Kayıtlar

vardır etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kaç Çeşit Evliya Vardır?

Kaç Çeşit Evliya Vardır?   Evliyâullah efendilerimizin dört kısım olduğu beyan ediliyor. Şöyle ki: velâyetini (veli olduğunu);   1- Kendi bilir, halk bilmez. 2- Halk bilir, kendi bilmez. 3- Ne kendi bilir ne de halk bilir. Yalnız Allah Teâlâ bilir. 4- Kendi bilir, halk da bilir. Böyle kadri yüce efendilerimiz halkı irşada memurdurlar. Peygamberân-ı izâm efendilerimizin vazifelerini vekâleten devam ettirirler.   Resûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz buyuruyor ki: “Allah Teâlâ’nın dostları onlardır ki, kendilerine bakıldığı zaman Allah Teâlâ hatırlanır, günahlara pişmanlık duyulur. Onlar konuştuğunda ilminiz artar, güzel amelde bulunduğunuz zaman da ahireti düşünürsünüz.”   Veli, Allah Teâlâ’ya ibadet ve taat işini en güzel yapan kimsedir.   Velinin ibadeti, araya bir isyan hali girmeksizin fasılasız (ara vermeden) devam eder.   Veli, ârif-i billahtır…   Kaynak: Miftâhu’r-Rüşd

Bir Hastanın Üç Hali Vardır...

                                                        Bir Hastanın Üç Hali Vardır... 1- Bir melek gelerek ağzının tadını alır. 2- Bir melek de kuvvetini alır. 3- Bir melek de gelip günahlarını alır. Hasta iyi olunca, ağzının tadını alan melek, yavaş yavaş geriye verir. Kuvvetini alan melek de, geriye verir. Günahlarını alan meleğe gelince, bu melek Allahu Teâlâ’ya sorar. “- Bu günahı ne yapayım?” Allahu Teâlâ, Hadis-i Kudsî de buyurur ki: “- Benim rahmetim gazabımı geçmiştir. hasta kulumun günahını affettim!” Der... ‏اللَّهُمَّ رَبَّ النَّاسِ أذْهِبِ البأسَ، اشْفِ أنْتَ الشَّافِي، لا شِفاءَ إِلاَّ شِفاؤُكَ شِفاءً لا يُغادِرُ سَقَماً   “Allah’ım sen bütün insanların Rabbisin, bu hastanın ızdırabını gider, şifa ver. Şifayı veren sensin. Senden başka şifa yaratacak olan yoktur. Şifa ancak senin şifandır. Bu kulunda hastalıktan eser bırakmayacak şekilde şifalara nail olsun.” (Buhari”- Hadis no: 5675)

Her Derdin Çaresi Vardır

  Her Derdin Çaresi Vardır   Sual: Bazen sıkılıyoruz, başımıza bir bela geliyor veya bir şeyden korkuyoruz, borcumuzu ödeyemiyoruz. Bunlardan kurtulmak için okunacak bir dua var mıdır? CEVAP İslam âlimleri buyuruyor ki:   Her derdin çaresi vardır. Allahü Teâlâ çaresiz dert yaratmamıştır. Yaşamak ve mal sahibi olabilmek gibi dünya nimetlerinin hepsi için sebepler yaratmıştır. Sebebine yapışmayan bu nimetlerden elbette mahrum kalır. Ahiret nimetlerine kavuşmak da böyledir. Mesela tembelliğin ilacı namaz kılmaktır. İnsan maruz kaldığı şeylere karşı gafil olmayıp çaresine bakmalıdır. Birkaç örnek verelim:   1- Bir belaya maruz kalan, neden Yunus aleyhisselâmın okuduğu “ Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn” duasını okumaz ki? Hâlbuki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:   “ Birinize dert ve bela gelince, Yunus Peygamberin duasını okusun! Allahü teâlâ onu muhakkak kurtarır.” (Tirmizi)   “ La ilahe illa ente, sübhaneke inni küntü minezzalimin" diyen

Mü’min İçin Beş Bayram Vardır

Mü’min İçin Beş Bayram Vardır قال الإمام انس بن مالك رحمه الله: للمؤمن خمسة أعياد: كل يوم يمر على المؤمن ولا يكتب عليه ذنب فهو يوم عيد، اليوم الذي يخرج فيه من الدنيا بالإيمان فهو يوم عيد، واليوم الذي يجاوز فيه الصراط ويأمن أهوال يوم القيامة فهو يوم عيد، واليوم الذي يدخل فيه الجنة فهو يوم عيد، واليوم الذي ينظر فيه إلى ربه فهو يوم عيد . Enes bin Malik Radiyallahü Anh Hazretlerinden rivayet edilir ki, ”Mümin İçin 5 Bayram daha Vardır.” (Mekasidut   Talibin) 1-   Günah işlemeden geçirdiği her gün onun bayramıdır.      Bir mü’min bir gün boyunca yani 24 saat geçtiği halde amel defterine hiçbir günah yazılmazsa o gün o mü’minin bayramıdır.      Cenab-ı Hakk saf bir kulu günah işlediği zaman hemen meleklerine emir buyuruyor. “ey meleklerim! Eğer o kulum 6 saat içerisinde tevbe etmezse defterine yazın, ama benim kulum hatasını anlayıpta 6 saat içerisinde tevbe ederse ben o kulumun günahını affettim. Sizde o günahı defterine kaydetmeyeceksiniz.” Peki, bu iltimas, bu kolaylıklar ki

Üç Kişi Vardır ki Allah Kıyamet Günü Onlarla Konuşmaz

Üç Kişi Vardır ki Allah Kıyamet Günü Onlarla Konuşmaz   Üç Kişi Vardır ki Allah Kıyamet Günü Onlarla Konuşmaz, Hadisinin Hikmeti Nedir?   Soru Detayı "Üç kişi vardır ki Allah Kıyamet Günü onlarla konuşmaz. Onları temize çıkarmaz. Onların yüzüne bakmaz ve onlara acıklı bir azab vardır: Zina eden ihtiyar, yalan söyleyen idareci ve kibirli fakir." - Zina eden ihtiyarla, fakirin aynı kefeye konmasının hikmeti nedir?   Cevap Değerli kardeşimiz,   İlgili hadis rivayeti şöyledir: ثَلاثَةٌ لاَ يُكَلِّمُهُمْ اللَّه يوْمَ الْقِيَامةِ ، وَلاَ يُزَكِّيهِمْ ، وَلا ينْظُرُ إلَيْهِمْ ، ولَهُمْ عذَابٌ أليمٌ : شَيْخٌ زَانٍ ، ومَلِكٌ كَذَّابٌ، وَعَائِل مُسْتَكْبِرٌ   “Allah Teâlâ kıyamet gününde üç kişiyle konuşmaz, onları temize çıkarmaz, suratlarına bile bakmaz; onlar için acıklı azap vardır: Bunlar zina eden ihtiyar, yalan söyleyen hükümdar, kibirlenen fakirdir.” (Müslim, İman 172; bk. Tirmizî, Cennet 25; Nesai, Zekat 75,77)   Hz. Peygamber Efendimiz Sallallahü

Altı Haslet Vardır ki Hayırlı Şeyler Cümlesindendir

  Altı Haslet Vardır ki Hayırlı Şeyler Cümlesindendir Allah ondan râzî olsun, Ebû Mâlik Eş’arî Radiyallahü Anh rivayet eder: Resûlüllah sallallâhü aleyhi vesellem buyurdular: Altı haslet vardır ki hayırlı şeyler cümlesindendir. Bunlar: 1— Allah’ın düşmanlarına karşı silâhla savaşmak, 2— Yaz günlerinde nâfile oruç tutmak, 3— Musibet anlarında iyi sabretmek, 4— Haklı dahi olsa münakaşayı bırakmak, 5— Havanın bulutlu olduğu günlerde veya yaz günlerinde namazı erken kılmak, 6— Kış günlerinde abdesti güzel almaktır.

Sohbette Muhabbet Vardır

  Sohbette Muhabbet Vardır   Hatıralar gülistanınızdan bir deste gül ve ilham sünbülistanınızdan bir paket sümbül mesabesinde telakki ettiğim, Yakup için Yusuf’un gömleği ne ise benim için o demek olan kıymetli mektubunuz manevi hazlarımı sevinçle doldurdu. Güzel ve latif sözleriniz bülbül şakıması gibi kulaklarıma küpe oldu. Tatlı dilinizden damlayan belagat damlacıkları ve misk kokulu kaleminizden dökülen fesahat katreleri öteden beri beğendiğim kalem ve ifade gücünüz ile fikri derinliğinizi isbat için kesin kanaat hâsıl eden birer delil oldu. Binaenaleyh son derece sevindim. Gösterilen tevazu ve mahviyetinize bayılmamış olduğumdan Allah’ü Teâlâ’ya hamd ettim. Gönüle ferahlık veren mektubunuzun eseri olan sevk ve neş’e ile maneviyatıma katmış bulunduğu lezzet, tefsir ve izaha gelmez bir minnet borcu meydana getirdi. Cenab-i Rabbu’l-izzet - celle ve alâ - Hazretleri, sizi ve bütün aile efradınızı zamanın sıkıntılarından koruyarak türlü türlü lütuflarla yüceltsin! Âmin! Muh

Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır!

  Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır!   Vehbi Tülek   Hazreti Ali Radiyallahü Anh buyurdu ki: “Dünyânın helâli hakkında hesap, haramı hakkında azap vardır.”   Behâüddîn bin Şeyh Lütfullah hazretleri Hacı Bayram-ı Velî hazretlerinin önde gelen talebelerinden ve halîfelerinden olan Lütfullah Efendi’nin oğludur. 895 (m. 1490) senesinde Edirne’de vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki: “Kibir, gurur ve övünme gibi duygular, insanın içinde çuvaldız gibi saplıdırlar. İnsanın kibirlenmesi, kendinde gördüğü faziletlerden ileri gelir. Ancak bir kimse, Hak yolundan bir yola intisâb ettiği takdirde, bütün bu faziletlerin, kesinlikle ve gerçek olarak Allahü Teâlâ’da bulunduğunu anlar. Kendisinde bulunan her şeyin, Allah tarafından emânet olarak verildiğini görür.” “Zulüm ve eza gören din kardeşinin kalbini, sabır tavsiye ederek güçlendiren bir kimse, ona yardım etmiş sayılır.” Muhammed bin İbrâhim, babasından şöyle nakletti: Ali bin Ebî Tâlib’e (radıyallahu anh) dünyâdan sorul

Beş Şey Vardır Onlarla İmtihan Olunduğunuzda…

  Beş Şey Vardır Onlarla İmtihan Olunduğunuzda…   Beş şey vardır, onlarla imtihan olunduğunuzda (o toplumda hiçbir hayır kalmamış demektir. Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:   “Ey Muhâcirler topluluğu! Beş şey vardır, onlarla imtihan olunduğunuzda (o toplumda hiçbir hayır kalmamış demektir.) Siz hayatta iken onların ortaya çıkmasından Allah’a sığınırım. Bu beş şey şunlardır:   1- Zina: Bir toplumda zina ortaya çıkar ve açıktan işlenecek bir hale gelirse, o toplumda mutlaka vebâ ve onlardan önce gelmiş-geçmiş hiçbir millette görülmeyen hastalıklar yayılır.   2- Ölçü ve tartıda hile: Bir toplum, ölçü ve tartıyı eksik yaparsa, o toplum mutlaka kıtlık, geçim sıkıntısı ve sultanın (yöneticinin) zulmüne uğrar.   3- Zekât vermemek: Bir toplum, mallarının zekâtını vermezse, mutlaka gökten yağmur kesilir. Şayet hayvanlar da olmasaydı, tek damla yağmur bile yağmazdı.   4- Ahdin bozulması: Bir toplum, Allah ve elçisinin ahdini bozarsa (düşma

Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır!

Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır! Vehbi Tülek Hazreti Ali buyurdu ki: “Dünyânın helâli hakkında hesap, haramı hakkında azap vardır.” Behâüddîn bin Şeyh Lütfullah hazretleri Hacı Bayram-ı Velî hazretlerinin önde gelen talebelerinden ve halîfelerinden olan Lütfullah Efendi’nin oğludur. 895 (m. 1490) senesinde Edirne’de vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki: “Kibir, gurur ve övünme gibi duygular, insanın içinde çuvaldız gibi saplıdırlar. İnsanın kibirlenmesi, kendinde gördüğü faziletlerden ileri gelir. Ancak bir kimse, Hak yolundan bir yola intisâb ettiği takdirde, bütün bu faziletlerin, kesinlikle ve gerçek olarak Allahü Teâlâ’da bulunduğunu anlar. Kendisinde bulunan her şeyin, Allah tarafından emânet olarak verildiğini görür.” “Zulüm ve eza gören din kardeşinin kalbini, sabır tavsiye ederek güçlendiren bir kimse, ona yardım etmiş sayılır.” Muhammed bin İbrâhim, babasından şöyle nakletti: Ali bin Ebî Tâlib’e (radıyallahu anh) dünyâdan soruldu. Hazreti Ali; “Uzun m

Allah’ü Teâlâ’ya Ulaşan Yolda 4 Esas Vardır

Allah’ü Teâlâ’ya Ulaşan Yolda 4 Esas Vardır 1- İslam olmak, kurtuluşun tek yolu olduğunu anlamak. 2- İman etmek, İslamın getirdiği kurallara iman yoluyla yaklaşmak. 3- İhsan sırrıyla Hakk’ı müşahadeye başlamak. 4- İkan [1] ile de gerçek tevhid-i (birliği) oluşturmaktadır. Sadece şekil ve duyguda değil, akıl ve gönülde de mü’min ve muvahhid olmamız gelmektedir. Tefekkür hayatımızı geliştirdiğimiz kadar İslam-ı yükseltmiş olacağız. O’nun gerçek gayesi Ruyetullah’tır ve o da akl-ı küll-e ulaşmakla mümkün olmaktadır. [1] İkan: Kesin bilgi, İyi ve yakînen bilmek, Sağlam bir iş. Yakin hasıl etmek ve edilmek suretiyle bilmek.

Ölüm Vardır Gafil Olma

Ölüm Vardır Gafil Olma Ölüm vardır, gâfil olma, Sakın meyletme dünyaya! Kapılma dünya malına! Sakın aldanma dünyaya. Durma çalış emr-i Hakka Gücün yettikçe icraya! Gelenler hep sefer eyler, Muhakkak dâr-ı ukbaya! Yüzün dön, ilticâ eyle, Cenâb-ı Zât-i Mevlâya! Şu dünya değil mi yalan? Gelen bir bir geçer, durmaz, Hani deden, hani atan? Ne oldu, kimseler sormaz. Hani nerde anan, baban? Bu dünya kimseye kalmaz. Gelenler hep sefer eyler Muhakkak dâr-ı ukbaya. Yüzün dön, iltica eyle, Cenâb-ı Zât-i Mevlâ’ya! Ecel çıka gelir bir gün, Ondan hiç kurtulan var mı? Hani ölmez sanılanlar? Bakın hiç kurtulan var mı? Hani şahlar ve sultanlar, Bakın hiçbir nişan var mı? Gelenler hep sefer eyler Muhakkak dâr-ı ukbaya. Yüzün dön, iltica eyle, Cenâb-ı Zât-i Mevlâ’ya! Kelimeler: İcra: Yerine getirme Dâr-ı ukba: Ahiret yurdu İltica: Sığınma