Kayıtlar

Evlilik etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Hanımların Evlilikte Sorumlulukları

Resim
Hanımların Evlilikte Sorumlulukları Yazar :  Betül Yıldız Eşler arasında karşılıklı sorumluluklar vardır. Bunlara dikkat edilirse evlilik huzur içinde devam eder. İslam dininde evin reisi erkektir. Erkekler güç ve kuvvet bakımından hanımlardan daha üstündür. Allah-u Zülcelâl ayeti kerimesinde; “Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler. O sebeple ki Allah onlardan kimini (erkekleri) kiminden (kadından) üstün kılmıştır. Bir de (erkekler kendi) mallarından infak etmektedirler. İyi kadınlar itaatli olanlardır." (Nisa, 34) Bir hanım kocasına karşı hizmette kusur etmemeli, meşru emirlerinde ona itaat etmelidir. Eşinin gönlünü ne kadar hoş tutarsa Allah ona o kadar sevap yazar. Resûlullah Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Hangi kadın, kocası kendisinden razı olarak ölürse, o kadın Cennet’e girer.” (Tirmizi, Rada 10) Hadiste de belirtildiği gibi kocanın rızası çok önemlidir. Onun izni olmadan hiç bir işe kalkışılmamalı ondan izin alarak hareket e

Yaş 25 Evlilik Zamanı Geldi Geçti

Yaş 25 Evlilik Zamanı Geldi Geçti Yaş 25 evlilik zamanı geldi geçti; derken annem açtı yuva kurma konusunu. Saliha bir kız olsun gerisi gelir diye düşünüyordum... Yakın bir akrabamızdan haber geldi. Komşuları çok dindarmış, kızlarının ailesinden daha da dine bağlı olduğunu duyunca sevindim. Gittik bir görelim görüşelim dedim. İlk ailesiyle konuştum... Hatta ben konuşmadım sürekli onlar konuştu. Şaşırdım kaldım... Bir şey diyemedim... Kına gecesinde en iyi müzisyenler olacakmış... Düğünde keza aynı... Ev dayalı döşeli olacakmış, hem de hepsi en pahalısından... Araba olacakmış son model hem de, çünkü komşunun damadı sıfır araba almış geçende... “- Anne hadi kalkalım diyecektim utandım...” Kızla görüştürmek istediler... İslamiyet’e uygun olarak görüştük... (On beş bilezik... En güzel gelinlik (10 bin tl)... En büyük düğün salonu... Ne diyeceğimi bilemedim... Ben Saliha bir eş istiyordum sadece... İstekleri bir türlü bitmiyordu... O anda yan taraftaki aynaya göz ucuyla baktım

Evlilik Tavsiyeleri

Evlilik Tavsiyeleri Gelin İçin 01-   Beyine hoşlanacağı isim ve sıfatlarla hitap et! 02-   Onun sevdiği yemekleri güzel yap ki, evini özlesin. 03-   Beyin evden çıkarken onu uğurla; akşam döndüğünde güler yüzle karşıla! 04-   En çok güzel görünmen gereken kişinin beyin olduğunu bil! 05-   İffetini ve hayânı muhafaza et. En güzel elbisenin takva elbisesi olduğunu unutma; her işimizi murakabe eden Allah'ı düşün! 06-   Sevgini beyinle ve çocuklarınla paylaş. Evinin direği ol! Beyin evde olmadığı zaman gözü arkada kalmasın. 07-   Beyine her fırsatta teşekkür etmeyi unutma! Gücü yetmeyeceği külfetin altına sokma, başkalarına da şikâyet etme! 08-   Beyini işlerini makam ve mevkiini bil! Sevincini ve üzüntüsünü paylaş! 09-   Beyinin izni olmadan ve onun müsaade etmeyeceği yerlere gitme! 10-   Tutumlu ol! Müsrif olma. Zor zamanlarda da isyan etme! 11-   Temiz ve tertipli ol. Beyinin elbiseleri de temiz ve ütülü olsun. 12-   Beyinin akrabalarına ve onun sevdikl

Çok Güzel Bir Evlilik Dersi

Çok Güzel Bir Evlilik Dersi        Bir baba evlenmek üzere olan oğluna tavsiyelerde bulunuyormuş. "–Son tavsiyemi mutfakta anlatmak istiyorum!" demiş. Mutfağı ve yemek yapmayı bilmeyen delikanlı:        "–Olur!" demiş çekine çekine. Baba, ocağa aynı büyüklükte üç kap koymuş, hepsini suyla doldurup üçünün de altını yakmış.        "–Şimdi! İstediğim her şeyden iki tane vereceksin bana!" demiş oğluna. Sırasıyla havuç, yumurta ve kavrulmamış kahve çekirdeği istemiş...        Oğlu hepsinden ikişer tane vermiş basına. Adam iki havucu birinci kaba, iki yumurtayı ikinci kaba ve iki kavrulmamış kahve çekirdeğini üçüncü kaba koymuş. Her üçünü de yirmi dakika süreyle kaynatmış.        Daha sonra kapları indirip yemek masasına buyur etmiş oğlunu. Yemek masasında üç tabak duruyormuş. Kaplarda kaynayan havuçları, yumurtaları ve kahve çekirdeklerini büyük bir özenle tabaklara yerleştirmiş. Sonra oğluna dönüp sormuş:        "–Ne görüyorsun? Oğlu düş

Bir Fille Fare Evlenmişler

Bir Fille Fare Evlenmişler Bir fille fare evlenmişler düşünmüşler ki bir ortak noktamız var baş harflerimiz (F) ile başlıyor… Üç gün evli kaldıktan sonra, fil ölmüş. Fare takdiri ilahi demiş, kadere boyun eğmiş. Sevgili eşine mezar kazarken yoldan geçen bir yakını sormuş: -“Fare kardeş ne yapıyorsun?” Fare, üç günde ağırlaşan başını kaldırmış. Eliyle yüzünün terini silmiş, bir iç çekmiş ve; -“Üç günlük saadet için, bir ömür mezar kazacağım kardeş! Ne yapayım?” demiş. Alınacak ders: Bizler evlenirken ince eleyip sık dokumak zorundayız. Gösterişe, aldanmamalı; gerçekten bizi mutlu edecek kalbi temiz bir hayat arkadaşı bulmaya çalışmalıyız. Sırf güzelliği ve malı için hafif meşrep kişileri tercih etmemeli, imanlı ve takvalı ve huyu güzel olanlarla evlenmeliyiz. Bu hususa dikkatimizi çeken Peygamberimiz Aleyhisselâm mü'minlere şu tavsiyede bulunur: "Kadınlarla dört hasletleri için evlenilir: Malı için, asaleti için, güzelliği için ve dini için. Sen dindar olanı t

Dürüst İnsanlarla Arkadaşlık Kurun

            Dikkat! Dikkat! Muhterem dostlar aşağıya bir alıntı yazı yayınlıyorum. Dürüst insanlarla arkadaşlık kurun diyor. Çok güzel bir yazı... Allah’ü Teâlâ razı olsun, çok güzel kaleme alınmış. Ama ne yazık ki dürüst insan bulmak neredeyse imkânsız... O sebepten her kardeşimi dürüst insan ararken ince eleyip sık dokumaya davet ediyorum. Hatta akrabalardan bile dürüst bulmak neredeyse imkânsız. Ümitsizlik yok ama… Yüreğimiz öyle yanmış, öyle yanmış ki… Galiba ahır zaman alâmetleri… Tekrar ediyorum arkadaş edinirken, dost edinirken çok dikkatli olalım. Çaktırmadan birkaç defa deneyelim! Hoşça kalın, dostça kalın, Allah’ü Teâlâ’ya emanet olunuz efendim! Dürüst İnsanlarla Arkadaşlık Kurun Evlilik sosyal hayata adım atmanın farklı bir boyutu. Bu yol ile yeni bir ortama giren kadın ve erkek, derken kalabalık bir topluluk olan aile kadrosuna geçiş yapar. Bunu fırsat bilen bazı eşler, pek çok insanın varlığını öne sürerek eşinin yeni arkadaşlıklar geliştirmesine engel olur. “

Müthiş Bir Evlilik Dersi

Müthiş Bir Evlilik Dersi Baba evlenmeye hazırlanan oğluna aile hayatının temel kurallarını öğretmeye karar verir. Oğlunu çağırıp der: -"İstediğim odur ki sana evlilik hayatının eşiğinde bir ders vereyim. Ama bu dersi mutfakta göstermek istiyorum!" Oğlu şaşkınlık içinde kalıyor. Düşünür ki, galiba babası ona bazı basit çöreklerin ve yemeklerin pişirilme kuralını öğretmek istiyor ki, evlendikten sonra eğer herhangi bir neden yüzünden eşi evde yemek pişirmezse, o, aç kalmasın! Hiç itiraz etmeden babası ile birlikte mutfağa geçer. Baba ocağı yakıp, ateşin üzerine su dolu üç tencere koyuyor. Sonra yüzünü oğluna dönüp diyor: -"Şimdi söylediklerimi yap. Bana iki havuç, iki yumurta, iki tane de kuru kahve tanesi ver!". Oğlu denileni yapar, babasının istediklerini ona verir. Baba Havuçları tencerelerin birine, yumurtaları ötekine koyuyor. Üçüncü tencerenin içine de kahve tanelerini atıyor. Her üçünde de ateşin sıcaklığını aynı seviyede düzenler. Baba-oğul