Kayıtlar

Gıybet Ve Dedikodu Hakkında Büyüklerimiz Nasıl Davranıyorlardı?

  Gıybet Ve Dedikodu Hakkında Büyüklerimiz Nasıl Davranıyorlardı?   Bir adam; Vehb bin Münebbih Kuddise Sirrûh'a; Falanca adam senin hakkında konuştu dedi.   Hz Vehb Kuddise Sirrûh dedi ki; Şeytan senden başka elçi bulamadı mı?   Bir adam; Ali bin Hüseyin Radiyallahü Anh'a Falanca adam senin hakkında konuştu dedi.   Ali bin Hüseyin Radiyallahü Anh dedi ki; eğer benim hakkımda söyledikleri doğru ise Allah’ü Teâlâ beni affetsin. Eğer doğru değilse Allah’ü Teâlâ onu affetsin.   Bir adam; İmam Şafi Rahmetullahi Aleyh’e Falanca adam senin hakkında konuştu dedi.   İmam Şafi Rahmetullahi Aleyh dedi ki; Eğer doğru diyorsan sen dedikoducusun. Eğer yalan söylüyorsan sen fasıksın   Bir adam; bir âlime Falanca adam senin hakkında konuştu dedi.   Âlim dedi ki; O bana ok attı ama isabet ettiremedi. Sen ise oku getirip kalbime sapladın.   Bir adam; Bir âlime falanca adam senin hakkında konuştu dedi. Âlim dedi ki; Üç cinayet işledin; Kardeşim ile aramı bozdu

Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’in En Önemli Tavsiyelerinden 7’si Şunlardır:

  Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’in En Önemli Tavsiyelerinden 7’si Şunlardır:   1 – Nimetlerin adil bir şekilde bölüşümü, infak, sadaka, fakirlere ve yoksullara yardım, 2 – Bitki ve hayvanların yaşam ve gelişim haklarının güvence altına alınıp korunması, ekolojik dengenin tahrip edilmemesi, 3 - Su kaynaklarının ölçülü ve bilinçli kullanımı, 4 – Kurak bölgelerin sulandırılması, ağaçlandırılması ve yeniden tabiî hayatın canlandırılmasının sağlanması, 5 – Çevreyi temiz tutmak,    6 – Ormanlık alanların korunması, yeni ormanlık alanlar kurulması, 7 – Şehirleşmenin planlı bir şekilde yapılması, şehir inşasının ve mimarinin belli bir ölçü ve ahenge göre düzenlenmesi.   Şu ibretâmiz hikmete bakın ki, bugün dünyanın ve insanlığın en büyük 7 sorunu ise şunlardır: 1 – Açlık ve yoksulluk, 2 – Ekolojik dengenin tahrip edilmesi, 3 – Su kaynaklarının yetersiz oluşu ve bilinçsiz kullanımı, 4 – Çölleşme, 5 – Çevre kirliliği, 6 – Orman yangınları, 7 – Çarpık şehi

Ahlâki İlkeleri İçeren Ayet-i Kerimeler

  Ahlâki İlkeleri İçeren Ayet-i Kerimeler Kur’an-ı Kerim mealinden, ahlâki ilkeleri içeren ayetleri yazımızın devamından okuyabilirsiniz. Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem, güzel ahlakı tamamlamak için yüce bir ahlak üzere gönderilmiştir. Müslümanların da ahlaklı olması gerekir.   Kuran’ı Kerim’de yer alan ahlaki değerler ve ilkeler içeren ayetler şu şekildedir:   “Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez.” (Nisâ Sûresi, 36)   “Şüphe yok ki Allah zerre kadar haksızlık etmez. (Kulun yaptığı iş, eğer bir kötülük ise, onun cezasını adaletle verir.) İyilik olursa onu katlar (kat kat arttırır), kendinden de büyük mükâfat verir.” (Nisâ Sûresi, 40)   “Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının; çünkü bazı zanlar güna

Kur’an-ı Kerim'in Ortaya Koyduğu Başlıca Ahlaki İlkeler:

  Kur’an-ı Kerim'in Ortaya Koyduğu Başlıca Ahlaki İlkeler:   ·      Güzel söz söylemek, ·      Yalan söylememek, ·      Haramdan kaçınmak, ·      Zinadan uzak durmak, ·      Dedikodu, gıybet ve iftira etmemek, ·      Yaşlılara ve ana, babaya hürmet etmek, ·      Allah'a ve Peygamberlerine itaat etmek, ·      Tevazu sahibi olmak, ·      Alçak gönüllü olmak, ·      Bir cana kıymaktan kaçınmak, ·      Allah'ın yaratmış olduğu her şeye saygı duymak, ·      Adil olmak, ·      Dürüst olmak, ·      İffetli olmak, ·      Emanete sahip çıkmak, ·      Verdiği sözü tutmak, ·      Yardımlaşmak…

Zamanın En Değerli Hazinendir

Zamanın En Değerli Hazinendir Zamanın “en değerli hazine” olduğunu, elimizden gittikten sonra tekrar kazanamayacağımız tek değer olduğunu biliriz. Ancak her zaman bu gerçeğe göre hareket ettiğimiz söylenemez. Zamanın değerini bilmek, onu ölçülü ve verimli kullanmakla olur. Bu da planlı, programlı olmayı gerektirir. Günübirlik/plansız, olayların akışına terk edilmiş bir hayat anlayışı Kur’an-ı Kerim’in ‘dünyayı imar’ ilkesine aykırıdır. Dünyayı imar hedefi, dünyada insanca bir hayat yaşama imkânı yakalayarak ‘iyi kul’ olmaya zemin hazırlamaktır. Bu da zamanın planlı ve verimli bir şekilde kullanılmasını zorunlu kılar. Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vessellem, uzun bir ömür yaşadığı hâlde ebedi mutluluğu kazanmayı başaramayan kimsenin mazeretlerinin geçersiz olacağını bildirmiştir. Sınırlı ve sonlu olan hayatımızda sınırsız ve sonsuz mükâfatları kazanabilmenin ve dünya hayatında başarılı olabilmenin yolu, zamanı doğru ve verimli kullanmaktan geçer. Peygamberimiz Sallallahü A

İşlenen Ameller Ahirete Göçmüş Tanıdıklarına Gösterilir

  İşlenen Ameller Ahirete Göçmüş Tanıdıklarına Gösterilir   Ebû Eyyûb el-Ensârî Radiyallahü Anh İstanbul seferine çıktığında bir vâize rastladı. Vâiz şöyle diyordu:   “‒ Kişi sabahleyin bir amel işlediğinde akşamleyin o ameli âhirete göçmüş olan tanıdıklarına gösterilir. Akşam bir amel işlediğinde o da sabahleyin âhiretteki tanıdıklarına arzedilir.”   Ebû Eyyûb el-Ensârî Radiyallahü Anh ona:   “‒ Ne dediğine dikkat et!” dedi. Vâiz:   “‒ Vallahi durum aynen benim dediğim gibidir!” deyince:   Ebû Eyyûb el-Ensârî Radiyallahü Anh:   “‒ Allâh’ım! Vefatlarından sonra yaptığım amellerimle beni dostlarım Ubâde bin Sâmit ve Saʻd bin Ubâde’nin yanında rezil etmenden sana sığınırım!” diye niyâzda bulundu.   Bunun üzerine vâiz ona şöyle dedi:   “‒ Vallâhi Allah Teâlâ bir kuluna velâyet lûtfederse onun ayıplarını setreder ve onu en güzel amelleriyle senâ eder.” dedi. (İbn-i Ebî şeybe, Musannef, VII, 238/35658)   Ayyâd el-Havvâs, Filistin vâlisi İbrahim bin Sâ

Edebi Kimden Öğrendin?

  Edebi Kimden Öğrendin?   Hz. Lokman Aleyhisselâm'a “- Edebi kimden öğrendin?” Diye sormuşlar, “- Edepsizlerden!” Demiş; “- Onlarda görüp de beğenmediğim hareketleri yapmaktan sakındım." Gözlerimiz, herkesi görür ama kendimizi göremez. Başkasının hatasını görürüz fakat kendi hatamızı göremeyiz. Ne kadar şükretsek azdır. Müslüman bir ülkede yaşıyoruz, bütün imkânlara sahibiz ve kıymetini bilmiyoruz. Ölüm en güzel nasihat iken hiç ölmiyecekmişiz gibi yaşıyoruz. Lokman Aleyhisselâm’ın bu sözlerinden de çok duygulandım.

Cennet’e Götürecek Bir Amel

  Cennet’e Götürecek Bir Amel Kavmi, İsa Aleyhisselâm'a dedi ki: “- Bizi Cennet’e götürecek bir amel göster!” Hz. İsa Aleyhisselâm: “- Konuşmayın!” Dedi. Kavmi: “- Buna gücümüz yetmez.” İsa Aleyhisselâm: “- Öyleyse konuştuğunuz faydalı olsun!” Dedi

Maskeleri Düştü!

  Maskeleri Düştü! Tayyip Erdoğan’ın bu ülkedeki en büyük icraatı, Osmanlı’nın yıkılmasına çok az kala, startı verilip bir buçuk asırdır aralıksız devam eden maskeli baloya son vermesi ve tüm maskeleri düşünmesidir... ·         Bizler Türkiye’nin bağımsız ve özgür bir ülke olmadığını... ·         CHP’nin bir parti olmadığını… ·         Sanatçıların sanatçı olmadığını... ·         Gazetecilerin gazeteci olmadığını... ·         Bilim adamlarının bilim adamı olmadığını... ·         Tam bir asır boyunca ülkemizi, Türklerin değil Selanik’ten ve Bulgaristan’dan ülkemize göçen Sabetayist Yahudi göçmenlerin yönettiğini… ·         Ülkenin en kıdemli mevkilerinde ve yönetim mekanizmalarında bu Sabetayist göçmenlerin görevlendirildiğini... ·         Eğitim sistemimizin Yahudilerin elinde olduğunu… ·         Bu ülkede belli mevkilerde görev almanın başarıya değil aile kütüğüne bağlı olduğunu… ·         Milli bayram diye bize kutlattırılan bayramların Avrupa ülkelerinde kutlan

İmam-ı Gazali Rahmetullahi Aleyh'in Son Şiiri

  İmam-ı Gazali Rahmetullahi Aleyh'in Son Şiiri   Beni öldü gören ve ağlayan dostlarıma, Şöyle söyle, üzülen din kardaşlarıma,   Sanmayınız ki sakın, ben ölmüşüm gerçekten, Vallahi sizde kaçın buna ölüm demekten,   Ben sadrın içindeyim bu ceset ise bana, Ev gibi; gömlek gibi örtü olmuştu cana,   Ben bir inciyim, örtümse bir sedeftir, Sübhan ile ülfetim, beni beri etmiştir,   Bir sabah aranızda, bir ölü gibiydim, Ve bir müddet yaşadım sonra da kefen giydim.   Anlayınız sırrımı, onda bir haber vardır, Ve bilin ki sözümün altında ki manadır.   İşte rıhlet eyledim, geri size bıraktım, Dünyada ki yurdumu hayalimden çıkardım.   Sanmayınız ki ölüm, hemen daim ölmektir, Aslında bir hayattır ve yüce bir hedeftir.   Düşünmeyin ki ölüm, azap elem çekmektir, O, sadece bir evden, başka bir eve geçmektir.   Azığınızı alın ve yola hazırlanın, Eğer aklınız varsa başka şeye kanmayın.   Bana rahmet okuyun, rahmet olunasınız, Biz gitti

Uyumadan Önce Yapılacak Sünnetler Okunacak Dualar

Uyumadan Önce Yapılacak Sünnetler Okunacak Dualar Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem'n gece uyumadan önce okuduğu ve bizlere de öğütte bulunduğu dua ve sureler bizler de kendimize alışkanlık haline getrimleyiz. Uykuyu bile bizlere ibadet haline getirebilecek güzel ameller var iken bu durumdan istifade etmek gerekir. Gece yatmadan önce okunacak dua ve sureler ile Allah'a sığınmak ise yapılacak en güzel iştir. Peygamberimin okuduğu gece duaları ve zikirler… Bir saniye sonrasında bile ne olacağımızın ya da yaşayacağımızın garantisini veremez iken yaşadığımız süre zarfında salih ameller işleyerek Allah Celle Celâlüh'un gönlünü hoş etmek bizler için önemli olmalıdır. Gece ve gündüzün ardarda birbirini takip ettiği zamanda uykuyu bizlere dinlenmemiz için veren Allah Celle Celâlüh, Kuran-ı Kerim’de Nebe Sures, 9' da “Uykunuzu size bir dinlenme vasıtası yaptık.” buyrulmak da ve bunun da bizler için ne kadar büyük bir nimet olduğunu apaçık görmekteyiz. Başta yaşantıs

İnsanlar Bedeni Ölenlere Ağlıyorlar da Kalbi Ölenlere Ağlamıyorlar!

  İnsanlar Bedeni Ölenlere Ağlıyorlar da Kalbi Ölenlere Ağlamıyorlar! İnsan en çok; zelzele, tsunami, savaş, yangın gibi can kaybının fazla olduğu maddî felâketlerden korkar. Fakat esas korkulması gereken şey, kalbî hayata zehir serpen günahlardır. O günahlar sebebiyle kabir ve âhirette karşılaşılacak dehşetli manzaralardan korkulmalıdır. İnsanlar bedeni ölenlere ağlıyorlar da kalbi ölenlere ağlamıyorlar! Mevlânâ Hazretleri buyurur: “İnsanların çoğu, bedenlerinin ölümünden korkarlar. Asıl korkulması gereken husus, kalplerin ölümüdür.” Kur’an’ı Kerim’de bir ayette mealen, “Allah sizlerin mallarınıza, güzelliğinize bakmaz ancak sizlerin kalplerine bakar. Gönlünüzdekini bilir.” buyuruyor. Yani bir Müslüman için önemli olan Allah’a yakınlaşmak için çırpınan ve Muhabbetullâh’ı barından bir kalp her şeyden önce gelir. En büyük korkusu ise kalbin kararması yani ölmesidir. İnsan en çok; zelzele, tsunami, savaş, yangın gibi can kaybının fazla olduğu maddî felâketlerden korkar. Fakat