Kayıtlar

yeni etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İsrail'den Yeni Tehdit! Gözü Dönmüş Ben-Gvir'den Skandal Açıklama...

Resim
İsrail'den Yeni Tehdit! Gözü Dönmüş Ben-Gvir'den Skandal Açıklama...   Gazze Şeridi'nin kalıcı olarak işgal edilmesi çağrısında bulunan İsrail Ulusal güvenlik Bakanı Ben-Gvir, 'ateşkes' çabalarına karşı çıkarken Hamas'ın "tamamen teslim olana kadar" "ezilmesi gerektiğini" söyledi. İsrail'den yeni tehdit! Gözü dönmüş Ben-Gvir'den skandal açıklama... İsmail Haniye'nin Tahran'da uğradığı suikastın ardından Hamas'ın başına geçen Yahya Sinvar suikast listesinin ilk sırasında yer alan İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir skandal açıklamalarına bir yenisini ekledi. İsrailli Bakan Skandallarına Devam Ediyor Gazze Şeridi'nin kalıcı olarak işgal edilmesi çağrısında bulunan Ben-Gvir, ABD destekli arabuluculuk çabalarına karşı çıkarken Hamas'ın tamamen teslim olana kadar ezilmesi gerektiğini söyledi. İsrailli bakan, Hamas'ın elindeki tüm esirler serbest bırakılana kadar tüm insani yardım ve yakı...

Ben Yeni Bir Günüm

  Ben Yeni Bir Günüm   Cenâb-ı Hak buyuruyor:   Bismillâhirrahmânirrahîm   “Nihâyet o gün (dünyâda faydalandığınız) nîmetlerden elbette ve elbette hesâba çekileceksiniz.” (Tekâsür, 8)   Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz buyurdular:   “İki günü birbirine eşit olan aldanmıştır.” (Aclûnî, II, 305)   Alâ ibn Ziyâd’dan şöyle bir rivâyet gelmiştir:   Dünyâ günlerinden her biri insana şöyle seslenir: “Ey insanlar, ben yeni bir günüm ve benim içimde yapılan her şeye şâhidim. Ben gittim mi, kıyâmete kadar bir daha geri dönmem!” Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’e: “İnsanların en hayırlısı kimdir ey Allah’ın Rasûlü? diye sorulduğunda: “Ömrü uzun, ameli güzel olandır” şeklinde cevap vermişlerdir. “İnsanların en şerlileri kimlerdir?” denilince: “Ömrü uzun, ameli kötü, şerrinden korkulan ve hayrı umulmayan kimselerdir!” buyurmuşlardır. (Tirmizî, Zühd, 22; Dârimî, Rikak, 30; Müsned, VI, 188, 190; 40, 43) ...

Daha Önce Nasıl Yaşadınız?

  Daha Önce Nasıl Yaşadınız?   Bir genç dedesine sordu: “- Siz daha önce nasıl yaşadınız?” “- Teknolojiye erişim yok!” “- Uçak yok!” “- İnternet yok!” “- Bilgisayar yok!” “- Gösteri yok!” “- TV yok!” “- Klima yok!” “- Araba yok!” “- Cep telefonu yok... ” Dede cevap verdi: “- Aynen sizin neslin bugün nasıl yaşadığı gibi yaşıyorduk…" “- Dua yok!” “- Şefkat yok!” “- Onur yok!” “- Saygı yok!” “- Karakter yok!” “- Utanç yok!” “- Alçak gönüllülük yok!” “- Zaman planlaması yok!” “- Spor yok!” “- Okuma yok…” “- Biz, 1940-1980 arasında doğan insanlar Allah’ü Teâlâ’nın sevgili kullarıyız; hayatımız bunun gerçek bir kanıtıdır…” “- Oynarken ve bisiklete binerken, asla kask takmadık.” “- Okuldan sonra akşama kadar sokakta oynardık. Hiç televizyon izlemezdik.” “- İnternet arkadaşlarıyla değil gerçek arkadaşlarla oynardık.” “- Susadığımız zaman, şişelenmiş su değil, musluk suyu içerdik.” “- Aynı bardağı dört arkadaşla paylaştığımız ...

Yeni Öğrendik

  Yeni Öğrendik   Asrın felaketi gelince başa, Dünya bize darmış yeni öğrendik, Hikmetinden sual olunmaz hâşâ, Nefes almak kârmış yeni öğrendik.   Deprem bizi, hâin, devleti vurdu,   Yalan haberlerle tuzağı kurdu, İşgal etmek için Vatanı Yurdu, Düşman tuzak kurmuş yeni öğrendik.   Felakete hep birlikte dövündük, Yaralar sarılır diye övündük, Ebu Cehil öldü diye sevindik Torunları varmış yeni öğrendik   Kimi memleketi bir pula satar, Kimi devletinin ardından atar, Kimi kızılaya Afad'a çatar, Birlik ne de zormuş yeni öğrendik.   Kanmışız yıllarca yalancı söze, Sinsice ülkemde girmişler göze, Türküm Müslümanım diyerek bize, İçimize girmiş yeni öğrendik.   Ne zaman bir âfet gelse    başıma Hemen iftirayla çıkar karşıma Zehir katar ekmeğime aşıma, Ne çok hain varmış yeni öğrendik.   Toprağın altında binlerce canlar, Merhamet sahibi halinden anlar, İçerdeki hayvan oğlu ha...

"Yâ Ebâ Zerr: Gemini Yenile..."

"Yâ Ebâ Zerr: Gemini Yenile..."   Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem Ebû Zerr El-Ğıfari Radiyallahü Anh Hazretlerine ve onun şahsında kıyamete kadar gelecek ümmetine hitaben şöyle buyurmuştur:   يَا اَبآ ذرٍّ!   جَدِّدِ السَّفِينَۀَ فَاِنَّ البَحرَ عَمِيقٌ وَخُزِ الزَّادَ كَامِلًا فَاِن اسَّفرَ بَعِيدٌ وَخَفِّفِ الحِمْلَ فَاِن العَقَبَۀَ كَئۈُدٌ وَاَخلِصِ الْعَمَلَ فَاِن النَّاقِدَ بَصِيرٌ   "Yâ Ebâ Zer! Gemini yenile çünkü deniz derindir. Azığını tam al, çünkü yol uzundur. Yükünü hafif tut, çünkü geçit çok sarptır. Amelini ihlaslı yap, çünkü gözetleyici, kalbin niyetine bakmaktadır." (İbn-i Hacer-i Askalânî Rahmetullahi Aleyh, el-Münebbihât)   Ya Rabbi! Bu fani dünyada Pişmanlık ve Nasuh tevbe ile günahlarımızdan kurtulmayı; kâmil iman, salih amel ve selim bir kalp ile vuslata ermeyi, Sevgili Rasûlün Muhammed Sallallahü Aleyhisselâm’a komşu olmayı, Cemalûllaha nail olmayı nasip eyle!

Hac'dan Yeni Dönen Bir Hacının İbretlik Gerçek Bir Öyküsü

  Hac'dan Yeni Dönen Bir Hacının İbretlik Gerçek Bir Öyküsü   Muhammed kardeşimiz, hac işlemlerini bitirmiş, dönüş için Cidde Havalimanı'nın bekleme salonunda uçağın hareket saatini bekliyordu. Bir ara yanına bir hacı gelip oturdu. Selâm verip Muhammed’e şöyle dedi: “- Ben inşaat sektöründe müteahhitlik yapıyorum. Allah’ın lütfu ile bu sene onuncu defadır hac nimeti bana nasip oluyor... Muhammed, başını sallayarak müteahhide şöyle dedi: “- Maşaallah! Allah haccınızı ve amellerinizi etsin, günahlarınızı bağışlasın.” Müteahhit gülümseyerek Muhammed’e dedi ki: “- Âmin, ecmain... Peki, sen daha önce hacca geldin mi hiç?" Muhammed az düşündü, sonra da şöyle dedi: “- Aslına bakarsan hacım, benim bu hac seferimin uzun öyküsü var, başınızı ağrıtmak istemem...” Hacı güldü, sonra da Muhammed’in omuzuna vurarak dedi ki: “- Gördüğün gibi burada boş oturmuşuz. Uçağın kalkış saatini beklemekten başka bir işimiz yok. Hadi anlat, çok merak ettim.” Muhammed de tebes...

Helâl Lokma

Helâl Lokma Muhammed Acıyan             Günümüzde sosyal problemlerin artması, devletleri ve milletleri yeni çözüm önerileri üzerinde çalışmaya zorlamaktadır.             Bir toplumun fertleri arasında suç oranları arttıkça, alınacak tedbirler de araştırılmaya başlanmaktadır. Bir milletin geleceği olan çocukların nasıl eğitilmesi gerektiği üzerinde İslam Eğitim Tarihinden birçok örnekler bulmak mümkündür. Tecrübeyle sabittir ki bu uygulamaların başarıyla uygulandığı devreler de ne kadılara ne de devlet adamlarına çok fazla iş düşmemiştir.             Eğitimde en önemli hususlardan biri de herkesin üzerinde hemfikir olacağı üzere çocuğun beşikten mezara Helâl lokmayla beslenmesidir. Aile ocağı aynı zamanda bir mekteptir. Uzmanlar çocuğun kişiliğinin temel özelliklerinin ilk yıllarda oluştuğunu söylerler. Toplumu...