Dünyayı da İhmal Etmeden Hak ile Beraber Olmak

Dünyayı da İhmal Etmeden Hak ile Beraber Olmak

Şah-ı Bahaddin Nakşibend Hazretlerinin yetiştirdiği iki halifesinden talebesi Muhammed Parsa Hazretleri, hac niyeti ile memleketinden yola çıkmış, bir şehirde sarraf dükkânına rastlamış. Sarraf gencin, müşterisi çok, alış-verişi bol imiş.
Üç cihetten dünyevî durumu gören Muhammed Parsa Hazretleri dükkân sahibinin kalbine teveccüh etmiş. Keşfen o sarraf gencin kalbinin Hakk ile meşgul olduğunu görmüş.
Tahsin edip buyurmuş:
-El kârda, gönül yârda, demiş.
Sonra Mekke’ye vardığında Beytullah’ı tavaf esnasında aksakallı bir ihtiyarın Kâbe’nin örtüsüne sarılarak ağladığını görmüş.
Gıbta ederek;
“Keşke bu mübarek makamda ben de böyle iltica etsem, ağlasam.” demiş. İhtiyarın kalbine teveccüh etmiş; keşfen onun dünyalık istemeye geldiğini müşahede ederek müteessir olmuştur.
İşte ne gençlik, ne müşteri ne de zenginlik insanları Allah’ı zikirden menedemez. Burada en mühim husus dünya alâkasıdır. Onu kalpten atmak kolaylıkla mümkün değildir. Bunun için şartlarına riayetle çalışmaklığımız lâzımdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis