Kayıtlar

Temel etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Öldüren Yarışma

Öldüren Yarışma Bir gün deniz kenarında Temel ile Dursun iddiaya tutuşmuş. “Su altında kim çok kalacak” yarışması yapmışlar. Her ikisi de saate bakıp suya dalmışlar. Bir süre sonra Dursun derin nefes alarak çıkmış. Gözleri Temel’i arıyormuş. Ama Temel’i görememiş. Yarışmayı kaybettiğine çok üzülmüş. Ama ne kadar beklese de Temel çıkmamış. Temel yarışmayı kazanmış kazanmasına da… Fakat sudan hiç çıkmamış. Bir süre sonra cesedi çıkmış.

İnsanın Üç Temel İhtiyacı

İnsanın Üç Temel İhtiyacı Osman Nuri Topbaş Soru: Efendim; “Dünya hayatında insanın istikbâline tesir edecek en mühim müessirler nelerdir?” Cevap: İnsan, bu dünyaya üç temel ihtiyaçla gelir. Bunlar gıdâ, ilim ve terbiye ihtiyacıdır. Birinci ihtiyaç; gıdâ: İnsan, varlık âlemine adım attığı andan itibaren gıdâya muhtaçtır. Doğumundan evvel kordon vasıtasıyla annenin gıdâsıyla beslenir. Doğduktan sonra bir müddet anne sütüyle gıdâlanır. Daha sonra da her biri Cenâb-ı Hakk’ın birerlûtfu ve ihsanı olan çeşit çeşit gıdalarla, nimetlerle hayatiyetini devam ettirir. Ancak unutmamalıdır ki; Bu beslenme ihtiyacı karşılanırken gıdaların helâl olması, insanın mânevî istikameti için çok mühim bir vesiledir. Çünkü helâl   olmayan, haram ve şüpheli şeylerle beslenen kişide ibadet şevki ve kulluk aşkı olmaz. Gönül hantallaşıp duygusuzlaşır. Temâyüller nefsânî arzulara göre şekillenir. Böylece İslâm ahlâkı ve yüce fazîletler âdeta unutulur. Yani, kulun mânevî inkişâfın

Kim Haklı Olduğu Bir Münâkaşayı Terk Ederse…

Kim Haklı Olduğu Bir Münâkaşayı Terk Ederse… Temelle Dursun denize karşı durmuş öylece bakıyorlar ve acayipte canları sıkılıyormuş. Birden bir martı gelmiş ve denize bir iniş yapıp küçük bir balık kapıp gitmiş. Temel, Dursun’a demiş; “Mart ne hızlı bir kuş, ekmeği aldı ama kanadı suya değmedi.” “Olur mu? Demiş, Dursun! “Balığı aldı ama kanadı suya değdi!” demiş. “Değdi, değmedi” derken ortalık karışmış ve bir kavga/gürültü ikisi de denize düşmüşler ve sırılsıklam tekrar kavga ederken çevredekiler ayırmışlar. Temel hastaneye, Dursun hapishaneye düşmüşler… Aradan altı yıl geçmiş, Temelle Dursun İstanbul Galata Köprüsü’nde karşılaşmışlar. Birbirlerine sarılmışlar. Hal hatır sohbetten sonra; Temel, Dursun’a demiş ki; “Ula uşağım, ne aptal adamız! Bir kuş için bir birimize girdik. Boşu boşuna altı ay hastane de ve hapishanede yattık… Değil mi? “Evet, ama değdiydi…” Demiş, Dursun. Temel kızmış; “Hayır, kanadı değmediydi.” Dursun; “Değdiydi!” demiş ve gene olan

Temel Dursun’a Güneşin Yolunu Sorar

Temel Dursun’a Güneşin Yolunu Sorar Temel Dursun’a güneşin yolunu sorar. Dursun, Temel’in delirdiğini sanarak: “Ula Temel, hiç güneşe gidilir mi, yanarsın! Vallahi de yanarsın, billâhi de yanarsın!” deyince; Temel, Dursun’a bilmiş bilmiş bakar ve der ki: “Dursun! Sen de bizi saf belledin galiba, akşam serinliğinde gideceğiz!”

Mezhep Temelli Fitne Ateşi

Mezhep Temelli Fitne Ateşi “İran mezhep temelli fitne ateşini yakıyor”, bu sözler Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el Cubeyr’e ait. Bir Suudi’nin İran’ı, her hangi bir İranlı yetkilinin de Suudi Arabistan’ı suçlaması çok sık görülen bir durum. Suudi Bakanın bu sözleri söylemesinin büyük nedeni de Suudi Arabistan-İran gerginliği. Ancak tüm bunlara rağmen işin bir de geniş pencereden bakıldığında ortaya çıkan boyutu var. Arap Değil Pers Baharı İran bugün kendi toprak sınırlarıyla yetinmeyen, daha fazlasını isteyen bir politika izliyor. 1979’daki devrimden bu yana Ortadoğu coğrafyasında yayılma planları vardı, 2011’deki Arap Baharı Tahran’ın yayılma planlarına çanak tuttu, Arap Baharı Araplar için kara kış, İran için ise Pers baharı oldu. Irak'ı Şii Ülkesi Haline Getirdiler ABD’nin 2001 Afganistan, 2003 Irak işgalini fırsata çevirmesini bildiler. Özellikle yıllardır ayak basamadıkları Irak’ı bir Şii ülkesi haline getirdiler. 2011’de Arap Baha

Temel Radara Girmiş

Temel Radara Girmiş Temel bir Gün yolda giderken polisler durdurur. Ehliyet ruhsat sorar. Temel: -Ne yaptum ben memur bey? Diye sorar. -Radara girdiniz ceza keseceğiz! -Ula ne kızıyisun? Radarunuzi yemedik ya! Girdiysek çikaruz da…

Günahın Üç Temel Sebebi

Günahın Üç Temel Sebebi Hatem-i Esam der ki: Günahın üç temel sebebi vardır" 1- Kibir, 2- Hırs, 3- Hased. Hased , bir kimsenin başka bir insanın elindeki nimetin mahvını istemesi demektir. Başkasında bulunan nimetin kendisinde bulunmasını istemek ise gıbtadır. Muaviye Radiyallahü Anh şöyle der: "Hasedçi müstesna herkesi memnun edebilirsin. Hasedciyi memnun edemezsin. Çünkü onun memnuniyeti ancak nimetin zevali ile mümkündür. Hased, hased edilenden önce hased edeni yer bitirir. Nitekim Esmaî bir bedevîye: Maşallah ne uzun yaşamışsın'' deyince bedevi: "Hasedi bıraktım, ömrüm uzadı." diye karşılık verdi. Hasedçi nimete eren birini gördü mü donakalır, felakete düşen birini görünce bayram eder. (Altınoluk'tan Alıntı)

Temel, Dursun Ve Nasrettin Hoca

Temel, Dursun Ve Nasrettin Hoca Bir gün Nasrettin Hoca Temel ve Dursun bir otele giderler. Temelin odası sivrisinekli, Temel’in odası örümcekli, Nasrettin Hoca’nın odası karıncalıymış. Sabah olmuş. Temel uyanmış. Dursun’a sorar; -Nasıl uyudun? Diye. Dursun; -Örümcekler beni ağa buladı! -Sen nasıl uyudun? -Sivrisinekler beni kan kaybın öldüreceklerdi! Demiş. Nasrettin Hoca’ya giderler. -Hoca sen nasıl uyudun? -Çoooook iyi… Şaşırırlar… Hoca açıklar… -Karıncalardan birisini öldürdüm, diğerleri cenazeye gitti...

Müslümanlar Neden Geri Kaldı?

Müslümanlar Neden Geri Kaldı? Neden bir teknolojik buluş yapan; fen bilimlerinde ileri giden İslam âlimi yok? Eskiden İslam âleminin dünyaya yaptığı bilim ve kültür katkıları ile veya dünyaya hâkim olan İslam devletleri ile cevap vermek kaçak güreşmek olur! Aynı şey neden günümüzde yok? Neden geri kaldık? İslam milletleri neden hep eziliyor, neden hep sömürülüyor, neden hep Müslümanların kanı akıyor? Tüm bunların temelde bir kaç nedeni var: Tembeliz, çalışmıyoruz, araştırmıyoruz. Okumuyoruz, çocuğumuz yoksa bile burs verip zekâlı ve ahlâklı bir Müslüman çocuğu okutmuyoruz. Çocuklarımızı Hz. Ali Radiyallah’ü Anh’ın buyurduğu gibi gelecek çağlara göre yetiştirmiyoruz! Yavrularımıza iki üç bin liraya son model cep telefonu alıyoruz. Yirmi, otuz liraya her ay bir kitap almıyoruz. Alsak da kendimiz de çocuklarımız da okumuyor. Çünkü ne onlara ne kendimize bir türlü okuma alışkanlığı kazandıramadık… İlk emri ve ilk ayeti  “Oku!”  olan yüce Kur’an-ı Kerim’in buyruklarına uymuyoruz. D

Buradaki defineyi Dursun Almamiştur

Resim
Buradaki defineyi Dursun Almamiştur Temel bir gün tarlada çalışırken define bulur. Bulduğu defini alıp “hemen köye götürürsem herkes görür” diye düşünür ve köylüden gizlemek için defineyi ilerideki dağın tepesine gece gelip gizlice almak için gömer. Hemen yanına da “burada define yoktur” diye bir yazı asar. Oradan geçmekte olan Dursun yazıyı görür ve Temelin definesini alıp kaçar. Temel gece geldiğinde definenin olduğu yerde bir yazı bulur. “Buradaki defineyi Dursun almamiştur”

Temel Bir Gün Ünlü Bir Âlime Sormuş

Temel bir gün ünlü bir âlime sormuş Temel bir gün ünlü bir âlime sormuş. -“Hocam ben namaz kılmam, oruç tutmam; camiye, cumaya gitmem. Rakı, içki, uyuşturucu içerim. Şunu, bunu, (Ne kadar haram, pis şeyler vs. varsa hepsini saymış…) hepsini de yaparım. Ben Cennet’e gider miyim?” Âlim demiş ki; -“Sen Ankara bileti alsan, İstanbul’a mı gidersin, yoksa Ankara’ya mı? Sen gideceğin yolun biletini çoktan almışsın. Eğer Cennet’e gitmek istersen bir an önce tövbe et biletini Cennet biletine değiştir. O zaman Cennete gidersin!