Kayıtlar

Ezanlar Susmasın

Resim
Ezanlar Susmasın, Diye Camisini Terk Etmedi Sokağa çıkma yasağı uygulanan bir ilçede görev yapan imam, "Memleket ezansız kalmasın" diyerek 5 ay boyunca görev yaptığı camiden ayrılmadı. Sokağa çıkma yasağı uygulanan bir ilçede yaşayan  imam  A. A, "Memleket ezansız kalmasın!" diyerek  cami sini eve çevirdi ve 5 ay boyunca camiyi terk etmedi. İlk ataması doğudaki bir ilçeye yapılan imam A.A, 28 yıl boyunca görev yerinden ayrılmadı. Son dönemde yaşanan terör eylemleri nedeniyle ailesini memleketine gönderen İmam A, sokağa çıkma yasağı uygulandığı dönemde ise evini görev yaptığı camiye taşıdı. Görmez teşekkür etti İmam A'nın bu hassasiyetini öğrenen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, kendisini arayarak yaptığı vefakâr çalışmalar için teşekkür etti. AA muhabirine yaptığı açıklamada imam A, "Evimi camiye taşıdım. Cemaat ezansız kalmasın diye camide yattım kalktım. Camide imam odası vardı. Orayı ev olarak kullandım. Merkezi sistem

Peygamberlerin Meslekleri Nelerdi?

Peygamberlerin Meslekleri Nelerdi? Peygamberlerin Meslekleri Nelerdi? HZ. ÂDEM (Aleyhisselâm): İlk ziraat mühendisi ve çiftçi idi. HZ. ŞİD (Aleyhisselâm): (Hallac, kazzaz, nessac) dokumacıların, örücülerin ve mensucat sanayiinin ilk kurucusu idi. HZ. İDRİS (Aleyhisselâm): İğneyi ilk icat eden, ona delik açan, iplik geçiren olduğundan, terzilerin, konfeksiyoncuların, örücülerin piri sayılır. HZ. NUH (Aleyhisselâm): Marangozların, gemicilerin ve denizcilerin piri idi. HZ. HUD (Aleyhisselâm): Tüccar idi. Bütün tüccarların piri sayılır. HZ. SALİH (Aleyhisselâm): Sürülerle develer yetiştirirdi. Sütlerini hem içer, hem de satıp dünyalığını temin ederdi. Salih peygamberin devesi meşhurdur. HZ. İBRAHİM (Aleyhisselâm): Kâbe-i Şerif’i yeniden inşa edişiyle, Hz. Süleyman (Aleyhisselâm)'a ve Mimar Sinan'a önderlik etmiştir. HZ. EYYÜB (Aleyhisselâm): Ziraatçı idi. HZ. LUD (Aleyhisselâm): Tarihçi idi. Seyyahların, Evliya çelebilerin piridir.

Verimsiz Çalışma ve Kalitesiz Üretimle Bir Yere Varılmaz!

Verimsiz Çalışma ve Kalitesiz Üretimle Bir Yere Varılmaz! Değerli dostlar diğer ülkelere göre ülkemiz çok geri kalmış durumda. Ben bu konularda çok kafa düşünüyorum. Acaba neden diye??? Sürekli kafa patlatıyorum. Âcizane birkaç neden buldum. Hemen sıralayalım. 1- Çalışmıyoruz, görevimizi yapmıyoruz. Çok tembeliz. Kamu görevlileri arasına görevini hakkıyla yapan yüzde kaç dersiniz? İnanın çok az. 2- Eğitime, çocukların iyi yetişmesine gerekli önemi vermiyoruz. Yirmi beş yıl devlette, on sekiz yıl özel okulda çalıştım. Ailenin bütçesinde en ufak bir sarsıntı olsa ilk iş eğitim bütçesi kısıtlanıyor. Hz. Ali (Radiyallahu Anh); “Çocuklarınızı yaşadığınız çağa göre değil, onların yaşayacakları zamana göre yetiştirin. " Buyuruyor. Bunu hangimiz yapıyoruz. Hangi din adamı yapıyor. Fatih’in, Yavuz’un, Kanuni’nin hocaları böyle yetiştiriyordu. 3- Hangimizin, işyerlerinin; misyonu, vizyonu, hedefleri, ilkeleri, değerleri, metotları, kazanımlar var? Hangimiz çocuklarına bunları veriy

Osmanlı Neden Muhteşemdi?

Osmanlı Neden Muhteşemdi? Değerli dostlar Osmanlı’nın büyük olmasının en büyük nedenlerinden biri çocuklarını ahlâklı, edepli ve saygılı yetiştirmesidir. Osmanlı çocuğu büyüklerine saygılı, helâl ve harama dikkat eden, namusuna hassas idi. Bir gencin namusuna gelen ufak bir leke o genç için ölümünden beter idi. Toplumda oto kontrol sistemi hâkimdi. Bir genç kendisini tanıyanların yanında yanlışlık yapamazdı. Diğer insanları da kendi büyükleri gibi sayar ve severdi. Osmanlı büyükleri yanlış yapan genci kendi çocukları gibi terbiye eder ailesiyle temasa geçerek senin çocuğun şu yanlışı yaptı. Çocuğunun terbiyesini yap! Böyle giderse bizim çocuklarımızın ahlâkı da bozulacak derlerdi. Oto kontrol sayesinde herkes kendine çeki düzen verirdi.             Osmanlı hanımı evinin erkeğini işe uğurlarken; -“Efendi sen çalışmaya gidiyorsun. Rabbim sana helâlinden bereketli bol rızık versin! Kazanamazsan evime ekmek parası getiremiyorum diye sakın üzülme! Nasip ezelden takdir edilmiştir. Ge

Türkiye’nin Yönetimi Türklere Bırakılamaz!

Türkiye’nin Yönetimi Türklere Bırakılamaz! Dünyaya yön veren batılı emperyalist güçler tarafından ortaya atılan bir söz vardır. “ Türkiye o kadar önemli bir ülke ki yönetimi Türklere bırakılamaz! ” O zaman biz de diyoruz ki; . “ Türkiye o kadar önemli bir ülke ki yönetimi Siyonist – Haçlı zihniyetine bırakılamaz! ” Türkiye’de seçimler (Milletvekili, cumhurbaşkanlığı, yerel seçimler) yaklaşınca İsrail’de, Amerika’da Avrupa’da uykular kaçıyor. Abd’den bazı yandaş partilere seçimi kazandıracak profesyonel ekipler gönderiliyor. Acaba neden dersiniz??? Sizlere kısaca Türkiye’mizin Jeo-Stratejik öneminden bahsedeceğiz. Bu konu bu sütunlara değil; kütüphanelere sığmayacak kadar büyük ve önemlidir. Türkiye Asya ile Avrupa arasında, boğazlar ve ara denizlerle okyanuslara bağlanan köprü bir devlettir. İslam ve Türk dünyasına, dünyanın ikinci büyük gücü Rusya ile komşudur. Hatta en büyük güç ABD’de sinsice Irak’ı alarak Türkiye’ye komşu olmuştur. Anadolu yarımadası tarihi Kral ve ipe

Osmanlı Saatine Bak da Gör!!!

Resim
Osmanlı Saatine Bak da Gör!!! Yaşar AKKAŞ “ Yasal Uyarı:  Bu eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.”

Dünyanın En Zor Şeyi, Önyargıyı Kırmak…

Dünyanın En Zor Şeyi, Önyargıyı Kırmak… Değerli dostlar önyargı öyle bir şeydir ki akları kara karaları ak gösterir. Bir kişi hakkında önyargı oluştu mu artık onu kırmak çok zordur. Hatta imkânsızdır. En büyük hatamız araştırmadan, soruşturmadan damgayı basarız. Bundan hayır çıkmaz… Ya da bunun gibisi yoktur… Gerekli araştırma yapılmadan her ikisi de yanlıştır. Önce iyi olan sonra kötü veya önce kötü olan; sonra iyi olabilir. Ünlü bilim adamı Einstein der ki: “Ne kadar hazin bir çağda yaşıyoruz! Bir önyargıyı ortadan kaldırmak, atomu parçalamaktan daha zor…” Ön yargılı olduğumuz kişi hakkında verdiğimiz kararlarda her zaman yanılabiliriz. Çünkü o kişi hakkında bazı duyumlar edinmişizdir. Acaba o kişinin o zaman içinde bulunduğu şartlar nasıldı? Değişmiş olamaz mı? Bal gibi olabilir. Yaptığı şeylere canı gönülden pişmanlık duymuş olabilir. Ama biz bunları düşünemeyiz. Çünkü önyargı bütün benliğimizi kaplamıştır. Sanki biz hata yapmıyor muyuz? Bazen iyilik bazen de kötülük yapa

Ölüm Günü Gelmeden

Ölüm Günü Gelmeden…   Mümkün değil mi Yarab, Saadet devri tekrar? Gönüller sevgi huzur, ruhlar Rabbini arar.   Bütün mahlûkat mutsuz; gönüller aç, ruhlar aç. Canlı, cansız her varlık; ‘gerçek nizam’a muhtaç.   Bütün kutsi değerler; kaydı, yok oldu, gitti. Aranan her güzellik, uçtu, eridi, bitti.   Erozyona uğradı, akıl, mantık ve beyin. Bozuldukça bozuldu; kültür, sanat ve bilim.   Maneviyat çiğnendi, “O’dur, suçlu!” denildi. “Maddeye tapılarak, bugünlere gelindi.   Ne ararsan hep sahte, maske takmış insanlar. Riya dolu beyinler, en samimi hayvanlar.   Sevgi dostluk kayboldu, kötülük tırmanışta. “Allah rızası” öldü, menfaat var revaçta.   Allah’ım yardım eyle, gafletin sonu hüsran. Uyanmazsak halimiz; perişan mı, perişan.   Teker taşa dayanıp, vakit çok geç olmadan. “Uyar bizi, Ya Rabb’i!” ölüm günü gelmeden.   Doğru iman ederek, sünneti yaşayalım. Bol bol hayır yaparak, mizana taşıyalım.   Ansızın ölüm gelip, defterler ka