Uluslararası Asrı Saadet Üniversitesi Vakfı Kurulması

 Uluslararası Asrı Saadet Üniversitesi Vakfı Kurulması

 

Bismillâhirrahmenirrâhîm.

Elhamdü lillâhi Rabbil âlemin. Vesselâtü vesselâmü alâ Rasûlüne Muhammedin ve âla âlihî ve sahbihi ecmaîn!

Allah’ü Teâlâ insanı en güzel şekilde yarattı ve yeryüzüne kendisine vekil olarak halife olarak gönderdi.

“Muhakkak ki biz insanı “ahsen-i takvim” üzere (en güzel biçimde) yarattık.” (et-Tîn, 4)

“O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.” (Mülk Sûresi 2)

İnsan; maddi ve manevi yönden var ediliş amacına uygun hareket edip, arzu ve istekle, gönülden salih ameller yaptığında yükseklerin yükseği ‘Alây-ı İlliyyîn’e yücelirken; kötü ameller işleyip nefsine, şeytana ve süfli arzulara uyup isyan ettiğinde aşağıların aşağısı ‘Esfele Safilîn’e düşmektedir.

İnsanın halifelik görevini en güzel şekilde yapabilmesi kâinattaki tüm mahlûkata şefkat göstermesi ve yaratılan her şeyi en güzel şekilde yönetebilmesi için; ilim-irfan, salih amelle ve ihlâsla donanımlı olması gerekmektedir.

Bunun da en güzel yolu, Müslümanların anaokullarından üniversiteye kadar; manevi ve maddi yönden çok iyi donatılmış okullarda okuması, sürekli kendini geliştirip yenilemesi, okuyup araştırması gerekmektedir.

Çünkü her şeyin başı ilimdir.

İlim olmadan hiçbir şey olmaz. İnsanı ve toplumları maddi ve manevi her alanda geliştiren ve yükselten, ilimdir.

Bu sebeple dinimiz İslâmiyet ilme, okumaya ve öğrenmeye büyük değer vermiş; ilim tahsilini; kadın erkek her Müslümana farz kılmıştır.

Yüce Rabbimiz; yüce Kur’an-ı Kerim’inde ilk ayeti kerimede ''Oku, Yaradan Rabbinin adı ile!'' (Alâk Sûresi ).

Yine:

“De ki: ‘Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu! Doğrusu ancak akıl iz‘an sahipleri bunu anlar.” (Zümer Sûresi - 8-9)

          “Bilmiyorsanız, zikir ehline (ilim ehline, âlimlere) sorun!” buyuruldu. (Enbiya Sûresi, 7)

          “Allah iman edenleri yüceltir; kendilerine ilim verilmiş müminleri ise, (cennette) kat kat derecelerle yükseltir.” (Mücadele Sûresi, 11)

       “De ki, hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Bilen elbette kıymetlidir.” (Zümer Sûresi, 9)

       “Kulları arasında Allah’ü Teâlâ’dan en çok korkan âlimlerdir.” (Fatır 28)

       Kur’ân-ı Kerim, akla işaret ederek birçok ayette akıl "akıl sahiplerine" seslenmiştir. Ayet-i kerimelerde sık sık “Akletmez misiniz?..”, “İdrâk etmez misiniz?..”, “Tefekkür etmeniz için…”, “Umulur ki düşünürsünüz…”, gibi ifadelerle insanoğlunu düşünmeye sevketmiştir.

İki cihan güneşi Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular ki:

 “Allah içinizden iman edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir...” (Buhârî, İlim, 10; Müslim, İmâre, 175)

 “İlim talep etmek, öğrenmek her Müslümana farzdır!”. (İbn Mace, Mukaddime,)

Yüceler yücesi Rabbimiz:

 “…Kulları içinden ancak âlimler, Allah’tan (gereğince) korkarlar…” (Fâtır Sûresi, 28) gibi âyet-i celîlelerle ilim sahiplerini diğer insanlardan ayırıp yükseltmiştir.

 “Sakın câhillerden olma!” (En’âm Suresi, Ayet 35),

“Câhillerden yüz çevir!” (Araf Sûresi, 199) gibi âyet-i celîlelerle de cehaleti ve bilgisizliği kötülemiştir.

Kur'ân-ı Kerîm'e göre her türlü kötülüğün, bâtıl inanç ve sapık düşüncelerin, hatta şirkin ve küfrün gerçek sebebi cehalettir.

En büyük düşmanımız cehalettir. İlim küfrü ortadan kaldıran, sapıklığı yok eden ve karanlığı yırtan, hakikat yolunu aydınlatan bir ışıktır, bir nurdur.

Hakkı bâtıldan, hayır şerden, iyi kötüden, doğru eğriden, güzel çirkinden ancak ilimle seçilir.

            Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ buyuruyor ki:

            “Bilmiyorsanız, zikir ehline (ilim ehline, âlimlere) sorun!” (Enbiya Sûresi, 7)

       “Allah iman edenleri yüceltir; kendilerine ilim verilmiş müminleri ise, (cennette) kat kat derecelerle yükseltir.” (Mücadele Sûresi, 11)

       “De ki, hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Bilen elbette kıymetlidir.” (Zümer Sûresi, 9)

       “Kulları arasında Allah’ü Teâlâ’dan en çok korkan âlimlerdir.” (Fatır 28)

       Rasûlullah Sallallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur: “Allah Teâlâ sizin dış görünüşlerinize ve mallarınıza bakmaz, bilakis kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Müslim, Birr, 34)

Müslümanlar teşkilatlanacak; vakıflar, okullar, üniversiteler açacak. Bu okullarda yetişen şuurlu Müslümanlar, yeryüzüne dağılıp cihada başladığı zaman gönüller fethedilecek, imar ve inşa faaliyetleri başlayacak; İslâmiyet’in nurları yeryüzünü ışıtıp ısıtacak, küfrün ve zulmün karanlıkların perdeleri bir bir yırtılacak cahiliye devrinden daha kötü durumlara düşen insanlık iman ve İslâm güneşiyle uyanacak…

Dünyada artık savaş değil barış rüzgârları esecek…

Yaşlı dünyanın kaynakları silâhlanma yarışı için değil huzur ve refahın yükselmesi için kullanılacak…

Bunun kazandıracağı sevabı düşenebiliyor musunuz?

            Bizim uğrumuzda cihad edenler var ya, biz onları mutlaka yollarımıza ileteceğiz. Şüphesiz Allah, mutlaka iyilik yapanlarla beraberdir. (Ankebût Sûresi, 69)

Onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve savaş atları (Devrin en modern silâhlarını) hazırlayın. Onlarla Allah’ın düşmanını, sizin düşmanınızı ve bunlardan başka sizin bilmediğiniz fakat Allah’ın bildiği diğer düşmanları korkutursunuz. Allah yolunda her ne harcarsanız karşılığı size tam olarak ödenir. Size zulmedilmez. (Enfal Sûresi, 60)

“Mü’minin niyeti, amelinden hayırlıdır.” (Mecmuu’z-Zevâid, I/61,109)

            Hayber’in fethi sırasında Rasûlullah Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem, Hz. Ali Radiyallahü Anh’a: “Ey Ali! Bil ki, senin elinle bir insanın hidayet bulması, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha hayırlıdır”. (Buhari, Sahih, Cihad, 4, 58; Müslim, Sahih, Fedâilu’l-Ashâb, Hadis no: 2406)

"Allah’a yemin ederim ki, senin sayende Allah’ın bir tek kişiye hidayet vermesi senin için, kırmızı develerin olmasından daha hayırlıdır.” (Buhari 7/3468, Müslim 2406/34)

“Kim hidayete çağrıda bulunursa, kendisine tabi olanların sevapları kadar ona sevap verilecek ve tabi olanların sevaplarından da hiçbir şey eksilmeyecektir. Kim de dalalete davet ederse, kendisine tabi olanların günahları kadar günah ona verilecek ve tabi olanların günahlarından da hiçbir şey eksilmeyecektir.” (İbn Mâce, Sünnet 14)

            “Salih âlimlerden olun, eğer salih âlimlerden olamazsanız, böyle âlimlerin sohbetinde bulunun, sizi hidayete kavuşturacak, dalaletten uzaklaştıracak ilmi dinleyin!” (İ. Maverdi)

       “İlim öğrenmek, kadın-erkek her Müslümana farzdır.” (Beyheki)

       “Beşikten mezara kadar ilim öğrenmeye çalışınız!” (Şir'a)

       Hoşça kalın dostça kalın, âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ’ya emanet olun efendim!

       Hazırlayan: Yaşar Akkaş

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis