Kayıtlar

Ey Rahmeti Bol Padişah

  Ey Rahmeti Bol Padişah   Ey rahmeti bol pâdişâh, Cürmüm ile geldim sana, Ben eyledim hadsiz günâh, Cürmüm ile geldim sana.   Hadde tecâvüz eyledim, Deryâ-yı zenbi boyladım, Ma'lûm sana ki neyledim, Cürmüm ile geldim sana.   Senden utanmayup hemân. Ettim hatâ gizlü ayân, Urma yüzüme el-emân, Cürmüm ile geldim sana.   Aslım çü bi katre menî, Halk eyledin andan benî, Aslım denî, fer'îm denî, Cürmüm ile geldim sana.   Gerçi kesel fısk-ü-fücûr, Ayb-ı-zelel çok hem kusûr, Lâkin senin adın Gafûr, Cürmüm ile geldim sana.   Zenbim ile doldu cihân, Sana ayân zâhir nihân, Ey lutfü bî-had Müste'ân, Cürmüm ile geldim sana.   Adın senin Gaffâr iken, Ayb örtücü Settâr iken, Kime gidem sen vâr iken, Cürmüm ile geldim sana.   Hiç sana kulluk etmedim, Rah-ı rızâna gitmedim, Hem buyruğunu tutmadım, Cürmüm ile geldim sana.   Bin kerre bin ol pâdişâh, Etsem dahî böyle günâh, Lâ-taknetû yeter penâh, Cürmü

Allah’ü Teâlâ’nın Cemali (Cemâlûllah)

  Allah’ü Teâlâ’nın Cemali (Cemâlûllah)   Tüm güzellikleri yaratan Rabbimizi görmek O’nun cemalini seyretmek selâmını dinlemek kadar büyük bir saadet olabilir mi? Bu büyük buluşmanın gerçekleşmesi akla göre mümkün kaynaklarımıza göre kesin olduğu halde bazı insanlar bu konuda şüpheye düşebiliyorlar. Allah’ü Teâlâ’nın müminler tarafından görüleceği konusunda şüphesi olanlar şu soruları soruyorlar: Gözümüz bunca mesafeden güneşe bile bakamıyor. Güneşi ve bütün âlemleri yaratan Yüce Allah’ü Teâlâ’ın zatına bu göz nasıl bakacak buna nasıl dayanacak? Ayrıca bir şeyi görmek için onun bir yönde bulunması gerekir. Allah’ü Teâlâ hangi yönde gözükecek? Oysa Rabbül Âlemin için o şu yönde bulunur demek mümkün değil. Bu tür sorular her zaman sorulabilir. Bunlar bir müminin aklına da takılabilir. Bu durumlarda hemen şüpheye düşüp inkâra gitmek yerine problemi çözmenin peşine düşüp meseleyi incelemek gerekir. Ahiret şartları dünya ile aynı değil Önce konumuzu aydınlatacak temel esasları

Sadece Allah’ü Teâlâ’ya İbadet Ediniz!

  وعن أبي   سُفْيان صخْر بنِ حربٍ رضي اللَّه عنه في حدِيثِهِ الطَّويل في قصَّةِ هِرقل أَنَّ هِرقْلَ قال لأَبي سفْيان: فَماذَا يأْمُرُكُمْ بِهِ؟ يَعْني النَّبِيَّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قال: «اعْبُدُوا اللَّهَ وَحدَهُ، ولا تُشْرِكُوا بِهِ شَيْئاً، واتْرُكُوا ما يقُولُ آباؤُكمْ، ويأْمُرُنَا بالصَّلاةِ، والصِّدْقِ، والعفَافِ، والصِّلَةِ» متفقٌ عليه Ebû Süfyân Sahr İbni Harb radıyallahu anh’den -Herakliyus kıssasına dair uzun hadiste- rivayet edildiğine göre, Herakliyus Ebû Süfyân’a Peygamber Aleyhisselâm’ı kastederek: “- O size ne emrediyor?” Diye sordu. Ebû Süfyan der ki: “- Ben de onun bize, ‘Sadece Allah’a ibadet ediniz; ona hiçbir şeyi ortak koşmayınız; atalarınızın ibâdet ettiği putları terk ediniz!’ dediğini, bize namaz kılmayı, doğru ve iffetli olmayı, akrabayı görüp gözetmeyi’ emrettiğini söyledim.” (Buhârî, Bed’ü’l-vahy 6, Salât 1, Zekât 1, Cihâd 102, Şehâdât 28, Edeb 8, Tefsîru sûre (3) 4; Müslim, Cihâd)

Yalan Dünya

  Yalan Dünya   Yalanın çok yalancısın, Hem tatlısın, hem acısın, İçime düşen sancısın, Bırak beni yalan dünya…   Dünya, dünya yalan dünya, Beni benden çalan dünya, Tüm sevdiklerimi bir, bir, Acımadan alan dünya…   Ne Süleyman, ne Harun’a, Ne Firavun, ne Karun’a, Ne canlar gitti uğruna, Bırak beni yalan dünya…   Dünya, dünya yalan dünya, Beni benden çalan dünya, Tüm sevdiklerimi bir, bir, Acımadan alan dünya…   Bırak Hakk’a kul olayım, Sana değil Mevla’yayım, Nasıl edip kurtulayım? Bırak beni yalan dünya…   Dünya, dünya yalan dünya, Beni benden çalan dünya, Tüm sevdiklerimi bir, bir, Acımadan alan dünya…   Zalimlere sevilirsin, Başlara taç edilirsin, İşini iyi bilirsin, Bırak beni yalan dünya…   Dünya, dünya yalan dünya, Beni benden çalan dünya, Tüm sevdiklerimi bir, bir, Acımadan alan dünya…   (İlâhi Sözleri)

Sabır Sınavıdır Ömür Dediğin...

  Sabır Sınavıdır Ömür Dediğin...   Ruhlar giderlerken, sonsuz bir yola, Dünyada verirler, birkaç gün mola, Sanma ki, bu geliş, tesâdüf ola; Sabır sınavıdır, ömür dediğin…   Güneş,, doğmak için, sabahı bekler, Kozalarda, çile çeker, böcekler, Bil ki; her yürüyen, önce emekler, Sabır sınavıdır, ömür dediğin…   Tohum düşer, toprağında barınır, Bahar gelir, yaprak ile sarınır,   İnsanoğlu, Kur’ân ile arınır. Sabır sınavıdır, ömür dediğin…   Ateşe düşmeyen çıra yanar mı? O ateşte yanan, gayrı söner mi? Hakk’a giden, yarı yoldan döner mi? Sabır sınavıdır, ömür dediğin…   Nefsin işkencesi, düşmandan beter, Onun zulmü ancak, savaşla biter. Silah istiyorsan, irâden yeter, Sabır sınavıdır, ömür dediğin…   Ezel arşivinden, kader silinmez, Hakk’tan ne gelirse, karşı gelinmez, Her şerde hayır var, kulca bilinmez, Sabır sınavıdır, ömür dediğin...   Hor görme dünyada çile çekeni, Sabırla beslenir, gönül kökeni, Bülbüle diyor ki; gül

Koşar Mevlâ’ya Mevlâ’ya

  Koşar Mevlâ’ya Mevlâ’ya   Gönlüm âşık olduğunda, Uçar Mevlâ’ya Mevlâ’ya, Ruhum özgür kaldığında, Uçar Mevlâ’ya Mevlâ’ya!   Timsirikten oburuna, Herkes yatar kabirine, Bu dünyadan öbürüne, Geçer Mevlâ’ya Mevlâ’ya!   Göçmen kuşlar sıralanmış, Kanatları aralanmış, Yürekleri berelenmiş, Göçer Mevlâ’ya Mevlâ’ya!   Güz-kış geçer, bahar gelir, Güneş sıcak karlar erir, Doğaya çiçek serilir, Açar Mevlâ’ya Mevlâ’ya!   Oytan Muammer bîçâre, Bulamaz derdine çâre , Sığınır biricik Yâre, Koşar Mevlâ’ya Mevlâ’ya!   Muammer Oytan

Severim Ben Seni Candan İçeru

  Severim Ben Seni Candan İçeru   Severim ben seni, candan içeru, Yolum vardır bu erkandan içeru…   Şeriat, tarikat yoldur varana, Hakikat meyvası andan içeru…   Dinin terk edenin küfürdür işi, Ol ne küfürdür, imandan içeru…   Beni bende demen, ben de değilim Bir ben vardır bende, benden içeru…   Beni benden alana ermez elim, Kim kadem basa Sultandan içeru…   Süleyman kuş dilin bilir dediler, Süleyman var, Süleyman'dan içeru…   Tecelliden nasip erdi kimine, Kiminin maksudu bundan içeru…   Senin aşkın beni benden alıptır, Ne şirin dert bu, dermandan içeru…   Miskin Yunus, gözü tuş oldu Sana, Kapıda bir kuldur, Sultandan içeru…   Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Sen, Seni Bil; Sen Seni

  Sen, Seni Bil; Sen Seni   Bilmek istersen seni, Can içre ara cânı. Geç çanından bul ânı, Sen seni bil, sen seni...   Kim bildi efâlini, Ol bildi sıfatını, Anda gördü zatını, Sen seni bil, sen seni...   Görünen sıfatındır, Anı gören zatındır, Gayri ne hacetindir, Sen seni bil, sen seni...   Kim ki hayrete vardı, Nura müstağrak oldu, Tevhîd-i zâtı buldu, Sen seni bil, sen seni...   Bayram özünü bildi, Bileni anda buldu, Bulan ol kendi oldu, Sen seni bil, sen seni...   Hacı Bayram Velî Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî

Uyan, Uyan Bu Gafletten; Ölüm Geliyor…

  Uyan, Uyan Bu Gafletten; Ölüm Geliyor…   Gel kardeşim sözüm sen iyi dinle; Fırsat elde iken hayrın yap kendi elinle; Ne yaparsan kabre gider seninle; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Dünyaya gelen gidiyorlar hep katar katar; Bir gün olur senin de güneşin batar; Rızayı kazananlar kabrine varır rahat yatar; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Uyup da nefsine yapma ha günahı; Çekersin cezasın mahşer sabahı; Cehdü gayret et kazan rızaullahı; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Bir ders-i ibrettir bütün bu dünya; Gönül verip aldanmayın yalancı dünyaya; Beğendiriniz kendinizi güzel Mevla’ya; Uyanalım bu gafletten ölüm geliyor…   Şu çıkan soluklar çıkmaz olunca; Kabirde bu gözlere toprak dolunca; Cevabın hazırladın mı Mevla sorunca; Uyanalım bu gafletten ölüm geliyor…   Hacı Mustafa Güneş Kuddise Sirrûh