Kayıtlar

Dünya Sizi Kandırmasın

Resim
Dünya Sizi Kandırmasın Allahü teâlâ, İbrahim aleyhisselâma; "Kazma küreğini al, filan dağa çık, orada büyük bir kabir var, onu kaz, içinde ne varsa bak!" buyurdu. İbrahim aleyhisselâm, o dağa çıktı, kabri buldu. Allahü teâlânın emrine uyarak, mezarı kazınca, mezar içinde muazzam büyüklükte bir insan cesedi ile başında yazılı bir levha gördü. Bu levhada şunlar yazıyordu: "Ben Ad kavminin melikiyim. Bin sene yaşadım, bin orduyla savaştım, hepsini yendim. Bin defa evlendim, bin çocuğum oldu. Servetimin sayısını, sınırını ölçemez hâle geldim. Ama birgün devası olmayan bir hastalığa yakalandım. "Beni bu dertten kurtarın, ne isterseniz vereceğim." dedim. Hattâ bütün servetimi vermeyi taahhüt ettim. Bütün doktorlar âciz kaldılar, bu hastalığa çare bulamadılar. Ölmek üzereyim, onun için bu levhayı yazdırdım ve son sözüm şudur: Bu dünya beni kandırdı, sizi de kandırmasın. Ben kuvvetime, servetime güve

Cihânın Efendisi

Cihânın Efendisi Emekli din görevlisi Ahmet Cesur'un yazısını aynen yayınlıyoruz: Bilindiği gibi bütün peygamberler en güzel huylarla donatılmış ve Allah’ın emir ve yasaklarını insanlara öğretmek için gönderilmiş seçkin ve fazîlet sahibi muhterem insanlardır. Allah’ü Teâlâ’nın sevdiği ve övdüğü güzel huyların, temiz hallerin, üstün vasıfların, yüce hasletlerin ve ahlaki faziletlerin hepsine en mükemmel şekilde sahip olan ve bu gerçek bizzat Kur’an-ı kerîm tarafından tasdik ve tebcil edilen muazzez insan ise sevgili Peygamberimiz hazret-i Muhammed aleyhissâlâtü vesselâm efendimizdir. O, insanların, meleklerin ve peygamberlerin en üstünü, en mükemmelidir. Çünkü O, son peygamber olarak kıyâmete kadar gelmiş ve gelecek bütün insanlığa gönderilmiştir. Kur'ân-ı kerîmde "Allahın resûlü sizin için güzel bir örnektir." fermanı ile takdim ve tekrim edilen Peygamber efendimiz, sallallahü aleyhi ve sellem hazretleri de şöyle buyurmuşlardır: "Ben güzel ahlâkı

Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’i Rü’yâda Görmek

Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’i Rü’yâda Görmek İmâm-ı Şa’rânî Kuddise Sirrûh yine buyurdular ki: Kim, Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz Hazretleri’ni rü’yâda görmek isterse; evliyâullah sevgisi olduğu halde; Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz Hazretleri’nin zikrini (mübârek ismini anıp salevât okumaya) gece ve gündüz devam etmelidir. Çünkü evliyâullah insanların efendileridir. Yoksa Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz Hazretleri’ni rü’yâda görmek kendisine kapalıdır. Evliyâullaha gadap ettiği için gadaba çarpılır. (Saadetü’d-Dareyn, s. 533)

Ramazan Ayı, Rahmet Ve Mağfiret Ayıdır

Ramazan Ayı, Rahmet Ve Mağfiret Ayıdır قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اَلسَّحُورُ أَكْلُهُ بَرَكَةٌ فَلَا تَدَعُوهُ وَلَوْ أَنْ يَجْرَعَ أَحَدُكُمْ جُرْعَةً مِنْ مَاءٍ فَإِنَّ اللهَ عَزَّ وَجَلَّ وَمَلَائِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى الْمُتَسَحِّرِينَ. (حم) Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Sahur berekettir. Bir yudum su ile de olsa sahûru terk etmeyiniz. Zîrâ sahûra kalkanlara Allâhü Teâlâ rahmet ve melekleri de istiğfar ederler.” (Hadîs-i Şerîf, Müsned-i Ahmed) قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ لِلصَّائِمِ عِنْدَ فِطْرِهِ لَدَعْوَةً مَا تُرَدُّ. (هـ) Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak oruçlu için, iftar anında red olunmayacak duâ vardır.” (Hadîs-i Şerîf, Sünen-i İbn-i Mâce) Allâhü Teâlâ, Ramazan ayının her gecesi şöyle buyurur: “Bir isteği olan yok mu, isteğini vereyim. Tövbe eden yok mu, onun tövbesini kabul edeyim. Bağışlanmak isteyen yok mu, onu bağışlayayım!”

Sen Yeter ki Allah’ü Teâlâ’ya Dost Ol…

Sen Yeter ki Allah’ü Teâlâ’ya Dost Ol… Allah dostu mübarek bir zatın hamama gitmesi gerekmektedir, gün boyu çalışmış ve üstü ve başı kir içinde hamamın kapısına gelir... Hamamcıya şöyle söyler... -Evladım içeriye girebilir miyim? Hamamcıda şöyle bir cevap verir… -Amca bugün vezirler gelecek, hamam gün boyu kapalı... Uzun bir konuşma ve tartışmadan sonra, hamamcı, amcaya şöyle der... -İçeriye gir ve şu odada banyonu yap, sakına vezirlere gözükme... Der… Vezirler gelir banyolarını yapmaya başlarlar, Sarayda dördüncü Murat'ın aklına şöyle bir fikir gelir... Normal vatandaş gibi giyinir ve hamama gider... Tabi hamamcı yine bunu da içeriye kabul etmez, ama en sonunda yaşlı amcanın yanına banyosunu yapması için gönderir ve şöyle der... -Geç şu odaya orda yaşlı bir amca var onunla beraber banyonuzu yapın ama sakına vezirlere gözükmeyin… -Dördüncü Murat amcanın yanına gelir ve banyosunu yapmaya başlar, Tabi dördüncü Murat tanınmadığını bildiği için gayet

Efsanevi boksör Muhammed Ali Hayatını Kaybetti

Resim
Efsanevi boksör Muhammed Ali Hayatını Kaybetti Uzun süredir Parkinson rahatsızlığı bulunan ve solunum yollarındaki rahatsızlık nedeniyle dün hastaneye kaldırılan Muhammed Ali'nin tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdiği açıklandı. NBC News kanalına konuşan aile sözcüsü Bob Gunnell, efsanevi boksörün öldüğünü doğruladı. Hayatı boyunca birçok önemli maça çıkan, spor yaşantısının yanı sıra Müslümanlara ve ABD'deki siyahi hareketlere desteğiyle de bilinen Muhammed Ali, 2014 yılından bu yana sağlık sorunları nedeniyle zaman zaman hastanede tedavi görüyordu. Aralık 2014'te ve Ocak 2015'te hastaneye kaldırılan Muhammed Ali'nin, geçen yılki rahatsızlığının idrar yolları enfeksiyonu olduğu belirtilmişti. Ünlü boksör, son olarak 8 Nisan'da Arizona'nın Phoenix kentindeki Celebrity Fight Night adlı yardım etkinliğine katılmıştı. 1964'te İslamı Seçti, Muhammed Ali Adını Aldı Boks kariyerini sonlandırmasının ardından Parkinson hastalığına y

Muhammed Ali Nevzat Hoca’ya Sarılıp Neden Ağladı

Resim
Muhammed Ali Nevzat Hoca’ya Sarılıp Neden Ağladı Yine Londra’da Nevzat Yalçıntaş Hoca ile bir araya gelen Muhammed Ali, “Benimle kucaklaşan ilk beyazsın” diye göz yaşlarına hâkim olamadığı kaydedildi.  Nevzat Hoca’ya benimle kucaklaşan ilk beyaz siyasetçi Bugün 74 yaşında hakka yürüyen dünya şampiyonu, demir yumruk, altın kalpli efsanevi boksör Muhammed Ali’nin çarpıcı hayat hikâyesinden bir demet… 1960'lı yıllarda İslam'ı seçen ve Vietnam'da savaşmayı reddeden bir dünya şampiyonu olarak Muhammed Ali, ABD'deki en popüler kişileri arasındaydı. Amerika'da ırkçılığın zirve yaptığı yıllarda siyah derisi ile ayrımcılığa ve ABD'nin derin devletine kafa tutuyor ve bütün dünyayı dik duruşuyla kendine hayran bırakıyordu. Irkçı Amerika'yı Dövdü Ringlerde sadece rakiplerini değil ırkçı Amerika'yı da dövüyordu. ABD'li yazar Harriet Beecher Stowe'un kişilik olarak romanında ortaya koyduğu siyahi o isme (Tom Amca) hep karşı çıktı

İyi Niyet Neler Yaptırıyor

İyi Niyet Neler Yaptırıyor Evli çift, fakir olduğundan istedikleri şeyleri hiçbir zaman alamamışlar. Adamın babasından yadigâr bir saati varmış. Fakat bu saatin zinciri yokmuş. Adamın tek hayali babasından kalan bu hatıraya gümüş bir zincir alabilmekmiş... Karısının da o kadar güzel saçları varmış ki, o saçlara yakışır gümüş bir toka almak istermiş ömrü boyunca... Evlilik yıl dönümlerinde kadın bir perukçuya gidip saçlarını satmış. Aldığı parayla da ucuz bir peruk alıp başına geçirmiş. Kalan parasıyla da eşinin babasından kalan saate, eşinin o çok sevdiği zinciri almış. Akşam evinde heyecanla kocasının gelmesini bekliyormuş. Nihayet eşi eve gelmiş. Kadın hemen hediyesini vermiş eşine. Adam üzülerek almış hediyeyi. - Nasıl alabildin bu zinciri? Diye sormuş eşine. Saçlarını sattığını söylemiş kadın... Daha da üzülmüş adam bunu duyunca... Çünkü O'da karısının o çok istediği tokayı almış babasından yadigâr saati satarak…

ABD'li Müslüman Kız Hamze'nin Başörtüsü Zaferi!

Resim
ABD'li Müslüman Kız Hamze'nin Başörtüsü Zaferi! Amerikan basını olaya geniş yer verdi. Genç kızın mücadelesi kamuoyunda da yankı yarattı. Hamze, tarihi askeri okula başörtüsü ile girme başvurusuna ilişkin "bir kargaşa yaşanacağını tahmin ediyordum" dedi ancak tartışma onun bile tahmin edemeyeceği boyutlara ulaştı. Deniz subayı olmak isteyen 17 yaşındaki Sana Hamze'nin, başörtüsü nedeniyle The Citadel tarafından reddedilmesi ABD'de tartışma yarattı 17 yaşındaki Floridalı Sana Hamze deniz subayı olma hayali kuruyordu. Müslüman genç kız, Güney Carolina'nın en prestijli okullarından The Citadel'e kabul edildi ancak okul Hamze'nin başörtüsünü kılık kıyafet kurallarına aykırı buldu. Abd Donanmasında Olmak İstiyordu Amerikan donanmasının bir parçası olmak isteyen ve askeri okulu bu amacı doğrultusunda ilk adım olarak gören Hamze, inancı gereği baş örtüsü takmama seçiminin olmadığını her fırsatta vurguladı. The Citadel'e öğrenci

Yaşanmış Gerçek Bir Hikâye: Ölümden Kurtaran Yemek

Yaşanmış Gerçek Bir Hikâye: Ölümden Kurtaran Yemek Çok yakın bir arkadaşım anlattı… Mücahit Bey kendi halinde herkese iyiliği dokunan birisiydi. Kimseye yağ çekmez, eğriye eğri doğruya doğru dediğinden, kaypaklık yapmayı bilmediğinden insanlar onu pek sevmiyordu. Akrabaları komşuları onu küçük görüyor, çağın gerisinde kalmış zavallı birisi diyorlardı. O yüzden eş dost davetlerine onu çağırmıyorlar, nişan düğün gibi para toplanacak yerlere çağırıyorlardı. En çok iyilik yaptığı yakınları ona darbe vurdukça gülüp geçiyor “Rabbim bilsin, yeter!” diyordu. Bu dışlamalar gide gide can sıkıcı bir hal aldı. En yakın akrabaları bile nice ilgisiz kişileri iftara çağırıyor Mücahit Bey’i çağırmıyorlar, davetine de katılmıyorlardı. Mücahit Bey uzak bir ilçeden düğüne davet edildi. Hanımı ile o düğüne gittiler. Orada uzun yıllar görmediği birçok arkadaşını gördü. Mücahit Bey’i el üstünde tutuyorlardı. Hele Mahmut Bey isimli arkadaşı bir sürü dil dökerek Mücahit Bey’i misafir etti. Çok güze

Berlin’de Hâkimler Varmış…

Resim
Berlin’de Hâkimler Varmış… Ünlü Alman kralı İkinci Friedrich, 1740’da kral olunca ülke yönetiminde ve adalet işinde de başarılı olur; ilk Alman yasa derlemesini hazırlatır ve eğitim alanında çeşitli yenilikler yaparak, Prusya’nın eğitim alanında bütün dünyada birinci olmasını sağlar. Zorunlu eğitimin mucididir. 5-14 yaş arasındaki bütün çocuklara uygulattığı bu eğitim sistemi zamanla tüm Avrupa’ya ve dünyaya yayılmıştır. Artık Prusya Kralı olan “büyük” Friedrich, Potsdam Ormanları’nda gezinirken bir değirmenin bulunduğu tepenin yanındaki alçak bir tepe üstünde durur ve oradaki değirmeni satın alarak yerine şanına yakışır muhteşem bir saray yaptırmak ister. Adamlarını değirmenciye gönderir. Yel değirmeninin kamulaştırılmasını ister. Ancak değirmenci araziyi satmaya razı olmaz. Bunun üzerine askerler değirmenciyi kralın huzuruna çıkarırlar. Kral, değirmenciye değirmenini satmasını ister. Değirmenci; “Satılık değil!” demiş. Kral birkaç katı fiyat teklif etmiş. Değir

Maddiyat çoğaldı, maneviyat azaldı…

Resim
Maddiyat çoğaldı, maneviyat azaldı… ·         Evler büyüdü ama; aileler küçüldü, Çekirdek aile oluştu. Evlerde artık dede, nine, diğer büyükler yok… ·         Zekâ arttı ama; vicdan azaldı, Şimdi bir karış çocuğun her şeyden haberi var ama kimsede acıma duygusu kalmadı, aile içi şiddet ve cinayetler çoğaldı, diğer vahşet haberler yürek dağlıyor… ·         Uzay yakın ama; komşu uzak oldu, İnsanlar hızlı taşıma vasıtalarıyla en uzaklara kolayca gidip geliyor; anında iletişime geçip haberleşiyor… Ama aynı apartmanda oturan kapı komşuları bile birbirlerini tanımıyorlar… ·         İletişim araçları arttı ama; muhabbet azaldı. Dünyanın bir ucundakiler diğer ucundakilerle anında konuşuyor ama sadece menfaat icabı… Kimse Allah’ü Teâlâ için birbirlerini sevmiyor… ·         İlaçlar arttı ama; kanser çoğaldı, Piyasada ölümden başka der derde deva ilâçlar var… Ama kanser o kadar çoğaldı ki dağ gibi yiğitler birkaç gün içinde eriyip gidiyor… ·         Bil

Neşeli Olmanın Gücü

Neşeli Olmanın Gücü “Siz önce güleryüzlü olmayı öğreniniz. İşte o zaman, alnınızda çizgiler olmaz. Ve işte o zaman, bir gönüle girmenin anahtarı elinizdedir.” “Güleryüz, önce konuşan dilden önemlidir. Daha sonra dilinizle gözleriniz gülsün.” (Ruhsal bir bilgiden)  Dünya kederlerle, yoksulluklarla, hastalıklarla o kadar dolmuştur ki, ruhlarımıza çöken kara bulutları dağıtacak bir güneşe ihtiyacımız vardır. Dünyanın sevinç ve neşe ekici insanlara ihtiyacı vardır; yükselten ve ferahlandıran, ümit ve cesaret telkin eden insanlara. Neşeli bir ruh ne büyük bir zenginlik hazinesidir!. İyimser olabilmek kıymetli bir mirastır!. Zira sükûnet ve barış daima onunla beraberdir. Onun ışığı etrafındaki gölgeleri kovar; kederli kalpleri aydınlatır. Onun kudreti ümitsizlere bile sevinç ve cesaret getirir. Hele iyimserlik özelliği, sevimlilik, nezaket ve yüz güzelliğiyle bir arada bulunursa, yer yüzünün hiçbir hazinesi bununla kıyaslanamaz. Bu paha biçilmez nimeti elde etmek sanıldığı kad

Mutluluk Sırları

Mutluluk Sırları Evimi misafirlerim gittikten sonra temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam, birçok dostum var demektir. Faturalarımı ödeyebiliyorsam, bir işim var demektir. Pantolonum biraz sıkıyorsa, aç kalmıyorum demektir. Gölgem beni izliyorsa, güneş ışığını görüyorum demektir. Otobüsten indiğim yerden evime ya da işyerime yolu uzun buluyorsam, yürüyebiliyorum demektir. Hükümet hakkında eleştiri yapabiliyor ve bu eleştirileri başkalarından da duyuyorsam, konuşma özgürlüğümüz var demektir. Otobüs beklerken yanımdaki adam anahtarları ile oynuyor ve ben bu sesten rahatsız oluyorsam, duyuyorum demektir. Camları silmem, panjurları onarmam gerekiyorsa bir evim var demektir. Doğal gaz faturam yüklü geliyorsa, ısınıyorum demektir. Yığınla yıkanacak ve ütülenecek çamaşırlarım varsa, yığınla giyeceğim var demektir. Çalar saatim sabahın köründe çalıyorsa, yaşıyorum demektir. Akşamları kendimi yorgun hissediyor ve bacaklarım ağrıyorsa, o gün bir şeyler üretmişim demek