Kayıtlar

hedef etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ezber Bozan Liderleri Hedef Alıyorlar

Ezber Bozan Liderleri Hedef Alıyorlar O bir ekonomik tetikçi. Amerikan derin devleti olarak bilinen NSA'de (Ulusal Güvenlik Ajansı) yıllarca ekonomik tetikçi olarak çalıştı. Yaptığı işi kısaca şöyle tanımlıyordu: 'İşin, dünya liderlerini, ABD'nin ticari çıkarlarını gözeten büyük bir ağın parçası olmaya teşvik etmek. Sonunda bu liderler, sadakatlerini garanti edecek bir şekilde bir borç batağına saplanırlar. Sonra da politik, ekonomik veya askeri ihtiyaçlarımız için, ne zaman istersek onları kullanabiliriz'. Türkiye siyasetini ve ekonomisini dalgalandıran Gezi Parkı olayları ve hemen ardından gelen FED kararlarının ardındaki gizli dünyayı emekli ekonomik tetikçi John Perkins ile konuştuk. Los Angeles'taki evinde 40 dakikalık bir telekonferans ile görüştüğümüz Perkins, Gezi Parkı eylemlerinin önce spontane şekilde başladığını ancak ardından yıkıcı bir operasyona dönüştürmek üzere çeşitli gizli servislerin devreye girmiş olabileceğinin altını çizdi. Erdoğan'

Emperyalistler Cemaatleri Nasıl Hedef Alır?

Resim
Emperyalistler Cemaatleri Nasıl Hedef Alır? İslami cemaatlerin son dönemde bazı mihrakların hedefinde olması, Esad Coşan Hoca Efendi Rahmetullahi Aleyh’in emperyalist odakların cemaatleri ve dini liderleri ele geçirme ve yok etme planları üzerine kaleme aldığı yazıyı akıllara getirdi.   Emperyalist odaklar günümüzde de İslamiyet’i hedef almaya devam ediyor. Gerek Müslümanları gerekse Müslümanların yaşadığı coğrafyalarda kirli emellerini sahnelemek isteyen şer odakları hedefine İslami cemaatleri lideri koyuyor. Kirli senaryoların günümüzde halen devam ediyor olması akıllara Esad Coşan Hoca’nın geçmişte cemaatler hakkında kaleme aldığı yazdığı akıllara getirdi. İşte Esad Coşan Hoca Efendi Rahmetullahi Aleyh’in İlgili Yazısı “İslam'da cemaatle beraber olunması tavsiye edilir. Cemaatle beraber olmak "hakla", "hakikatle" beraber olmaktır! Tek başına olsa bile, hakikatle beraber olan cemaattir. Hakikatten kopmuş olanlar, milyonlarca da olsa tefr

Hedefe Varmanın Yolları

Hedefe Varmanın Yolları Herkesin başarıya ulaşma adına kendine göre bazı hedefleri vardır. Hedefler ne olursa olsun bu hedeflere götürücü prensipler aynıdır. Bu prensiplerden en önemlilerini şu şekilde sıralamak mümkün: Amacına ulaşman için gerekli olan her şeyle ilgilen. Amacına ulaşmana yardımcı olmayacak şeyleri geçici olarak da olsa gereksiz gör. Bütün benliğinle amaca kilitlen Tembellik yapma. Basit ve manasız zevklerden geçici de olsa vazgeç. Hep aynı şeyleri yapmaktan sakın; çünkü sıkılırsın. Düşüncelerini hep, ulaşacağın amaçla ilgili şeylere yönelt. Canın sıkıldığı zaman hemen işinin başına koş. İradesizliğe geçit verme. Amacına ulaşmana engel olabilecek her şeye ilgisiz kal. İraden zayıfladığında, amacına ulaştığında elde edeceklerini düşün. Hatalarına hiçbir zaman kılıf arama. Eksikliklerini sürekli gidermeye çalış. Övgülere kapılıp işlerini aksatma Övgüye değil yergiye kulak ver. Yergilerden endişelenip p

Yay Hayattır, Ok Niyet, Hedef İse Amaçtır

Resim
Yay Hayattır, Ok Niyet, Hedef İse Amaçtır Hepimiz ilâhi iradenin okçularıyız. Bu sebeple hangi aletleri nasıl kullanacağımızı bilmeliyiz. Benden size önemli birkaç tavsiye… Yay Yay hayattır… Bütün enerji ondan gelir. Ok bir gün mutlaka terk edecektir. Hedef ise uzaklardadır. Ama hayat her zaman sizin yanınızda kalır, bu yüzden ona nasıl iyi bakacağınızı bilmeniz gerekir. Durgun kalacağı dönemlere ihtiyacı vardır. Her daim kuşanılmış ve gerilmiş halde tutulursa gücünü kaybeder. Bu yüzden gücünüzü tazeleyebilmek için dinlenmeyi kabul etmelisiniz. Böylece yeniden yayı germek için asıldığınızda gücünüz eksiksiz olur. Yayın bilinci yoktur: O okçunun elinin ve arzularının bir uzantısıdır. Öldürmeye ya da düşünmeye hizmet eder. Bu yüzden her zaman amacınızı net olarak belirleyin. Yay esnektir ama yine de onun da sınırları vardır. Kapasitesinin ötesinde herhangi bir girişim onu kıracak ya da onu tutan elleri tüketecektir. Bu durumda yayın yanı sıra kendi bedeninizden de size v

Amaç, Niyet, Yön…

Amaç, Niyet, Yön… Amaç, niyet, yön… İnsanı en yüce makamlara yükseltebilen faktörlerdir. Hayatta neye ulaşmak istiyorsak, mutlaka hedefimiz, zirvemiz olmalıdır. İnsan böyle kuruldu; hep gözü ileride… Kim önde giderse insan ona ulaşmak ondan üstün olmak ister. İnsan kendini örnek aldığı birine benzetmeye çalışır. Belki de bu yüzden Allah Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de bize peygamberini en güzel örnek “Üsvetül-i Hasene” gösterdi. İnsanlığın en yüce zirvesini örnek olarak sundu ki, gözümüz Onda olsun, O'na benzemeye çalışalım. Kendimizi ucuz Hollywood filmlerinin, Pembe Brezilya dizilerinin sahte yıldızlarına benzetmeyelim. Hayatları skandallarla, şovlarla, boyalarla, foyalarla sunan ahlâkları lekeli sözde yıldızlara benzemeye gerek yok. Eğer onlara benzemeye çalışırsak parlamadan söneriz. O yollarda nice kişiler kaybolmuştur. Her adımda iki cihan güneşi sevgili peygamberimizin sünnetini kendimize rehber edinelim. O yüce sünnetleri şeref bilerek, Onun gibi yaşayalım,

Çalışmazsak Gâvur Tepemizden İnmez!

Çalışmazsak Gâvur Tepemizden İnmez! Değerli dostlar diğer ülkelere göre ülkemiz çok geri kalmış durumda. Ben bu konularda çok kafa patlatıyorum. “- Acaba neden?” diye? Âcizane birkaç neden buldum. Hemen sıralayalım. 1- Çalışmıyoruz, görevimizi yapmıyoruz. Çok tembeliz. Kamu görevlileri arasına görevini hakkıyla yapan yüzde kaç dersiniz? İnanın çok az. 2- Eğitime, çocukların iyi yetişmesine gerekli önemi vermiyoruz. Yirmi beş yıl devlette, on sekiz yıl özel okulda çalıştım. Ailenin bütçesinde en ufak bir sarsıntı olsa ilk iş eğitim bütçesi kısıtlanıyor. Hz. Ali (Radiyallahu Anh); “Çocuklarınızı yaşadığınız çağa göre değil, onların yaşayacakları zamana göre yetiştirin." Buyuruyor. Bunu hangimiz yapıyoruz? Hangi din adamımız yapıyor? Şüphesiz yapanlar var ama çok az. Fatih’in, Yavuz’un, Kanuni’nin hocaları böyle yetiştiriyordu. 3- Hangimizin, misyonu, vizyonu, hedefleri, ilkeleri, değerleri, metotları, kazanımlar var? Hangimiz çocuklarına bunları öğretiyor?

Osmanlı Neden Muhteşemdi?

Osmanlı Neden Muhteşemdi? Değerli dostlar Osmanlı’nın büyük olmasının en büyük nedenlerinden biri çocuklarını ahlâklı, edepli ve saygılı yetiştirmesidir. Osmanlı çocuğu büyüklerine saygılı, helâl ve harama dikkat eden, namusuna hassas idi. Bir gencin namusuna gelen ufak bir leke o genç için ölümünden beter idi. Toplumda oto kontrol sistemi hâkimdi. Bir genç kendisini tanıyanların yanında yanlışlık yapamazdı. Diğer insanları da kendi büyükleri gibi sayar ve severdi. Osmanlı büyükleri yanlış yapan genci kendi çocukları gibi terbiye eder ailesiyle temasa geçerek senin çocuğun şu yanlışı yaptı. Çocuğunun terbiyesini yap! Böyle giderse bizim çocuklarımızın ahlâkı da bozulacak derlerdi. Oto kontrol sayesinde herkes kendine çeki düzen verirdi.             Osmanlı hanımı evinin erkeğini işe uğurlarken; -“Efendi sen çalışmaya gidiyorsun. Rabbim sana helâlinden bereketli bol rızık versin! Kazanamazsan evime ekmek parası getiremiyorum diye sakın üzülme! Nasip ezelden takdir edilmiştir. Ge