Kayıtlar

sevgi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sevgi Duası

Sevgi Duası Ebü’d-Derdâ Radıyallahu Anh’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: اَللّـٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ حُبَّكَ، وَحُبَّ مَنْ يُحِبُّكَ. وَالْعَمَلَ الَّذِي يُبَلِّغُنِي حُبَّكَ، اَللّـٰهُمَّ اجْعَلْ حُبَّكَ أَحَبَّ إِلَيَّ مِنْ نَفْسِي، وَأَهْلِي، وَمِنَ الْمَاءِ الْبَارِدِ. Okunuşu: Allahümme innî es'eluke hubbeke ve hubbe men yuhibbuke ve'l-amele’l-lezi yübelliğuni hubbeke. Allahummec'al hubbeke ehabbe ileyye min nefsî ve ehlî ve mine'l- mâil bârid. Anlamı: Allah’ım! Senden; seni sevmeyi, seni sevenleri sevmeyi ve senin sevgine ulaştıracak amelleri işlemeyi dilerim. Allah’ım! Senin sevgini bana canımdan, ailemden ve soğuk sudan daha sevimli kıl!” Kaynak: Tirmizî, Daavât 73

Peygamber Efendimiz Aleyhisselâm’ın Sevgi Üzerine Hadis-İ Şerifleri

Peygamber Efendimiz Aleyhisselâm’ın Sevgi Üzerine Hadis-İ Şerifleri Peygamber Efendimizin özellikle üzerinde durduğu en önemli konulardan biri, müminlerin birbirlerini hiçbir çıkar gözetmeden, içten bir sevgi ile sevmeleri ve birbirlerine karşı kin, öfke ve kıskançlık gibi kötü hisler beslememeleriydi. Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem hem bu konuda müminlere en güzel örnek olmuş, hem de onlara sık sık bu konularda tavsiyelerde bulunmuştur. Allah’ü Teâlâ bu konu hakkında Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: İşte Allah, iman edip salih amellerde bulunan kullarına böyle müjde vermektedir. " De ki: Ben buna karşı yakınlıkta sevgi dışında sizden hiçbir ücret istemiyorum." Kim bir iyilik kazanırsa, biz ondaki iyiliği arttırırız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, şükredene karşılığını verendir " . (Şura Suresi, 23) Peygamber Efendimizin sevgi, dostluk ve kardeşlik hakkındaki hadis-i şeriflerinden bazıları ise şöyledir: "Mümin kendisi için sevd

Sevgi Var Oldukça...

Sevgi Var Oldukça... Yaşlı kadın, usulca odasından çıktı. Salondan torunu ile gelinin sesleri geliyordu: "-Oğlum, sofra hazır, çorbanı koydum; haydi gel de soğutmadan ye!" Salonun en kuytu yerine geçti, yerde kendine ait köyden getirdiği minderin üzerine oturdu. Çocuk, babaannesini görünce: "-Baba anneciğim, gel beraber yiyelim!" dedi. Yaşlı kadın manidar bir şekilde iç çektikten sonra: "-Evin erkeği gelmeden akşam sofrasına oturulmaz. Hele babanız gelsin, beraberce yeriz inşallah!" dedi. Evin gelini: "-Aman anneciğim, eskidenmiş onlar! Şimdi acıkan yemek sofrasına oturur, o da gelince yer." dedi. Yaşlı kadın: "-Kızım, nasıl insanların bir edebi, hayâsı, iffeti varsa, evlerin de iffeti ve edebi vardır." Torunu dayanamayarak alaycı bir tavırla söze karıştı: "-Yaa babaanne, neymiş bu evlerin iffeti... Anlat bakalım, merak ettim!" dedi. Yaşlı kadın söze başladı: "-Biz küçükke

Dünya Sevgisi...

Dünya Sevgisi...           Manevi hastalıkların başı dünya sevgisidir. Bütün kötülükler ondan doğar. İnsanları çekememezliğe, birbirine karşı düşmanlığa ve kibirlenmeye sevk eder...           Şüpheli, mekruh hatta haram şeyleri insanlara yaptırır. Dahası küfre bile girmesine sebep olur. Peygamberlerin çoğuna iman etmeyenler, dünya saltanatları ellerinden çıkacağı endişesi ile mahrum kalmışlardır. Yoksa bunların hak olduklarını çok iyi biliyorlardı. Fir'avn iman etseydi; Mısır'a olan hâkimiyeti kalmazdı. Nemrut mü'minlerden biri olabilseydi, "Nemrut"luğunu nasıl yapacaktı?!           Eshab-ı kirâmdan birisi, bir gün sevgili Peygamberimize (aleyhisselâm) sorar:           -Bana öyle bir şey öğretin ki; onu yaptığımda hem Rabbim beni sevsin, hem de insanlar! Cevap olarak buyurdular ki:                 "Dünyayı sevme Rabbimiz seni sever..."           Rabbimiz dünyayı sevmiyor, sevenleri de sevmiyor. Dünyadan başka hiçbir yerde O'na isyan e

Karı Koca Arasındaki Soğukluğu Gidermek, Sevgiyi Artırmak İçin Dua

Karı Koca Arasındaki Soğukluğu Gidermek, Sevgiyi Artırmak İçin Dua Tâhâ Suresi-39. Ayet-i Kerimesi   أَنِ اقْذِفِيهِ فِي التَّابُوتِ فَاقْذِفِيهِ فِي الْيَمِّ فَلْيُلْقِهِ الْيَمُّ بِالسَّاحِلِ يَأْخُذْهُ عَدُوٌّ لِّي وَعَدُوٌّ لَّهُ وَأَلْقَيْتُ عَلَيْكَ مَحَبَّةً مِّنِّي وَلِتُصْنَعَ عَلَى عَيْنِي ﴿٣٩﴾ Okunuşu: Enıkzifîhi fît tâbûti fakzifîhi fîl yemmi felyulkıhil yemmu bis sâhıli ye’huzhu aduvvun lî ve aduvvun lehu, ve elkaytu aleyke mehabbeten minnî ve li tusnea alâ aynî. Anlamı: “Onu (bebek Mûsâ’yı) sandığın içine koy ve denize (Nil’e) bırak ki, deniz onu kıyıya atsın da kendisini, hem bana düşman, hem de ona düşman olan birisi (Firavun) alsın. Sana da, ey Mûsâ, sevilesin ve gözetimimizde yetiştirilesin diye tarafımızdan bir sevgi bırakmıştım.” Nasıl okunacağı: 41 defa bir suya okunur ve içilir.

Gerçek Aşk, Gerçek Sevgi İşte Budur...

Gerçek Aşk, Gerçek Sevgi İşte Budur... Karı-koca bir kız ve bir delikanlı bir motosikletin üzerinde 180 km hızla gidiyorlar ve aralarında şöyle bir konuşma geçiyor; Kız: “Lütfen yavaşla, ben korkuyorum!” Delikanlı: “Hayır, bak ne kadar eğlenceli!” Kız: “Lütfen, lütfen, çok korkuyorum!” Delikanlı: “Peki, beni sevdiğini söyle!” Kız: “SENİ ÇOK SEVİYORUM! Lütfen yavaşla!” Delikanlı : “Şimdi de bana sıkıca sarıl!” (Kız, delikanlıya sıkıca sarılır…) Delikanlı: “Kaskımı alıp, kendine takar mısın? Başımı çok sıktııı…” Ertesi gün gazetelerde şöyle bir haber çıktı: Motosiklet Kazası; Motosiklet, fren arızası nedeniyle, bir binaya çarptı. Üzerindeki 2 kişiden sadece biri kurtuldu. Gerçek ise şöyleydi; Yolun yarısında, delikanlı frenlerin bozulduğunu anlamış ama bunu kıza belli etmek istememişti. Bunun yerine, kızdan kendisini sevdiğini söylemesini istemiş kendisine son defa sarılmasını istemişti. Sonra da kendi ölümü pahasına, kızın kask

Abdülkâdir Geylânî Kuddise Sirrûh Sevgi Hakkında, Buyurur:

Abdülkâdir Geylânî Kuddise Sirrûh Sevgi Hakkında, Buyurur: - Zahitler cennette yerler. Arifler, kendileri dünyada bulundukları halde yerler. Allah'ü Teâlâ’yı sevenler ise dünyada da yemezler, ahirette de. Onların yiyecekleri de, içecekleri de, Rabları ile olan ünsiyetleri, ona yakınlıkları ve onun cemaline nazarlarıdır, bakışlarıdır. Onlar, önce ahiret karşılığında, dünyayı satmışlardır. Allah'a olan sevgide sadakat gösterenler dünyayı da ahireti de satmışlardır. Onlar yalnız Allah'ü Teâlâ’yı isterler. Ondan gayrı hiç bir şeyi istemezler. Alışveriş işi tamamlandığı zaman, Allah'ü Teâlâ’nın keremi galip gelir. Bunun üzerine, sırf bir mevhibe olarak dünyayı da ahireti de, onlara tekrar verir ve almalarını ister. Onlar da dünyayı da, Ahireti de, dolgun olmalarıyla beraber, hatta her ikisinden de müstağni bulundukları halde, sırf Allah'ü Teâlâ’nın emrinden dolayı bu ikisini de alırlar. Bunu sırf kadere uymak ve ona karşı hüsn-ü edeble hareket etmek için yaparl

Hakiki Sevgi: Allah’ü Teâlâ’yı Sevmek, Allah’ü Teâlâ İçin Sevmek

Hak i k i Sevg i : Allah’ü Teâlâ’yı Sevmek, Allah’ü Teâlâ İ ç i n Sevmek قُلْ اِنْ كُنْتُمْ تُحِبُّونَ اللّٰهَ فَاتَّبِعُون۪ي يُحْبِبْكُمُ اللّٰهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْۜ وَاللّٰهُ غَفُورٌ رَح۪يمٌ De ki: "E ğ er Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı ba ğ ı ş lasın. Çünkü Allah çok ba ğ ı ş layandır, çok merhamet edendir."[1] Hayatta asıl olan sevgi ve merhamettir. Sevgi insanın hamuruna konulmu ş en kıymetli cevher ve insana verilmi ş en büyük emanettir. Kâinatın harcı sevgi ile yo ğ rulmu ş tur. Güne ş o sevgi ile bize güler. Ya ğ mur o sevgi ile iner. Meyveler o sevgi ile olgunla ş ır. Yuvalar o sevgi ile kurulur. Çilelere o sevgi ile sabredilir. Anne babalar yavrularını o sevgi ile besler, büyütür. Canlı cansız her ş eyin o sevgiden bir nasibi vardır. Bu sevginin kayna ğ ı yüce Allah’tır. Kâinatı saran bu sevgi, Allah’ın rahmetidir. O rahmetin en billur haliyle tecelli etti ğ i yerlerden biri de mümini