Kayıtlar

Mümin'i Görünce Selam Ver ki…

  Mekke’de yetişen velilerden Müslim bin Yesar Kuddise Sirrûh hazretleri bir sohbetinde “Kâbe'yi (mümini) ilk görünce yapılan dua kabul olur!” buyurdu.   Hikmetini sordular.   “Çünkü Kâbe-i şerif çok kıymetli bir yerdir. Ama müminin kalbi daha kıymetlidir. Zira Kâbe, kul yapısıdır. Kalp ise Allah'ü Teâlâ’nın kudretiyle var olmuştur. Onun için bir mümini görünce yapılan dua kabul olur!” buyurdu.   Sordular: “Nasıl dua edelim efendim?” Buyurdu ki:   “En güzel dua, selâm vermektir. Selâm verince ona dua edilmiş olur. O da selâmı alınca, selâm verene dua eder.”   Müslim bin Yesar Kuddise Sirrûh hazretleri, Allah’ü Teâlâ korkusundan titrerdi! Ve devamlı ağlardı! Sevdikleri ona; “Allah’ü Teâlâ'nın lütfu boldur, niçin bu kadar çok korkuyorsun?” dediler. Buyurdu ki:   “Bir kimse bir şeyden korkarsa, ondan kurtulmak için çalışır, öyle değil mi?” “Evet öyledir.”   “Bir kimse de bir şeye kavuşmak isterse, o da bunun için çalışır, değil mi?”

Ecdadımıza Ne Kadar Benziyoruz?

  Dün: Bir işe niyet ettiğimizde “İnşallah” derdik... Bugün: “Yapacağım-edeceğim” diyoruz.   Dün: Her işe “Bismillah” ile başlardık... Bugün: “Allah yokmuş gibi” yaşıyoruz (haşa)!   Dün: Her güzellik karşısında “Maşallah” çekerdik... Bugün: “Vay beee!” çekiyoruz.   Dün: Hayretimizi “Allah Allah” diye ifade eder, hayretimiz derinleştiğinde: “Fesübhanallah” derdik... Bugün: İngiliz ağzıyla, “Vaavv yaaa!” diyoruz...   Dün: Her adımımızı, “Tevekkeltü Alellah” diyerek atar, tevekkülü hayat felsefesi yapardık... Bugün: Ne tevekkülden eser var, ne hayat felsefesi kaldı; sözün tam anlamıyla “yuvarlanıp gidiyoruz!”   Baktığımızı görmüyoruz, ikram edilen güzellikleri yaşamıyoruz; abuk-sabuk diziler, yarışmalar, tartışmalarla ömrümüzü heba ediyoruz!   Dün: Kızınca, “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh” der, daha fazla kızarsak; “Hasbünallah” diyerek Allah’ü Teâlâ’yı vekil ederdik... Öfkemiz bile zikir kokardı... Bugün: En basit gerekçelerle hakaretler savuruyor

Âlemlerin Rabbi Yüce Mevlâmız Buyuruyor ki:

Resim
  Âlemlerin Rabbi Yüce Mevlâmız Buyuruyor ki: Ey Rasülüm! Mü’min erkeklere söyle, Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar… (Nûr Sûresi-30) Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, Irzlarını korusunlar… (Nûr Sûresi-31) Yâ Rabbi! Mü’min erkekleri ve kadınları güzel ahlâklı, ihlâslı ve ırzlarını koruyan hayırlı mü’minler eyle! Allahümme âmîn!

Hayat Bin Kays El Harrani Kuddise Sirrûh Hazretlerinin Bir Dervişine Yaptığı Nasihatler…

  ·      Aklı olan karı ile koca birbirlerine üzmezler. ·      Huysuz kimsenin hayat arkadaşı devamlı üzülerek sinir hastası olur. Sinirler bozulunca çeşitli hastalıklar hasıl olur. ·      Hayat arkadaşı hasta olan bir eş mahvolmuştur. Saadeti sona ermiştir. ·      Eşinin hizmetinden yardımlarından mahrum kalır. Ömrü onun dertlerini dinlemekle geçer. ·      Hayat arkadaşına yapacağın huysuzlukların zararlarının kendine de olacağını düşün; ona karşı hep güler yüzlü tatlı dilli olmaya çalış! Bunu yapabilirsen rahat ve huzur içinde yaşar; Rab'bininde rızasını kazanırsın bir hataları varsa sertlikle değil iyilikle halledeceksin… ·      Zaman en iyi ilaçtır. Bak evladım! Bu gibi durumlarda sakin olmak lazımdır. ·      Sen iyi olursan karşındaki de iyi olur. ·      Öfkene mağlup olma! Öfke şeytandandır. ·      Hanımının ve çokçuklarının iyi olması için dua edeceksin. Peygamber efendimiz, “Dua müminin silahıdır!” buyuruyor ·      Hepimiz dua edelim; İnşallah aranızdaki s

Buraya Padişahlık Gururu İle Beni İmtihan İçin Geldin

  Buraya Padişahlık Gururu İle Beni İmtihan İçin Geldin               Sultan Mahmud Gaznevi, bütün Asya’ya hakim olduğu zamanda, Harkan şehrine yakın gelmişti. Adamlarından bir kaçını, Harkan’a Şeyh Ebu’l-Hasan-ı Harkani hazretlerinin huzuruna göndermiş ve Şeyh hazretlerini yanına çağırmıştı. Şeyh hazretleri buna karşılık, bir özür beyan ederek gitmek istemediler. Durum, Mahmud Gaznevi’ye bildirilince, “- Haydi kalkınız! Zira o, bizim sandığımız kimselerden değildir. Biz ona gidelim!” dedi. Sonra kendi elbisesini Kadı İyad’a giydirdi ve kendisi de silahtar olarak, Kadı İyad’ın yanında Ebu’l-Hasan-ı Harkani’nin evine girdi. Mahmud Gaznevi selam verince, Ebu’l-Hasan hazretleri selamını aldı. Fakat ayağa kalkmadı. Mahmud Gaznevi, Ebu’l-Hasan-ı Harkani’ye; “- Sultan için neden ayağa kalkmadınız?” diye sorunca, Ebu’l-Hasan, Sultan Mahmud’a; “- Madem ki seni öne geçirmişler, yanıma gel bakalım!” dedi. Soruya o anda cevap vermediler. Sultan Mahmud Gaznevi, Ebu’l-Hasan-

Hikmet Ehlinden Hikmetli Sözler 1

  ·      Son nefeste Allah demek isteyen, sözünün eri ise, hemen başlasın. ·      Aklın varsa bir başka akılla dost ol da, işlerini danışarak yap. ·      İmanda değişme olursa nimetlerde de değişme olur. ·      Dinimizde, gri yoktur. Siyah beyaz vardır. Ya iman ya küfür. ·      Dünyaya zillet, ahirete izzet verilmiştir. ·      Kuldan isteyen zelil, Allah’tan isteyen aziz olur. ·      Dünyayı sevmeyeni Allah sever, insanların elindekini sevmeyeni insan sever. ·      Bu dünyayı mekan sanan hapı yuttu. ·      Her şeyi Allah için yapmalı. Bir şeyin içine dünya menfaati girerse, zemzeme idrar karıştırmak gibi olur. İsterse bir damla olsun. ·      Kalbinde Allah korkusu çok az olan, dünya sevgisi bulunan, haramlardan sakınmayan, âlim olduğunu söylerse şaşılır. ·      Salih kimselerden olmadığım halde, salihleri severim. Kötü kimselerden daha aşağı olduğum halde, kötüleri sevmem. ·      Dünyanın geçer akçesi paradır. Ahiretin geçer akçesi amel-i salihtir. ·      Sa

Kur’an-ı Kerim’i; Kalbinle, Ruhunla, Gözünle Ve Dilinle Oku!

·      Önce abdestini alarak, ağzını misvaklayarak (veya fırçayla temizleyerek) oku! ·      Allah Teâlâ’nın: “Kur’an okuyacak olduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın” (Nahl Sûresi- 98) ayeti kerimesi gereğince okumaya başlarken “eûzü besmele” çekerek oku! ·      Allah’ü Teâlâ’nın kitabı olduğu için; Allah’ü Teâlâ’nın rızasını kazanmak için oku. ·      Ağır ağır Kur’an oku! (Müzzemmil Sûresi- 4) ·      Tevbe Suresi hariç her surenin başında besmele çekerek oku! ·      Kur’an-ı Kerim’i Kâbe-i Şerif’e yönelerek; mescit veya bir başka temiz yerde oku. ·      Kur’an-ı Kerim’in Müslümanların ve tüm insanlığın huzur ve mutluluğa kavuşabilmesi için bir kurtuluş ve nur yolu olduğunu bilerek oku! ·      Aceleci davranmadan, sesini güzelleştirerek tane tane oku. ·      Yavaş yavaş, tertil ile manaya nüfuz ederek, düşüne düşüne oku! ·      Tecvid kural ve kaidelerine uyarak oku! ·      Kur’an-ı Kerim’i gözünle, kalbinle ve ruhunla oku! ·      Ramazan ayında, Cebrail Aleyhisselam Kur’an- K

Umutla Bekleyiştir Dua

  ·      “Duanız olmadıktan sonra Rabbim sizi neylesin?” (Furkan Suresi, 77. ayet) ·      İnsanın kendi acziyetini, âlemlerin Sahibi’nin sonsuz kudretini idraki ve itirafıdır dua. ·      Bize bizden yakın olana, bizi bizden iyi bilene teslim olmaktır dua. ·      İçimizde saklı dünyayı, dışımızdaki kâinatı her an görüp gözeten Yüce Yaratıcı’nın huzurunda olmaktır dua. ·      Yürekten kopup gelen niyaz, edeple eğilen baş ve gözden süzülen bir damla yaştır dua. ·      Sonsuz kudret ve merhamet sahibinin kapısında heyecan ve umutla bekleyiştir dua. ·      Kurumuş dudakların, rahmet ve lütuf pınarlarından içmeye iştiyakıdır dua. ·      Karşılıksız, sınırsız verilmiş nimetlere teşekkürdür dua. ·      Dostun dostla, sevenin sevgiliyle muhabbetidir dua. ·      En mahrem sırları Padişahlar Padişahı’na açabilmektir dua. ·      Dünya gurbetinden gerçek sılaya yöneliştir dua. ·      Seher vakitlerinin kandili, hak yolcusunun menzilidir dua. ·      İslâm olmaktır, mümin ol

İbadetleri Huşû İçinde Eda Edebilmek

Resim
Âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ buyurur: “Gerçekten mü’minler kurtuluşa ermiştir; onlar ki, namazlarında huşû içindedirler.” (el-Mü’minûn Sûresi, 1-2)   “Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye almazlar.” (el-Mâûn Sûresi, 4-5)   Şâh-ı Nakşibend Kuddise Sirrûh Hazretleri buyurur: “Bir kul, namazda ancak şu dört şeyle huşû hâline erebilir: 1- Dâimâ helâl yemek, yerken kalben uyanık olmak ve huzur ile yemek. 2- Abdest sırasında gafletten uzak durmak. 3- İlk tekbiri alırken kendini huzur-i ilâhîde bilmek. 4- Namaz dışında da Hak Teâlâ’yı aslâ unutmamak.”   Yâ Rabbi! Bizlere Namazlarımızı ve bütün ibadetlerimizi huşû, hudû, ihlâs ve takvayla yerine getirebilmeyi nasip eyle! Âmîn!