Sevgi ve Muhabbet
Sevgi ve Muhabbet Her şeyden önce sevgi ve muhabbete layık olan zat, bizi yoktan var eden, bütün nimetleri bize bahşedip bizlere hidayet veren Cenâb-ı Hakk’tır. O’nun bir ismi de “el Vedûd” dur. Yani sevilmeye çok layık olan anlamını taşır. Sonra ise sevgi ve muhabbete en layık olan bizlerin Allah’ı tanımamıza ve de hidayetimize vesile olan sevgili Peygamber Efendimizdir. Artı her şeyin Rabbi ve sahibi olan Allah Celle Celâlüh O’nu sevdi ve O şanlı elçiye “Habibim!” dedi. Ancak hiçbir zaman sevgide aşırı gitmemeliyiz, yani ne Peygamber sevgisini, Allah sevgisinin önüne, ne de herhangi bir insanı veya insan sevgisini Peygamber sevgisinin önüne geçirmemeliyiz. Ve nitekim Yahudi ve Hıristiyanlar sevgide aşırı gittikleri için “Yahudiler Uzeyr Allah’ın oğlu“ dediler. Hıristiyanlar da “Mesih Allah’ın oğlu” dediler. (Tevbe: 30.) Müşrikler ise sevgide aşırı gittikleri için, sevdikleri Lat ve Uzza gibi insanları unutmamak için önce onların putlarını yaptılar, sonra da “Bunl