Kayıtlar

yapmak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Elli İkinci Tavsiye: Hayır Yollarında Harcama Yapmak

      Elli İkinci Tavsiye: Hayır Yollarında Harcama Yapmak   Abdullah b. Amr b. El As Radiyallahü Anh bir adamın Rasulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem’eşöyle sorduğunu rivayet etmiştir: “- Müslümanlığın hangisi daha hayırlıdır?” O da şöyle buyurur: “- Yemek yedirirsin, selâmı da tanıdığına ve tanımadığına verirsin.” (Buhari, Müslim) Ebu hureyre Radiyallahü Anh Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “- Kulların içinde bulunduğu hiçbir gün yoktur ki, iki melek inip te bunlardan birisi, ‘Allah'ım hayır harcamada bulunanın malının devamını ver diğeri de, Allah'ım eli sıkı olanın da malının telefini ver!” demesin. (Buhari, Müslim) Abdullah b. Mesud Radiyallahü Anh Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “- Ancak iki şeyde hasetlik vardır ki bunlar; bir adam ki Allah’ü Teâlâ ona mal vermiş o da malı hak yolda tüketmek nasip olmuştur. Yine bir adam ki Allah’ü Teâlâ ona hikmet vermiş, o da bu

İyilik Yapmak…

  İyilik Yapmak…   ·      İyiliği sayarak değil saçarak yapmalı. ·      Cömert verene değil, verdiğine sevinene denir. ·      Bütün kötülükler, hırlaşmalar almak üzerinedir. ·      Bütün iyilikler, vermek üzerinedir. ·      Herkese iyilik etmek, ödünç veya sadaka vermek çok sevaptır. ·      Akrabaya yapılan iyilik daha sevaptır. ·      Bir kadın, Rasulullah efendimize, “Fakir kocama yardımda bulunsam, sadaka yerine geçer mi?” diye sual ettirdiğinde Peygamber efendimiz, “İki sevap vardır. Biri sadaka, diğeri de sıla-i rahim sevabı” buyurdu. ·      İslâm âlimleri buyuruyor ki: “Allah’ü Teâlâ’nın size nasıl muamele etmesini istiyorsanız, Onun kullarına öyle muamele ediniz.”

İşini İyi Yapmak

Resim
  İşini İyi Yapmak Seyyar bir şemsiye tamircisi, yol kenarında küçük bir kutu üzerine oturmuş, şemsiye tamir ediyordu. Tamirci, tamir edilecek yerleri dikkatle ölçüyor, yamayı itina ile 1yerleştiriyor, telleri tek tek deneyerek güçlendiriyordu. Adamı hayranlıkla seyreden bîr genç yanına yaklaştı: - İşinizi çok dikkatli yapıyorsunuz, dedi. Şemsiye tamircisi elindeki İşi bırakmadan: - Evet, ben, her zaman işimi İyi yapmaya çalışırım, diye cevap verdi. - Müşterileriniz, işinizi iyi veya kötü yaptığınızı ancak siz gittikten sonra anlayacaklar. - Evet, haklısınız. - Bu tarafa tekrar mı geleceksiniz? - Hayır. Genç artan bir hayranlık ve merakla sordu: - O halde niçin bu kadar titizsiniz? Tamirci: - O zaman, benden sonra buradan geçecek tamircinin İşi kolaylaşacak. Ben, eğer kötü malzeme kullanır, işimi baştan savma yaparsam, halk bunu er geç anlayacak ve ondan sonra buradan geçen tamirciye kimse iş vermeyecek. Allah Celle Celâlüh, kuluna verdiği nimeti onun üzerin

Zina Yapmak İsteyen Genç (Mutlaka Okuyun!)

  Zina Yapmak İsteyen Genç (Mutlaka Okuyun!)   Genç bir delikanlı hocasıyla istişare eder: "- Hocam ben zina yapmak istemiyorum ama artık dayanamıyorum, sokağa çıkınca gözlerime hâkim olamıyorum! ALLAH rızası için bana bir tavsiye ver, zinaya düşmekten çok korkuyorum." Hoca cevap vermiş: "- Bana evinden bir kova dolusu su getir ve sakın ola ki bir damlası yere dökülmesin. Şayet dökülürse her damlasına karşılık seni sopayla döveceğim." Delikanlı itaat etmiş ve kovayla hocanın yanına gelmiş. Hoca: "- Evet, evladım sen kovayı bana dolu olarak getirdin peki çarşıdan geçtin, kaç tane bayan gördün ve baktın?" "- Hocam ben gözümü kovadan hiç ayırmadım ki dayak yememek için!" "- Peki, benden korktuğun kadar Allah'ü Teâlâ’dan korkmuyor musun?" Delikanlı tövbe etmiş ve bu vesveselerin şeytandan geldiğini anlamış. Rabbim bu yazıyı okuyan tüm kardeşlerimi zina denen pislikten korusun!

İşi iyi Yapmak

İşi iyi Yapmak Hz. Aişe Radiyallahü Anha’den nakledildiğine göre Allah Rasulü Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur: “Aziz ve Celil olan Allah, birinizin, yaptığı işi en iyi şekilde yapmasından memnun kalır.” (Taberânî, el-Mu’cermil-Evsat, 1/275) Hadis-i şerifin metninde geçen “itkan” fiili, bir işi sağlam ve hakkını vererek yapmak anlamına gelir. Kelime bu anlamıyla Kur’an-i Kerim’de Cenab-ı Hakk’ın sıfatı olarak kullanılmış ve bir ayette, “sun’allahillezi tetkane külle şey’in” (bu, her şeyi sapa sağlam yapan Allah’ın sanatıdır) buyrulmuştur. (Neml, 88) Sağlam ve güzel yapılması istenilen is hiç şüphesiz, meşru, yani salih amel türünden olmalıdır. Hz. Peygamber bir hadislerinde “ihsan” fiilini kullanarak buna işaret etmişlerdir. “Allah size her şeyde “ihsan”ı emretti. (savaşta) öldürürken (bile) güzel öldürünüz. Hayvanı keserken de güzel kesiniz.” (ibn Ebû Şeybe, Musannaf, 5/455) “ihsan”, genelde, iyi ve güzel işler yapmak, ikramda bulunmak gibi anlamlara gelse de,

Hakiki Müslüman olmak için ne yapmak, nelere sahip olmak lazımdır?

Hakiki, Müslüman olmak için ne yapmak, nelere sahip olmak lazımdır? İslam dininin temeli; ilim, amel ve ihlastır. İlim; iman, fıkıh ve ahlak bilgileridir. Bunlar, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğrenilir. Amel, bu bilgilere uygun işlerdir. İhlas; ilmin ve amelin, Allah rızası yani Allah’ü Teâlâ’nın sevgisini kazanmak için elde edilmesidir. Bu üç temele malik olan Müslümana “Hakiki Müslüman” denir. Hakiki Müslüman olmak demek, yalnız âdetlere tabi olarak ibadet etmek değil, İslam’ın emrettiği güzel ahlakı edinerek, insanlık vazifelerini yaparak, ruhen de tertemiz olmak demektir. İbadet eden, fakat hileyi zekâ eseri sayan, insanları aldatan, hatta bazen zararlı propagandalara aldanarak insan öldüren, ortalığı yakıp yıkan, yalan söyleyen bir kimse, Müslüman olduğunu söylese de hakiki Müslüman değildir.

10 Bin Zikir Yapmaktan Daha Sevaplı Kelime-i Tevhid Zikri

10 Bin Zikir Yapmaktan Daha Sevaplı Kelime-i Tevhid Zikri Ya Muaz! Günde kac defa Allah’ü Teâlâ’yı zikrediyorsun? Günde on bin defa Lâilâhe illâllah diyerek mi? Bak sana bazı kelimeler öğreteyim, bu on bin defa demenden daha kolaydır senin için. Böyle dersen ne bir melek sevabını yazmağa takat getirebilir ne de bir başkası… Şöyle de!" لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ عَدَدَ كَلِمَاتِهِ، لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ عَدَدَ خَلْقِهِ، لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ زِنَةَ عَرْشِهِ، لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ مِلْأَ سَمٰوَاتِهِ، لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ مِثْلَ ذَلِكَ مَعَهُ، وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ مِثْلَ ذَلِكَ مَعَهُ، لَا يُحْصِيهِ مَلَائِكَةٌ وَلَا غَيْرُهُ. Okunuşu: Lâilâhe illâllahu adede kelimâtihî, lâilâhe illâllahu adede halkihî, lâilâhe illâllahu zinete arşihî, lâilâhe illâllahu mil-e semâvâthî, lâilâhe illâllahu misle zâlike me’ahû, vel hamdu lillahi misle zâlike mea’hû. Lâ yuhsihi melâiketûn velâ gayruhu. Anlamı: Allah’ın kelimeleri adedince: Lâilâhe illâllah, yarattıkları

Gıybet (Dedikodu) Yapmaktan Kurtulmanın 18 Yolu

Gıybet (Dedikodu) Yapmaktan Kurtulmanın 18 Yolu Gıybet, bir kimsenin arkasından hoşuna gitmeyecek şeyleri söylemek, başka bir deyimle, kendimize söylendiği zaman hoşlanmayacağımız bir şeyi, din kardeşimiz hakkında arkasından konuşmamız anlamına gelir. Halk arasında dedikodu, gıybet ile aynı anlamda kullanılır. “Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının! Şüphesiz zannın bazısı günahtır; (birbirinizin kusurunu inceden inceye) araştırmayın; bazınız bazınızı gıybet etmesin! Sizden bir kimse, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! O halde Allah’tan sakının! Şüphe yok ki Allah, Tevvab (tevbeleri çok kabul eden)dir. Rahim (çok merhamet eden)dir.” Kur’an-ı Kerim, Hucurat, 12 Hiç biriniz, kardeşinin ölü olarak etini yemesini sever mi? sözüyle tasvir edilen gıybetten kurtulmanın 18 yoluna birlikte bakalım: 1- Az ve Lüzumlu Konuşmak Çok konuşmayı adet edinen kimseler, bir çok sevabı kaçırmaktan başka, dinine zarar veren şeyleri konuşmaktan da k

Sabah Olunca, Akşama Kadar Şu On İki Şeyi Yapmak İnsana Farzdır

Sabah Olunca, Akşama Kadar Şu On İki Şeyi Yapmak İnsana Farzdır 01- Yataktan kalkınca, Cenâb- ı hakkı anmak ve ona hamd ve şükür etmek. Tûr sûresi 48. Ayeti Kerimesi’nde meâlen, buyuruldu ki: “Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin, kalktığında Rabbini hamd ile tespih et!” 02- Avret mahallini yani örtünmesi gereken yerlerini örtmek. Erkeğin diz kapağı ile göbeği arası; hanımların ise: Eller, yüz ve ayakları dışındaki her yeri avrettir. Örtülmesi gerekir. "Mü`min kadınlara da şöyle gözlerini (haramdan) kıssınlar, ırzlarını korusunlar, süslerini göstermesinler -kendiliğinden görünen müstesna- başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar" (Nûr Sûresi 31) daha başka ayeti kerimeler. 03- Cünüp ise gusletmek, Namaz için, abdest almak. 04- Allah’ü Tealâ’ya tevekkül etmek. “Ey iman edenler! Allah’ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın; hani bir kavim size el uzatmaya yeltenmişti de Allah onların ellerini sizden çekmişti. Allah’tan korkun! Müminler yalnız Allah’

Zina Yapmak İsteyen Genç

Zina Yapmak İsteyen Genç Bir gün Peygamber Aleyhisselâm’ın huzuruna bir genç geldi. Sıkıntılı bir hâli vardı. “Ey Allah’ın Resulü, zina etmem için bana izin ver. Artık tahammülüm kalmadı” dedi. Orada bulunanlar, gencin bu fena isteğinden dolayı, hiddete geldiler. Bazıları onu şiddetle azarlarken, kalkıp ağzını kapatmak için üzerine hücum edenler oldu. Suratına bir tokat aşk etmek arzusuyla yerinden fırlayanlar bile vardı. Ancak, o Şefkatli Nebî, bunların hiçbirine izin vermediği gibi, susup genci dinledi. Sonra yanına çağırdı ve onu dizlerinin dibine oturtup sordu: “Böyle bir şeyin senin annenle yapılmasını ister miydin?” Genç: “Anam babam sana feda olsun ya Rasûlallah! Elbette istemezdim.” Peygamber Aleyhisselâm: “Hiçbir insan, annesine böyle bir şey yapılmasını istemez” buyurdu ve: “Peki, senin bir kızın olsaydı, ona böyle bir şey yapılmasını ister miydin?” diye sordu. Genç adam bu soruya da: “Canım sana feda ey Allah’ın Resulü, istemezdim.” diye cevap verdi