Kayıtlar

İmanı Koruma Yolları

İmanı Koruma Yolları “İman” , Hz. Muhammed Sallallahü Aleyhi Vesellem’in Yüce Allah Teâlâ'dan bildirdiklerinin hak olduğunu kalple tasdik, dille ikrar etmektir. Bunun tamamlayıcı unsuru ise, inandıklarının gereğini yapmaktır. İman, Yüce Allah Teâlâ'nın inançlı kullarına en büyük armağanıdır. Bu ilâhî armağan, üstüne titizlenip korunması gereken değerli bir varlıktır. Din dilinde buna "iman selâmeti" denmektedir. İman selâmeti, imanın, tanımına uygun bir biçimde inanmak ve davranmak suretiyle korunmasıdır. İmanın korunması yolları: 1-      İmanda şüphe etmemek, 2-      İman esaslarını bilmek, 3-      İmanda sebat edip ümitsizliğe düşmemek 4-      Ve imanı olgunlaştıracak işler yapmak şeklinde belirtebiliriz. 1-      İmanda Şüphe Etmemek İmanın temeli, kesin kabul ve tasdiktir. Bu yüzden, şüphe ve tereddüt, gerçek imana yakışmayan tutumlardır. İmanın şüphe ve tereddüdü kaldırmadığı, iman-teslimiyet (boyun eğme) karşılaştırması çerçevesinde şöyl

Kanser Hastalığına Şifa Niyetiyle Kurban Kesmek Hususunda!

Kanser Hastalığına Şifa Niyetiyle Kurban Kesmek Hususunda ! Önce İhlasla Allah Celle Celâlühe İltica Sonra Sadaka… (Kanser Hastalığına Şifa Niyetiyle Kurban Kesmek Hususunda! İrfan Öztürk Ağabeyden Yaşanmış Bir Hatıra) Avrupa seyahatlerimden birinde idi. Bir kardeşimizi ziyaret maksadıyla yolda giderken, çok samimî başka bir kardeşimizle karşılaştım. Selâmdan sonra ayaküstü sohbete başladık. Kardeşimizin moralinin çok bozuk olduğunu, âdeta konuşmak bile istemediğini hissettim. Kendisine sıkıntısının sebebini sorduğumda şunları anlattı: “Hocam, moralim çok bozuk, eğer bu hâl ve davranışlarımla sizi üzdümse özür dilerim. Mü’min, mü’minin yüzüne tebessüm etmeli ve mü’min kardeşini rahatlatmalıdır. Beşûş bir çehre ile kardeşinin karşısına çıkmalı; ama bugün gönlümde ne tebessüm etmek ve ne de kimse ile görüşüp konuşmak var. Âdeta kalbim ve gönlüm kilitlendi. Size karşı olan sevgimi biliyorsunuz, ama bugün o muhabbet bile tesir etmez oldu. Ne yaptığımı ve ne yapacağımı bile

Hz. Asiye Radiyallahü Anha

Hz. Asiye Radiyallahü Anha   Hz. Musa Aleyhisselâm'ı kendi sarayında büyüten, Hakk'a itaat için “isyan eden kadın” ; Hz. Asiye Radiyallahü Anha! Kur'an-ı Kerim'de, Firavun'un hanımı, Mısır Kraliçesi olan Asiye validemizin, Hz. Musa Aleyhisselâm'ı bulup sarayına almasından bahsedilir.   Hz. Musa'nın doğduğu yıl Firavun İsrailoğullarından doğan bütün erkek çocukları öldürtüyordu. Hz. Musa Aleyhisselâm doğduğunda Allah Celle Celâlüh annesine onu bir tabut veya sandık içine koyup nehre bırakmasını, korkmamasını ve Allah'ü Teâlâ'ya güvenmesini emretti. (Kasas, 28/7) Allah'ü Teâlâ'nın izniyle nehir Hz. Musa'nın içinde bulunduğu sandığı getirip Firavun'un sarayı dibinde durdurdu. O sırada nehir kenarındaki hizmetçiler sandığı alıp Hz. Asiye Radiyallahü Anha'ye getirdiler. Hz. Asiye Radiyallahü Anha validemiz, sandığın içinde bebeği görünce kalbi ona karşı sevgiyle doldu. Yüce Allah Celle Celâlüh onun himayesini uygun gö

Abdestin Çıktığı Yer

Resim
Abdestin Çıktığı Yer Cebel-i Rahme: Rahme Tepesi.  Burası, insanlık serüvenin başladığı yerdir. Hz. Âdem Aleyhisselâm ve Hz. Havva’nın yeryüzünde ilk defa buluştuğu yer. Hz. Âdem, cennette günah işler, yasak ağaca yürür ve meyvesinden yer. Sonra, “Bismillahirrahmanirrahim” “Rabbena zalemna enfusena Ve in lem tağfirlena ve terhemna lenekunenne minel hasirin” (Araf-23). Ayette buyrulduğu gibi, Hz. Havva ile birlikte , “Ya Rab, biz kendimize zulmettik. Eğer sen bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen, kaybedenlerden oluruz Ya Rabbi!” diye feryat ederler. Allah, onları cennetten çıkarır. Hz. Âdem ile Havva, ilk defa bu dağın tepesinde buluşurlar. Hz. Âdem Aleyhisselâm ile Havva günahlarından dolayı gözyaşlarına boğulurlar, ağlarlar ve yalvarırlar: Ya Rabbi sana nasıl tevbe edelim, bize tevbeyi öğret. Allah’ü Teâlâ Hz. Âdem Aleyhisselâm ’a öğretir. “Ey Âdem, harama yürüdüğün ayaklarını topuklarınla beraber yıka. Yasak ağaca uzanan elini, harama uzanan elini d

Haşir Meydanında Sırat Köprüsünden Neden Geçiyoruz?

Haşir Meydanında Sırat Köprüsünden Neden Geçiyoruz? Cevap: Değerli kardeşimiz, Önce şunu belirtelim ki, bu köprünün gerçek mahiyetini bilemiyoruz. Sorudaki itiraz başka konular için de geçerlidir. Örneğin: - Madem günahımız sevabımız belli, o halde mahşerdeki mahkemeye ne gerek var? - Madem günahımız sevabımız belli, o halde bunların tartılmasına ne gerek var? Demek ki, mesele sadece köprü meselesi değil... Bu gibi gaybi meseleler hakkında bir ayet ve hadis olmaksızın yorum yapmak kolay değildir. Bununla beraber denilebilir ki, saydıklarımızın varlığının birkaç hikmet vardır: a) Mahkemede hesap vermek insanı ürkütür, dikkatli davranmaya sevk eder. b) Günah ve sevapların tartılması, bu hesabın en ince teferruatına kadar söz konusu olacağını gösterir ve insanları daha titiz davranmaya teşvik eder. c) Özellikle, hesabın sonuçlarını, olumlu veya olumsuz hesapların yol ayırımının göstergesi olan köprü, insanı çok daha dikkatli olmaya yönlendirir.

Helâl Kazanma Duası

Helâl Kazanma Duası اَللّٰهُمَّ اكْفِن۪ي بِحَلَالِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَأَغْنِن۪ي بِفَضْلِكَ عَمَّنْ سِوَاكَ Okunuşu: Allahümmekfinî bihalâlike an haramike ve ağninî bifadlike ammen sivâke. Anlamı: Allah’ım! Harama bulaşmaktansa, helalinle yetineyim. Beni lütfunla (zengin kılarak) Senden başkasına muhtaç etme.” Kaynak: (Tirmizî, “Daavât”, 110)

Hepiniz Çobansınız

Hepiniz Çobansınız “Hepiniz çobansınız. Hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Âmir memurlarının çobanıdır. Erkek ailesinin çobanıdır. Kadın da evinin ve çocuğunun çobanıdır. Netice itibariyle hepiniz çobansınız ve hepiniz idâre ettiklerinizden sorumlusunuz.” 285 NOLU HADİS Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu: “Hepiniz çobansınız. Hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Âmir memurlarının çobanıdır. Erkek ailesinin çobanıdır. Kadın da evinin ve çocuğunun çobanıdır. Netice itibariyle hepiniz çobansınız ve hepiniz idâre ettiklerinizden sorumlusunuz.”  Buhârî, Cum`a 11, İstikrâz 20, İtk 17, 19, Vesâyâ 9, Nikâh 81, 90, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 20. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, İmâre 1, 13; Tirmizî, Cihâd 27 AÇIKLAMALAR Dünyada sorumsuz kimse yoktur. Yaşadığı sürece herkes ya yönetici veya yönetilendir. Yönetenler idâre ettiklerinden, yönetilenler de kendilerine emanet edilen işlerden sorumludur. Peygamber Efendimiz sorumlu

Bunların Hepsi mi Tesadüf?

Bunların Hepsi mi Tesadüf? Acaba tesadüf yolu ile varlık durur mu? 1- Eğer arzın kabuğu şimdiki halinden birkaç adım daha yüksekte olsaydı, hayat olmazdı. 2- Eğer yer kabuğu şimdikinden daha alçak olsaydı, yıldırımlar yer eczalarını alevlendirirdi. 3- Eğer ay küresi bize, şimdiki mesafeden 2 bin mil uzak olsaydı, o zaman günde iki sefer dünya su içinde kalırdı. Hâlbuki Merih, ondan altı yüz bin mil daha uzaktadır. Merih’in yerküresine tesiri görülmese de, ay küresinin, yere yakın ve uzak mesafelerinde, denizlerin kabarması ve çekilmesinde rolü müşahede edilmektedir. 4- Gece şimdiki saatlerden on misli daha ziyade olsaydı, yer küresinde yaz mevsiminde nebatlarımız donardı. Eğer gündüz de o kadar uzun olsaydı, nebatlar yanardı. 5- Eğer oksijen şimdikinden daha ziyade veya eksik olsaydı, böylece teneffüs imkânı olmazdı. 6- Eğer yağmur yağmasaydı ve yerden yükselen buhar olmasaydı ve deniz suları tuzlu olmasaydı, dünya içinde hayat olmazdı. 7- Eğer klor, sodyum ile bir

Geçilmez

Geçilmez Bu kapıdan kol ve kanat kırılmadan geçilmez;            Eşten, dosttan, sevgiliden ayrılmadan geçilmez. İçeride bir has oda, yeri samur döşeli; Bu odadan gelsin diye çağrılmadan geçilmez. Eti zehir, yağı zehir, balı zehir dünyada, Bütün fani lezzetlere darılmadan geçilmez. Varlık niçin, yokluk nasıl, yaşamak ne, topyekün? Aklı yele salıverip çıldırmadan geçilmez. Kayalık boğazlarda yön arayan bir gemi; Usta kaptan kılavuza varılmadan geçilmez. Ne okudun, ne öğrendin, ne bildinse berhava; Yer çökmeden, gök iki şak yarılmadan geçilmez. Geçitlerin, kilitlerin yalnız O'nda şifresi; İşte, işte o eteğe sarılmadan geçilmez! Necip Fazıl KISAKÜREK

İslamda Saliha Kadının 22 Özelliği Nelerdir?

İslâm'da Saliha Kadının 22 Özelliği Aile toplumun temel taşıdır. Dinimizde sâliha bir hanımefendi, toplumun gerçek mimarıdır. Zira o, neslin korunması ve hayırlı evlât yetiştirilmesi gibi ulvî bir sorumluluğu yüreğinde taşır.   “Bir erkeği terbiye edin; bir insanı yetiştirmiş olursunuz. Bir hanımı terbiye edin; bir âileyi, hattâ toplumun büyük bir bölümünü yetiştirmiş olursunuz.” denilmiştir. Çocuğun eğitim gördüğü ilk sınıf, anne yüreğidir. “ اَلْاُمُّ مَدْرَسَةٌ / Anne bir mekteptir.” sözü de bu hakîkatin bir ifâdesidir. Annenin ağzından çıkan her bir kelime, çocuğun şahsiyet inşâsında kullanılan bir tuğla mesâbesindedir. Sâliha Bir Hanımın 22 Özelliği Sâliha bir hanımefendi; 01-   Âilenin huzurunu temin eden ve gönülleri aydınlatan âdeta billur bir avizedir. 02-   Âilesine cennet saâdeti bahşeden hoş kokulu bir çiçek, saâdet bahçelerinin en kıymetli tezyinâtıdır. 03-   Şefkat, merhamet, iffet, edep, hayâ, tevâzu, cömertlik, tefekkür ve tahassüs ile zirv

Peygamber Efendimiz’in Salllahu Aleyhi Vesellem’in Saliha Hanımlara Müjdeleri

Peygamber Efendimiz’in Salllahu Aleyhi Vesellem’in Saliha Hanımlara Müjdeleri 01-   “Mü’min, Allah’a takvâdan sonra en ziyâde sâliha bir eşten hayır görür. Böylesi bir kadına emretse itaat eder. Ona baksa sevinç duyar, bir şeyi yapıp yapmaması hususunda yemin etse, kadın bunu yerine getirerek onu yeminden kurtaran takvalı kadındır, kadınından ayrılıp uzak bir yere gitse, kadın hem kendi nâmusunu korur hem de kocasının malı hususunda hayırlı ve dürüst olur.” (İbn-i Mâce, Nikâh, 5/1857) 02-   “İyi kadın, kocasına karşı itaatli, çocuklarına karşı şefkatli olandır.” 03-   “Dünya geçici bir faydadan ibarettir. Onun fayda sağlayan en hayırlı varlığı dindâr kadındır.” (Müslim, Radâ, 64; Ayrıca bkz: Nesâî, Nikâh, 15; İbn-i Mâce, Nikâh, 5) 04-   Sevbân Radıyallâhu Anh rivayet eder ki: “Altın ve gümüş biriktirip de bunları Allah yolunda harcamayanları acıklı bir azap ile müjdele!” (Tevbe, 34) âyeti nazil olduğu zaman biz Allah Rasûlü ile birlikte seferde bulunuyorduk. Ashâb-ı k