Gözyaşı Değen Yere Cehennem Ateşi Değmez
Gözyaşı Değen Yere Cehennem Ateşi
Değmez
Anlatıldığına göre Muhammed
İbni Munzir rahimehullahialeyh ağladığı zaman gözyaşları ile yüzünü, sakalını
ovar «Duyduğuma göre gözyaşı değen yere cehennem ateşi değmez» derdi.
Mümin Allah'ın gazabından
korkmalı ve kendini nefsin azgın arzularına uymaktan sakındırmalıdır. Nitekim Allah
Celle Celâlüh şöyle buyuruyor:
Nefsinin azgın arzularına
uyan ve dünya hayatını (Ahirete) tercih edenlerin varacağı yer cehennemdir.
Rabb'inın makamından ve nefsini azgın arzulardan alıkoyanların varacağı yer ise
cennettir».
Allah'ın gazabından
kurtularak sevab ve rahmetine nail olmak iste-yenler, dünyanın sıkıntılarına
sabırla katlanmalı, Allah'ın buyruklarına uymakta ısrar etmeli ve günahlardan
sakınmalıdırlar.
Rivayete göre Peygamber'imiz
Sallallahü Aleyhi Vesellem buyuruyor ki:
— Cennetlikler cennete
girdikleri zaman melekler onları türlü türlü hayır ve nimetlerle karşılarlar,
onlar için sedirler kurularak döşenir. Kendilerine çeşit çeşit yemek ve
meyvalar ikram edilir.
Bu nimetlere rağmen
üzerlerinde bir durgunluk fark edilir, belirli bir bekleyiş havası içinde
bulundukları görülür. O zaman ulu Allah «Ey Kullarım! Burası durgun ve
bekleyiş içinde olunacak bir yer olmadığı halde sizdeki bu durgunluk ve bekleme
hali nedir» diye buyurur. Cennetlikler «Bize yapılmış bir vaad vardı,
şimdi zamanı geldi!» diye cevap verirler.
Bu cevap üzerine Allah Celle
Celâlüh meleklere «Perdeleri yüzlerinden kaldırın!» diye emir buyurur.
Melekler «Ey Rabb'imiz! Bunlar seni nasıl görebilirler, dünyada günah
işlemişlerdi!» derler. Meleklerin bu sözlerine karşılık ulu Allah emrini
tekrar ederek şöyle buyurur: «Perdeleri kaldırın, onlar dünyada iken bana
kavuşmak arzusu ile zikretmişler, secde etmişler ve gözyaşı dökmüşlerdir!»
Perdeler kaldırılır ve
bakarlar, ansızın Allah katında secdeye kapanırlar. O zaman Allah onlara
«kaldırın başınızı, zira burası amel yeri değil, bağış ve mükâfat yeridir» diye
buyurur. Başlarını kaldırınca keyfiyet ölçüleri dışında onlara cemalini
gösterir.
Arkasından sevinçlerini
zirveye çıkarmak üzere onlara şöyle seslenir, «Ey kullarım, selâm üzerinize
olsun! Ben sizden hoşnudum, siz de benden hoşnut oldunuz mu?» Cennetlikler
şöyle karşılık verirler, «Ey Rabb'imiz! Nasıl hoşnut olmayalım ki, sen bize
hiç bir gözün görmediği, hiç bir kulağın işitmediği ve hiç bir insanın
hayalinde canlandırmadığı nimetler verdin!».
Bu konuda ulu Allah Celle
Celâlüh şöyle buyurur:
— Allah onlardan hoşnud oldu,
onlar da Allah'dan hoşnut oldu»
Diğer bir âyette de şöyle
buyurur:
— Rahim olan Rabb'den selâm
vardır (onlara)».
Yorumlar
Yorum Gönder