köye yakın küçük bir tarlaları, tarlada da bir armut ağacı varmış. Ağacın altına gidip büyüğü küçüğüne demiş: -  Sen

Din Kardeşlerimizi Görmeyi Ne Kadar Çok Arzu Ediyorum

Din Kardeşlerimizi Görmeyi Ne Kadar Çok Arzu Ediyorum Bir gün Resûlullâh Sallallâhü Aleyhi Vesellem kabristana geldiler ve “es-Selâmü aleyküm dâre kavmin mü’minîn ve innâ inşâallâhü biküm lâhikûn” (Selâmün aleyküm, ey mü’minler diyarı! İnşallah biz de size katılacağız) diye selâm verdi ve: “Din kardeşlerimizi dünya gözüyle görmeyi ne kadar çok arzu ediyorum” buyurdular. Ashâb-ı Kirâm: “Biz senin din kardeşlerin değil miyiz, yâ Resûlallah?” dediler. Resûlullâh Sallallâhü Aleyhi Vesellem: “Sizler benim Ashâbımsınız. Kardeşlerimiz ise henüz (dünyâya) gelmeyenlerdir.” buyurdular. Ashâb-ı Kirâm: “(Kıyamet gününde) ümmetinizden henüz (dünyaya) gelmeyenleri nasıl tanıyacaksınız ey Allâh’ın resûlü?” dediler. Resûlullâh Sallallâhü Aleyhi Vesellem: “Ne dersiniz, bir adamın yağız ve doru at sürüsü içinde sakar (alnında beyazlık) ve sekili (ayaklarında beyazlık olan) bir takım safkan atları olsa, o adam atlarını tanımaz mı?” buyurdu. Ashâb-ı Kirâm: “Elbette tanır, yâ Resû

İkiz Kardeşlerin Hayatı

İkiz Kardeşlerin Hayatı İkiz kardeşler annelerin rahminde haftalar geçtikçe büyüyüp gelişmeye başlamışlar. Kendilerini koruyan rahat, güvenli yeri tanıdıkça daha da mutlu olmuşlar. Birbirlerine hep aynı şeyi söylüyorlarmış: – Anne rahminde olmamız, burada yaşamamız ne harika değil mi? Hayat ne güzel değil mi kardeşim! Daha da büyümüşler ve bu güzel hayatın kaynağı ne diye merak edip araştırırken, karşılarına anneleriyle onları birbirine bağlayan kordon çıkmış. Bu kordon sayesinde, hiçbir zahmet çekmeden, güven içinde beslenip büyütüldüklerini anlamışlar. – Annemizin şefkati ne kadar büyük! Bize bu kordonla ihtiyacımız olan her şeyi gönderiyor. Artık aylar geçmiş ve ikizler iyice büyümüşler, bir başka deyişle yolun sonuna yaklaşıyorlarmış. Bu değişiklikleri hayretle gözlemlerken, bir gün gelip bu güzelim hayatı terk edeceklerinin işaretlerini almaya başlamışlar. Dokuzuncu aya yaklaştıklarında, bu işaretleri daha kuvvetli hissetmeye başlamışlar. Durumdan telaşlan

Mezuniyet Günü

Mezuniyet Günü Elveda hocalarım, elveda arkadaşlar. Kalpleriniz kalbimle, bütünleşti kardeşler. Bu ayrılık geçici, gönüller gamlanmasın! Sonsuza kadar biriz, hiç kimse ağlamasın. İlim ve irfan için, toplanmıştık okulda. Usta mahir ellerde, yoğrulduk bu ortamda. Nice güzel anılar, yaşayıp mutlu olduk! Kalp gözümüz açıldı, bilgi ve sevgi dolduk! Hedefimiz vatana, sahip çıkıp korumak. İnsanları ilim ve ahlâk ile yoğurmak. Yeniden dirilerek, dünyaya sesimizi; Duyurup, “Varız!” demek; basarak mührümüzü. Zulüm dolu bulutlar, karartmış gökyüzünü, Simsiyah kötülükler, kaplamış yeryüzünü. Bütün bilim dalları bizden keşif bekliyor. Kan ağlıyor masumlar, bitkin imdat bekliyor. Ölesiye çalışıp, hiçbir şeyden yılmadan, Dünyadan büyük olsa, zorluğa aldırmadan... Dünyaya el atalım, bir meşale olalım. Güzel ahlâk ve gayretle, gönüllere dolalım. Yerleri fethedelim, gökleri kuşatalım. Kalmasın hiç karanlık, her yeri ışıtalım. Nefsimiz,

Annenin Hizmete İhtiyacı var!

Annenin Hizmete İhtiyacı var! Ebu l-Haseni l-Harkani Kuddise Sirruh hazretleri şöyle anlatır: İki kardeş vardı. Bu iki kardeşin hizmete muhtaç bir anneleri vardı. Her gece kardeşlerden biri annenin hizmeti ile meşgul olur, diğeri Allah’ü Teâlâ’ya ibadet ederdi. Bir akşam, Allah’ü Teâlâ’ya ibadet eden kardeş, yaptığı ibadetten, duyduğu hazdan dolayı kardeşine: "Bu gece de anneme sen hizmet et, ben ibadet edeyim", dedi. Kardeşi kabul etti. İbadet ederken secdede uyuya kaldı ve o anda bir rüya gördü. Rüyasında bir ses ona: "Kardeşini affettik, seni de onun hatırı için bağışladık!" deyince genç: "Ben Allah’ü Teâlâ’ya ibadet ediyorum. Kardeşim ise anneme hizmet ediyor. Fakat beni onun yaptığı amel yüzünden bağışlıyorsunuz!", dedi. Ses ona: "Evet, sen ibadet ediyorsun. Yaptığın ibadetlere Allah’ü Teâlâ’nın hiç ihtiyacı yok. Fakat kardeşinin annene yaptığı hizmetlere, annenin ihtiyacı var!" karşılığını verdi.

Müslüman Kardeşlerimiz İçin Dua

Müslüman Kardeşlerimiz İçin Dua Çok kıymetli dostlar, şu kısa ve çok güzel duayı sevdiklerimiz için, bütün Müslümanlar (Ümmet-i Muhammed) için yapalım inşallah. Müslümanların korkunç katliam ve saldırılar altında olduğu bu günlerde duaya daha çok ihtiyacımız var. Müslüman Kardeşlerimiz İçin Dua Geceleri kaim ol! [1] Gündüzleri saim ol! [2] Zikrinde daim ol! [3] Şükründe daim ol! [4] Hamd-ü senada daim ol! [5] Sıhhatinde salim ol! [6] Amelinde selîm ol! [7] Emri İlahi’ye ram ol! [8] Aşkı vuslata hazır ol! [9] Türkçe Anlamları [1] Geceleri namaz kıl! [2] Gündüzleri oruçlu ol! [3] Namaz ve diğer ibadetlerini yap, Rabbini sürekli zikret! [4] Allah’ü Teâlâ’nın verdiği nimetlerden dolayı devamlı şükret! [5] Allah’ü Teâlâ’ya sürekli hamd et! [6] Vücudun sağlıklı olsun! [7] Yaptığın her işi doğru ve dürüst ol! [8] Allah’ü Teâlâ’nın emirlerine boynun kıldan ince olsun, o mübarek emirlere boyun eğ ve yap! [9] Her an ve her yerde ölüme (Seni yo

Okuluma Elveda

Okuluma Elveda   Elveda hocalarım, elveda arkadaşlar. Kalpleriniz kalbimle, bütünleşti kardeşler.   Bu ayrılık geçici, gönüller gamlanmasın! Sonsuza kadar biriz, hiç kimse ağlamasın.   İlim ve irfan için, toplanmıştık okulda, Usta mahir ellerde, yoğrulduk bu ortamda.   Nice güzel anılar, yaşayıp mutlu olduk! Kalp gözümüz açıldı, bilgi ve sevgi dolduk!   Hedefimiz vatana, sahip çıkıp korumak. İnsanları ilim ve ahlâk ile yoğurmak.   Yeniden dirilerek, dünyaya sesimizi; Duyurup, “Varız!...” demek; basarak mührümüzü.   Zulüm dolu bulutlar, karartmış gökyüzünü, Simsiyah kötülükler, kaplamış yeryüzünü.   Her yere kol atalım, bir meşale olalım, Güzel ahlak, gayretle, gönüllere dolalım.   Bütün bilim dalları bizden keşif bekliyor. Kan ağlıyor masumlar, bitkin imdat bekliyor.   Ölesiye çalışıp, hiçbir şeyden yılmadan, Dünya kadar güçlüğe, engele aldırmadan.   Yerleri fethedelim, gökleri kuşatalım. Kalmasın hiç karanlık, her yeri