Kayıtlar

ey etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ey Allah’ım! Senden İstiyorum!

  Ey Allah’ım! Senden İstiyorum!   Bismillâhirrahmânirrahîm. Elhamdülillahi Rabbilâlemîn. Vessalâtü vesselâmü alâ Muhammedin ve alâ âlihi ve ashâbihi ve sellim.   Vessalatü vesselamü âla rasülina muhammedin ve âla alihi ve sahbihi ecmaîn. ... Elhamdulillahi Rabil-alemin Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin ve ala alihi we sahbihi ecmain.   ·      Ey Allah’ım! Senden istiyorum! ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in hakkı için. ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in fazileti hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in azameti hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in büyüklüğü hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in güzelliği hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in mükemmelliği hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in heybeti hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in mertebesi hürmetine... ·      Bismillâhirrahmânirrahîm’in izzeti hürmetine... ·      Bismillâhirrahmâni

Ey Nefsim! Sana Yazıklar Olsun! Tekrar Tekrar Yazıklar Olsun!

Ey Nefsim! Sana Yazıklar Olsun! Tekrar Tekrar Yazıklar Olsun! Senin için dünyaya ve şeytana tabi olmak, sana yakışmadığı gibi, doğru da olmaz. Sen herkesi bir yana bırak da kendine bak. Zamanlarını boşa geçirme, aldığın nefeslerin sayılıdır. Aldığın her nefes senden kopan bir parçadır. Hastalıktan evvel sağlığını, Meşguliyetten evvel boş vaktini, Fakirlik gelmeden zenginliğini, İhtiyarlamadan evvel gençliğini, Ölmeden önce de hayatın kıymetini bil ve bunu ganimet olarak telakki et. Bu vesile ile ahirette ki sonu olmayan hayatını düşün ve ona çalış. Biraz insaflı ol! Önümüz kış var deyip onun günlerinin hesabını yaparak yiyecek, giyecek, odun gibi her türlü ihtiyacını temin etmiyor ve buna çalışmıyor musun? Bu hususta Allah’ın fazlı ve keremine neden güvenmiyor ve bağlanmıyorsun? Ben yakacak ve giyecek toplamasam da olur, Allah beni üşütmez. Onun buna gücü yeter deyip neden boş vermiyor da her tülü sebep ve çareye müracaat ediyorsun? Acaba cehennemin soğuğu, dünyanın

Ey Mûsâ! Sen ve Rabbin Gidin Savaşın!

Ey Mûsâ! Sen ve Rabbin Gidin Savaşın!   Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâm, kavmini Kenan diyarına götürmek için yola çıkmıştı. “Arz-ı Mev’ûd” denilen yere yerleşeceklerdi. Mûsâ Aleyhisselâm, her koldan bir temsilci seçti. Yûşâ bin Nûn ve Kâlib bin Yuhne’nin reisliğinde oradaki kavmi keşfe gönderdi. Gidenler, Amâlika kavmini çok güçlü buldular. Fakat bunu, herhangi bir korkuya sebebiyet vermemesi ve hâlet-i rûhiyelerinin bozulmaması için kavimlerine anlatmamak üzere anlaştılar. Zâten Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâm da, onlara böyle yapmalarını tembihlemişti. Ancak Yûşâ bin Nûn ve Kâlib bin Yuhne’nin dışındakiler, durumu kavimlerine anlattılar. İsrailoğluları da harp etmekten kaçındı: “Mûsâ Aleyhisselâm şöyle dedi: “- Ey kavmim! Allâh’ın size (vatan olarak) yazdığı mukaddes toprağa girin ve arkanıza dönmeyin, yoksa hüsrâna uğramış kimseler olarak dönersiniz!” Onlar: “- Yâ Mûsâ! Orada zorba bir toplum var! Onlar oradan çıkmadıkça, biz oraya aslâ girmeyeceğiz. Eğer oradan çıkarlarsa

Ey Ramazan, Tut Bizi!

  Ey Ramazan, tut bizi! Ellerimizden tut! Bereketinle doldur gönüllerimizi. Gündüzümüzü hayırla doldur. Sahurumuzu bereketinle...   Ey Ramazan, gel bize! Evimize bereketinle, İşimize kolaylıkla, Sokağımıza huzurla, Gecemize rahmetinle gel!   Ey Ramazan, tut bizi! Elimizden tut, kaybetme bizi! Yol göster yolunu kaybedenlere. Götür bizi mağfiretin olduğu yere...   Ey oruç, acı bize! Kuruyan dudaklarımıza, Solan yüzümüze, Yorulan bedenimize, Çırpınan kalbimize acı!   Ey Ramazan, koru bizi! Günah işlemekten, Haramı yemekten, Kavgaya girmekten, Cimrilikten, pintilikten, Bela bulmaktan, bela olmaktan koru bizi!   Ey oruç, tut bizi! Hataya düşmekten, Yalana düşmekten, Kaymaktan, kaydırılmaktan tut bizi...   Ey sahur, kaldır bizi! Gaflet uykusundan, İbadetsiz gecelerden, Kıyamsız bir ömürden, Tembellikten, gafillikten kaldır bizi...   Ey teravih, kıl bizi! Yor bizi, sıraya koy bizi! Hizaya getir, sığaya ç

Ey Allah’ım Beni Senden Ayırma!

  Ey Allah’ım Beni Senden Ayırma!   Ey Allah’ım beni senden ayırma! Beni senin didarından ayırma!   Seni sevmek benim dinim, imanım; İlahi dinü imandan ayırma!   Sararuben soldum döndüm hazana; İlahi hazanı daldan ayırma!   Şeyhim baldır ben anın peteğiyem; İlahi peteği baldan ayırma!   Şeyhim güldür ben anın yaprağıyam; İlahi yaprağı gülden ayırma!   Ben ol dost bahçesinin bülbülüyem; İlahi bülbülü gülden ayırma!   Balığın canını suda dediler; İlahi balığı sudan ayırma!   Eşrefoğlu senin kemter kulundur; İlahi kulu sultandan ayırma! Eşrefzâde Rumî Rahmetullahi Aleyh

Gel Ey Dâ’î, Hemen Başla Duâya

            Gel Ey Dâ’î, Hemen Başla Duâya   Gel ey Dâ’î, hemen başla duâya, Elin aç bârgâh-i kibriyâya.   Nice zemânların âh boşuna geçdi, Yapdıkların hep mâzîye karışdı.   Şimdiden sonra insâfa gel bârî, Tevbe et, yalvar da, afv ede bârî.   Kalbimden söyledim (estagfirullah), Rücû’ etdim dedim (tübtü ilallah).   Olup nâdim elim çekdim hevâdan, Pâk etdim kalbimi hubb-i sivâdan.   Hevây-i nefse ve şeytâna uydum, Hatâ etdim ilâhî, şimdi duydum.   İnâbet eyleyip geldim kapına, Yüzüm yere sürüp durdum bâbına.   Yüzüm kara, günahım çok, elim boş, Lâfa geldikde ammâ sözlerim hoş.   Beni gören sanır ki bir velîyim, Fekat bilmez ki, bir ahmak deliyim.   Eğer bende olaydı akl-i kâmil, Muhakkak olmaz idim böyle gâfil.   Temizler rahmetinin suyu ilâhî, Benim gibi nice rûy-ı siyâhı.   Ümmîdim kesmem hiç senden ilâhî, Ki sensin cümle mahlûkun penâhı.   Yüzüm karasına bakma ilâhî, Cehennem nârında yakma ilâhî.   Yüzüm