Kayıtlar

Kur’an-ı Kerim etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kur’an-ı Kerim ve Sünnette Râbıta

Kerem Önder Mezhepsiz Selefîlerin (Vehhabi) ve diğer bâtıl renkdaşlarının (Hadis İnkarcıları) çokça eleştirdiği ve hatta şirk ile itham ettiği meselelerden birisi de, tasavvuf yolundaki eğitim metodlarından birisi olan râbıta konusudur. Bu cahil yeni yetmeler, Kur’an-ı Kerim ve sünnetten o denli kopukturlar ki, ayet ve hadislerin bir kısmını kabul edip bir kısmını da reddederek, tıpkı bir Bektâşi mantığıyla olayları çözmeye çalışırlar. Halbuki Kur’an-ı Kerim ve Sünnet bir bütündür. Bir kısmını alıp bir kısmını reddetmek, motorsuz ve direksiyonsuz bir arabayı yürütmeye çalışmak anlamına gelir ki, bu hep yolda kalmak demektir. Râbıta, bir manada, Allah’ü Teâlâ’nın bize verdiği nimetlerden biri olan hayal gücünü, O'nun yarattıklarına ve sevdiği insanlara odaklamak ve onlarla beraber olduğunu hayal etmektir. Ne çelişkidir ki tasavvuf ehlini, bu hayal gücü nimetini kullanmalarından ötürü kafirlikle itham eden bu cahiller, yaz sıcağında, bir saat sonra sofrada yiyecekleri soğuk kar

Kur’an-ı Kerim’i; Kalbinle, Ruhunla, Gözünle Ve Dilinle Oku!

·      Önce abdestini alarak, ağzını misvaklayarak (veya fırçayla temizleyerek) oku! ·      Allah Teâlâ’nın: “Kur’an okuyacak olduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın” (Nahl Sûresi- 98) ayeti kerimesi gereğince okumaya başlarken “eûzü besmele” çekerek oku! ·      Allah’ü Teâlâ’nın kitabı olduğu için; Allah’ü Teâlâ’nın rızasını kazanmak için oku. ·      Ağır ağır Kur’an oku! (Müzzemmil Sûresi- 4) ·      Tevbe Suresi hariç her surenin başında besmele çekerek oku! ·      Kur’an-ı Kerim’i Kâbe-i Şerif’e yönelerek; mescit veya bir başka temiz yerde oku. ·      Kur’an-ı Kerim’in Müslümanların ve tüm insanlığın huzur ve mutluluğa kavuşabilmesi için bir kurtuluş ve nur yolu olduğunu bilerek oku! ·      Aceleci davranmadan, sesini güzelleştirerek tane tane oku. ·      Yavaş yavaş, tertil ile manaya nüfuz ederek, düşüne düşüne oku! ·      Tecvid kural ve kaidelerine uyarak oku! ·      Kur’an-ı Kerim’i gözünle, kalbinle ve ruhunla oku! ·      Ramazan ayında, Cebrail Aleyhisselam Kur’an- K

Kur’an-ı Kerim’de Dünya-Ahiret İlişkisi

  Kur’an-ı Kerim’de Dünya-Ahiret İlişkisi Nurcan Büyük   Kur’an-ı Kerim’e göre en güzel kıvamda (ahsen-i takvim) yaratılan (Tin, 95/4) insan, anne karnında bilgi sahibi değilken işitme, görme melekeleriyle, duygu ve düşünce yetileriyle donatılmıştır. (Secde, 32/9) Önce tek bir nefisten yaratılmış, ondan da eşi var edilmiştir. Günah duygusu (fücur) ve kulluk bilinci (takva) ile şekillendirilmiştir. İnsanın bir yaratıcısının olup olmadığı tartışması, hayatın oluşumunu tesadüfle izan etme söylemini itikatlaştırmadıysak, bizi bir yaratıcı ve ölçü koyucu fikrine götürmektedir. Hanif bir tutumun ifadesi olan bu seyir, zaten Rabbimizin vahyi ile irtibata geçtiğimizde, yaratılışımızın Rabbimizi birleme fıtratı ile donatıldığını da gösterir. Belli bir yaş olgunluğuna ulaşan her insan kendini, evreni ve ikisi arasındaki ilişkiyi anlamlandırmak için kendisine ve çevresine çeşitli sorular sorar. Tüm bu soruların altında hakikati bilmek, doğru olana ulaşmak isteği vardır. Yeryüzünün kendi