Kayıtlar

Uyan, Ey Müslüman Uyan!!!

Uyan, Ey Müslüman Uyan!!! "Birinci Dünya Savaşı, Batı medeniyetine yabancı  olan Osmanlı Türkeri’nin, Avrupa'dan kovulması ve  Balkanlar’ın Müslümanlardan temizlenmesi için  başlatıldı... Türker’i Avrupa'da bırakmak Batı  medeniyetine karşı işlenmiş bir suçtur.   (ABD Başkanı Roosevelt)"

Patrik II. Gregorios'un Mektubu

Patrik II. Gregorios'un Mektubu Padişah İkinci Mahmud'un fermanı ile idam edilen Patrik II. Gregorios'un (Nisan 1821) Rus Çarı İkinci Nikola'ya yazdığı mektup özetle şöyledir: "Türker’i maddeten ezmek ve yıkmak mümkün değildir. Türkler, Müslüman oldukları için çok sabırlı ve mukavemetlidir. Gayet mağrurdurlar ve izzet-i iman sahibidirler. Bu hasletleri, dinlerine bağlılıklarından, kadere rıza göstermelerinden, ananelerinin kuvvetinden, padişahlarına olan itaat duygularından gelmektedir. Türkler zekidirler ve kendilerini müsbet yolda sevk ve idare edecek reislere sahip oldukları müddetçe de çalışkandırlar. Onların bütün meziyetleri, hatta kahramanlık ve şecaat duyguları da ananelerine olan bağlılıklarından, ahlâklarının sağlamlığından gelmektedir. Türkler'de evvelâ itaat duygusunu kırmak ve manevi bağlarını parçalamak, din sağlamlığını zayıflatmak icap eder. Bunun da en kısa yolu, millî geleneklerine ve maneviyatlarına uymayan harici fikirler ve hareke

İmam Caferi Sadık Kuddise Sirrûh

İmam Caferi Sadık Kuddise Sirrûh Cafer-i Sadık Kuddise Sirrûh hazretleri Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’in ehli beytindendir. Bir kerameti şöyle naklolunur. Zamane padişahı Halife Mansur: “Cafer-i Sadık’ı getirin öldürelim!” dedi. Veziri men için çok yalvardı ve dedi ki: “O kişi bir bucakta oturmuş ve uzlet ihtiyar etmiştir, kendisini dünyadan çekip ibadetle meşgul olmuştur. Halifeye hiçbir ziyanı yoktur. Onu öldürmekte ne fayda olabilir?” Halife vezirin sözünü dinlemedi. Caferi Sadık hazretlerini getirmeleri için adamlarına emretti: “Ne zaman ki başından tacını çıkarınca o saat başını kesin!” dedi. Caferi Sadık hazretlerini getirdiler. Mansur onu görünce titremeye başladı. Hemen tahtından indi onu karşıladı. Elinden tutup tahta çıkardı ve karşısında edeple diz çöküp oturdu. Vezirleri şaşırdılar. Caferi Sadık hazretlerini dedi ki “Benden ne hacetin vardı ki beni getirttin. Allah’a ibadetimden ayırdın. Kendi halime meşgul olup dururdum.

Patrikhane Fitnesi ve "Pontus Rum Devleti Hayâli"

Patrikhane Fitnesi ve "Pontus Rum Devleti Hayâli" İlk, orta, lise ve hatta Harp Okulu'nda, Hukuk Fakültesi'nde okutulan Tarih kitaplarında Birinci Dünya Savaşı’nın sebebi olarak Sırp Prensi'nin katili, Alman-İngiliz rekabeti olarak gösteriliyordu. ABD Texas El Paso'da ABD Kuvvetleri Hava Savunma ve Füze Okulu'nda iken tatil günlerimi El Paso Kütüphanesi'nde geçirirdim ve bazı notlar çıkarmıştım. Geçenlerde arşivimi düzenlerken bu notlardan biri elime geçti: "Birinci Dünya Savaşı, Batı medeniyetine yabancı olan Osmanlı Türkeri’nin, Avrupa'dan kovulması ve Balkanlar’ın Müslümanlardan temizlenmesi için başlatıldı... Türker’i Avrupa'da bırakmak Batı medeniyetine karşı işlenmiş bir suçtur!”. (ABD Başkanı Roosevelt)" Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kıbrıs, Ege Adaları ve Balkanlar'dan Anadolu'ya göç başlatılıp yerine Hristiyanlar dolduruldu. 10 Ocak 1923'te Lozan Konferansı’nda İsmet İnönü biraz direnseydi Patrikhane&#

Bundan îmân kokusu geliyor!

Bundan îmân kokusu geliyor! Ahmed bin Harb Rahmetullahi Kuddise Sirrûh Hazretlerinin’in Behram isminde ateşperest bir komşusu vardı. Bu Behram, bir defasında ticâret için bir yere mal gönderdi. Yolda hırsızlar mallarını alıp kaçtılar. Ahmed bin Harb bu durumu haber alınca, yanında bulunanlara; “- Haydi komşumuza gidelim. Başına gelen bu hâl için üzülmemesini söyleyip onu teselli edelim. Her ne kadar ateşe tapıyor ise de, komşumuzdur” dedi. Behram’ın evine geldiler. Behram kendilerini hürmetle karşıladı. Ahmed bin Harb’ın elini öpüp çok saygı gösterdi. İkramlarda bulundu. O günlerde çok kıtlık olduğundan, bir şeyler yemek için gelmiş olabileceklerini düşünerek ayrıca yemek hazırlamak istedi. Ahmed bin Harb; “- Zahmet etmeyiniz. Malınızın çalındığını duyduk. Üzülebileceğinizi düşünerek, hâlinizi, hatırınızı soralım diye geldik” buyurdular. Behram, “- Evet, öyledir, ama bunda üç şeye şükretmem lâzım oluyor: Birincisi; başkaları benden çaldılar, ben başkalarından çalm

Dünyada Ve Ülkemizde Orman Varlığı

Resim
Dünyada Ve Ülkemizde Orman Varlığı Dünya kara alanlarının %30’nu kaplayan ormanlar 3.8 milyar hektardır. Tropikal ve yarı tropikal ormanlar bu alanın % 56’sını teşkil etmektedir. Dünya ormanlarının % 95’i doğal orman, % 5’ ise ağaçlandırma ile tesis edilen suni ormanlardır. Ülkemizin ormanlık alanı ise 20.7 milyon hektar olup yurdumuzun genel alanının % 26.8’sini oluşturmaktadır. Ormanlarımızda yetişen asli ağaç türlerimiz; kestane, kayın, meşe, kızılağaç, kavak, huş, ıhlamur, dişbudak, akçağaç, karağaç, çınar, söğüt, ceviz ve sığla gibi yapraklı ağaçlar ile çam, göknar, ladin, sedir, ardıç, servi ve porsuk gibi iğne yapraklı ağaçlardır... Ormanların Ülkemiz Ekonomisindeki Yeri Ormancılık sektörünün ülke ekonomisine olan katkılarını para ile ölçülebilen ve para ile ölçülemeyen katkılar olarak ikiye ayrılmak gerekir. Odun kökenli orman ürünleri üretimi, orman tali ürünleri üretimi, işlendirmeye katkısı, bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltıcı etkisi, ödemeler

Cahil İnsanların En Belirgin 13 Özelliği

Cahil İnsanların En Belirgin 13 Özelliği Nihat Bilge 1- İlk olarak en belirgin özellikten bahsetmeliyiz- Tabii ki, her şeyi bilirler! İlk olarak en belirgin özellikten bahsetmeliyiz- Tabii ki, her şeyi bilirler! 2- Menfaat, onlar için birçok şeyden önce gelir. Aldanma insanların samimiyetine!   “Vaad etmeseydi Allah cenneti; O’na bile etmezlerdi secde.” Mehmet Akif Ersoy 3- Şiddetle savunurlar. Çünkü ne kadar çok az bilirsen, o kadar şiddetle savunursun! 4- Dünyayı yalnızca kendileri için yaratılmış olarak görürler. Arabaya, motora bağlanıp sürüklenen köpekler, taşlanarak öldürülen domuzlar ve daha birçok acı örnek. 5- Kendilerinden bahsetmeyi severler. Çünkü eninde sonunda, “boş yapma” seansları geride kalınca konu oraya gelir. Hobilerinden, hayata bakışından, vizyonundan, misyonundan konuşabilirsiniz. 6- 'Cahil' sözcüğü duyarlarsa çok kırılırlar. 'Bir konuda cahil kalmışsın', ya da bu olayı sanırım bilmiyorsun derseniz üzü

Dünyamızın Geleceği Çocuklar; Katlediliyor, İsraf Ediliyor…

Resim
Dünyamızın Geleceği Çocuklar; Katlediliyor, İsraf Ediliyor… Trt  hazırlamış,   güzel bir belgesel izliyorum. Hindistan’dan Sri Lanka’ya işçi olarak gelen bir aileyi gösteriyor… Hiç toprakları yok; çay toplayarak, barakalarda yaşayarak geçinip gidiyorlar. Samuti diye bir kızları var; yaklaşık 12 yaşlarında… Okuyup öğretmen olmak istiyor; Samuti bisiklet alma aşkıyla yanıyor. Ne kadar çay toplarlarsa toplasınlar; bisiklet alacak para kazanamıyorlar. Komşuları bir günlük kazançlarını Samuti’ye bağışlıyor…  Ama yetmiyor…  Sonunda çay bahçesi patronu da biraz para verip bisikleti alıyorlar. Çocuk öyle seviniyor ki görmelisiniz… Bu çocuk çay toplama yüzünden hiç ders çalışamıyor… … Kırgızistan’da Akmaral isimli bir kız çocuğu şehirden 100 km uzak bir köyde yaşıyor. O da okumak istiyor. Fakat ailesi çok fakir; babası odun kulübesine tahta alacak para bulamıyor... Akmaral düğünlere giderek kopuz çalıyor, şarkı söylüyor. Toplanan para ile ailesine yardım ediy

Ölü Balinanın Midesinden Çıkanlar Şoke Etti

Resim
Ölü Balinanın Midesinden Çıkanlar Şoke Etti (Plastik poşeti yasakladı diye hükümete kızanlar okusun!) Filipinler'de kıyıya vuran bir balinanın midesinden 40 kilogram plastik poşet çıkarıldı. Filipinler'de kıyıya vuran bir balinanın midesinden 40 kilogram plastik poşet çıkarıldığı bildirildi. BBC'nin haberine göre, Davao şehrinin doğusunda D'Bone Collector Müzesi çalışanları tarafından kıyıya vurmuş halde bulunan Cuvier gagalı balinanın midesinden 40 kilogram plastik poşet çıkarıldı. Müze, bir Facebook hesabından yaptığı paylaşımında, hayvanın midesinin "bir balinada hiç görmedikleri kadar çok plastikle dolu" olduğunu ifade etti. Açıklamada, ölü balinanın karnından "çok sayıda alışveriş poşetinin" yanı sıra 16 pirinç çuvalı çıktığı bilgisi paylaşıldı. Müzenin gelecek günlerde hayvanın karnından çıkanların tamamının listesini yayınlayacağı bildirildi. 'Gastrik Şok' Yüzünden Öldü Guardian gazetesinin

Ebû Zer el Gıfârî Radiyallahü Anh

Ebû Zer el Gıfârî Radiyallahü Anh Asıl ismi “Cündüb bin Cünâde” olan Ebû Zer Radiyallahü Anh, kabilesinin hırçın tabiatlı, cesur bir ferdi idi. Cahiliye Devri’nde süvarilerin önünü kesmekle tanınırdı. Bu sebeple Medine civarındaki kabileler, Gıfarlı Ebû Zer Radiyallahü Anh’den bir hayli rahatsızdı. Günün birinde Mekke’den kulağına bir haber ulaştı: “Biri çıkmış, Kureyşlilerin dini­ne meydan okuyormuş, yeni bir din getiriyormuş. Kureyşliler kendisine karşı çıkmışlar.” Garip yaradılışlı biri olan Ebû Zer Radiyallahü Anh, merakını çeken bu haberi araştırmak ve Yeni Peygamber’den haber getirmek için kardeşi Üneys’i Mekke’ye gönderdi. Üneys gidip araştırdı. Dönünce “Muhammedü’l-Emîn” denilen zatın peygam­berlik iddia ettiğini, iyi ahlakı telkin edip kötülüklerden uzak kalmayı istediği­ni söyledi. Mek­kelilerin bir kısmı ona “şair,” bir kısmı “kâhin” diyorlardı. An­cak kendisi de bir şair olan Üneys, “Fakat ben, şair ve kâhinleri çok iyi bilirim. Onun sözlerini kâhinlerin s