Kayıtlar

İnsanlığı Savaşlardan, Kan ve Gözyaşlarından Kurtarabilmek…

Rusya 18 Mart 2014'te Kırım’ı işgal etti; bütün dünya sessiz kaldı. O zaman ABD, AB, BM, Nato… Neredeydi? 21.02.20022 tarihinde de Ukrayna’nın Donetsk ve Luhansk bölgelerini işgal etti. ABD, AB, BM, Nato… ne yapacak? Kınamadan öteye gidemeyecek ve sessiz kalacaklar… Zaten ABD, AB ve diğer dünya ülkelerinin ekonomik çıkardan başka düşündükleri hiçbir şey yok… Muhtemelen Rusya, ABD, AB ve diğer egemen ülkeler bu tür işgal ve savaşlara devam edecekler; savaşların biri bitip, biri başlayacak; kan gözyaşı ve acılar artarak sürüp gidecek… Bu kısır döngü hiç bitmeyecek… Dünyada kalıcı bir barış sağlanması isteniyorsa dernal Birleşmiş Milletlerin bugünkü yapısı değiştirilmelidir. 5 Güvenlik Konseyi ülkesi haksız yetkilerinden vazgeçmeli, diğer ülkelerle eşit olduklarını ilan etmeli; acil bir Birleşmiş Milletler yasası çıkarılarak “adil ve kalıcı yeni bir BM yapısı” oluşturulmalıdır. Rusya kabul etmezse günvenlik konseyinden ve BM’den derhal çıkarılmalıdır. Dünyadaki küçük büyük bütün devl

İyilik Ve Kötülük

Vâbisa ibni Ma’bed Radıyallahu Anh diyor ki: Rasûlullah Sallallahu Aleyhi Vesellemi ziyarete gittim. İçimdeki niyetim de bugün Rasûlullah Sallallahu Aleyhi Veselleme iyilik ve kötülük adına ne kadar bilgi varsa hepsini sormaktı. Huzuruna gittiğimde baktım ki insanlar etrafını çevirmiş, kalabalık bir grup vardı. Ben de insanların omzunu yara yara onun yanına kadar gittim. Bu sefer rahatsız olanlar: “- Vâbısa, uzak dur!” diye sitem ettiler. Herhâlde Ashab-ı Kiramın bir kısmı da Rasûlullah’a böyle yaklaşmakta olan birinden şüphe etmiş olacaklar ki: “- Arkadaşlar, ben Vâbısa’yım. Korkmayın, Rasûlullah’tan daha çok kimseyi sevmiyorum!” dedim. Bunun üzerine Rasûlullah Sallallahu Aleyhi Vesellem: “- Vâbısa, yaklaş bakalım!” buyurdu. Ben de bundan cesaret bularak Rasûlullah aleyhisselama yaklaştım ve oturdum. Dizimi mübarek dizlerine değdirecek kadar yanına yanaştım. Bana buyurdu ki: “- Vâbısa, söyleyeyim mi sana neden gelmek istediğini yoksa sen mi soracaksın?” “- Buyu

Mutlu Olmak İçin Evlenin…

  Yaklaşık 2 yıl önce Evlenmiş bir adamın evlilik sürecinde yaşadıkları ve bekârlara tavsiyeleri. Yaşım 30’a yaklaşınca ailem ve akrabalarım Daha ne zaman evleneceksin” baskılarını artırdılar. ... Sürekli olarak bir tanıdık kız tavsiyeleri vardı. Sonunda yakın bir arkadaşımın tavsiyesiyle, biriyle görüşmeye karar verdim... Bir akşam arkadaşımın benimle görüştürmek istediği hanımefendiyle dışarıya çıktık. Sakin efendi bir kızdı... Kafalarımız ilk dakikadan itibaren uyuştu... Evlenme fikri iyiden iyiye kafama yerleşti... Ailelerimiz de hemen hemen aynıydı... Ortalama geliri olan mütevazı yaşan insanlardı... Evlilik konuları açıldığında kendisinden önce evlenen arkadaşlarının nasıl evlilik teklifleri aldıklarından bahsediyor, her detayını uzun uzun anlatıyordu. Sürprizler, organizasyonlar, balonlar, lüks restoranlar, pahalı tektaş yüzükler vs. vs… aslında birçoğu romantik filmlerdeki ya da dizilerdekinin aynısıydı. Muhtemelen kendisi de böyle şeyler bekliyordu... Son

Hazreti Dâvûd-i Tâî Rahmetullahi Aleyh Buyurdular ki:

·      “Her nefs, dünyâdan susuz olarak gidecektir. Ancak Allahü teâlâyı zikreden kullar bundan müstesnadır.” ·      “Uzun emele dalan bir kul, üzerindeki kul borçlarını unutur ve tövbe etmeyi sonraya bırakır. Siz böyle yapmayınız.” ·      “Her an kusur ve günahları çoğalan, kabahatları yenilenen bir kul, nasıl olur da üzülmez.” ·      “Dünyâya düşkün olan kimsenin, insanlardan ayrı yaşamasının (uzlete çekilmesinin) bir faydası olmaz. Dost ve yoldaşı Allahü teâlâ, nasîhat edeni Kur’ân-ı kerîm olmayan kimse, şüphesiz yolu şaşırmıştır. Onun uzleti uygun değildir.” ·      “Benim uzlete (yalnızlığa) çekilişimin sebebi, büyüklere hürmetin kalktığını görmem, arkadaşımın bana kızdığı zaman, beni kötülemek için birçok ayıplarımı sayıp döktüğünü müşâhede etmem olmuştur.” ·      “Dünyâyı sevenler, dünyalıkları için âhıretlerini terk ediyorlar. Sen, Allahü Teâlâ’nın emirlerini yapabilmek için dünyâyı terk et.” ·      “Nefsimin hiç bir amelini güzel bilmedim ve karşılığında sevâb umm

Utanılmaya En Çok Lâyık Olan Allah’ü Teâlâ’dır

  Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Allah ve melekleri, Peygamberine sâlat ederler. Ey İman edenler! Siz de ona sâlat edin; tam bir teslimiyetle selam verin." “Ahzab; 56”   Ebu Hureyre Radiyallahu Anh'dan rivayetle Hz. Peygamber Sallallahu Aleyhi Vesellem   şöyle buyurmuştur: "- Haya imandandır iman da cennettedir. Çirkin ve kötü sözler bâtıldandır. Bâtıl da cehennemdedir." (Tirmizi)   Behz bin Hakim'in babasına dayanarak naklettiğine göre, dedesi bir gün Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem'e: "- Ya Rasulallah! Avret yerlerimizi kimlerden saklayacağız, kimlerden saklamayacağız?" diye sordu. Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem: "- Avret yerlerini, eşinle cariyenden başka herkesten sakla!" buyurdu. Adam da: "- Ya Rasulallah! Ya hiç kimsenin olmadığı bir yerde olursak?" dedi. Hz. Peygamber Sallallahu Aleyhi Vesellem ona şöyle cevap verdi: "- Allah’ü Teâlâ, k

Hadis-i Şeriflerde Ahmaklık Hakkında Buyuruluyor ki:

·      “Kâfirlere “Müslümanların inandığı gibi siz de inanın” denilince, “Biz o sefihler, o ahmaklar gibi iman eder miyiz hiç?” derler; halbuki asıl ahmak kendileridir.” (Bekara 13) ·      “Akıllı, nefsine uymaz, ibadetlerini yapar, ahmak olan da nefsine uyar, günah işler, sonra da Allah affeder diye ümit eder.” (Tirmizi) ·      “Akıllı, Allah’a ve Peygamberine inanıp ibadetini yapan kimsedir.” (İbni Muhber) ·      “Günah işleyenin bir aklı gider, bir daha geri dönmez.” (İ. Gazali) ·      “Ahmak, ahmaklığından fâsıkın günahından daha büyük sıkıntıya düşer.” (Hakim) ·      “Ahmak olanla ilgini kes.” (Beyheki) ·      “Akşam üstü uyumak ahmaklıktır.” (İ. Maverdi) ·      “Sofradan düşen kırıntıyı yiyen fakirlik görmez, çocukları da ahmak olmaz.” (İ. Neccâr) ·      “Mümin sert değildir. Yumuşaklığından dolayı ahmak zannedilir.” (Deylemi) ·      “Ahmaklığın en kötüsü, Müslümanlığı bırakıp, başka dine meyletmektir.” (Deylemi)

İslâm Âlimleri Ahmaklık Hakkında Buyuruyor ki

·      Ahmakla arkadaşlıktan sakın. Çünkü, sana iyilik edeyim derken, zararı dokunur. (Hazret-i Ömer) ·      Dişi ile tırnak uçlarını ısırmak ahmaklık alametidir. (Hazret-i Ali) ·      Ahmaklar arasında bulunan horlanır, âlimler arasında bulunan hürmet görür. (İmam-ı Cafer-i Sadık) ·      Dünyayı ele geçirmek için Ahireti [dinini] vermek ahmaklıktır. Yaratıkların en ahmağı nefstir. Çünkü her isteği kendi aleyhinedir. (İmam-ı Rabbani) ·      Kaza borcu varken, nafile kılmak ahmaklıktır. (Hazret-i Ebu Bekir, Seyyid Abdülkadir-i Geylani) ·      Ahmaklığın alameti, kendi aybını bırakıp, başkasının aybıyla uğraşmaktır. (Sırri-yi Sekati) ·      Ve ma cevab-ül ahmak-ı illes sükut=Ahmağa verilecek en güzel cevap ancak sükuttur. (İbni Hibbân) ·      Nefsin arzuları peşinde koşan ahmaktır. (Muhammed Masum Faruki) ·      Hatasında ısrar eden ahmaktır. (Seyyid Abdülhakim Arvasi)   ·      Nefs, yarat ı klar ı n içinde en ahmak olanıdır. Hep kendi zararını ister. Onun yakasını bır

Peygamberimizin İblîs’e Suâlleri

Malûm olduğu üzere “Şeytân”: “Kovulmuş, uzaklaştırılmış”, “Allahü teâlânın ‘Âdem’e secde ediniz’ emrine, kibir ve gurûru sebebiyle isyân edip, karşı geldiği için, O’nun rahmetinden uzaklaştırılan varlık, İblîs” manâlarında kullanılmaktadır. Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerîmde (meâlen) buyurdu ki: “Şeytân, insana çok şeyi söz verir ve birçok şeyi hâtırlatır. Şeytânın söz verdiği şeylerin hepsi yalandır.” (Nisâ, 121) “İblîs” ise: “Şeytânın isimlerinden biri veya şeytânların reîsi” anlamındadır. Allahü teâlâ yine Kur’ân-ı Kerîm’de (meâlen) buyurdu ki: “Onu hâtırla ki meleklere, ‘Âdem’e secde edin’ demiştik de, İblîs’ten başka bütün melekler hemen secde etmişlerdi. Ancak İblîs yüz çevirip, kibirlendi ve kâfirlerden oldu.” (Bakara, 34) [İblîs, melek değil, cin tâifesindendir.] “Allahü teâlâ, İblîs’e; ‘Ben sana secde ile emretmiş iken, seni secde etmekten alıkoyan neydi?’ buyurdu. İblîs şöyle dedi: ‘Ben Âdem’den hayırlıyım; çünkü beni ateşten, onu ise çamurdan yarattın.’ ” (A’râf, 12)

Hikmet Ehli Zatlar Ahmaklık Hakkında Buyuruyor ki:

·      Müslümanlığı bırakmak, yani dinsiz olmak ahmaklığın en kötüsüdür. ·      Aklı olan karı koca, birbirini üzmez. Hayat arkadaşını üzmek, incitmek, ahmaklık alametidir. ·      Akıllı ile istişare galibiyet, ahmakla istişare mağlubiyettir. ·      Ahmağın kalbi ağzında, akıllının dili kalbindedir. Yani ahmak sır saklayamaz, akıllı sırrı ifşa etmez. ·      Ahmağın üç alameti vardır: Farzlarda tembellik, abesle iştigal ve yaratıklara eziyet etmek. ·      Günah işlemeye devam eden kimse unutkan olur, ahmaklaşır, aklı da azalır. ·      Aklımız sınırlıdır. Aklın eremediği şeyleri akıl ile anlamaya kalkışmak ahmaklık olur. ·      Ahmağa nasihat kâr etmez. ·      Bir arpa tanesini, bir karıncayı yaratmaktan aciz olanın, kâinatın tesadüfen meydana geldiğini, bir yaratıcının bulunmadığını sanmasından daha büyük ahmaklık olur mu?

İnsanların Seni Ne Kadar Çabuk Unutacaklarını Bilseydin!!!

Resim
  أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِۜ وَنَبْلُوكُمْ بِالشَّرِّ وَالْخَيْرِ فِتْنَةًۜ وَاِلَيْنَا تُرْجَعُونَ   Euzübillâhimineşşeytânirracîm Bismillâhirrahmânirrahîm. Her nefis mutlaka ölümü tadacaktır. Biz sizi, gerçek değerinizi ortaya çıkarmak için şerle de hayırla da imtihan ediyoruz. Sonunda zâten bize döneceksiniz. (Enbiyâ Sûresi, 35)   Vefatından sonra insanların seni ne kadar çabuk unutacaklarını bilseydin, kesinlikle hayatını Allah’ü Teâlâ’dan başkasını razı etmek için yaşamazdın! İmâm-ı Gazâlî (Kuddise Sirrûh) Yâ Rabbi! Bütün nefeslerimizi rızâ-i ilâhi için alıp vermemizi nasip eyle!

Biraz da Namaz Kılsak

Bir gece Ebu Musa el-Eş'arî Radiyallahü Anh yatsı namazından sonra Hz. Ömer Radiyallahü Anh'ın yanına geldi. Hz. Ömer Radiyallahü Anh: "- Bu saatte ne arıyorsun?" diye sordu. Ebu Musa Radiyallahü Anh: "- Seninle konuşmak için geldim" dedi. Hz. Ömer Radiyallahü Anh: "- Konuşmak için vakit geç değil mi?" deyince de: "- Fıkhî bir meseleyi görüşmek istiyordum" karşılığını verdi. Bunun üzerine oturdular ve uzun bir süre konuştular. Bir ara Ebu Musa Radiyallahü Anh: "- Ey Mü'minlerin Emîri! Biraz da namaz kılsak" diyecek olduysa da Hz. Ömer Radiyallahü Anh: "- Biz zaten şu anda namazdaymışız gibi sevap kazanıyoruz" diyerek konuşmayı sürdürdü. [Hz. Ömer Radiyallahü Anh: Böylece ilmin önemini vurgulamış oldu.] (Kenz)

Peygamberimiz Aleyhisselâm’ın “Cennete Giremez” Buyurduğu Bazı Hadis-i Şerifler

Peygamberimiz Aleyhisselâm’ın “Cennet’e Giremez” Buyurduğu Bazı Hadis-i Şerifler ·       “Yaptığı iyilikleri başa kakan, Cennet’e giremez.” (Tirmizi) ·       “Cimri, Cennet’e giremez.” (Deylemi) ·       “Faiz yiyen, Cennet’e giremez.” (Hâkim) ·       “Kölesine kötü davranan, Cennet’e giremez.” (Tirmizi) ·       “Yetim malı yiyen, Cennet’e giremez” (Hâkim) ·       “Hayâsız, Cennet’e giremez.” (Deylemi) ·       “Alkolik olan, Cennet’e giremez.” (Hâkim) ·       “Erkeklere benzemeye çalışan kadın, Cennet’e giremez.” (Nesai) ·       “Ana babasına asi olan, Cennet’e giremez.” (Nesai) ·       “Fuhuş söyleyen, Cennet’e giremez.” (Ebu Nuaym)

Peygamberimiz Aleyhisselâm’ın “Mümin Değildir” Buyurduğu Bazı Hadis-i Şerifler

  ·      “Komşusu açken tok yatan, mümin değildir.” (Buhari) ·      “Komşusu kötülüğünden emin olmayan kimse, mümin değildir.” (Buhari) ·      “Malına veya çoluk çocuğuna zarar verir korkusuyla komşusuna kapısını kapatan, onunla görüşmeyi kesen, mümin değildir.” (Harâiti) ·      “Kendisi için sevdiği şeyi, komşusu veya arkadaşı için sevmeyen mümin değildir.” (Müslim) ·      “Fuhuş konuşan mümin değildir.” (Buhari) ·      “Belayı nimet, rahatı musibet saymayan, mümin değildir.” (Taberani) ·      Kendisi için sevdiğini, kardeşi için sevmeyen mümin değildir.” (Buhari) ·      “Zina eden, şarap içen ve hırsızlık eden o anda mümin değildir.” (Buhari) ·      “Emanete riayet etmeyenin imanı yoktur.” (Taberani) ·      “Merhametli olmayanın imanı olmaz.” (Taberani) ·      “Başkasının karısını, kızını ayartan bizden değildir.” (İ. Ahmed) ·      “Müslümana zarar veren, hile yapan, bizden değildir.” (Müslim) ·      “Bizi aldatan bizden değildir.” (Taberani) ·      “İlim