Kayıtlar

Şol Cennet’in Irmakları

  Şol Cennet’in Irmakları   Şol Cennet’in ırmakları, akar Allah deyu deyu; Çıkmış İslâm bülbülleri, öter Allah deyu deyu...   Salınır Tûbâ dalları, Kur'ân okur hep dilleri. Cennet bağının gülleri, kokar Allah deyu deyu...   Kimi yiyip kimi içer, hep melekler rahmet saçar. İdrîs Nebî hulle biçer, diker Allah deyu deyu...   Altındandır direkleri, gümüştendir yaprakları. Uzandıkça budakları, biter Allah deyu deyu...   Aydan arıdır yüzleri, misk-i amberdir sözleri. Cennet'te Hûrî Kızları, gezer Allah deyu deyu...   Hakk'a âşık olan kişi, akar gözlerinin yaşı. Pür nûr olur içi dışı, söyler Allah deyu deyu...   Ne dilersen Hak’tan dile, kılavuzla gir bu yola Bülbül âşık olmuş güle, öter Allah deyu deyu...   Açıldı gökler kapısı, rahmetle doldu hepisi Sekiz cennetin kapısı, açar Allah deyu deyu...   Miskin Yûnus var yârine, koma bugünü yarına. Yarın Hakk'ın dîvânına, varam Allah deyu deyu...   Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Ne Zaman Anarsam Seni

  Ne Zaman Anarsam Seni   Ne zaman anarsam seni, kararım kalmaz Allah'ım, Sendem gayrı gözüm yaşın, kimseler silmez Allah'ım.   Sensin ismi baki olan, sensin dillerde okunan, Senin aşkına dokunan, kendini bilmez Allah'ım.   Sen yarattın cismi, canı, sensin düzen bu cihanı, Mülk senindir kerem hani, kimsenin olmaz Allah'ım.   Okunur dilde destanın, açılır bağın, bostanın, Sen baktığın gülistanın, gülleri solmaz Allah'ım.   Aşkın bahrine dalmayan, canını feda kılmayan, Senin cemalin görmeyen, meydana gelmez Allah'ım.   Zar olur âşıkın işi, durmaz akar gözün yaşı, Senden ayrı düşen kişi, didarın görmez Allah'ım.   Âşık Yunus seni ister, lütfeyle cemalin göster, Cemalin gören âşıklar, ebedi ölmez Allah'ım.   Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Ahır Zamanda

Ahır Zamanda   Ne günlere kaldık gör de ibret al, Zinalar çoğaldı ahır zamanda, Bilmiyorsan sor da ibret al, Binalar çoğaldı ahir zamanda   Dinini unutmuş namaz kılmayan, Kefereden hiçbir farkı olmayan, İçinde imandan zerre kalmayan, Sineler çoğaldı, ahir zamanda.   İnkârla beslenen yalanı seven, Ecdadı hor görüp, batıyı öven, Kendi tarihine küfredip söven, Çeneler çoğaldı, ahir zamanda.   Saygı iflas etti, güven perişan, Ne helâlleşen var, ne de barışan, Hayırda değil de, şerde yarışan, Haneler çoğaldı ahir zamanda.   Harâminin helâl dersi verdiği, Edepsizin ahlâk dersi verdiği, Zalimlerin vicdan dersi verdiği, Seneler çoğaldı, ahir zamanda.   Kâfidir “Allah ve Şeriat” demen. Gerici ve yobaz olursun hemen. Müslüman kanını emip sömüren. Keneler çoğaldı, ahir zamanda…   Şair: Şamil Ümit

İtler Türedi

  İtler Türedi   Bir acayip oldu dünyanın hali, Siyaha benziyor yeşili alı… Çiçek ektim bitti dikenli çalı, Dost bağında türlü otlar türedi…   Ne akraba belli, ne ana baba, Sadece dünyalık için tüm çaba… Pisleyen çoğaldı yediği kaba, Sahibine üren itler türedi…   Ortalığı sardı sis ile duman, Çok olaylar oldu, çok döndü dümen, Devletin milletin kanını emen, Yavşaklar türedi, bitler türedi…   Bulanık havada ortaya çıkan, Üstünde cehalet, küfür, şirk kokan, Olura olmaza burnunu sokan, Son zamanda aklı kıtlar türedi…   Ya Rabbi! Kalmadı sabrımız gayrı, Kimsenin kimseye olmuyor hayrı, Cadde sokaklarda hep ayrı ayrı, Şeytanlar türedi, putlar türedi…   Muazzam dünyaya taptık tapalı, Mühürlendi kalpler Hakk’a kapalı, Kur’an’dan Sünnet’ten saptık sapalı, Analardan bozuk sütler türedi…   Ramazan Akkaş Şairi Muazzam Nevşehir-Tepeköy

İhtiyarın Şikâyeti

İhtiyarın Şikâyeti   İhtiyarın biri, bir doktora şikâyet etti. “- Dimağım yorgun aklım yerinde değil!”. Dedi. Doktor: “- Akıl zayıflığı ihtiyarlıktandır!”. dedi. İhtiyar: “- Gözlerim de kararıyor!”. dedi. Doktor: “- İhtiyarlıktandır!”. dedi. İhtiyar: “- Sırtım dehşetli ağrıyor.' dedi. Doktor: “- Zavallı dostum ihtiyarlıktan!”. dedi. İhtiyar adam: “- Ne yersem yiyeyim bana dokunuyor, hazmedemiyorum!”. dedi. Doktor: “- Mide zayıflığı da ihtiyarlıktandır!”. dedi. İhtiyar: “- Nefes alırken sıkıntı çekiyorum, nefes darlığım var!”. dedi. Doktor: “- Nefes darlığı da ihtiyarlığın eseridir. ‘İhtiyarlayınca insanda iki yüz türlü dert başlar' dedi. İhtiyar kızarak bağırdı: “- Bre adam Allah Celle Celâlüh, ‘Her derdin bir dermanı var!’ dediği halde neden papağan gibi aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun, sende ne akıl var ne de bilgi nereden gelip sana çattım!”- dedi Doktor gülerek cevap verdi: “- Ey yaşı altmış, işi bitmiş dostum bu kızgınl

Küçük Çocuktaki Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Sevgisi

  Küçük Çocuktaki Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Sevgisi Küçük çocuk Peygamber Efendimizin vefat ettiğini duyunca gözyaşlarını tutamadı Ablasının: “- Peygamber efendimiz çok önceden vefat etti!”   Dediğini duyan küçük kardeşi, gözyaşlarını tutamayarak duygusal bir an yaşadı. Küçük çocuğun "- Ben bilmiyordum, yeni öğrendim. Öyle deme, daha çok ağlayasım geliyor!" dediği anlar, izleyenlerin duygulandırdı...

Kösenin Sakalı...

Kösenin Sakalı...   Vaktin birinde, Anadolu'nun bir yerinde bir bey yaşarmış... Geniş tarlaları, sürü sürü koyunları varmış. Ekilir biçilir, sağılır süzülürmüş ama yetmezmiş... Doğrusu, yanında çalışanlar iyi değillermiş... Dalıp kırpan, çalıp çırpan olursa, bereket mi olur orda… Bey, bakmış ki böyle gitmeyecek... Adamlarını çekip çevirecek, işini alıp devirecek biri gerek... Helâl süt emmiş bir kâhya bulsa, işler yoluna girecek... Haber salmış dört bir yana... Kâhya arandığını duyanlar sökün etmişler... Biri gelmiş, beşi gitmiş, şehlâ gelen şaşı gitmiş... Bey, öyle olur olmaz adama kâhyalık mi verir? Derken, bir akşamüzeri, kösenin biri girmiş içeri... Gençten biri... Selâm vermiş, beyin elini öpmüş ve işe talip olduğunu söylemiş... Bey, köseyi tartıp teraziledikten sonra gözü tutmuş. Ama iyi bir sınavdan geçirmeden de işe almak istememiş... Bey demiş ki köseye: “- Bak oğul... Sen iyi bir delikanlıya benziyorsun Ama kâhyalık zor iştir... Ha demeyle haylanmaz, kur

Ey Oğul!

  Ey Oğul!   Atadan nasihat, sözlerim sana, Mihenk al, özüne yazdır be oğul... Sabırla, hizmet et sen bu vatana, Yoluna ölsen de azdır be oğul...   Dürüst ol, sapma ha, yalan dolana, Tenezzül buyurma, sakın talana, Bir adım fazla git, sana gelene, Metanet, kavgadan uzdur be oğul...   Namertten isteme olsan da muhtaç, Merde minnet etme, kalsan bile aç, Yetimi yoksulu kolla, kucak aç, Onları başında gezdir be oğul...   Herkes ettiğini mutlaka bulur, Ana, baba hakkı deyince bir dur! Ola ki, yanında yaşlanmış olur, Onların yokuşu düzdür be oğul...   Helal lokma kazan, harama dikil, Sanatın bilezik, tecrüben okul, Şiarın dürüstlük, sermayen akıl, Senedin, verilen sözdür be oğul...   Kibirden uzak dur, ben benim deme, Kimsenin ardından gıybet eyleme, Öfkene kapılıp kem söz söyleme, Kötü söz yürekte izdir be oğul...   Mecliste sükut et, haddini aşma, Kapanmış ayıbın üstünü eşme, Kitabı unutup yolundan şaşma, Alnına “mü’mind

10 Yaşındaki Çocuk Almanya'dan Geldi, İslâm'la Şereflendi

Resim
10 Yaşındaki Çocuk Almanya'dan Geldi, İslâm'la Şereflendi Almanya'da yaşayan ve tatil amaçlı Antalya'nın Kaş ilçesinde gelen 10 yaşındaki Alman çocuk İslam dininden ve camilerden etkilenerek Enrico Vittoria Corazza, Kuzey Enes ismini alarak İslâm'la şereflendi. Franco Corazza ve Deniz Corazza çifti, çocuklarının kendi isteği ile Müslüman olmak istediğini ve "Kuzey Enes" ismini almak istediğini belirterek Kaş Müftülüğü'ne müracaat etti. "Ezanı dinlemek bana huzur veriyor!" Kelime-i Şehadet getiren Enes duygularını şöyle anlattı, "- Almanya'daki sınıfımda bir çok Müslüman arkadaşım vardı. İslâmiyet her zaman çok ilgimi çekti. Ben de Müslüman olmaya karar verdim. Camiler çok güzel, ezanı dinlemek bana huzur veriyor. Caminin atmosferi ve orada yapılan dualar çok hoşuma gidiyor." dedi.

Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!

Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!   اَلَّذ۪ينَ يَقُولُونَ رَبَّنَٓا اِنَّنَٓا اٰمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِۚ ﴿١٦﴾ اَلصَّابِر۪ينَ وَالصَّادِق۪ينَ وَالْقَانِت۪ينَ وَالْمُنْفِق۪ينَ وَالْمُسْتَغْفِر۪ينَ بِالْاَسْحَارِ ﴿١٧﴾   (Bunlar), “Rabbimiz, biz iman ettik. Bizim günahlarımızı bağışla. Bizi ateş azabından koru” diyenler, sabredenler, doğru olanlar, huzurunda gönülden boyun büküp divan duranlar, Allah yolunda harcayanlar ve seherlerde (Allah’tan) bağışlanma dileyenlerdir. (Ali İmran Sûresi 16-17) Rabbim en iyisini bilir, doğruyu söyledi...   Bir adamın kalbine 4 kadın yerleşir, Bunlar: 1. Annesi... 2. Eşi... 3. Kız kardeşi... 4. Kızıdır... ·         Birinciyi râzı etmek Allah’ü Teâlâ’nın rızasından geçer... ·         İkinciye ikram etmek Rasulullah Sallâllâhu Aleyhi Vesellem’in vasiyyetidir... ·         Üçüncü ile ilgilenmek bereket vesilesidir... ·         Dördüncüyü terbiye etmek Cennet’e açılan kapıdır...   Annesi