Kayıtlar

zatlar etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Hikmet Ehli Zatlar Ahmaklık Hakkında Buyuruyor ki:

·      Müslümanlığı bırakmak, yani dinsiz olmak ahmaklığın en kötüsüdür. ·      Aklı olan karı koca, birbirini üzmez. Hayat arkadaşını üzmek, incitmek, ahmaklık alametidir. ·      Akıllı ile istişare galibiyet, ahmakla istişare mağlubiyettir. ·      Ahmağın kalbi ağzında, akıllının dili kalbindedir. Yani ahmak sır saklayamaz, akıllı sırrı ifşa etmez. ·      Ahmağın üç alameti vardır: Farzlarda tembellik, abesle iştigal ve yaratıklara eziyet etmek. ·      Günah işlemeye devam eden kimse unutkan olur, ahmaklaşır, aklı da azalır. ·      Aklımız sınırlıdır. Aklın eremediği şeyleri akıl ile anlamaya kalkışmak ahmaklık olur. ·      Ahmağa nasihat kâr etmez. ·      Bir arpa tanesini, bir karıncayı yaratmaktan aciz olanın, kâinatın tesadüfen meydana geldiğini, bir yaratıcının bulunmadığını sanmasından daha büyük ahmaklık olur mu?

Hikmet Ehli Zatlar Buyuruyor ki…

Hikmet Ehli Zatlar Buyuruyor ki…   ·      İnsanlar neden ölmek istemezler, çünkü dünyalarını mamur, ahiretlerini harap ederler. İnsan mamur edip harap ettiği yere hiç gitmek ister mi? ·      Ölen birini geri gönderseler o kimse melek olurdu, çünkü oradaki durumları gördü bir daha günah işleyebilir mi? Bu fırsat sizde var, ölmeden önce ölün yani günah işlemeyin, melek gibi olun. ·      Ölmek felaket değil, öldükten sonra başına gelecekleri bilmemek, tedbirini almamak felakettir. ·      Dünya, zıll-i zâildir, yani yok olan bir gölge, bir görüntüdür. Aynadaki görüntü gibi. Bu görüntü ahiretin görüntüsüdür. Ahirette ne var, Cennet, Cehennem. İbadetlerimiz, iyiliklerimiz, Cennetin dünyadaki görüntüsüdür. Günahlar, kötü yerler, karanlık sıkıntılı izbe yerler de Cehennemin görüntüsüdür. Cennetlik, Cennetlik işleri, Cehennemlik olan da Cehenneme götürücü işler yapar. Demiri çürüten, kendi pası olduğu gibi, insanı Cehennemlik eden de kendi günahlarıdır. Mıknatıs demiri nasıl kendine ç

Hikmet Ehli Zatlar Buyuruyor ki:

  Hikmet Ehli Zatlar Buyuruyor ki:   ·      Düşmanını tanımayan dostunu bulamaz. Nefsini tanımayan Allah’ü Teâlâ’yı tan ı yamaz, nefsini tan ı yan Allah’ü Teâlâ’yı tan ı r. Nefsten kurtulmad ı k ç a, insan kendini emniyette hissedemez. En büyük mücadele nefisle olmalıdır. Bu iş bir tarikat yolu değil, Allah’ü Teâlâ’nın dinine sar ı lmak yoludur. ·      Allah’ü Teâlâ ile kullar arasındaki günahlar için şefaat, af çok ama kullar arasındaki günahlara şefaat, af yok. Adalet var, mahkeme var. Haklı olsa bile insanlar mahkemeye gitmekten korkar. En iyisi sulh yapmak ister, mahkemeye düşmek istemez. Ya o haklı ise. Ahirete giderken borçlu gitmeyin. Alacaklı gidin. Zalim olmayın mazlum olun. Zalim verecek mazlum alacak. Sevaplarımızdan vereceğiz alacaklılara, yoksa onların günahlarını yükleneceğiz. “Ben haklıyım!” diyen çok insan orada haksız çıkacaktır. ·      Bir kalb kırmak, senelerce ibadet, zikir sevabının hepsini alıp götürür. Dinimiz öyle yüce bir din ki, kâfirin dahi kalbini kı