Kayıtlar

melekler etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Meleklerin Sevabını Yazmakta Zorlandığı Dua

Meleklerin Sevabını Yazmakta Zorlandığı Dua يَا رَبِّ لَكَ الْحَمْدُ كَمَا يَنْبَغِي لِجَلالِ وَجْهِكَ وَعَظِيمِ سُلْطَانِكَ Okunuşu: Ya Rab, lekel hamdu kema yenbaği li celali vechike ve li azimi sultanike. Anlamı: Ey Rabbim! Senin zâtının celaline ve senin hâkimiyetinin azametine layık şekilde sana hamd olsun! Fazileti: İbn Mace, Beyhakî ve Taberanî’nin Abdullah b. Ömer’den yaptıkları rivayete göre Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur: “Allah’ü Teâlâ’nın kullarından bir kul: “Ya Rabb, lekel hamdu kema yenbeği li celali vechike ve li azimi sultanike” duasını okudu. İki melek bunun sevabını yazmakta zorlandılar; nasıl yazacaklarını bilemediler. Bu sebeple, göğe çıktılar ve dediler ki: “Ey Rabbimiz! Senin kulun öyle bir şey söyledi ki, onu nasıl yazacağımızı bilemiyoruz!” Allah’ü Teâlâ -kulunun ne dediğini bildiği halde-, ‘Kulum ne dedi?’ diye sordu. Melekler: ‘Ya Rab! O şöyle dedi: “Ya Rabb, lekel hamdu kema yenbaği li celali vechike ve

Kabirde Sual

Kabirde Sual Berâ radıyallahu anh şöyle anlatıyor: Ensârdan bir müslümanın cenazesinde çıktık, hazırlanmış olan kabre geldik. Cenaze, Kabrin içerisine konulunca, Peygamber aleyhisselâm oturdu. Biz de kendisinin etrafında toplandık. Sanki başlarımızda kuş varmış gibi hepimiz hareketsiz kalmıştık. Resûlullah aleyhisselâm elindeki bir sopa ile yeri çiziyordu. Birden başını kaldırdı ve iki yahut üç defa: — Kabir azabından Allah'a sığının, diye söylendikten sonra: Mümin kabre konulduğunda, arkadaşları terk edip gittikleri zaman, onların ayak sesini işitir bir vaziyette, (Münker ve Nekîr denilen) iki melek gelir, kendisini oturturlar ve: — Rabbin kimdir? Diye sorarlar. Mümin: — Rabbim Allah'ü Teâlâ’dır, diye cevap verir. Melekler: — Dinin nedir? Diye sorarlar. Mümin: — Dinim İslâm, diye cevap verir. Melekler: — İçinizde Allah'ü Teâlâ tarafından gönderilmiş olan o zât kimdir? Derler. Mümin: — O zât Allah'ın Resulüdür, der... Melekler: — Bunu nereden

Meleklerin çeşitleri nelerdir?

Meleklerin çeşitleri nelerdir? Âlimler meleklerin tabakalarını yaptıkları işlere göre ayırmışlardır. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri tefsirinde genel olarak melekleri şu şekilde tabakalara ayırmıştır: 1. Dört büyük melek: Meleklerin en üstünü bildiğimiz dördüdür: Cebrail (as) Allah'ın elçisi olarak emir ve yasakları bildirir. Azrail (as) ölüm meleği olarak görev yapar. Mikail (as) rızıkların yetiştirilmesi ve dağıtılmasında görevlidir. İsrafil (as) ise Allah'ın bütün hayat vermeyle ilgili emirlerini uygulayan melektir. 2. Cünd-ü Sübhani: Kulak hırsızlığı yapan ya da şerleri ile semadaki meleklere ilişen cinleri ve şeytanları taşlayan meleklerdir. Aynı zamanda savaşlara da katılıp Cenab-ı Hakk’ın kullarına yardım ederler. 3. Hamele-i mümtesil: Cenab-ı Hak’tan aldığı emri dünya semasına ulaştıran melekler. 4. Amele-i mümessil: Bu melekler Cenab-ı Hakk’ın kâinatın idare ve düzenini sağlayan “Adetullah (Tabiat kanunları)” denilen kanunlarını uygulayı

Melekler Ordusu

Melekler Ordusu Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Hatırlayın ki, siz Rabbinizden yardım istiyordunuz. O da, ben peşpeşe gelen bin melek ile size yardım edeceğim, diyerek duanızı kabul buyurdu. Allah bunu (meleklerle yardımı) sadece müjde olsun ve onunla kalbiniz yatışsın diye yapmıştı. Zaten yardım yalnız Allah tarafındandır. Çünkü Allah mutlak galiptir, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir.” (Enfâl, 9-10) Rasûlullah (sav) buyurdular: “Ümmetime ağır gelmeyecek olsaydı, hiçbir seriyyeden geri kalmaz, hepsine katılırdım. Allâh yolunda şehîd olmak, sonra diriltilmek tekrar şehîd olmak yine diriltilip tekrar şehîd olmak isterdim.” (Buhârî, Îman, 26; Müslim, İmâre, 103, 107) Huvaytıb bin Abdüluzza der ki: “Ben Bedir’de müşriklerle birlikte bulunmuş, ibret verici şeyler müşâhede etmiş ve melekleri görmüştüm. Onlar gökle yer arasında Kureyşlileri öldürüyor, esir ediyorlardı. O zaman kendi kendime; Bu zât (Peygamber Efendimiz) muhakkak Allâh tarafından korunuyor! dedim. Gördüğüm şeylerde

Melekler Her Sözü Kayda Geçiriyor!

Melekler Her Sözü Kayda Geçiriyor! "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, konuşmalarına dikkat etsin. Ya doğru konuşsun veya sussun. Çünkü ağızdan çıkan bütün sözler melekler tarafından kaydedilir ve hesabı da görülür." Konuşabilme kabiliyeti, insanlara verilen en büyük nimetlerdendir. Hayvanların dili, bizim dilimizden çok daha büyük olmasına rağmen onlar konuşamıyorlar... Konuşmakla derdimizi daha rahat anlatabiliyoruz, ilim öğreniyor ve öğretiyoruz. Daha sayılamayacak kadar çok faydaları var. Bunun yanında, dilimizden dolayı büyük sıkıntılar da başımıza gelmiyor değil... Dilin cirmi küçük ama cürmü büyüktür, demişler atalarımız. İnsanı cennete de götürür, cehenneme de. Nice insanlar yaptıkları konuşmalarla öldürülmüş veya yıllarca hapis yatmıştır. Niceleri de, yaptıkları güzel konuşmalarla takdir toplamış, yüksek makamlara çıkmış, büyük nimetlere kavuşmuştur... Bunun için dilimize sahip olmalıyız. Konuşmaya başlamadan, konuşacaklarımızı kontrol etmeliy

Melekler Her Sözü Kayda Geçiriyor!

Melekler Her Sözü Kayda Geçiriyor! "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, konuşmalarına dikkat etsin. Ya doğru konuşsun veya sussun. Çünkü ağızdan çıkan bütün sözler melekler tarafından kaydedilir ve hesabı da görülür." Konuşabilme kabiliyeti, insanlara verilen en büyük nimetlerdendir. Hayvanların dili, bizim dilimizden çok daha büyük olmasına rağmen onlar konuşamıyorlar... Konuşmakla derdimizi daha rahat anlatabiliyoruz, ilim öğreniyor ve öğretiyoruz. Daha sayılamayacak kadar çok faydaları var. Bunun yanında, dilimizden dolayı büyük sıkıntılar da başımıza gelmiyor değil... Dilin cirmi küçük ama cürmü büyüktür, demişler atalarımız. İnsanı cennete de götürür, cehenneme de. Nice insanlar yaptıkları konuşmalarla öldürülmüş veya yıllarca hapis yatmıştır. Niceleri de, yaptıkları güzel konuşmalarla takdir toplamış, yüksek makamlara çıkmış, büyük nimetlere kavuşmuştur... Bunun için dilimize sahip olmalıyız. Konuşmaya başlamadan, konuşacaklarımızı kontrol etmeliy

Örümcek Ağı

Resim
Örümcek Ağı Dünya hayatında hep kötülük işleyen bir adamı ölünce Cehennem kapısında bir melek karşıladı. Melek adama şöyle seslendi: “Hayatta iken tek bir gün bile birisine iyilik yaptıysan buraya girmeyeceksin. ” Günahkâr adam uzun süre düşündükten sonra, bir keresinde ormanda gördüğü örümceği hatırladı. Balta girmemiş ormanda yürürken önüne bir örümcek ağı çıkmıştı. Adam ağı bozmamak ve örümceği ezmemek için o gün yolunu değiştirmişti. Heyecan içinde o günü meleğe anlattı. Melek gülümsedi ve ardından elini şaklattı. Gökten bir örümcek ağı inmişti. Adam bu ağa tutunarak cennete girebilecekti. Adam neşe içinde ağa tırmanırken cehennemden bazıları da bu ağa tutunarak cennete gitmeye çalıştılar. Ama adam ağın o kadar çok insanı taşımayacağından korkarak onları itmeye başladı. Tam o sırada ağ gerçekten koptu ve diğerleri ile birlikte adam da cehenneme düştü. -“Yazık!” dedi melek. -“Bencilliğin, hayatında işlediğin tek iyiliği de kötülüğe döndürdü. Eğer, o insanlar

Kul Âmin Deyince; Melekler De Âmin Der

Kul Âmin Deyince; Melekler De Âmin Der   Fatiha Sûresi’nin Sırrı   Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: "Cebrâil Aleyhisselâm bana dedi ki: Allâhü Teâlâ sana selâm söylüyor ve buyuruyor ki: “Kul benim huzurumda namaza durup; "Allâhu Ekber!" dediğinde onunla aramızda bulunan perdeyi kaldırırım! Kul "ELHAMDÜ!" dediğinde Allahü Teâlâ, "Hamd kime mahsustur?" diye sorar. O da "LİLLAHİ!" diye cevap verir. Allâhü Teâlâ: "Allah kimdir?" diye sorunca: "RABBİLALEMİN!" der. "Âlemlerin Rabb'i kimdir?" buyurunca: "ERRAHMANİRRAHİM!" der. "Rahman ve Rahim kimdir?" diye sorunca: "MÂLİKİ YEVMİDDİN!" Yani; Din gününün sahibi, der. Bunun üzerine Allâhü Teâlâ; "Ey kulum, din gününün sahibi benim!" der. Kul, "İYYÂKE NA'BUDÜ VE İYYÂKE NESTAÎN! "; “Yalnız sana kulluk eder ve yalnız senden yardım isteriz!" deyince Allâhü Teâ

Kul namaza duracağı zaman;

Kul namaza duracağı zaman; Allah (Celle Celâlühü) meleklere buyurur; kulumun üstünden günah ağırlıklarını alın ki namazı rahat kılsın.'' Melekler emri yerine getirir, kul namazı bitirir ve melekler Allah'a sorar. ‘‘Günahlarını yükleyelim mi?’’ Mevla şöyle buyurur; Alınan günahı geri yüklemek benim şanıma yakışmaz. Hz. Selman anlatıyor: Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdu ki: “Mümin kul namaz kılmaya kalktığı zaman, günahları başının üzerine konulur. Sonra (Namaz esnasında), ağacın dallarının sağa-sola dağıldığı gibi günahları dağılıp gider.” (bk.Taberani, el-kebir, 6/236) Rabbim namazı hakkıyla kılanlardan eylesin...  Âmin!