Kayıtlar

Teâlâ etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!

Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!   اَلَّذ۪ينَ يَقُولُونَ رَبَّنَٓا اِنَّنَٓا اٰمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِۚ ﴿١٦﴾ اَلصَّابِر۪ينَ وَالصَّادِق۪ينَ وَالْقَانِت۪ينَ وَالْمُنْفِق۪ينَ وَالْمُسْتَغْفِر۪ينَ بِالْاَسْحَارِ ﴿١٧﴾   (Bunlar), “Rabbimiz, biz iman ettik. Bizim günahlarımızı bağışla. Bizi ateş azabından koru” diyenler, sabredenler, doğru olanlar, huzurunda gönülden boyun büküp divan duranlar, Allah yolunda harcayanlar ve seherlerde (Allah’tan) bağışlanma dileyenlerdir. (Ali İmran Sûresi 16-17) Rabbim en iyisini bilir, doğruyu söyledi...   Bir adamın kalbine 4 kadın yerleşir, Bunlar: 1. Annesi... 2. Eşi... 3. Kız kardeşi... 4. Kızıdır... ·         Birinciyi râzı etmek Allah’ü Teâlâ’nın rızasından geçer... ·         İkinciye ikram etmek Rasulullah Sallâllâhu Aleyhi Vesellem’in vasiyyetidir... ·         Üçüncü ile ilgilenmek bereket vesilesidir... ·         Dördüncüyü terbiye etmek Cennet’e açılan kapıdır...   Annesi

Hakk Teâlâ Zâtının Tevhîdidir Îmânımız

  Hakk Teâlâ Zâtının Tevhîdidir Îmânımız   Hakk Te'âlâ zâtının tevhîdidir îmânımız, Hakk Te'âlâ zâtının ilhâmıdır 'irfânımız…   Ma'nâda hakka'l-yakîn budur cevâb 'âşıklara, Hakk Te'âlâ zâtının in'âmıdır ihsânımız…   Şübheden âzâd edüpdür cânımız tevhîd-i zât, Hakk Te'âlâ zâtının envârıdır pinhânımız…   Mürde kalbim her nefes ihyâ eden nûr-i ilâh, Hakk Te'âlâ zâtının bâzârıdır dîvânımız…   'İzzetine Vâhib'i vâr eyledi ol Pâdişah, Hakk Te'âla zâtının mahbûbudur sultânımız…   Abdülvehhâb Ümmî Kuddise Sırruh

Halife İle Köle Allah’ü Teâlâ Katında Birdir

  Halife İle Köle Allah’ü Teâlâ Katında Birdir   Hz. Ömer Radiyallahü Anh Çok âdil, abid, çok merhametli, mütevazı, fakirlikle yaşar bir zat idi. Hz. Ömer Radiyallahü Anh Muğire adlı bir kölesiyle beraber Kudüs’e gitmektedir.   Halifenin bir deveden başka bineği yoktu. Deveye nöbetleşe biniyorlardı. Allah’ü Teâlâ’nın hikmeti tam Kudüs’e girecekleri vakit deveye binme nöbeti kölesi Muğire’ye gelmişti. Muğire, Hz. Ömer Radiyallahü Anh’a: “- Efendim, sıra bana geldi ama Kudüs’e yaklaştık. Benim deve üstünde, sizin yaya olmanız doğru olmaz. Şehre girerken devenin üzerinde siz olunuz!”, dedi. Hz Ömer Radiyallahü Anh itiraz etti: “- Biz Müslümanız. Ben her ne kadar halife isem de, seninle benim aramda Allah’ü Teâlâ indinde hiçbir fark yoktur. Sıra senindir, deveye sen bineceksin!”, dedi. “- Bugün Kudüs’ün bütün eşrafı zat-ı alinizi karşılayacaklardır. Onlar atlı, siz ise halife olduğunuz halde yaya yürüyeceksiniz. Bu hiç münasip değildir. Lütfediniz de istirhamımızı reddetmey

Sana gelen iyilik Allah’ü Teâlâ’dandır...

  Sana gelen iyilik Allah’ü Teâlâ’dandır...   Âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ Buyuruyor ki: مَٓا اَصَابَكَ مِنْ حَسَنَةٍ فَمِنَ اللّٰهِ ؗ  وَمَٓا اَصَابَكَ مِنْ سَيِّئَةٍ فَمِنْ نَفْسِكَؕ وَاَرْسَلْنَاكَ لِلنَّاسِ رَسُولاًؕ وَكَفٰى بِاللّٰهِ شَهٖيداً ﴿٧٩﴾ Sana gelen iyilik Allah’tandır. Başına gelen kötülük ise nefsindendir. Seni insanlara elçi gönderdik; şahit olarak da Allah yeter. (Nisa 79) Ya Rabbi! Bizleri nefsini tezkiye (temizleyen); kalbini tasfiye eden (arındıran) bahtiyar kullarından eyle!

Namaz Allah'ü Teâlâ’nın Ziyafetidir

  Namaz Allah'ü Teâlâ’nın Ziyafetidir   Bil ki, namaz ziyafet mesabesindedir. Allâhü Teâlâ hazretleri, bu ziyafeti tevhid ehli için, her gün beş kez hazırlamıştır. Nasıl ki, ziyafette türlü türlü yiyecekler ve içecekler sunulur, her birinin rengi ve tadı farklı olursa, aynı şekilde namaz için de durum böyledir. Çünkü namaz içerisinde de muhtelif rükünler ve fiiller vardır. Her bir fiilin ayrı bir lezzeti ve günahları ortadan kaldırması ve affedilmesi vardır.   Kaynak: (Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:2 S: 688)

Ey Allah’ü Teâlâ’nın Kulları! Kardeş Olun!

  Ey Allah’ü Teâlâ’nın Kulları! Kardeş Olun!   İslâm, kendi toplumsal yapısının esasına kardeşliği koyar. Kardeşliği ise sadece hukukî bir olgu olarak değil, imanî bir olgu olarak değerlendirir.   Kişi imana eriştiğinde eğer aynı ana rahmini paylaştığı kimse imana erişmemişse iman onların rahim bağını anlamsız kılar.   Müslümanın Müslümana kardeş olması demek, son tahlilde, kardeşini kendisine tercih etmesi (isâr) demektir.   İnsanlar Allah’ü Teâlâ’nın kullarıdırlar; imana eriştiklerinde kardeş olurlar. Diğer bir deyişle; iman, onları ‘kardeş’ oldurur. Bu anlamda kardeş olmak, bir şuur ve irade halidir. İnsan bu hali doğuştan getirmez. Doğuştan, tabiattan gelen kardeşlik (karındaşlık) şuur ve irade gerektirmez, zorunludur. Kişi imana eriştiğinde eğer aynı ana rahmini paylaştığı kimse imana erişmemişse iman onların rahim bağını anlamsız kılar. Nuh (as) ile oğlunun bağını anlamsız kıldığı gibi: “O senin ailenden değildir.” (Hud: 46) Bedir’de, Uhud’da karşı karşıya gelen mü’min ve

Allah Teâlâ Hep Bizimle Beraberdir

Allah Teâlâ Hep Bizimle Beraberdir   Allah Teâlâ Kur'an'da insana yakın olduğunu çeşitli ayetlerde belirtmiştir. Yüce Allah Teâlâ şöyle buyurur: “…Nerede olursanız olun, O sizinle berâberdir…” (Hadîd Sûresi, 4) "Kullarım beni sana sorduklarında bilin ki ben onlara çok yakınım..." (Bakara Sûresi,186) "İnsanı biz yarattık. Onun için, nefsinin kendisine neler fısıldadığını, neler telkin ettiğini de biz pekiyi biliriz. Çünkü biz ona şahdamarından daha yakınız." (Kaf Sûresi, 16) “Göklerde ve yerde olan her şeyi, Allah Teâlâ’nın bildiğini görmedin mi? Üç kişinin gizli konuştuğu yerde dördüncüsü mutlaka odur. Beş kişi gizli konuşsa, mutlaka altıncıları odur. Bunlardan az olsunlar veya çok olsunlar, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah Teâlâ mutlaka onlarla beraberdir. Sonra kıyamet günü, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. Şüphesiz Allah, her şeyi çok iyi bilendir.” (Mücadele Sûresi, 7).  “Allah’ın kitabını gerektiği gibi okuyan, namazı dosdoğru kılan

Allah’ü Teâlâ Kalplere Bakar!

            Allah’ü Teâlâ Kalplere Bakar!   Kalp nazargâh-ı ilahidir. Rabbimiz kalplere tecelli eder.             Kalb, imanın, hakikatin, bilginin, hikmetin ve ahlâkın merkezindedir. Beden ülkemizin sultanı olan kalb, gönül dünyamıza da yön veren ilahi bir cevherdir.             Şuur, vicdan, idrak, duygu, akıl ve irade gücümüzün odak noktasıdır. İman ve küfrün, sevgi ve nefretin, cesaret ve korkaklığın, iyilik ve kötülüğün merkezidir.                  Kibir, kıskançlık öfke, nefret, şehvet… Vb. kötü duygular kalpte bulunduğu gibi; iman, Allah’ü Teâlâ korkusu, ihlâs, hilm ve takva gibi iyi ve güzel duygular da kalpte bulunur.   O gün, ne mal fayda verir ne de evlât…   Âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ buyuruyor ki: “O gün ne mal fayda verir, ne de evlat, Ancak Allah’ın huzuruna tertemiz bir kalple gelenler kurtulur!” (Şuarâ Sûresi 88. ve 89)   Allah’ü Teâlâ Kalblere Bakar!               İki Cihan Güneşi Sevgili Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem de buyuru

Allah'ü Teâlâ ‘Gafuru Rahim’dir!’ Ama Aynı Zamanda; ‘Allah Azîzün Züntikam’dır…

  Allah'ü Teâlâ ‘Gafuru Rahim’dir!’ Ama Aynı Zamanda; ‘Allah Azîzün Züntikam’dır… İki arkadaş medresede okuyup hoca olmuş. Biri başka şehre diğeri başka şehre gitmiş. Birisi hocalığa devam ediyor sürekli kendini geliştiriyormuş. Diğeri ise hocalığı bırakıp ticarete başlamış. Tüccar olan içkiye de başlamış. Her akşam kafayı çekiyormuş. Hocalığa devam eden, bir gün; arkadaşını ziyaret etmeye karar vermiş. Hocalığı bıraktığından haberi de yokmuş. O şehre gelip; arkadaşını sormuş. “- O şimdi meyhanede kafa çekiyor, sen hocasın galiba, O’nu ne yapacaksın?” Demişler. “- Ben O’nun eski arkadaşıyım; görmek istiyorum!” demiş. Etrafındakilerin şaşkın bakışları arasında, meyhaneye girmiş. Bir de ne görsün, arkadaşı durmadan içiyor. Eski hoca arkadaşının geldiğini görünce şaşırmış ama bozuntuya vermemiş. “- Hoş geldin arkadaşım! Sen buralara gelir miydin?” demiş. Hoca olan: “- Buralara gelmem ama senin burada olduğunu duyunca geldim! Sen hoca olmuştun, neden içki içiyorsun? A