Kayıtlar

Kudüs, Müslümanlar İçin Neden Önemlidir? (1)

Resim
  Kudüs, Müslümanlar İçin Neden Önemlidir? (1)   Kudüs ve Mescid-i Aksa, Müslümanlar İçin Neden Önemlidir? İsrail ve Filistin arasında yıllardır süregelen gerilimin nedeni olan Kudüs Şehri, neden bu kadar önemli ve kutsaldır?   Üstelik bu durum günümüze özgü olan bir şey değildir. Tarih boyunca Kudüs, uğruna savaşılan şehirlerden biri olmuştur. Bundan önce tam iki defa yıkılmıştır. Çok defa saldırıya uğraşmış ve tekrar onarılmıştır.   İnsanlık tarihinin ilk şehirlerinden biri olan Kudüs, kutsal dinler için önemini her dönem taze tutmuştur.   Yahudiler için çok önemli olan ağlama duvarı ve Müslümanlar için kutsal olan Mescid-i Aksa burada bulunur. Yine Tapınak Dağı, Kubbet-us Sahra ve Kutsal Mezar Kilisesi bu şehirde yer alır. Aslında kutsallık ve bu tapınakların inşasına sebep olan, bu şehrin tarihidir. Çünkü Kudüs daha öncesinde birçok peygamberi ağırlamış ve birçok mucizeye ev sahipliği yapmıştır.   Kudüs, Hristiyanlar için de oldukça önemlidir. Çünkü İncil’e göre Hz. İsa

Kudüs, Müslümanlar İçin Neden Önemlidir? (2)

Resim
  Kudüs, Müslümanlar İçin Neden Önemlidir? (2)   Kudüs’ün Müslümanlık İle Bağlantısı Yeryüzündeki en eski şehirlerden olan Kudüs; Müslümanların yanı sıra Yahudi ve Hristiyanlar tarafından da kutsal kabul edilmektedir. Hz. İsa’dan önceki 4. yüzyılda ilk insan yerleşimine tabi olan Kudüs; tarih boyunca 2 kez yok edilip, 23 defa işgal edilmesine ve 52 defa saldırıya uğramasına ve 44 sefer ele geçirilmesine rağmen tekrar tekrar kurtarılan bir şehir olma özelliği taşıyor. Peki; tüm Müslümanlar tarafından saygıyla anılan ve sık sık Yahudi, Hristiyan, Musevi ve Müslüman ziyaretçi akınına uğrayan Kudüs; Müslümanlar için neden önemlidir? Kudüs’ün Müslümanlarca Kutsal Kabul Edilmesinin Nedenleri Müslümanlar açısından kutsal topraklar listesinde 3. sırada bulunan Kudüs; M.S. 610 yılında ilk kıble olma unvanına sahip olduğu için İslam dininde kutsal olarak kabul edilir. Tüm camiler arasında en kutsalı olan ilk 3 camiden biri olarak, İslam dininde bahsedilen Mescid-i Aksa; Kudüs sınırla

İslâm’da Kudüs’ün Önemi

Resim
  İslâm’da Kudüs’ün Önemi   Kudüs Müslümanlar İçin Neden Kutsal? Bu kadim topraklar aslında yalnızca Müslümanlar için değil diğer büyük dinler için de kutsal topraklardır. Kudüs, 3 Semavi dinin de ilk başkenti konumunda denilebilir. Uğruna sürekli savaşlar verilen bu kent tarihi boyunca 2 defa yıkıma uğrayıp yeniden inşa edildi ve 20’den fazla kere de işgal edildi.   Kudüs’te Müslümanlar için pek çok kıymetli yapılar bulunur ve önemli olay gerçekleşmiştir.   Müslümanların kutsal toprakları arasında Mekke ve Medine’den sonra 3. Sırada bulunan Kudüs, M.S. 610 senesinde “ilk kıble” olma özelliğine sahiptir. Kudüs sınırları içerisinde bulunan ve İslâmiyet’te önemli bir yeri olan Mescid-i Aksa, ilk kıblemizdir. Müminler 16 ay boyunca Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya kıblelerini yöneltmişlerdir. Mescid-i Aksa İslam dininin en kutsal camilerindendir.   Kudüs şehrinin biz Müslümanlar için önemli olmasının bir diğer sebebi de Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) M.S. 620 se

İnançlar Şehri Kudüs Tarihi ve Önemi

Resim
  İnançlar Şehri Kudüs Tarihi ve Önemi   Kutsal Kudüs’ün Kısa Tarihi Kudüs, Asya, Afrika ve Avrupa’nın tam ortasında bulunan bir konumdadır ve tarih boyunca da hep önemli bir merkez olmuştur. Kudüs’ün bu tam ortada olma durumu yalnızca coğrafi açıdan değil, sembolik önemi açısından ve büyük dinlerin ortak noktası açısı olmasından da geçerlidir.   Kudüs; Akdeniz ve Ölü Deniz’in kuzey sınırları arasında bulunur. Bu şehrin önemi yalnızca günümüze özgü değildir tarih boyunca pek çok devlet ve büyük dinler için önemli bir şehirdir Kudüs.   Dünyanın en kadim kentlerinden olan Kudüs’ün köklü tarihini özetleyecek olursak;   Kudüs; Bronz çağın son yıllarında Mısır İmparatorluğu’nun kentlerinden birisiydi.   Daha sonra Hz. Davut Aleyhisselâm tarafından işgal edilen Kudüs; Birleşik İsrail Krallığı’nın başkenti sıfatı ile İsrail’e tabi olmuştur.   Hz. Davut’un Aleyhisselâm 40 yıllık hükümdarlığından sonra ise onun yerini oğlu Hz. Süleyman Aleyhisselâm almıştır.   Hz. Süleyman Aleyh

Kudüs İşgal Altındayken Nasıl Olur Da Bir Müslüman Gülebilir?

Resim
  Kudüs İşgal Altındayken Nasıl Olur Da Bir Müslüman Gülebilir?   Selahaddin Eyyûbî Rahmetullahi Aleyh, Kudüs’ün fethi için gece gündüz düşünüp ıstırap içinde kıvranırken şöyle dedi: “Kudüs işgal altında iken nasıl olur da bir Müslüman gülebilir? Kudüs işgal altında iken nasıl olur da bir Müslüman rahat yemek yiyip, rahat su içip, rahat uyku uyuyabilir? Böyle bir şey mümkün mü?” “1186’da Mısır, Suriye, Kuzey Mezopotamya ve kısmen Filistin’de olmak üzere güçlü bir devletin başına geçen Selahaddin Eyyûbî Rahmetullahi Aleyh, Kudüs’ün fethi için gece gündüz düşünüp ıstırap içinde kıvranır. Bu büyük fethin gerçekleşmesi için yemin edip var gücünü ortaya koyar ve gönlünün derinliklerinden gelen bir büyük azimle der ki: “Kudüs işgal altında iken nasıl olur da bir Müslüman gülebilir? Kudüs işgal altında iken nasıl olur da bir Müslüman rahat yemek yiyip, rahat su içip, rahat uyku uyuyabilir? Böyle bir şey mümkün mü?”[1]   Dâvâsı-Derdi Olan Kahraman Olur   İnsan, yüreğinin uzanabildi

Murâkabe Neden Hayatımızın Temelinde Olmalı?

  Murâkabe Neden Hayatımızın Temelinde Olmalı?   Murâkabe Nedir? Murâkabe kelimesi Arapça kökenlidir ve ‘gözetlemek’ anlamına gelen Arapça’daki “rakabe” kökünden türetilmiştir. Dikkatle izlemek, ilgilenmek, gözleri açık tutmak gibi anlamlara gelmektedir.   Metafor olarak ise kişinin manevi yönüne dikkatini yöneltip, Allah Celle Celâlüh ile olduğunu daima idrak eder durumda olmasıdır.   Murâkabe, kulun her zamanda ve mekânda Yüce Allah’ı Celle Celâlüh unutmaması, O’nun varlığını, kudretini yakından hissetmesi ve Cenâb-ı Hakk’la Celle Celâlüh beraber olduğu bilincini kalbinde daimî bir şekilde idrak etmesi durumudur.   Kullar murâkabe duygusunu hakkıyla yaşayabilmek ve hayatlarının bir parçası haline getirebilmek için, nefislerini terbiye etmeleri ve kalplerini arındırmaları gerekir. Bu doğrultuda yapılabilecek adımlardan bazıları ise şöyledir; ·      Allah’ın Celle Celâlüh emir ve buyruklarına gönülden itaat etmek, ·      Kur’an ile hizmet etmek ve Kur’an ile duygulanmak,

Arslanın Dişisi de Olur

  Arslanın Dişisi de Olur   Bir zamanlar Rey şehrinde dindar, abid ve zahid bir hatun hüküm sürmüş. Görünüşte bir erkek hükümdar olmakla beraber, yaşı küçük olduğundan söz ve idare o yaşlı hatunun elinde imiş. Gazne hükümdarı Sultan Mahmud Rahmetullahi Aleyh, bu hatuna bir tehdit mektubu göndererek: "- Kendi hâkimiyeti altına girmesini, parayı onun adına basıp, hutbeyi onun namına okutmasını, aksi halde ordusuyla gelip Rey şehrinin altını üstüne getireceğini" belirtmiş... O dindar ve zeki kadının cevabı ise şahane! Demiş ki: "- Arslanın erkeği olduğu gibi, dişisi de olur. Allah şahid ki, eğer üzerime ordu yürütürsen kaçmam, seninle savaşırım. Eğer beni yenersen, bu sana hiçbir şey kazandırmaz. 'Sultan Mahmud bir ihtiyar acuze ile çarpışmış' derler, seni ayıplarlar. Eğer ben seni yenecek olursam o zaman mahvolursun." "- Koca Sultan Mahmud, bir ihtiyar kadına yenilmiş yahu! derler, seni maskaraya alırlar, âleme rezil rüsva olursun."

Kemâl-i Cehl İle Da’vâ-yı İrfân Eylemek Olmaz

Kemâl-i Cehl İle Da’vâ-yı İrfân Eylemek Olmaz   Gönülde bin gamum vardur ki pinhân eylemek olmaz, Bu hem bir gam ki il ta’nından efgân eylemek olmaz…   Ne müşkil derd olursa bulınur âlemde dermânı, Ne müşkil derd imiş işkun ki dermân eylemek olmaz…   Fenâ mülkine çok azm itme ey cân çekme zahmet kim, Bu tedbîrile def’-i derd-i hicrân eylemek olmaz…   Sakın gönlüm yıkarsın pendden dem urma ey nâsıh, Hevâ-yı nefs ile bir mülki vîrân eylemek olmaz…   Dehânun üzre la’lün istemiş dil def’i müşkildür, Görinmez hîç cürmi yok yire kan eylemek olmaz…   Du’âlar eylerüm benden yana bir dem güzâr itmez, Ne çâre sihr ile servi hırâmân eylemek olmaz…   Fuzûlî âlem-i kayd içre sen dem urma ışkından, Kemâl-i cehl ile da’vâ-yı irfân eylemek olmaz…   Fuzûlî

Sevgi Nedir?

  Sevgi Nedir?   Bir gün Hızır Aleyhisselâm hamamda yıkanan bir ihtiyarın yanına yaklaşmış. İhtiyar kendi kendine yıkanmaktaymış.   Hızır Aleyhisselâm demiş ki:   – Ey ihtiyar! Gençliğinde yaşlılara yardım etseydin şimdi şu gençler de sana yardım ederlerdi.   İhtiyar adam şöyle cevap vermiş:   – Ben gençliğimde yaşlılara yardım ederdim ama zamane gençliği şimdilerde yardım etmez olmuş.   Hızır Aleyhisselâm bir taraftan ihtiyar adamın sırtını keselerken bir taraftan da konuşmaya devam etmiş:   – Demek ki yaptığın yardımları içinden gelerek yapmamışsın, Allah’ın sevgisini kazanamamışsın, yoksa ettiğin o hayrı neden görmeyeceksin ki?   İhtiyar adam şöyle demiş:   -Eğer yaptığımı Allah’ü Teâlâ için yapmasaydım, O’nun sevgisini kazanmasaydım, Allah’ü Teâlâ bugün benim sırtımı Hızır’a keseletir miydi?   Hızır Aleyhisselâm duydukları karşısında çok şaşırmış.   -Allah’ım demiş, bana verdiğin Seni sevenlerin listesinde bu ihtiyarın adı yok, bu nasıl olur?   Yüce Allah’

Vefalı İnsanlar

  Vefalı İnsanlar   ·      Vefalı insanlar, melek gibidir; görünmez ama gözetler seni… ·      Duyulmaz ama bırakmaz seni… ·      Sen onu unutsan da O asla unutmaz seni… ·      Dokunmaz ama korur seni… ·      Sen onu hep üzsen o hiç üzmez seni… ·      Kötülük yapsan bile iyilikle karşılar seni… ·      Haber dahi vermez ama duasında unutmaz seni… ·      Sıkıntılı zamanında yetişir Hızır gibi… ·      Rabbim hepimize vefalı olmayı ve vefalı dostlara sahip olmayı nasip etsin!

Uyan Müslüman, Ölüm Uyarmadan!!!

  Uyan Müslüman, Ölüm Uyarmadan!!! ·      Müslüman çocuğu Dünya’daki gâvur futbolcuların, sanatçı bozuntularının isimlerini ezbere biliyorsa; ·      Ezan ve Kuran Okumayı, İman ve İslam’ı, son nefeste nasıl imanlı gidileceğini de bilsin! ·      Haramı – helâli; Müslümanca yaşamayı da bilsin! ·      Gâvurun ahlâksız yaşantı ve modasını; öğrenip yaşamasın! ·      Allah Teâlâ Rasulü’nün sünnetini (İslâm’a uygun gerçek tesettürü, çarşafı, sakalı, sarığı, şalvarı, cübbeyi) öğrenip yaşasın! ·      Kâfirler ve ateistler gibi para, dünya ve heykellere tapmayı terk etsin! ·      Allah’ü Teâlâ’nın emirlerini, Rasulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem’in sünnetleri’ni öğrensin ve yaşasın! ·      Hem dünyada hem ahirette iki cihan saadeti kazansın! ·      Yoksa geçici dünya çabuk biter! Allah’ü Teâlâ korusun, sonsuz azap yurdu Cehennem’i boylar. Giderken, “Anam-babam, ninem - dedem bana öğretmedi!”   diyerek bizleri de “Nâr’a” götürür!!! ·      Allah’ü Teâlâ hepimizi, hakkıyla İman