Özledim Gardaş
Özledim Gardaş
Gayri o köylerden göçüp
geldik de;
Dağını taşını bi başka
özledim gardaş...
Baba ocağını viran ettik
de;
Adam gibi bir gün görmedikgardaş...
Ne havası tutar köyü ne
suyu tutar;
Bırakmaz bu şehir bizi de
yutar;
Can dediğin ucuz mudur bu kadar;
Düştük kaldıranı görmedik
gardaş...
O boyanın cilanın altı
hepten dert yükü;
Sonradan görme çoğu
sırtında kürkü;
Kapılmışlar popa caza
bilmezler türkü;
Kaval sesi koyun sesi
özledim gardaş…
Yazılarda çelik çomak
oynardık;
Yavan ekmek kuru soğan ile
doyardık;
Eve geç geleni köyde
kınardık;
Çoluk çocuk eve gelmiyor gardaş...
Yabanda yazıda ayağımıza
diken batardı;
Rahmetli ninem bir kara
sakız yapardı;
Ne doktor arardı ne ilaç
arardı;
Hapşırsak doktordan beri
gelmiyok gardaş...
Köyde gelin pınar başında
kalsa;
Bir iki komşuyla az lafa
dalsa;
Evi dar ederdi oğlana
kalsa;
Şimdi eve hiç gelmese bir
şey demiyo gardaş...
Vel edep vel haya
köydeymiş meğer;
Bir imkanım olsa dönmemmi
eğer;
Hoş görme halımı beterim
beter;
Tozlu yollarını özledim gardaş...
Gün olurda bir gün ben
dönemezsem;
Akıl baştan gider ben
bilemezsem;
Vasiyetim köyümdür
diyemezsem;
Beni İstanbul’da bırakma gardaş...
Cenazemi yaban elde
bırakma gardaş...
Tokatlı Şair Murat İnce
Yorumlar
Yorum Gönder