Kayıtlar

İhlas Suresi’nin Fazilet ve Sırları

İhlas Suresi’nin Fazilet ve Sırları Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yolculuğa çıktığı zaman şöyle buyururdu: “Sizden herhangi bir kimse bir gecede Kuran’ın üçte birini okumaktan aciz midir?” Ashabı Kiram (Radıyallahü Anhüm): “Kuran’ın üçte birini nasıl okuyabilir(iz)” diye sordular. Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Kul hüvallahü Ehad üçte birine denktir.”(1) Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: “Canımı gücü ve kuvveyitle elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, bu sure Kuran’ın üçte birine denktir.”(2) Ebu Hureyre (Radıyallahü Anh) anlatıyor: Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yanımıza geldi ve: “Size Kuran’ın üçte birini (200 sayfasını) okuyayım” buyurdu. Arkasında da “Kul Hüvellahü ehad…” diyerek bütün sureyi bitirinceye kadar okudu.(3) Ebu Saîd el-Hudri (Radıyallahu Anh) anlatıyor: Bir adamın İhlas suresini tekrar tkerar okudğunu gördüm. Hemen ertesi gün Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)’e giderek durumu anlattım

Misafir Rızkı ile Gelir

Misafir Rızkı ile Gelir Misafirperver bir sahabi vardı. Hanımı ise her gün kocasının yanında birkaç misafirle gelmesine tahammül edemez ve kocasına: -Sen her gün birkaç misafirle geliyorsun, gelen misafirler, çocuklarımızın rızıklarını yiyorlar, der. Kocası, aldırış etmez eve gelirken her gün yanında birkaç misafir getirmekte devam eder. Kadın sahabi dayanamayıp, gider durumu Resûlullah’a:: -Ya Resûlallah! Kocam her akşam eve birkaç misafir getiriyor, böylece de kocamın kazandıkları hep misafirlere gidiyor. Bir gün hastalanıverse, açlıktan ölmekten korkarım, der.. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem kadının kocasını, huzuruna çağırtır, durumu birde ondan dinler. Sahabi: -Ben misafirsiz edemem! Soframda misafir olması, bana neş’e ve bereket veriyor, der. Bu sefer Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem kadına, bundan sonra fazla değil, bir misafire razı olup olmadığını sordu. Kadın buna da razı olmayarak: -Ben çocuklarımın rızkını başkalarının yemesine rı

Resûlullah Sallallahü Aleyhisselâm’ın dilinden Kur’ân-ı Kerim

Resûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem’ın dilinden Kur’ân-ı Kerim Ebû Hureyre Radiyallahü Anh şöyle demiştir: Cebrâil Aleyhisselâm her sene (Ramazanda) Kurân-ı Kerîm’i Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’a bir defa arz eder, okurdu. Vefat ettiği sene iki kere arz etti, okudu. (Buhârî) İmâm-ı A’zam bu hadisten yola çıkarak, her Müslümanın senede iki kere Kurân-ı Kerîm’i, hatmetmesi gerektiğine hükmetmiştir. Haftada bir cüz okuyan bir kimse ortalama olarak bu hükmü yerine getirmiş kabul edilebilir. وَعَنْ أَب۪ي ذَرٍّ رَضِيَ ا للّٰهُ عَنْهُ قَالَ: قَالَ رَسُولُ ا للّٰهِ صَلَّى ا للّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّكُمْ لَا تَرْجِعُونَ إِلَى ا للّٰهِ بِشَيْءٍ أَفْضَلَ مِمَّا خَرَجَ مِنْهُ يَعْنِي الْقُرْآنَ . رَوَاهُ الْحَاكِمُ وَصَحَّحَهُ وَرَوَاهُ أَبُو دَاوُدَ ف۪ي مَرَاس۪يلِه۪ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ Ebû zer Radiyallahü Anh Peygamberimizin Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: “Siz, Allah’ın huzuruna, O’nun kelâmı Kurân-ı Kerîm’den

İlim Öğrenmek Ve Öğretmek

İlim Öğrenmek Ve Öğretmek 95. Sayı İrfan Zakir ÇETİN İlim, insanın dinine ve dünyasına yarayan ve sistematik hale getirilmiş veya getirilebilecek olan her türlü bilgi demektir. İnsanın ulaşabildiği bütün mükemmelliklerin ve başarıların esasıdır. İlim, iman ve İslamiyet’in temeli, dünya ve ahiret saadetinin vesilesidir. Zira bir insan ancak iman ve İslamiyet’in şartlarını bilirse onlara inanır. İnsan, ibadetin gerekliliğini ve nasıl yapıldığını bilmeden o ibadeti yapamaz. Dünya işlerini başarmak da ilim ve bilgi ile mümkündür. Ticareti bilmeyen birisi, o işi başaramaz. Dünyada bizim için faydalı olan bütün işlerdeki başarı, o işleri bilmemiz nispetindedir. Ömer ibni Abdülaziz de “Cahil adamın yaptığından daha çok bozduğu olur” demiştir. Bütün ilimlerin ve bilgilerin başında ‘marifetullah’ denilen Allah’ı tanımak gelir. Zira İmamı Rabbani’nin de söylediği gibi, her şey Allah’ın güzel isimlerinin tecellisinden oluşmuştur. Bu açıklamalardan anlaşılıyor ki, insanlık için bütün m

Resûlullâh Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz’i Sevmenin Alâmetleri

Resûlullâh Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz’i Sevmenin Alâmetleri ·      Bir kimse, şayet birini, hakikaten, seviyorsa; kayıtsız şartsız ona uyar ve ona, aslâ muhâlefet etmez ve onun emirlerini hoş görür ve onun tekliflerine de razı olur. Ona uymak, Allâh’ü Teâlâ’nın açık emridir. Bu açık emirlerin sayısı Kur’ân-ı Kerîm’de pek çoktur. Bu emirlerden birisi, Âl-i İmrân: 31’de: “Habîbim de ki: Eğer siz Allah’ı seviyorsanız, hemen bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Zira Allah, çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.” diye beyan olunmuştur. ·      Resûlullâh Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz’in emri ve tavsiyelerini, kendi arzularına tercîh etmektir; ya’ni, kendi arzularını O’nun emir ve tavsiyelerine göre ayarlamaktır. ·      Allâh’ın rızâsını kazanmanın da ancak, her husûsta Resûlullâh Sallallahü Aleyhi Vesellem’e ittiba’ etmek olduğunu bilerek, Allâh’ın rızâsını kulların rızâsına tercîh etmek, ya’ni rızâ-yı İlâhî uğruna, kulların rızâsını ipt

Namaz Ve Önemi

Namaz Ve Önemi اُتْلُ مَا أُوحِيَ إِلَيْكَ مِنَ الْكِتَابِ وَأَقِمِ الصَّلَاةَ إِنَّ الصَّلَاةَ تَنْهَى عَنِ الْفَحْشَاء وَالْمُنكَرِ وَلَذِكْرُ اللَّهِ أَكْبَرُ وَاللَّهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ Sana vahyedilen Kitabı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı bilir. (Ankebut, 29/45) Namazın kelime anlamı: ‘’Dua, hayırla dua’’ olup, müslümanların yaptıkları, bazı hareketleri de kapsayan bir ibadet türü. Arapçası "salât" olup, çoğulu "salavât"tır. Namaz, tekbir ile başlayıp selâm ile son bulan, belli fiil ve sözleri içine alan bir ibadettir. Allah'a karşı tesbîh, ta'zîm ve şükrün ifadesidir. Namaz, Kur'an'da doksandan fazla ayette zikredilir. Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (İsrâ) gecesinde farz kılınmıştır. Enes b. Mâlik'ten rivâyete göre özet olarak şöyle demiştir: وعن أنس رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال