Kayıtlar

İnsan etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İnsanın İbâdete Olan İhtiyacı

  İnsanın İbâdete Olan İhtiyacı   İnsan yaşayabilmesi için birçok nimetlerden yararlanmak zorundadır. Allâh’ın nimetlerinden faydalanmadan hayatiyetini sürdüren hiçbir varlık yoktur. Bu sebeple her nimete bir teşekkür gerekir. Nimete teşekkür etmemek nankörlüktür. İbâdetlerin şâhı olan ve Peygamberimizin Aleyhisselâm “Gözümün nûru” 1 dediği namaz, kulun Allah karşısındaki “esas duruşu” demek olup insanın çok yönlü ifâde imkân ve vâsıtalarını bir bütün hâlinde ve sistematik olarak işleme koyan bir fihrist mesabesindedir. Güzel bir usûl ve uygun sözlü formüllerle Allâh’ın büyüklüğünü ve yüceliğini belirten; kulun zayıflığını ve güçsüzlüğünü, Allâh’a olan bağımlılığını, şükrân ve minnettârlığını simgeleyen bir ibâdettir.2   Bütün bunlar, namaz merkezli ibâdetin lüzum ve önemini ortaya koymaktadır. Namaz kılanın, diğer mubah dünyevî amelleri, güzel bir niyet ile ibâdet hükmünü alır. Böylece bütün ömür sermâyesini âhirete mal edebilir. Fâni ömrünü tek bir cihete saklar.3   “Âkil i

Üstün Bir İnsan Olmak İçin

  Üstün Bir İnsan Olmak İçin Kur’an-ı Kerim-ı Kerim Muhammed Aleyhisselâm’a indirildi; bütün peygamberlerin en üstünü oldu. Kur’an-ı Kerim-ı Kerim’i Ramazan ayında indirildi; ayların en üstünü oldu. Kur’an-ı Kerim-ı Kerim Ümmet-i Muhammed’e indirildi; ümmetlerin en üstünü oldu.  Bizler de Kur’an-ı Kerim-ı Kerim’i okur, ahlâkıyla ahlâklanır ve hayatımıza tatbik edersek en üstün insan oluruz.

Kadınlar İslâmiyet Sayesinde İnsan Olma Onuruna Kavuştu

Kadınlar İslâmiyet Sayesinde İnsan Olma Onuruna Kavuştu Bir adam Hz. Peygamber Aleyhissalatü Vesselâma gelip şöyle dedi: “Ya Rasülallah! Bizler, cahiliye insanları ve putlara tapan kişiler idik. Bu sebeple çocukları öldürüyorduk. Yanımda bir kızım vardı. Büyüyüp, kendisini çağırdığımda, çağırmamdan dolayı sevinecek (bir yaşa geldiği) zaman bir gün onu çağırdım, o da peşimden geldi. Ben de ailemin uzak olmayan bir kuyusuna kadar gittim. (Kuyunun yanına varınca) elini tutup onu kuyunun içine attım. Ondan hatırımda kalan son şey:” “- Babacağım! Babacağım!” demesidir." Bunun üzerine Resûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz gözyaşları boşalıncaya kadar ağladı. Resûlallah Sallallahü Aleyhi Vesellem’ın yanında otu­ranlardan bunu gören bir adam, olayı anlatana; “- Resülullah Aleyhissalatü Vesselamı hüzünlendirdin!" dedi. Resûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem bu adama; "Bırak onu, buyurdu, çünkü o, kendisini ilgilendiren, endişeye sevk eden bir şeyi sormaktadır." Sonr

On Şey İnsanı Aşağılık Yapar:

  On Şey İnsanı Aşağılık Yapar:   1- Öfke ve hiddet, 2- Kin ve nefret, 3- Büyüklenme, 4- Zulüm ve haksızlık, 5- İnat yollu mücadele, 6- Cimrilik, 7- Başkasına ezâ ve cefâ etmek, 8- Mümin kardeşine saygısızlık, 9- Kötü huy ve fenâ ahlâk, 10- İnsaf ölçülerini aşmak.   Bâyezîd-i Bistâmî (Rahmetullahi Aleyh) Hazretleri

On Şey İnsan Varlığını Öldürür:

  On Şey İnsan Varlığını Öldürür:   1- Terbiye azlığı, 2- Cehalet çokluğu, 3- Halktan nîmet beklemek, 4- Şehvet azgınlığı, nefis kudurganlığı, 5- Baş olma sevdası, 6- Dünyaya lüzumundan fazla meyletmek, 7- Allah’ü Teâlâ katında nefis ile dostluk kurmak, 8- Çok yemek, 9- Çok uyumak, 10- Kalabalığa uymak.

Şu On Şey İnsanın Maddî Ve Mânevî Yapısını Tahrib Eder:

  Şu On Şey İnsanın Maddî Ve Mânevî Yapısını Tahrib Eder: 1- Dînine önem vermeyen kimseyle arkadaşlık etmek, 2- Hayırlı ve yararlı kişilerden ayrılmak, onlarla dostluk kurmamak, 3- Nefsin isteklerine boyun eğip onun peşine takılmak, 4- İslâmiyetten uzaklaşmak, 5- Dinden olmayan şeyleri din adına uydurup dîne sokan kimselerle oturup kalkmak, 6- Dünyâ ve âhiret için yararlı olmayan şeylerle uğraşmak ve bu tür şeyleri arzulamak, 7- Halkı kötü zan altında tutmak, 8- Üstünlük taslamak, 9- Dünyâlıktan yana üzüntüye kapılmak, 10- Âhireti düşünmemek.

Şeytan İnsanı En Çok Hangi Yollarla Kandırır?

  Şeytan İnsanı En Çok Hangi Yollarla Kandırır?   Denilir ki, iblis insanoğlunu en çok şu üç şekilde tuzağına düşürür... Denilir ki, iblis insanoğlunu en çok şu üç aldanış ile avlar:   Birincisi; İşlediği sâlih amelleri, gözünde büyük gördüğü zaman Yaptığın hayırları unut! İnsan, hayatı boyunca bazı iyiliklerde bulunur. Şeytan ve nefis; o iyilikleri insanın gözünde büyütür de büyütür, kişiyi başkalarıyla bilhassa mânen daha zayıf olan kişilerle kıyaslayarak, kendini sâlih bir kişi gibi hissetmesini sağlar. Kişiyi bu iyiliklerine güvendirip; onun yapması gereken diğer birçok vazifesini ihmal etmesini, hattâ birtakım yanlışları da yapmasını hoş göstermeye çalışır. Bu da büyük bir aldanış olur.   Bu tehlikeye işaretle Lokman Hakîm buyurur:   İki şeyi unutma: a) Allâh -celle celâlühû- b) Ölüm   İki şeyi unut: a) Sana yapılan fenalıklar. b) Yaptığın hayırlar. İnsan için ölçü, etrafındaki insanlar değil, sahâbe-i kiramdır. Çevresinin ortalaması değildi

Şeytan İnsanı En Çok Hangi Yollarla Kandırır?

  Şeytan İnsanı En Çok Hangi Yollarla Kandırır?   Denilir ki, iblis insanoğlunu en çok şu üç şekilde tuzağına düşürür... Denilir ki, iblis insanoğlunu en çok şu üç aldanış ile avlar:   Birincisi; İşlediği sâlih amelleri, gözünde büyük gördüğü zaman Yaptığın hayırları unut! İnsan, hayatı boyunca bazı iyiliklerde bulunur. Şeytan ve nefis; o iyilikleri insanın gözünde büyütür de büyütür, kişiyi başkalarıyla bilhassa mânen daha zayıf olan kişilerle kıyaslayarak, kendini sâlih bir kişi gibi hissetmesini sağlar. Kişiyi bu iyiliklerine güvendirip; onun yapması gereken diğer birçok vazifesini ihmal etmesini, hattâ birtakım yanlışları da yapmasını hoş göstermeye çalışır. Bu da büyük bir aldanış olur.   Bu tehlikeye işaretle Lokman Hakîm buyurur:   İki şeyi unutma: a) Allâh -celle celâlühû- b) Ölüm   İki şeyi unut: a) Sana yapılan fenalıklar. b) Yaptığın hayırlar. İnsan için ölçü, etrafındaki insanlar değil, sahâbe-i kiramdır. Çevresinin ortalaması değildi

Gel Ey Gurbet Diyarında Esir Olup Kalan İnsan

  Gel Ey Gurbet Diyarında Esir Olup Kalan İnsan   Gel ey gurbet diyârında esir olup kalan insan, Gel ey Dünya harâbında yatıp gâfil olan insan.   Gözün aç perdeyi kaldır duracak yer mi gör Dünya, Kati mecnun durur buna gönül verip duran insan.   Kafeste bülbüle şeker verirler, fakat hiç durmaz, Acep niçin karar eder, bu zindana giren insan!   Ne müşkül hâl olur gaflette yatıp hiç uyanmayıp, Ölüm vaktinde Azrâil gelince uyanan insan.   Kararmış kalbin ey gâfil nasihat neylesin sana, Hacerden katıdır kalbi öğüt kâr etmeyen insan.   Aklını başına topla, elinde var iken fırsat, Sonsuz azap çekecektir, (Adam sen de) diyen insan.   Niyazi bu öğüdü sen ver evvel kendi nefsine, Değil gayriye andan kim tuta her işiten inşan.   Niyazi Mısrî Kuddise Sirrûh

İnsanın Ahlaki Yönünü Teşkil Eden Dört Temel Erdem

İnsanın Ahlaki Yönünü Teşkil Eden Dört Temel Erdem   İslam âlimleri tarafından insanın ahlaki yönü dört temel erdem üzerinden ele alınmıştır. Dört temel erdem Dört temel erdem (Adalet, İffet, Hikmet ve Şecaat (Cesaret) varsa ve yoksa neler olur bu konuda sizlere kısa bilgiler vereceğiz. 1- Adalet: Adalet kavramı, hakkın, haklının takip edilmesi ve yerine getirilmesi manasına gelmektedir. Haklı ile haksızın birbirinden ayırt edilmesi adalet kavramı ile sağlanmaktadır. Adalet varsa: Uzlaşma, doğruluk, dürüstlük, sadakat, ülfet, vefa, güvenilirlik, emanet, ehliyet, liyakat ve hakkı gözetmek vardır. Adalet yoksa: Zulüm, haksızlık, yalan, hıyanet ve kayırmacılık vardır. 2- İffet: İffet, bireyin nefsini her çeşit şehvetlerden ve süflî dileklerden koruması anlamına gelmektedir. İffet, insana mahsus olan bir şeydir. İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biridir. İffet varsa: Hayâ, ar/namus, incelik, ahlaklılık, sabır, kanaat, vakâr, ihlas/samimiyet, disip

İnsanın Yaratılış Gayesi, Dünya Ve Ahiret Yolculuğu

İnsanın Yaratılış Gayesi, Dünya Ve Ahiret Yolculuğu Aziz ve muhterem kardeşlerim! Cenâb-ı Mevlâ’ya Celle Celâlüh trilyonlarca hamdü senalar olsun ki, bizleri dinlerin en kâmili, en mükemmeli ve en sonuncusu olan İslâm diniyle müşerref kıldı. Kâinatın efendisi, peygamberlerin peygamberi ve kıyamet gününün yegâne şefaatçisi, Hz. Muhammed Mustafa’ya Sallallahü Aleyhi Vesellem ümmet olmakla şereflendirdi. Değerli kardeşlerim! Biz bu dünyaya ne için geldik? Yani bu dünyada vazifemiz nedir? Biliyorsunuz ki insan yokluk âleminden, ervah âlemine geçmiştir ve ervah âleminde Allah Celle Celâlüh ile kulları arasında bir mîsak, ahitname olmuştur. O ahitname, Kur’ân-ı Kerîm’de bize bildirilmiştir. Ervah âleminde, Cenâb-ı Mevlâ Celle Celâlüh bütün kullarına:   “Elestü bi Rabbiküm?” – Ben sizin Rabbiniz değil miyim? Diye sormuş ve bütün ervah, mü’mini de, fâsığı da, kâfiri de, hepsi bir ağızdan: – Yâ Rabbi, sen bizim Rabbimizsin, diye cevap vermiştir. Orada üzerimize bir mîsak, bir