Kayıtlar

Ölüm Sana Gelir Bir Gün

Ölüm Sana Gelir Bir Gün Bir gül gibi sararırsın Teneşire uzanırsın Sen kendini ne sanırsın? Ölüm sana gelir bir gün.   Aldanma hiç gençliğine Güvenme hiç kimliğine Kavuşursun benliğine Ölüm sana gelir bir gün.   Etin çürür toprak olur Ağaç dalın yaprak olur Sanma ondan kaçmak olur Ölüm sana gelir bir gün.   Ölümü unutma düşün Sonra O’nadır dönüşün Kötü yolda nedir işin? Ölüm sana gelir bir gün.   Bakarsın ki yolun sonu Olursun masala konu Sakın unutma sen bunu Ölüm sana gelir bir gün.   Üç şey seni takip eder Kabrine kadar da gider Diğerleri geri döner Ölüm sana gelir bir gün.   Çoluk-çocuk geri döner Dünya hayatında biter Toprağında otlar biter Ölüm sana gelir bir gün.   Gece gündüz çalışırsın Bu hayata alışırsın Topraklara karışırsın Ölüm sana gelir bir gün.   Gece ki çok uzun gece Ölüm bakmaz yaşa gence Yaşasan da tam keyfince Ölüm sana gelir bir gün.   Kabrin belirsiz olunca Yatarsı

Zina Yapmak İsteyen Genç (Mutlaka Okuyun!)

  Zina Yapmak İsteyen Genç (Mutlaka Okuyun!)   Genç bir delikanlı hocasıyla istişare eder: "- Hocam ben zina yapmak istemiyorum ama artık dayanamıyorum, sokağa çıkınca gözlerime hâkim olamıyorum! ALLAH rızası için bana bir tavsiye ver, zinaya düşmekten çok korkuyorum." Hoca cevap vermiş: "- Bana evinden bir kova dolusu su getir ve sakın ola ki bir damlası yere dökülmesin. Şayet dökülürse her damlasına karşılık seni sopayla döveceğim." Delikanlı itaat etmiş ve kovayla hocanın yanına gelmiş. Hoca: "- Evet, evladım sen kovayı bana dolu olarak getirdin peki çarşıdan geçtin, kaç tane bayan gördün ve baktın?" "- Hocam ben gözümü kovadan hiç ayırmadım ki dayak yememek için!" "- Peki, benden korktuğun kadar Allah'ü Teâlâ’dan korkmuyor musun?" Delikanlı tövbe etmiş ve bu vesveselerin şeytandan geldiğini anlamış. Rabbim bu yazıyı okuyan tüm kardeşlerimi zina denen pislikten korusun!

Haim Nahum Planı Devam Ediyor

Resim
  Haim Nahum Planı Devam Ediyor Küresel güçlerin bugünkü sinsi oyunlarını kavrayabilmek için tarihte yaşadıklarımızı çok iyi bilmek zorundayız. Çünkü o tuzak ve entrikalar sonucu dünyaya nizamat veren koskoca Osmanlı Devleti elimizden çıktı.   Osmanlı’nın yıkılmasının en önemli aktörlerinden biri de, Manisa doğumlu Siyonist Haim Nahum (1872-1960)’dur. Papaz olarak yetişti ve Yahudi okullarında ders verdi. Siyonist planları uygulamak için pek çok siyasi olayın içinde yer aldı.   Paris Üniversitesi’nde okudu ve orada Hahambaşı oldu. Paris’te bulunduğu yıllarda Türkiye içinde itibar kazanabilmek için güya lehimizde (!) konferanslar başlattı. Türkiye delegasyonu ile irtibata geçti.   Haim Nahum, Lozan Barış Antlaşması sırasında Mısır hahambaşısı idi. Arabuluculuk bahanesi ile Türkiye heyeti içinde yer almayı başardı. Zamanın başbakanı İsmet İnönü’nün başdanışmanlığına kadar yükseldi. Lozan’da etkili bir aktör olarak görev yaptı.   Önce, Türkiye’nin Lozan’a hazırlıksız git

Karısını Boşadı Bakın Başına Ne Geldi

Resim
Karısını Boşadı Bakın Başına Ne Geldi Ben Kahramanmaraşlı’yım. Görücü usulü evlendim ama eşimi çok sevdim. Kaynanam, kaynanamın kaynanası ve eltim aynı evde dokuz kişi yaşıyorduk. Ben hepsine de saygı duydum ne derseler yaptım. Meyveleri soydum çatalla yediler. Hizmette kusur etmedim. Ayakkabıları boyar önlerine koyardım. Havlularını tutardım. Mantolarını ceketlerini tutardım. Şimdiki gelinler bunları asla yapmaz. Altı sene çocuğum olmadı. Eşimi doktora götürdüler beni götürmediler. Beni yıllarca hamama, sıcak suya Ilıcaya götürdüler. Şifalı bitkiler içirdiler.   Kaynanam son zamanlarda sürekli hakaret etmeye başladı. “- Sen bana torun veremedin, düş yakamızdan, oğlumun ayağında terliksin!”. “- Meyvesiz ağaç. Bir ömür boyu çocuk yapmanı bekleyemem. Meyvesiz ağacı budarlar. Çok bile bekledik altı sene!” dedi. Görümcem: “- Düş kardeşimin yakasından, ben ona çocuk verecek birini bulurum!”   dedi. Eltim: “- Seni alacağımıza keşke bacımı alsaydık bir çocuk veremedin gitti!” derdi. Eşimi çok