Kayıtlar

KAN ŞEKERİNİ DENGEDE TUTMANIN PÜF NOKTALARI

Resim
KAN ŞEKERİNİ DENGEDE TUTMANIN PÜF NOKTALARI Şeker hastaları çoğunlukla hangi yiyeceklerin vücuttaki şeker dengesini bozacağını, ne zaman karbonhidrat, protein ve lif tüketmesini gerektiğinin farkındadır. Ancak şeker hastası değilseniz,  yemeklerden sonra kan şekerinizin yükselmesi nedeniyle yorgunluk, uyku hali, halsizlik hissediyor olabilirsiniz. . İşte hem bu şikayetlere sahip olanlar hem de şeker hastaları için yararlı olabilecek püf noktaları: Ara öğünlerle beraber günde 6 öğün beslenin. Öğün atlamamaya özen gösterin. (Şeker hastasıysanız ve insülin kullanıyorsanız öğün düzeniniz için doktorunuza ve diyetisyeninize danışınız.) Kahvaltıda hamur işlerinden ve reçel, bal gibi basit şeker içeren besinlerden uzak durun. Tam tahıllı ürünler tüketmeye özen gösterin. Tam tahıllar lifin yanı sıra, vitamin, mineral ve antioksidan bileşenler de içerir. Meyve tüketiminize dikkat edin, küçük porsiyonlar tercih edin. Meyveyle beraber süt ürünleri ve/veya fındık,ceviz gibi yağlı tohumla

Huzurlu Bir Aile Yapısı

Huzurlu Bir Aile Yapısı Değerli dostlar günümüzde boşanmalar, kadın cinayetleri çoğaldı… Refah seviyesi çok yükseldi ama toplumda huzur kalmadı. Âlim bir zatın güzel bir hanımı vardı. Bu hanımın fiziği çok güzeldi ama huyu çok kötüydü. Zenginlik hayalleri içinde yüzüyordu. O beldede görgüsüz zengin bir adam yaşıyordu. O zengin adam âlimin güzel hanımını eş olarak almak istiyordu. Fakat boşanmadan alamıyordu. Araya cadı bir kadın koydu. Cadı kadın adeta âlim zatın hanımının beynini yıkıyordu. Âlimin hanımı: -Olur ama eşim beni kolay kolay boşamaz ki! Dedi. Cadı kadın hazırlıklıydı. -Sürekli eşini terslersin, en masum isteklerini bile reddedersin, sevmediği yemekleri yaparsın. Hep asık suratlı olur, evdeki eşyaları kırarsın. Sonunda mecbur kalır seni boşar. Sen de zengin adamla evlenirsin! Dedi. Huysuz kadın artık kocasına sert davranıyor, evde çanak çömlek ne varsa kırıyordu. Eve yorgun gelen âlim zat asık suratla karşılanıyor, her gün bir kırık dökük haberiyle yıpratılıyordu

Terör Devleti İsrail ve Siyonizm 1

Terör Devleti İsrail ve Siyonizm 1 Siyonizm en ağır insanlık suçudur. Çünkü Siyonist Yahudi kendini en üstün insan olarak görür, diğer insanları ise hangi ırktan, hangi milletten, hangi devletten olursa olsun aşağı bir varlık olarak görür. Siyonist’in gözünde diğer insanlar kasaplık hayvan gibidir. Siyonizm’in amacı dünyayı küçücük devletçiklere ayırıp ele geçirmek, sonra da her kantonun başına bir Yahudi getirip dünyayı tek elden yönetip sömürmek. Bu sadece Müslümanlar için değil tüm dünya için geçerlidir. İngiltere’deki İra, İspanya’daki Eta, hep bir Siyonist İsrail projesidir. Dünya’nın neresinde bölücülük, terör örgütü varsa kurucusu ve besleyicisi İsrail’dir. Sıra tüm milletlere, Abd dâhil hepsine gelecek… Şimdilik Abd taşeron olarak kullanıldığı için ona dokunulmuyor. Onun için kardeşlerim Siyonizm tüm insanlığın ortak düşmanıdır. Hatta Yahudiler’in de düşmanıdır. Çünkü Siyonizm yüzünden Antisemitizm hızla yayılmakta Yahudiler git gide yalnızlığa itilmektedir. Ümidimiz o

Terör Devleti İsrail ve Siyonizm 2

Terör Devleti İsrail ve Siyonizm 2 Yahudiler, kendi eserlerinde de bu üstün ırk inancını sık sık dile getirirler. Siyonizm’in fikir babası Ahad Ha'am Nietzsche Yahudilerin üstün ırk inancını şöyle ifade ediyor: "Yaratılış merdiveninde farklı basamaklar olduğunu herkes doğal olarak kabul eder: Önce inorganik nesneler, bitkiler ve hayvanlar âlemi sonra konuşan yaratıklar ve hepsinin üstünde Yahudiler." (Sources de la Pensee Joive Contenporaine, sf. 49) Yahudilerin üstün ırk inançlarını ve diğer milletlere bakış açılarını Tevrat ayetleri açık bir şekilde anlatmaktadır: "Ve aranızda yürüyeceğim ve sizin Allanınız olacağım ve siz benim kavmim olacaksınız." (Levililer Bölümü, 26/12) "Ve ecnebiler senin duvarlarını yapacaklar ve kralları sana hizmet edecekler. Kapıların daima açık duracak, milletlerin servetini ve sürgün getirilen krallarını sana getirsinler diye, gece gündüz kapanmayacaklar. Çünkü sana kulluk etmeyen millet harap olacak. Ve seni sıkışt

Abd Neden Büyük???

Abd Neden Büyük??? Değerli dostlar aşağıdaki kısa hikâyeleri okuyunca şaşırmayın, hepsi de gerçektir. Abd neden büyük anlarsınız. Türkiye bir türlü neden ileri gidemiyor? Anlarsınız. Sakın beni Abd hayranı filan sanmayın! Ama eğri oturup doğru konuşalım. Olaylara at gözlüğü ile bakmayalım. İnşlallah Osmanlı Neden Büyüktü? İsimli yazımız da yolda… Merhum Sakıp Sabancı’nın bir hatırasını Tv’den izlemiştim. “Abd’nin bir şehrinde geziyorduk. Bir caddeden geçerken vitrininin birinde çok cazip bir satış ilânı gördük. Bu fiyata olamaz diyorduk. İşimiz çoktu. Dönerken bakmaya karar verdik. Dönüşte aynı yere gelince şok olduk. Biraz önceki ilan kaldırılmış şu yazı asılmıştı. “Bu ülkede dolandırıcılık yasaktır. Verdikleri sahte ilandan dolayı bu işyeri kapatılmıştır.” yazıyordu.”   Abd adaletine 14.12.1989 tarihli bir örnek: Haber biraz eski ama ben bunu bir yere not etmiştim. Çok çarpıcı bir haber. Abd adaleti Oteller kraliçesi olarak bilinen Leona Helmsley’in gözünün yaşına bak

Ne Uyursun Uyansana

Ne Uyursun Uyansana Dünya fani ahret baki, Hak’ka kul ol, olma şaki, Her şey sınav, bil inan ki… Ne uyursun, uyansana... Nice mağrur geldi geçti, Pekçok kişi kondu göçtü, Ehli dünya yardan uçtu, Ne uyursun uyansana... Hani dünya benim diyen, Şımararak haram yiyen, Fakirleri küçük gören, Ne uyursun uyansana... Kuran, nebi uyardılar, Doğru yola çağırdılar, Hak dostları yalvardılar, Ne uyursun uyansana... Hayat rüya görüyorsun, Mumlar gibi eriyor sun , Kabirine gidiyor sun , Ne uyursun uyansana... Saç ağardı, diş döküldü, Güç tükendi, bel büküldü, Akşam oldu, gün çekildi, Ne uyursun uyansana... Ömür bitti, ha bitecek, Sevdiklerin terk edecek, Söyle, senle ne gidecek? Ne uyursun uyansana... Bir gün gelip alacaklar, Teneşirde yuyacaklar, Bir mezara gömecekler, Ne uyursun uyansana... Yaşar AKKAŞ “Bu eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suç

AŞK VE VUSLAT

AŞK VE VUSLAT Yüce Rabb’im ben sana, candan âşık olmuşum. İlâhi Cemaline kalbimden vurulmuşum.   İslâmi düzen için, gece gündüz ağlarım. Dermansız derde düştüm, ömür boyu yanarım.   Güneşe değse elim; hemen yanar kavrulur. Parçalanır kül olur, uzaylara savrulur.   Doktor, ilâç, hiçbir şey; bana fayda vermiyor, Okyanusları içsem, susuzluğum kanmıyor.   Günden güne vücudum, bir mum gibi eriyor. İnsanlığın bu hali, yüreğimi deliyor.   Kalmadı siyah saçım, her dakka aklaşıyor. Zaman hızla bitiyor,  “Büyük Gün”  yaklaşıyor.   Şudur senden niyazım, bu sevgi azalmasın! Her an yansın bu aciz, yeter ki bozulmasın!   İbadet gıdam olsun; gönlüm bundan bıkmasın! Dağ gibi dert gelse de; doğru yoldan çıkmasın!   Kavuşabilmek için, ölüm sen ne güzelsin! Ayrılmazsın peşimden, gölge gibi gezersin!   İnşallah yakalarsın, gafletsiz bir anımda. Tövbe edip ağlarken, Rabb’imin huzurunda.   Gülerek son veririm, ruhumdaki hasrete. Şehitlik nasip olur, kavuşurum vuslata.                       12 Mayıs 2002 Yaş