Kayıtlar

Hayatı Bilgece Yaşamak İçin 12 Kural

Hayatı Bilgece Yaşamak İçin 12 Kural Kural 1:  Asla kendinden şüphe etme… Sen ne hissediyorsan o her zaman doğrudur. Dünyadaki bütün insanlar toplansa ve sana aksini söylese bile, senin hissettiklerin senin için doğrudur. Onlar farklı hissedebilir, farklı düşünebilir ama bu senin hissettiklerinin yanlış olduğunu göstermez, sadece onlardan farklı olduğunu gösterir. Kural 2:   Asla farklı olduğun için utanma.  Eğer çevrende senin gibi düşünen, seni anlayan insanlar yoksa o zaman çirkin ördek yavrusu hikâyesini hatırla… Muhtemelen yanlış yerde, yanlış insanlarla birlikte olduğun için seni anlamıyorlardır. O halde hedefin, ait olduğun yeri bulmak olmalıdır. Asla muhteşem bir kuğu olduğun gerçeğini unutma ve ördek olmak için uğraşma. Kural 3:  Geçmişte yaptıkların için pişmanlık duyma.  Yaşadıklarının senin için önemli bir ders olduğunu kendine hatırlat.  Bu tecrübe ile aldığın bilgiyi özenle incele, yaptığın hataları ve yeniden aynı durumda olsan nasıl davranacağını iyice düş

Bayram Günü Neler Yapılır?

Bayram Günü Neler Yapılır? ·      Bayramdan önce evin temizliği, eşyaların düzen ve tanzimi yapılır. ·      Yine bayramdan önce bayramda giyilecek kıyafetler hazırlanır. Eğer elbiseleri yeterliyse bayram için yeni kıyafet alınmaz. İsraf haramdır. Bütçeyi aşacak lüks kıyafetler de almamalıdır. ·      Yine bayramdan önce misafirlere ikram edilecek tatlı ve yiyecekler hazırlanır. ·      Bayramlarda deniz sahillerine tatil beldelerine gidilmez. Orada kiminle bayramlaşacaksın? Bayramlarda anne-baba, dede-nine, sırasıyla diğer büyükler, öğretmenler, hocalar, komşular, hastalar ziyaret edilerek gönülleri ve hayır duaları alınır. Bir daha ki bayrama buluşmak kısmet olmayabilir. (Tatil yerlerine başka zaman gidilir.) ·      Bayram günleri mümkün olduğunca neşe içinde geçirilmeli, bu arada ibadetler (Bayramlaşma, çok selâm verme, salâvat getirme) ihmal edilmemelidir. ·      Gelen misafirlere güler yüz gösterilmeli, el öpmeye gelen çocuklara küçük hediyeler verilmeye çalışılmalıdı

Küs ve Dargın Durmak

Küs ve Dargın Durmak Sual:  Küs durmanın dindeki yeri nedir? CEVAP Erkek olsun, kadın olsun, dünya işleri için, müminin mümine darılması, onu terk edip uzaklaşması, aradaki bağlılığı, ilgiyi kesmesi caiz değildir. Müslüman olan ve dine uygun yaşayan akrabayı ise, hiç olmazsa haftada veya ayda bir ziyaret etmeli, kırk günü geçirmemelidir. Uzak memlekette ise, mektupla, telefonla veya haber göndererek gönlünü almalıdır. Dargın olsa da ziyareti ve gönlünü almayı ihmal etmemelidir. Akrabası gelmezse, cevap vermezse de, giderek veya hediye, selam göndererek yahut mektup ile, telefon ile yoklamaktan vazgeçmemelidir. Allah’ü Teâlâ, Müslüman olan ve salih olan akrabayı ziyareti emrediyor. Bunun tersi olanları ziyaret etmeyi emretmiyor. Hele kendilerinden zarar gelecek günahkâr akrabadan uzak durmak gerekir. Dargın olana, üç günden önce gidip barışmak, daha iyidir. Güçlük olmaması için, üç gün izin verilmiştir. Daha sonra günah başlar ve gün geçtikçe artar. Günahın artması, barı

Gözyaşı Değen Yere Cehennem Ateşi Değmez

Gözyaşı Değen Yere Cehennem Ateşi Değmez Anlatıldığına göre Muhammed İbni Munzir rahimehullahialeyh ağladığı zaman gözyaşları ile yüzünü, sakalını ovar «Duyduğuma göre gözyaşı değen yere cehennem ateşi değmez» derdi. Mümin Allah'ın gazabından korkmalı ve kendini nefsin azgın arzularına uymaktan sakındırmalıdır. Nitekim Allah Celle Celâlüh şöyle buyuruyor: Nefsinin azgın arzularına uyan ve dünya hayatını (Ahirete) tercih edenlerin varacağı yer cehennemdir. Rabb'inın makamından ve nefsini azgın arzulardan alıkoyanların varacağı yer ise cennettir». Allah'ın gazabından kurtularak sevab ve rahmetine nail olmak iste-yenler, dünyanın sıkıntılarına sabırla katlanmalı, Allah'ın buyruklarına uymakta ısrar etmeli ve günahlardan sakınmalıdırlar. Rivayete göre Peygamber'imiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyuruyor ki: — Cennetlikler cennete girdikleri zaman melekler onları türlü türlü hayır ve nimetlerle karşılarlar, onlar için sedirler kurularak döşenir.

Allah’ü Teâlâ’dan Korkan Çoban

Allah’ü Teâlâ’dan Korkan Çoban Abdullah b. Ömer bir gün arkadaşıyla Medine’nin dışına çıkar. Uygun bir yerde oturup sofra kurarlar. O sırada sürüsünü oradan geçiren bir çoban kendilerine selam verir. Abdullah çobanı sofraya davet eder. Çoban oruçlu olduğunu söyleyince, şiddetli sıcak bir günde oruç tutan bu gencin ne derece samimi olduğunu sınamak ister ve şöyle der: ‘’Bu sürüden bir koyunu bize satar mısın? Sana parasını veririz, etinden de veririz, böylece akşam iftar edersin.’’ Çoban, ‘’koyun benim değil efendim!’’ Karşılığını verir. Abdullah, ‘’Koyunu kurt yedi desen efendin bunu nereden bilecek?’’ diye sorar. Çoban arkasını dönüp giderken parmağını semaya kaldırarak şöyle der: ‘’(İyi ama) Allah nerede?’’ Çobanın güvenilirliği ve ıssız bir yerde emanete ihanet etmekten kaçınması varlıklı bir sahabî olan Abdullah’ı oldukça etkiler. Medine’ye dönünce sürünün sahibinden sürüyü çobanla beraber satın alır, çobanı azat edip sürüyü de ona bağışlar. (Beyhakî, Şu

Allah'ın Teâlâ’nın Rahmeti Nereden Gelir Bilinmez:..

Allah'ın Teâlâ’nın Rahmeti Nereden Gelir Bilinmez... Ma'rûf-ı Kerhî hazretleri, ramazan ayından başka bir ayda, nafile oruç tutarken Badat çarşısından geçiyordu. İkindi vakti bir su dağıtıcısı; "Benim suyumdan içene Allah’ü Teâlâ rahmet etsin" diye bağırıyordu. Hazret-i Ma'rûf, sucunun elindeki bardağı alıp içti. Talebeleri dedi ki: "Efendim siz oruçlu değil miydiniz?" "Evet, oruçlu idim. Fakat bu su dağıtıcısının duası üzerine nafile orucu bozdum." buyurdu. Ma'rûf-ı Kerhî vefat edince, kendisini rüyada gördüler; "Allah’ü Teâlâ, sana nasıl muamele eyledi?" dediler, "O su dağıtıcısının duası ile daha fazla ihsana kavuştum." dedi.

Gerçek Bayram Nedir?

Gerçek Bayram Nedir? Osman Nûri Topbaş Hocaefendi gerçek mânada bayramın ne olduğunu ve bayramı nasıl ihyâ etmemiz gerektiğini anlatıyor. Muhterem Kardeşlerimiz! Cenâb-ı Hak, ömrümüzü bir Ramazan-ı Şerîf rûhâniyeti içinde devam ettirmesi ve son nefesimizin bir bayram sabahı olmasını, lûtfuyla, keremiyle, Cenâb-ı Hak ikram eylesin cümlemize… Bu sohbetimizin mevzuu: –Gerçek mânâda bayram nedir? –Bayram neyin mukâbilidir ve bayram nasıl ihyâ olunabilir? Muhterem Kardeşler! Bu cihan, fânî, geçici bir imtihan dershânesi… Bu dershânede imtihanı kazanabilmek, gerçek bayramı elde edebilmek, yani bu son nefeste şefaat ve cennete nâil olabilmektir. Bunun bayramını yaşayabilmektir esas. Ve buradaki bayramlar, o bayrama hazırlık mahiyetindedir. O bayrama nâil olanlar için Cenâb-ı Hak: Buyuracak. Bir müjdeleyecek. “Onlara merhametli Rabbin söylediği selâm vardır.” (Yâsîn, 58) buyruluyor. Bu dershânede imtihanı kazanabilmek, nefsânî arzuları bertaraf edebilm