Hayatın Anlamını Kavramak İsteyen Genç

Hayatın Anlamını Kavramak İsteyen Genç

Hayatın yüksek anlamını kavramak için dünyayı dolaşmaya çıkan bir genç, gezdiği ülkelerden birinde “Ünlü bir bilgeyi” ziyarete gitmişti.
Gezgin genç, bilgenin yaşadığı evde, tüm duvarların kitaplarla kaplı olduğunu gördü. Fakat evi dikkatle gözden geçirdikten sonra, yerde bir kilim, duvar dibinde yatak olarak kullanılan bir sedir, ortada ise bir masa ve sandalye, bir iki yeme içme kabından başka evde hiçbir eşyanın olmadığını görünce merakla sordu:
-Neden hiç eşyanız yok? Koltuklarınız, kanepeleriniz, büfeleriniz, mutfak kaplarınız ve diğer eşyalarınız nerede?
Bilge, bu soruya karşılık olarak kendi bir soru sordu, gezgin gence;
-Senin de yalnızca, sırtında taşıdığın küçük bir çantan var, yavrum! Peki, senin eşyaların nerede? Dedi.
Gezgin genç, kendini savunurcasına cevapladı bu soruyu:
-Ama görüyorsunuz, ben yolcuyum!
Ünlü bilge, hak verircesine güldü:
-Ben de öyle, yavrum dedi. Ben de öyle…

Çok kıymetli dostlar “Bir lokma bir hırka” demiyoruz. Aksine dünya çok kıymetlidir. Neden? Çünkü ahiretteki sonsuz hayat dünyada kazanılır. Onun için hikmet ehli zatlar buyur muş ki: “İbâdet etmek bakımından dünyanın bir saati, kıyâmetin bin senesinden daha iyidir. Zîra bu bir saatte, sâlih faydalı amel işlenebilir…”
            Ahırieti kazanmak için dünya hayatı ve malı çok değerlidir. Dünya malı olmasa kitap bile alıp okuyamayız. “İmandan sonra en büyük ibadet olan, cihadı yapamayız.” İslâm düşmanlarına karşı koyamayız. Çoluk çocuğumuzu yetiştirip eğitemeyiz. Hatta kendi nefsimize bile söz geçiremeyiz. O yüzden dünya malı için de çok çalışmalıyız.
Allah’ü Teâlâ Yüce Kur’an-ı Kerim’inde buyuruyor ki:
“Allah'ın sana verdiğinden (O'nun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma. Allah sana ihsan ettiği gibi, sen de (insanlara) iyilik et. Yeryüzünde bozgunculuğu arzulama. Şüphesiz ki Allah, bozguncuları sevmez.” (Kasas Sûresi; Ayet -77)
Rabbimiz kısaca bu ayeti kerimede;
“Yeterince dünya mallarından da kazanınız. Kazandığınız mallarla böbürlenmeden cihad ediniz ve bolca hayır yapınız!” Buyuruyor.
            Bir Müslüman Dünyanın sevgisini ve hırsını kalbine koymadan dünyada zengin olmak zorundadır. Mal ve canın emanet olduğunu ancak Allah yolunda harcanırsa bir kıymet kazanacağını da asla unutmamalıdır.
            Başka hikmet ehli bir zat buyuruyor ki; “Ölümü istemeyin! Bir kere “Elhamdilillâh” demek yüz yıl mezarda yatmaktan iyidir.”
Allah Rasulü Sallallahü Aleyhi Vesellem'in ifadeleri aynen şöyledir:
"Sizden hiç kimse, maruz kaldığı bir zarar sebebiyle, ölümü temenni etmesin. Mutlaka onu yapmak mecburiyeti hissederse, bari şöyle söylesin: Rabbim! Hakkımda hayat hayırlı ise yaşat. Ölüm hayırlı ise canımı al." (Buhari, Merda, 19)
            Güzel dinimiz İslâmiyet’in en anlaşılamayan konularının başında mal toplama geliyor. Takva sahibi Müslümanlar zenginlikte belli bir noktaya gelince her şeyi bırakıp “Yeter artık, dünya malı dünyada kalır!” Deyip çekiliyor. Kardeşim sana yeterse diğer Müslüman kardeşlerine harca! Yetenekli, takvalı gençlere burs ver. Diğer Müslümanlara yatırım yapmanın sevabı az mı?  
Mal toplamaya devam edenler de mal sevgisinde ve hırsında boğulup gidiyor. Dikkat Müslüman kardeşim! Dünyanın hepsi de senin olsa da götüreceğin bir top kefen! Allah için harcamadığın biriktirmediğin malın hesabı öyle zor ki inan altından kalkamazsın!
            Tekrar ediyoruz dünya sevgisi ve mal toplama hırsı Müslüman’da asla olmamalıdır. Dünya malı iki tarafı keskin kılıç gibidir. Eğer mal sevgisi kalplere yerleşir de ahiret unutulursa; o mal sahibini keser, biçer, sonsuz azaba sürükler. Mallarını nerede kazandın, nerede harcadın sorularına cevap veremez. Başkaları o malların keyfini sürerken kendisi de cehennemi boylar.
Allah’ü Teâlâ hepimizi kazandıklarını hakkıyla Allah yolunda harcayanlardan eylesin! Dünya sevgisi ve mal hırsını kalbimize sokmasın! Âmin!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Uzun Ömür İçin Dua

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)