Kayıtlar

Bu Memleket Nasıl Kazanıldı?

Resim
  Bu Memleket Nasıl Kazanıldı? Çanakkale'de Cephede Ramazan Bazı resimler insana ders verir. Tıpkı bu resim gibi. Sahurda ne yesek diye düşünürken bunu gördüm. Çanakkale'de Cephede Ramazan "Bir asker cepheden kızına mektup yazıyor ve diyor ki; “Benim güzel kızım, Bu gün Temmuz 14, Ramazan’ın ikinci günü. Şeyhülislam oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim. Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasadan daha küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur ettim. Gündüzü yeni siperler kazdık. Hiç susamadım. Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi ma

Bu Da Geçer Yâ Hû!

  Bu Da Geçer Yâ Hû!   Ârif zâtlar, hayatın acı-tatlı sürprizleriyle karşılaştıklarında; “Bu da geçer yâ Hû!” derler. Bu ifade kula şöyle seslenir: “– Ey insan! Sana gelen hüzünler de sevinçler de birer misafirdir. Sakın onları dâimî zannetme! Başına gelen fânî sıkıntılara çok üzülme, çünkü onlar gidicidir. Nâil olduğun fânî lezzetlere de fazla sevinme, zira onların da bekāsı yoktur…” Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerim’de “müslüman ve mü’min” tabirleri yanında başka sıfatlar zikretmiştir. Müttakî (takvâya eren), muhsin (ihsan şuuruyla yani ilâhî kameranın altında olduğunun idrâki içinde yaşayan), muhlâs (ihlâsa erdirilmiş), mukarreb (Cenâb-ı Hakk’a kalben yakınlaşmış), sâbikûn bi’l-hayrât (hayırlarda yarışarak öne geçen) ve benzeri bu sıfatlar, mü’minlere bir ufuk verir. Mânevî terakkî sonsuzdur. Zirvesi, Allah Rasûlü Sallallâhu Aeyhi Vesellem Efendimiz’dir. Mü’minlere; İslâm’ın bu derûnî vasıflarını kazandırmak için tesis edilen dergâhlarda, tezkiye-i nefs ve tasfiye-i kalp eği

Niyet Ettim; Soframı Değil, Gönlümü Donatmaya...

  Niyet Ettim; Soframı Değil, Gönlümü Donatmaya...   Niyet ettim: Şu mübarek Ramazan'da kalbimi, elimi, sözümü ve gözümü haramdan sakınmaya... Orucumu midemle değil, nefsimle tutmaya; cismimle değil, ruhumla tutmaya! Niyet ettim; soframı değil, gönlümü donatmaya... Niyet ettim uykuya bile ibadet niyetine dalmaya... Şu korona sonrası kalıbımı temiz tutmaya dikkat ettiğim gibi kalbimi de her türlü kötü düşünceden arındırıp, temiz tutmaya! Bela ve musibetlerin ariflerin kandili olduğu bilinciyle deprem sonrası hayatımı ilahi ölçülerle yeniden dizayn etmeye; yepyeni güzel mukaddimelere niyet etmeye.   Ey, şehri gufran, menbaı irfan, mebdei Kur'an merhaba! Ey soframıza bereket, hanelere saadet, vücutlara sıhhat, kalplere rikkat, zihinlere dikkat, yarınlara umut, şu acize ismini veren mübarek zaman dilimi merhaba! Niceleri kavuşamadı sana, maddi ve manevi hastalıklarımıza ümidi şifa, kavuşturana sonsuz hamdü sena, merhaba... Olanları ve ölenleri görüp, tefekkü

Ey Ramazan, Tut Bizi!

  Ey Ramazan, tut bizi! Ellerimizden tut! Bereketinle doldur gönüllerimizi. Gündüzümüzü hayırla doldur. Sahurumuzu bereketinle...   Ey Ramazan, gel bize! Evimize bereketinle, İşimize kolaylıkla, Sokağımıza huzurla, Gecemize rahmetinle gel!   Ey Ramazan, tut bizi! Elimizden tut, kaybetme bizi! Yol göster yolunu kaybedenlere. Götür bizi mağfiretin olduğu yere...   Ey oruç, acı bize! Kuruyan dudaklarımıza, Solan yüzümüze, Yorulan bedenimize, Çırpınan kalbimize acı!   Ey Ramazan, koru bizi! Günah işlemekten, Haramı yemekten, Kavgaya girmekten, Cimrilikten, pintilikten, Bela bulmaktan, bela olmaktan koru bizi!   Ey oruç, tut bizi! Hataya düşmekten, Yalana düşmekten, Kaymaktan, kaydırılmaktan tut bizi...   Ey sahur, kaldır bizi! Gaflet uykusundan, İbadetsiz gecelerden, Kıyamsız bir ömürden, Tembellikten, gafillikten kaldır bizi...   Ey teravih, kıl bizi! Yor bizi, sıraya koy bizi! Hizaya getir, sığaya ç

Deprem, Sel Gibi Doğal Afetlerden Korunmak ve Ülkemiz Geleceğinin Hayırlı Olması İçin Okunacak Dua

Deprem, Sel Gibi Doğal Afetlerden Korunmak ve Ülkemiz Geleceğinin Hayırlı Olması İçin Okunacak Dua رَبِّ لَوْ شِئْتَ اَهْلَكْتَهُمْ مِنْ قَبْلُ وَاِيَّايَؕ اَتُهْلِكُنَا بِمَا فَعَلَ السُّفَـهَٓاءُ مِنَّاۚ اِنْ هِيَ اِلَّا فِتْنَتُكَؕ تُضِلُّ بِهَا مَنْ تَشَٓاءُ وَتَهْدٖي مَنْ تَشَٓاءُؕ اَنْتَ وَلِيُّنَا فَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا وَاَنْتَ خَيْرُ الْغَافِرٖينَ           Okunuşu: Rabbi lev şi’te ehlektehüm min kablü ve iyyay e tühliküna bima feales süfehaü minna in hiye illa fitnetük tüdıllü biha men teşaü ve tehdı men teşa’ ente veliyyüna fağfir lena verhamna ve nete hayrul ğafirın.           Anlamı: Ey rabbim! Dileseydin onları ve beni daha önce helâk ederdin. İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helâk edecek misin? Bu iş, senin imtihanından başka bir şey değildir; onunla dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletirsin. Sen bizim velimizsin. Artık bizi bağışla ve bize acı! Sen bağışlayanların en iyisisin. (A'râf Suresi - 155)

Na't-ı Şerîf

  Na't-ı Şerîf   Ahmed Mahmûd Muhammed, Oldu âleme rahmet, Hakk'dan bize inâyet, Sallû alâ Muhammed!   Enbiyânın serveri, Evliyânın rehberi, İns ü cin peygamberi, Sallû alâ Muhammed!   Haseneynin dedesi, Enbiyâlar yücesi, Âşıklardır bendesi, Sallû alâ Muhammed!   Hakk nûrundan yaratdı, Sekiz cennet donatdı, İns ü cinne medhetdi, Sallû alâ Muhammed!   Muhammedü'l-arabî, Bizi kıldı ebedî, Necâtımız sebebi, Sallû alâ Muhammed!   Kıyâmet günü gelir, Mîzân hemen kurulur, Necât yolu görünür, Sallû alâ Muhammed!   Şefâati makbuldür, Her duâsı kabuldür, Nâsa büyük lutufdur, Sallû alâ Muhammed!   Hamd sancağı dikilir, Cümle canlar dirilir, Şefâati tutulur, Sallû alâ Muhammed!   Aşkî sev Muhammed'i, Ol cennetde ebedî, Aşk ile yak kebedi, Sallû alâ Muhammed!   Es-Seyyid Eş-Şeyh Muzafferüddîn Aşkiyyü'l-Cerrâhiyyü'l-Halvetî

Güzel Ahlâkla İlgili Güzel Sözler 4

  Güzel Ahlâkla İlgili Güzel Sözler 4   001- Canın bile emanetken kaybedecek neyin olabilir ki? 002- Eğer bizim ilimden aldığımız tadı krallar, padişahlar bilselerdi; İlmi bizden almak için kılıçlarıyla (ordularıyla) üzerimize yürür, savaş açarlardı! (İmam Ebu Hanife Rahimehullah) 003- İhtiyacımız olan şey güzel yüzlü değil, güzel ahlâklı insanlar. (Hikmet Anıl Öztekin) 004- "Kötü ahlâklı, parçalanmış testiye benzer. Ne yamanır, ne de eskisi gibi çamur olur." 005- "Her binanın bir temeli vardır. İslâm’ın temeli de güzel ahlâktır." 006- "Kötü ahlâk, öyle bir fenalıktır ki, onunla yapılan birçok iyilikler fayda vermez. Güzel ahlâk, öyle bir iyiliktir ki, onunla yapılan günahlar bile affa uğrar." 007- "Yükselen bütün insanlar ancak güzel ahlâkları sayesinde yükselmişlerdir." 008- "Güzel ahlâk güler yüzlülük, cömertlik ve kimseyi üzmemek demektir." 009- "Güzel ahlâk, kimseyle çekişmemek ve kimseyi çekiştir