Kayıtlar

Benden Her Gün Sekiz Şey İstiyorlar…

🍃🍂  Benden Her Gün Sekiz Şey İstiyorlar…   🍃🍂 🍃🍂  İmam Şafii Hazretleri; bir sabah namazdan sonra evine dönerken yolda birine rastlar. Adam önce selam verir, iyi dilek ve duada bulunduktan sonra da  "Hayırlı Sabahlar"  manasında  "Nasıl Sabahladın?”  Der. 🍃🍂  İmam Şafii, nasıl sabahladığını şöyle anlatır: -Sekiz tane şeyin benden istendiğini düşünerek sabahladım! 🍃🍂  ... Adam şaşırır: - Ya imam kim sizden 8 tane şey isteyebilir? Sizin kimseyle takışık bir işiniz yoktur ki? 🍃🍂  İmam, tebessüm ederek meseleyi açar: -Bak benden her sabah kimler neler istiyorlar, der ve şöyle izah eder: 🍂   1) Rabbim benden farzını istiyor. 🍂  2) Rasulûllah Sallallahü Aleyhi Vesellem benden sünnetini istiyor. 🍂  3) Aile çoluk çocuk günlük masrafını istiyor. 🍂  4) Nefis kendine tabi olmamı istiyor. 🍂  5) Şeytan arkasından gitmemi istiyor. 🍂  6) Kiramen kâtibin melekleri iyi şey yazdırmamı istiyor. 🍂  7) Geçen günler ihtiyarlanmamı istiyor. 🍂  8) So

Kim Neyi Bilir?

Kim Neyi Bilir? Gençliğin kıymetini, ihtiyarlar; Huzûrun kıymetini, huzursuzlar; Sıhhatin kıymetini, hastalar; Hayatın kıymetini, ölüler bilir! Hatim-i Esam (Rahmetullahi aleyh)

Gazneli Mahmut’un Peygamberimize Olan Saygısı!

Gazneli Mahmut’un Peygamberimize Olan Saygısı! Hindistan fâtihi Gazneli Mahmud’un “Muhammed” isminde çok sevdiği bir hizmetçisi vardı. Ona dâimâ ismiyle hitâb ederdi. Günün birinde bu hizmetçisini kendi ismiyle değil de babasının ismiyle çağırdı. Sultan Mahmud’un bu tavrı karşısında hizmetçi çok üzüldü ve kalbi kırıldı. Niçin böyle hitâb ettiğini sorduğunda ise Peygamber âşığı Gazneli Mahmud şöyle cevap verdi: “–Evlâdım! Her gün sana isminle hitâb ediyordum. Zira abdestli bulunuyordum. Şu anda ise abdestim yok. Bu sebeple ismini abdestsiz söylemekten hayâ ediyorum. Onun için seni babanın ismiyle çağırdım.” (Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Gönüller Sultanı Efendimize Muhabbet, Erkam Yayınları, 2015) (Osman Nuri Topbaş)

Var Gibi Görünen Yok

Var Gibi Görünen Yok “Müşkülünü çözen, seni hakikate ulaştıran bilgiyi, ölüm gelip çatmadan önce iste, öğrenmeye çalış! Aklını başına al da, şu dünyayı, yani “var gibi görünen yok” u bırak, “yok gibi sandığın var” ı iste! Hz. Mevlâna Muhammed Celâl-ed-Dīn Rûmî Kuddise Sirrûh

Yer Her Gün Şu On Öğüt İle İnsana Seslenir

Yer, Her Gün Şu On Öğüt İle İnsana Seslenir Enes bin Mâlik Radiyallâhu Anh der ki: “Yer, her gün şu on öğüt ile insana seslenir: Ey Âdemoğlu! 1- Üzerimde gezinip durursun; hâlbuki dönüşün banadır. 2- Üzerimde türlü günah işlersin; hâlbuki içimde azap göreceksin. 3- Üzerimde gülüp eğlenirsin; hâlbuki içimde ağlayacaksın. 4- Üzerimde sevinirsin; hâlbuki içimde üzüleceksin. 5- Üzerimde mal toplayıp durursun; hâlbuki içimde pişman olacaksın. 6- Üzerimde haram yersin; hâlbuki içimde kurtlar seni yiyecek. 7- Üzerimde böbürlenirsin; hâlbuki içimde hor ve hakir olacaksın. 8- Üzerimde neşe ile yürüyorsun; hâlbuki içimde hüzne boğulacaksın. 9- Üzerimde aydınlıkta gezinirsin; hâlbuki içimde karanlıkta kalacaksın. 10- Üzerimde topluluklar içine dolaşırsın; hâlbuki içime tek başına gireceksin!” [İbnu’l-Hâcar El-Askalânî, Münebbihât, 37]

Allah Korkusu

Allah Korkusu  Hz. Davut (Allah'ın selamı üzerine olsun) kürsü üzerinde oturmuş Zebur okurken gözleri yerde sürünen kırmızı bir kurda ilişir ve içinden "Acaba Allah'ın bu kurdu yaratmaktaki muradı ne ola ki?" diye düşünür. Bunun üzerine Allah'ın izni ile dile gelen kurt O'na şöyle der; "Ey Allah'ın Resulü! Her gün gündüzleri bin kere; -Subhanallahi velhamdulillahi ve la ilahe illallahu vallahu ekber (Allah'ı noksanlıkların her türlüsünden tenzih ederim, hamd O'na mahsustur. O'ndan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür) demeyi Allah bana ilham etti. Geceleri ise yine bin kere; -Allahumme salli ala seyyidina Muhammedinin nebiyyil ümmiyyi ve alaalihi ve sahbihi ve sellem (Allah'ım! Okuma-yazmasız Peygamberin olan Muhammed'e, O'nun soyundan gelenlere ve O'nun sahabilerine rahmet ve selam ihsan eyle) dememi ilham etti. Sen zikrederken neler söylüyorsan bana da bildir bende istifade edeyim."  Bu sözleri

Cennetle müjdelenenler

Cennetle müjdelenenler a- Şirk ve bozgunculuktan tevbe edenler, b- Gösterişsiz ibadet yapanlar, c- Allah’ü Teâlâ’ya hamd edenler, d- Oruç tutanlar, e- Rükû ve secde yapanlar, f- İyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar, g- Allah’ü Teâlâ’nın emirlerini ayakta tutarak tüm bu özellikleri üzerinde toplayanlar.  (Alıntı)

Cennetin hazırlandığı kişiler

Cennetin hazırlandığı kişiler a- Bollukta ve darlıkta infak ve ikram edenler,  b- Öfkelenince öfkelerine hakim olanlar, c- İnsanların kusurlarını affedenler, d- Daima iyilik için koşuşturanlar. (Alıntı)

Cennetin yakınlaştırılacağı kişiler

Cennetin yakınlaştırılacağı kişiler a- Her tevbe eden, b- Allah’ü Teâlâ’ya emirlerine önem vererek titizlikle yerine getirenler, c- Allah’ü Teâlâ’nın karşı içtenlikle saygı duyanlar, d- Tertemiz bir kalbe sahip olanlar. Al- i İmran 133 – 134... Cennet takva sahipleri için hazırlanmıştır. (O takva sahipleri ki) bollukta ve darlıkta harcayıp yedirenler, öfkelerini yutanlar, insanların kusurlarını bağışlayanlardır, Allah’ü Teâlâ da iyilik edenleri sever. (Alıntı)

Allah’ü Teâlâ Korkusu

Allah’ü Teâlâ Korkusu İbn Ebi Hâtim ve Ebu'ş-Şeyh'in rivayetine göre: Hz. Ebubekir Radiyallahü Anh, kıyamet, mizan, cennet, cehennem, meleklerin dizilmeleri, göklerin katlanışı, dağların serpilip dağılışı, güneşin dürülmesi ve yıldızların parçalanışı hakkında hissettiği sıkıntıdan dolayı- şöyle demişti:   "Keşke ben, şu yeşilliklerden bir yeşillik olsaydım, hayvanlar gelip beni yeselerdi ve ben (bir insan olarak) yaratılmamış olsaydım!"   Bunun üzerine,   "Rabbinin makamından korkan kimselere iki cennet vardır."   âyeti nazil oldu. (1) Allah Korkusu:   Sözlük anlamı itibariyle korku, insanın hoşlanmadığı bir durumun, başına geleceğini düşünüp tedirgin olmak demektir. Fakat Allah korkusu, sadece kalbî bir tedirginlikten ibaret olmayıp, aynı zamanda Allah'ın emir ve yasakları çerçevesinde hareket etmek demektir. (2) Rivayete göre Hz. Ömer Radiyallahü Anh, Ubeyy b. Kâ'b Radiyallahü Anh 'dan   takva nın ne demek olduğunu sormuş; Ubeyy Radiy

İnsanlık Ömer'ini Arıyor...

İnsanlık Ömer 'ini Arıyor...   İki büklüm ihtiyar kadın önüne geçti. Dur dedi. O da duraksadı... Yılların yorduğu ihtiyar kadının vücudu yere paraleldi... Habire konuşan kadın, sesini uzun boylu adam duyurmak istiyordu... Kadının durdurduğu Hz. Ömer Radiyallahü Anh yere doğru eğildi... Dizlerinin üstüne çöktü ve ihtiyar kadının sesini duymaya gayret etti... Kadının sözleri, Hz. Ömer Radiyallahü Anh 'ın kulağında yankılanıyordu...''Sen düne kadar Ukaz panayırında güreşen bizim bildiğimiz Ömer'din! Büyüdün, serpildin ve şimdi halife oldun, şimdi dinle beni'' Uzun uzun dinledi. O gün biçare kadını dinlediği için de bugün dinleniyor. Kıyamete kadar dinlenmeye, dillendirilmeye gayret edilecek... Medine sokağından geçiyor. Sokak kapısının önünde bir kadın oturuyor. İçeriden diğer kadının sesi duyulur: Anne içeri gir, müminlerin emiri geçiyor. İhtiyar kadın duruşunu bozmaz, içeriye seslenir. "Daha düne kadar Ömer’di. Ne oldu yani, bugün halife olmuş

Bütün İnsanlığın Güvencesi İslâm

Bütün İnsanlığın Güvencesi İslâm    Allah Celle Celâlüh'ün insanlığa son sözü olan yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim de bütün yaratmış olduğu insanlara şöyle seslenmektedir: "Ey insanlar, sizi de sizden öncekileri de yaratan Rabbinize ibadet edin ki ola ki sakınırsınız." (Bakara 2/21)    Belki insan bu söze kulak verir sakınır da cehennemden korunur, belki sakınır da ateşten, Cennet’e talip olur... İşte Allah Celle Celâlüh böyle sesleniyor insanlara,  yarattığı kullarına...    Ve kendilerinin kurtuluşuna sebeb olacak yaşam tarzının, yani dinin İslam olduğunu söylüyor, Ali İmran suresi 19 ayette... "Şüphesiz Allah nezdinde din İslam'dır." Ve yine Allah Celle Celâlüh insanlara bu yaşayış tarzından başka bir yaşayış tarzıyla yaşamamalarını söylüyor. Ve şöyle buyuruyor  "Kim İslam'dan başka bir din ararsa, ondan asla kabul olunmaz ve o, ahirette zarara uğrayanlardan olur." (Al-i İmran, 3/ 85)    Allah'ın razı olduğu ve insanlardan yaş