Kur’an-ı Kerim’deki Emirler
Kur’an-ı Kerim’deki Emirler
Cenabı
Allah Celle Celâlüh Kur’an-ı Kerim -ı Kerim’inde biz kullarına şunları
emrediyor:
001- Cenabı Allah kendisine kulluk etmemizi ve ancak
kendisinden yardım
beklememizi istiyor:
“Rabbimiz!
Ancak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız.” (Fatiha sûresi: 5)
002- Cenabı Allah kurtulmak isteyenlerden şunları bekliyor:
“Sakınanlar
ve arınmak isteyenler gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz
mallardan Allah yolunda harcarlar.” (Bakara Sûresi: 3)
003- Allah Celle Celâlühü kulluk borcumuzu yerine
getirmemizi istiyor:
“Ey
insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk ediniz. Umulur ki
böylece korunmuş (Allah’ın azabından kendinizi kurtarmış) olursunuz.” (Bakara
Sûresi: 21)
004- Allah cehennem ateşinden sakınmamızı emrediyor:
“Yakıtı
insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden sakının.” (Bakara Sûresi: 24)
005- Cenabı Allah namaz kılmayı, zekât vermeyi emrediyor:
“Namazı tam
kılın. Zekâtı hakkı ile verin, rükû edenlerle beraber rükû edin. (Bakara Suresi:
43+110)
“Sabır ve
namazla Allah’tan yardım isteyin.” (Bakara Suresi: 45+153)
006- Allah Celle Celâlühü kıyametin dehşetinden sakınmayı
emreder:
“Öyle bir
günden sakının ki o günde hiçbir kimse başkası adına bir şey ödeyemez, kimseden
fidye kabul edilmez, kimseye şefaat fayda vermez. Onlar hiçbir yardım da
göremezler.” (Bakara Sûresi: 123)
007- Allah Celle Celâlühü helâl lokma şartını koyar:
“Ey
insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yeyin. “ (Bakara
Sûresi: 168+172)
008- Vasiyet etmeye değer bir şeyi olan vasiyet edecektir:
“Birinize
ölüm geldiği zaman eğer bir mal bırakacaksa; anaya, babaya, yakınlara uygun bir
biçimde vasiyet etmek Allah’tan korkanlar üzerine bir borçtur.” (Bakara Sûresi:
180) ve vasiyet değiştirilmeyecektir. (Ayet: 181)
009- Oruç farz kılınmıştır:
“Ey iman
edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de
farz kılındı. Umulur ki korunursunuz.” (Bakara Sûresi: 183+184+185)
010- Cenabı Allah davetine uymamızı istiyor:
“Ey
habibim! Kullarım sana beni sorduğunda söyle onlara: Ben çok yakınım. Bana dua
ettiği vakit dua edenin isteğine karşılık veririm. O halde onlar da benim
davetime uysunlar ve bana inansınlar ki doğru yolu bulsunlar.” (Bakara Sûresi: 186)
011- Allah Celle Celâlüh yaptığımızı güzel yapmamızı emrediyor:
“Allah yolunda harcayın. Kendi
ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Yaptığınızı güzel yapın. Allah güzel
yapanları sever.” (Bakara Sûresi: 195)
012- Rabbimiz
şöyle dua etmemizi istiyor:
“Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de
iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!” (Bakara Sûresi: 201)
013- Çocuğun emme süresi iki yıldır:
“Anneler çocuklarını iki tam yıl emzirirler. Onların
örfe uygun olarak beslenmesi ve giyimi babaya aittir. (Bakara Sûresi: 233)
014- Boşanan veya eşi ölen bir kadın evlenebilmek için
iddetinin sona ermesini
bekleyecektir:
“Sizden ölenlerin geride bıraktıkları eşleri,
evlenmeden dört ay on gün beklerler.” (Bakara Sûresi: 234)
015- Namaz dikkatli kılınacaktır:
“Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah’a saygı ve
bağlılık içinde namaz kılın.” (Bakara Sûresi238)
016- İşe yaramayacak şeyden sadaka olmaz:
“Ey iman edenler! Kazandıklarınızın iyilerinden ve
rızık olarak yerden size çıkardıklarımızdan hayra harcayın. Size verilse,
gözünüzü yummadan alamayacağınız kötü malı, hayır diye vermeye kalkışmayın.
Biliniz ki Allah zengindir, övgüye de layıktır.” (Bakara Sûresi: 267)
017- Allah Teâlâ yardımların gizli yapılmasını emrediyor:
“Eğer sadakaları açıktan verirseniz ne âlâ! Eğer onu
fakirlere gizlice verirseniz işte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah’ta bu
sebeple sizin günahlarınızı örter. Allah, yapmakta olduklarınızı bilir.”
(Bakara Sûresi: 271)
“Hayır, olarak harcadıklarınız kendi iyiliğiniz
içindir. Yapacağınız hayırları ancak Allah’ın rızasını kazanmak için yapın.
Hayır, olarak ne verirseniz, karşılığı size tam olarak verilecektir.” (Bakara
Sûresi: 272)
“Yapacağınız hayırlar, kendilerini Allah yoluna
adamış, bu nedenle yeryüzünde kazanç için dolaşamayan fakirler için olsun.
Bilmeyen kimseler, iffetlerinden dolayı onları zengin zanneder. Sen onları
simalarından tanırsın. Çünkü onlar, yüzsüzlük ederek istemezler. Yaptığınız her
hayrı Allah bilir.” (Bakara Sûresi: 273)
018- Borçluya kolaylık gösterilecektir:
“Eğer borçlu darlık içerisinde ise eli genişleyinceye
kadar ona mühlet verin. Eğer borcu sadakaya veya zekâta saymak sizin için daha
hayırlıdır.” (Bakara Sûresi: 280)
019- Borç yazılıp şahitlendirilecektir:
“Ey iman edenler! Birbirinize borçlandığınız zaman onu
yazın. Bir katip onu aranızda adaletle yazsın. Ve şahitlendirin… Böyle yapmanız
Allah yanında daha adaletli, şehadet için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için
daha uygundur…” (Bakara Sûresi: 282)
020- Kâfirler dost edinilmeyecektir:
“Mü’minler, mü’minleri bırakıp da kâfirleri dost
edinmesin. Kim bunu yaparsa onun Allah yanında hiç değeri yoktur. Ancak
kâfirlerden gelebilecek bir tehlikeden sakınmanız başkadır. Allah kendisine
karşı gelmenizden sizi sakındırıyor. Dönüş yalnız Allah’adır.” (Ali İmran
Sûresi: 28)
021- Allah Celle Celâlühü Kendisiyle beraber peygamber Sallallahü
Aleyhi Vesellema
uymayı emrediyor:
“De ki: Allah’a ve Resûlüne itaat edin. Eğer yüz
çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez. (Ali İmran Sûresi: 32)
022- Cenabı Allah ahde vefa göstermemizi istiyor:
“Allah’a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir
bedelle değiştirenlere gelince, işte bunların ahirette bir payı yoktur. Kıyamet
günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize
çıkarmayacaktır. Onlar için acı bir azap vardır. (Ali İmran Sûresi: 77)
023- İşe yaramayan şeyden yardım olmaz:
“Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiye
kavuşamazsınız. Her ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir.” (Ali İmran
Suresi: 92)
024- Hac ibadeti farzdır:
“Yoluna gücü yetenlerin Kâbe’yi hac etmesi, Allah’ın
insanlar üzerinde bir hakkıdır.” (Ali İmran Sûresi: 97)
025- Allah’tan korkmak, imanı muhafaza etmek emrediliyor:
“Ey iman edenler! Allah’tan ona yakışır bir şekilde
korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin.” (Ali İmran Sûresi: 102)
026- İslâm’a sımsıkı sarılmamız emrediliyor:
“Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı yapışın;
parçalanmayın.” (Ali İmran Sûresi: 103)
027- İnsanları hayra çağırmamız emrediliyor:
“Sizden hayra çağıran, iyiliği emredip, kötülüğü men
eden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Ali İmran
Sûresi: 104)
028- Allah istişareyi emreder:
“İş hakkında onlara danış. Kararını verdikten sonra da
Allah’a dayanıp güven. Çünkü Allah kendisine dayanıp, güvenenleri sever.” (Ali
İmran Sûresi: 159)
029- Allah’ın rızası gözetilecektir:
“Allah’ın hoşnutluğunu gözetenle Allah’ın hışmına
uğrayan bir olur mu? Berikisinin yeri cehennemdir. Cehennem ise ne kötü bir
varış yeridir.” (Ali İmran Sûresi: 162)
030- Allah inanmış kimselerin şeytandan korkmamasını
emreder:
“Şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. O halde eğer
iman etmiş kimseler iseniz, onlardan korkmayın, benden korkun.” (Ali İmran
Sûresi: 175)
031- Allah her şeyin hesabının sorulacağını bildirir:
“And olsun ki, mallarınız ve canlarınız konusunda
imtihana çekileceksiniz.” (Ali İmran Sûresi: 186)
032- Kendinden üstekilere bakılmayacaktır:
“İnkârcıların refah içinde diyar diyar dolaşması,
sakın seni aldatmasın!” (Ali İmran Sûresi: 196)
033- Sabır tavsiye edilmiştir:
“Ey iman edenler! Sabredin; sebat gösterin. Hazırlıklı
ve uyanık olun ve Allah’tan korkun ki, başarıya erişebilesiniz.” (Ali İmran
Sûresi: 200)
034- Nikâhlanırken kadınlara mehirleri verilecektir:
“Kadınlara mehirlerini gönül rızası ile cömertçe
verin; eğer gönül hoşnutluğu ile o mehrin bir kısmını size geri verirlerse onu
da afiyetle yeyin. (Nisa Sûresi: 4)
035- Allah’a ve Resûlüne itaat edilecek isyan
edilmeyecektir:
“Kim Allah’a ve peygamberine itaat ederse, Allah onu
zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır.
036- Kim de Allah’a ve peygamberine karşı isyan ederse ve
sınırları aşarsa, Allah onu
devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır.” (Nisa
Sûresi: 1314)
037- Fuhuş yapanlar cezalandırılır:
“Kadınlarınızdan fuhuş yapanlara karşı aranızdan dört
şahit getirin. Eğer şahitlik ederlerse, o kadınları ölünceye veya Allah onlara
bir yol açıncaya kadar evlerinde hapsedin.”
“İçlerinden fuhuş yapan her iki tarafa ceza verin;
eğer tövbe edip uslanırlarsa, onlara eziyetten vazgeçin. Çünkü Allah tövbeleri
kabul edendir. (Nisa Sûresi: 1516)
038- Allah’a ve Rasûlüne itaatin mükâfatı büyüktür:
“Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse işte onlar,
Allah’ın kendilerine lütûflarda bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehitler ve
salih kişilerle beraberdirler. Bunlar ne güzel arkadaştır. (Nisa Sûresi: 69)
039- Her şeyin bir karşılığı olduğu bildirilmiştir:
“Kim iyi bir işe aracılık ederse, onun da o işten bir
nasibi olur. Kim kötü bir işe aracılık ederse, onun da ondan bir payı olur.
Allah her şeyin karşılığını vericidir.” (Nisa Sûresi: 85)
040- Müslümanlar aralarında selamlaşacaktır:
“Bir selam ile selamlandığınız zaman siz de ondan daha
güzeli ile selamlayın yahut aynı ile karşılık verin. Allah her şeyin hesabını
arayandır.” (Nisa Sûres: 86)
041- İmkânı olup da Allah yolunda çalışmayanların hali
şöyle haber veriliyor:
“Kendilerine yazık eden kimselere melekler, canlarını
alırken: ‘Ne işte idiniz?’ dediler. Bunlar: ‘Biz yeryüzünde çaresizdik’ diye
cevap verdiler. Melekler de: ‘Allah’ın yeri geniş değil miydi? Hicret
etseydiniz ya!’ dediler. İşte onların barınağı cehennemdir. Orası ne kötü bir
gidiş yeridir.” (Nisa Sûresi: 97)
042- Namaz Farzdır:
“Namazı bitince ve ayakta iken ve yan yatarken de
Allah’ı anın. Huzura durduğunuzda namazı dosdoğru kılın. Çünkü namaz mü’minin
üzerine vakitleri belli bir farzdır.” (Nisa Sûresi: 103)
043- Peygambere itaat emrediliyor:
“Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra kim
peygambere karşı çıkar ve mü’minlerin yolundan başka bir yolda giderse onu o
yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.” (Nisa Sûresi: 115)
044- Cennete inanın ameli…
“Erkek olsun kadın olsun, her kim mü’min olarak iyi
işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa
uğratılmazlar.” (Nisa Sûresi: 124)
045- Adil olunacak, adalet ayakta tutulacaktır:
“Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan,
kendiniz, ana babanız ve akrabanız aleyhine de olsa Allah için şahitlik eden
kimseler olun.” (Nisa Sûresi: 135)
046- Şükretmemiz emrediliyor:
“Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden
azap etsin! Allah şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir.” (Nisa Sûresi:
147)
047- Rabbimiz şöyle abdest almamızı istiyor.
“Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman
yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi, başınızı meshedip, topuklara
kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp oldunuz ise, boy abdesti alın. Hasta
veya yolculuk halinde olursanız veya tuvaletten gelince veya cinsi ilişkide
bulunduysanız ve su bulamazsanız temiz toprakla teyemmüm edin. Yüzünüzü ve
dirseklere kadar ellerinizi meshedin.” (Maida Sûresi: 6)
048- Hakkı ayakta tutmak emredilmiştir.
“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan
adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi âdil
davranmamaya itmesin. Adaletli olun; bu Allah korkusuna yakışan bir
davranıştır. Allah’a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı hakkı ile
bilmektedir.” (Maide Sûresi: 8)
049- Cihad farzdır:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun. O’na yaklaşmaya
yol arayın. Allah yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide Sûresi: 35)
050- Helâl olan şeyler helâl kılınmayacaktır:
“Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı iyi ve
temiz şeyleri kendinize haram kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları
sevmez.” (Maida Sûresi: 87)
051- Helâl gıdaya dikkat edilecektir:
“Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği
rızıklardan yeyin ve kendisine iman etmiş olduğunuz Allah’tan korkun. (Maida
Sûresi: 88)
052- Edilen yeminden sorumluluk doğar:
“Allah kasıtsız olarak ağzınızdan çıkıveren
yeminlerinizden dolayı sizi sorumlu tutmaz, fakat bilerek yaptığınız
yeminlerden dolayı sizi sorumlu tutar. Bunun da kefareti, ailenize yedirdiğiniz
yemeğin orta hallisinden on fakire yedirmek, yahut onları giydirmek yahut da
bir köle azat etmektir. Bunları bulamayan üç gün oruç tutmalıdır.
Yeminlerinizin kefareti budur. Yeminlerinizi koruyun.” (Maida Sûresi: 89)
053- Ahiret vardır:
“Allah’ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar, gerçekten
ziyana uğramıştır. Nihayet onlara kıyamet vakti ansızın gelip çatınca, onlar
günahlarını sırtlarına yüklenerek diyecekler ki: ‘Dünyadaki iyi amelleri terk
etmemizden dolayı yazık oldu bize!’ Dikkat edin, yüklendikleri şey ne kötüdür!”
(En’am Sûresi: 31)
“Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey
değildir. Muttaki olanlar için ahiret yurdu muhakkak ki daya hayırlıdır. Hâlâ
akıl etmiyor musunuz? (En’am Sûresi: 32)
054- Gaybı Allah’tan başka kimse bilmez:
“Gaybın anahtarı Allah’ın yanındadır. Onları O’ndan
başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun bilgisi dışında bir
yaprak bile düşmez. O, yerin derinliklerindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş
ve kuru ne varsa apaçık bir kitaptadır. (En’am Sûresi: 59)
055- Müşriklerden yüz çevrilecektir:
“Rabbinden vahyolunan Kur’an-ı Kerim ’a uy. Ondan
başka tanrı yoktur. Müşriklerden yüz çevir.” (En’am Sûresi: 106)
056- Allah Teâlâ örtünmeyi emrediyor:
“Ey Âdemoğulları! Size ayıp yerlerinizi örtecek giysi,
süslenecek elbise yarattık. Takva elbisesi, işte o daha hayırlıdır.” (A’raf
Sûresi: 26)
“Ey Âdemoğulları! Şeytan ana ve babanızı ayıp
yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı
gibi sizi de aldatmasın. Çünkü onlar sizin göremeyeceğiniz yerden sizi
görürler. Şüphesiz ki biz şeytanları inanmayanların dostları kıldık.” (A’raf
Sûresi: 27)
057- Cenabı Allah, kendisine dua etmemizi emrediyor:
“Rabbinize yalvara yakara ve gizlice dua edin.
Bilseniz ki o haddi aşanları sevmez.” (A’raf Sûresi: 55)
058- Namaz dosdoğru kılınacaktır:
“Kitaba sımsıkı sarılıp, namazı dosdoğru kılanlar var
ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz. (A’raf Sûresi:
170)
059- Esma-ul Hüsna ile dua etmemiz emrediliyor:
“En güzel isimler Allah’ındır. O halde O’na o güzel
isimlerle dua edin. O’nun isimleri hakkında eğri yola gidenleri bırakın. Onlar
yapmakta olduklarının cezasına çarptırılacaklardır.” (A’raf Sûresi: 180)
060- Gaybı Allah’tan başka kimse bilmez:
“De ki:
Ben, Allah’ın dilediğinden başka kendime fayda veya zarar verecek güce sahip değilim. Eğer ben gaybı
bilseydim, elbette daha çok hayır yapmak isterdim ve bana hiçbir fenalık
dokunmazdı. Ben, sadece inanan bir kavim için uyarıcı ve müjdeleyiciyim. (A’raf
Sûresi: 188)
061- Cahillerden yüz çevrilecektir:
“Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahillerden yüz
çevir.” (A’raf Sûresi: 199)
062- Vesveseden
Allah’a sığınılacaktır:
“Eğer şeytanın fitlemesi seni dürterse, hemen Allah’a
sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.” (A’raf Sûresi: 200+201)
063- Kur’an-ı Kerim saygı ile dinlenecektir:
“Kur’an-ı Kerim okunduğu zaman onu dinleyin ve susun
ki size merhamet edilsin.” (A’raf Sûresi: 204)
064- Allah Teâlâ yüksek olmayan bir sesle anılacaktır:
“Kendi kendine yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan
bir sesle sabah akşam Rabbini an. Gafillerden olma.” (A’raf Sûresi: 205)
065- Kur’an-ı Kerim Müslüman’ı şöyle tarif ediyor:
“Mü’minler, ancak Allah anıldığı zaman yürekleri
titreyen, kendilerine Allah’ın ayetleri okunduğunda imanlarını arttıran ve
yalnız Rablerine dayanıp, güvenen kimselerdir.” (Enfal Sûresi: 2)
“Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık
olarak verdiğimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir. (Enfal Sûresi: 3)
066- Allah ve Rasûlünün hayat verici davetlerine
uyulacaktır:
“Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı
zaman Allah ve Rasûlüne uyun…” (Enfal Sûresi: 24)
067- Mal ve evlat imtihan sebebidir:
“Biliniz ki mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan
sebebidir.” (Enfal Sûresi: 28)
068- Zekât şunlara verilecektir:
“Sadakalar (zekâtlar) Allah’tan bir farz olarak ancak,
yoksullara, düşkünlere, zekât toplayan memurlara, gönlü İslâm’a ısındırılacak
olanlara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda olanlara, yolda kalanlara
mahsustur…” (Tevbe Sûresi: 60)
069- İnananlar birbirlerinin yardımcılarıdır:
“Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar birbirlerinin
yardımcılarıdır. Onlar iyiliği emrederler, kötülükten alıkoyarlar, namazı
dosdoğru kılarlar, zakâtı verirler, Allah ve Rasulüne itaat ederler. İşte
onlara Allah rahmet edecektir.” (Tevbe Sûresi: 71)
070- Allah tövbeleri kabul edendir:
“Allah’ın; kullarının tövbesini kabul edeceğini,
sadakalarını geri çevirmeyeceğini ve Allah’ın tövbeyi çok kabul eden ve çok
esirgeyen olduğunu hâlâ bilmezler mi? (Tevbe Sûresi: 104)
071- Doğrularla beraber olunacaktır:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun, doğrularla beraber
olun.” (Tevbe Suresi: 119)
072- Muhammed Sallallahü Aleyhi Vesellem ümmetine çok
düşkündür:
“And olsun size içinizden öyle bir peygamber gelmiştir
ki, sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir. O; size çok düşkün,
mü’minlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” (Tevbe Sûresi: 128)
073- Dünyada kim kime uyduysa ahirette onunla beraber hesap
verecektir.
“Firavun, kıyamet gününde kavminin önüne düşecek ve
onları çekip ateşe götürecektir. Varacakları yer ne kötü bir yerdir!” (Hud
Sûresi: 98)
074- Kur’an-ı Kerim, dosdoğru ol der:
“Emir olunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin.”
(Hud Sûresi: 112)
075- Beş vakit namaz emredilmiştir:
“Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz
kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir.” (Hud Sûresi: 114)
076- Her şeyin bilgisinin Allah’a ait olduğu
bildirilmiştir:
“Göklerin ve yerin gaybı (sırrı) yalnız Allah’a
aittir. Her şey O’na döndürülür. Öyle ise O’na kulluk et ve O’na dayan! Rabbin
yaptıklarınızdan gafil değildir.” (Hud Sûresi: 123)
077- Kötülükten sakınan için mükâfat vardır:
“İman edip de kötülüklerden sakınanlar için ahiret mükâfatı
vardır.” (Yusuf Sûresi: 57)
078- Kur’an-ı Kerim akıl sahiplerinden şöyle bahseder:
“Onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı
dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak Allah için
harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir.” (Rad Sûresi: 22)
079- İman, ameli gerektirir:
“İman edenlere söyle; namazlarını dosdoğru kılsınlar,
alışverişin, dostluğun olmadığı günden önce kendilerine verdiğimiz rızıktan
Allah için gizli açık harcasınlar.” (İbrahim Sûresi: 31)
080- Cenabı Allah şöyle dua etmemizi istiyor:
“Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı
devamlı kılanlardan eyle; Ey Rabbim! Duamı kabul et!” (İbrahim Sûresi: 40)
“Ey Rabbim! Hesap günü beni, ana babamı ve mü’minleri
bağışla!” (İbrahim Sûresi: 41)
081- Ölüm haktır, engellenemez:
“Hiçbir millet ecelinin önüne geçemez ve onu
geciktiremez.” (Hıcr Sûresi: 5)
082- Şeytanın kendisine uyandan başkasına hâkimiyeti
yoktur:
“Şeytanın kullarım üzerinde hâkimiyeti yoktur. Ancak
azgınlardan, ona uyanlar müstesna.” (Hıcr Suresi: 43)
083- Cenabı Allah ölünceye kadar ibadet etmemizi istiyor:
“Sen Rabbini hamd ile tesbih et ve secde edenlerden
ol!” (Hıcr Sûresi: 98)
“Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et!” (Hıcr
Sûresi: 99)
084- Cenabı Allah şükretmemizi istiyor:
“Sen hiçbir şey bilmezken Allah, sizi analarınızın
karnından çıkardı; şükredersiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi.”
(Nahl Sûresi: 78)
085- Yeminler bozulmayacaktır:
“Anlaşma yaptığınız zaman Allah’ın ahdini yerine
getirin ve Allah’ı şahit tutarak, yaptığınız yeminleri bozmayın. Şüphesiz ki
Allah, yapacaklarınızı çok iyi bilir.” (Nahl Sûresi: 91)
“Bir topluluk diğer topluluktan güçlü olduğu için
yeminlerinizi, aranızda bir fesat aracı edinerek, ipliğini sağlamca büktükten
sonra, çözüp bozuveren kadın gibi olmayın…” (Nahl Sûresi: 92)
086- Müslüman’a şeytanın hâkimiyeti yoktur:
“Gerçek şu ki: İman edip de yalnızca Rablerine
tevekkül edenler üzerinde şeytanın bir hâkimiyeti yoktur.” (Nahl Sûresi: 99)
“O’nun hâkimiyeti, ancak O’nu dost edinenlere ve O’nu
Allah’a ortak koşanlaradır.” (Ayet: 100)
087- Helâl gıdaya dikkat edilecektir:
“Allah’ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak
yiyin. Eğer yalnız Allah’a ibadet ediyorsanız, O’nun nimetine şükredin.” (Nahl
Sûresi: 114)
088- Kur’an-ı Kerim; Allah’a kulluğu, ana babaya iyiliği
emreder:
“Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi; ana
babalarınıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya
her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine “of” bile deme; onları
azarlama; ikisine de güzel söz söyle.” (İsra Sûresi: 23)
089- Alış verişte dürüst davranılacaktır:
“Ölçtüğün zaman tastamam ölçün ve doğru terazi ile
tartın. Bu hem daha iyidir hem de netice bakımından da daha güzeldir.” (İsra
Sûresi: 35)
090- İhlaslı kimse üzerinde şeytanın ağırlığı olmaz:
“Cenabı Allah şeytana: ‘Benim ihlaslı kullarım
üzerinde senin hiçbir ağırlığın olmayacaktır. Onları koruyucu olarak Rabbin
yeter.’” (İsra Sûresi: 65)
091- Herkes peşine takıldığı kimse ile hesap verecektir:
“Her insan topluluğu önderleri ile beraber
çağıracağımız o günde kimlerin amel defteri sağından verilirse, onlar en küçük
bir haksızlığa uğratılmamış olarak amel defterlerini okuyacaklar.” (İsra
Sûresi: 71)
092- Dünyanın cazibesine kapınılmayacaktır:
“Sabah akşam Rabbine, O’nun rızasını dileyerek dua
edenlerle birlikte candan sebat et. Dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini
onlardan çevirme. Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, kötü arzularına uymuş
ve işi gücü aşırılık olan kimseye boyun eğme!” (Kehf Sûresi: 28)
093- Allah’ı anmaktan yüz çevirenin hali:
“Kim beni anmaktan yüz çevirirse şüphesiz onun
sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu kıyamet günü kör olarak hapsedeceğiz. O
bize ‘beni niçin kör olarak yarattın ben görürdüm.’ diyecek.” (Tâhâ Sûresi:
124125)
094- Aile fertlerine namaz kılmaları emredilecektir:
“Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et.”
(Tâhâ Sûresi: 132)
095- Allah Teâlâ kendisinden korkmamızı emreder:
“Ey iman edenler! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet
vaktinin depremi müthiş bir şeydir.” (Hac Sûresi: 1)
096- İyi işler işleyenlere bol rızık vardır:
“İman edip salih ameller işleyen kimseler için
mağfiret ve bol rızık vardır.” (Hac Sûresi: 50)
097- Kul ibadetle emir olunmuştur:
“Ey iman edenler! Rükû edin; secdeye kapanın;
Rabbinize ibadet edin; hayır işleyin ki kurtulasınız.” (Hac Sûresi: 77)
098- Cenabı Allah bir Müslüman’ın şöyle olmasını istiyor:
“Müslüman kurtulmuş kimsedir. Huşu ile namaz kılarlar.
Boş ve yararsız şeylerle uğraşmazlar. Zekâtlarını verirler. İffetlerini
korurlar. Emanete ve ahitlerine riayet ederler. Namazlarını korurlar (Namazlarına
devam ederler).” (Mü’minûn
Sûresi: 1-2-3-4-5-6-7-8-9)
099- Kötülüğe karşı nasıl bir tavır sergilenecek?
“Kötülüğü en güzel bir şekilde sav.” (Mü’minûn Sûresi:
96)
100- Bekâr olanlar evlendirilecektir:
“Aranızdaki bekârları evlendirin. Evlenme imkânı
bulamayanlar, Allah kendilerine fırsat verinceye kadar iffetlerini korusunlar.
(Nur Sûresi: 33)
101- Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellema itaat
emrediliyor:
“Namazı kılın, zekâtı verin; peygambere itaat edin ki
merhamet göresiniz.” (Nur Sûresi: 56)
102- Peygambere uymayanlar pişman olacaktır:
“O gün zalim kimse pişmanlıktan ellerini ısırıp şöyle
der: “Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım. Yazık bana! Keşke
falancayı (batıl yolcusunu) dost edinmeseydim.” (Furkan Sûresi: 2728)
103- Ticarette kul hakkı gözetilecektir:
“Ölçüyü tastamam yapın. Eksik verenlerden olmayın.
Doğru terazi ile tartın. İnsanların hakkı olan şeyleri kısmayın. Yeryüzünde
bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.” (Şuara Suresi: 181183)
104- Şeytan kime musallat olur?
“Şeytanların kime musallat olacağını haber vereyim mi?
Onlar günaha, iftiraya düşkün olanların üzerine iner. Şeytana kulak verirler.”
(Şuara Sûresş: 221223)
105- Dünya ve ahiret dengesi kurulacaktır:
“Allah’ın sana verdiğinden O’nun yolunca harca ahiret
yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma. Allah sana ihsan ettiği gibi sen
de ihsan et. Yeryüzünde bozgunculuğu arzulama. Allah bozguncuları sevmez.”
(Kasas Sûresi: 77)
106- İnsanı amelleri kurtarır:
“İnsanlar imtihandan geçirilmeden, sadece ‘iman
ettik’ demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?” (Ankebut Sûresi: 2)
107- İman eden geçmişinden sorulmaz:
“İman edip iyi işler yapanların geçmiş kötülüklerini
örteriz. Onlara yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.” (Ankebut Sûresi:
7)
108- Ahiret hayatı vardır:
“De ki: 'Yeryüzünde dolaşın da (Allah) yaratmaya nasıl
başlamış bakın; sonra Allah, âhiret hayâtını yaratacaktır.' Muhakkak ki Allah,
her şeye hakkıyla gücü yetendir.” (Ankebût Sûresi: 20)
109- Namaz kötülüklerden alıkoyar:
“Kitabı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz
hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak ibadetlerin en büyüğüdür.
Allah yaptıklarınızı bilir.” (Ankebut Sûresi: 45)
110- Namaz beş vakit farz kılınmıştır:
“Öyle ise akşama girdiğinizde, sabaha kavuştuğunuzda,
Allah’ı tespih edin. Göklerde ve yerde hamd Allah’a mahsustur.” (Rum Sûresi: 17-18)
111- Müslüman’ın bazı istenen vasıfları:
“Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği
emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol...” (Lokman
Sûresi: 17)
“İnsanları
küçümseyip yüz çevirme, yeryüzünde böbürlenerek yürüme; Allah, kendini beğenip
övünen hiç kimseyi şüphesiz ki sevmez.” (Lokman Sûresi: 18)
“Yürüyüşünde tabii ol; sesini kıs. Seslerin
en çirkini şüphesiz merkeplerin sesidir.” (Lokman Sûresi: 19)
112- Kâfire boyun eğilmeyecektir:
“Allah’tan kork, kafirlere ve münafıklara boyun
eğme!.. Allah’a güven. Vekil olarak Allah yeter.” (Ahzab Sûresi: 13)
113- Ölümden kaçılmaz:
“De ki: Eğer ölümden veya öldürülmekten kaçıyorsanız
kaçmanın size asla faydası olmaz.” (Ahzab Sûresi: 16)
114- Müslüman hanımlar şöyle uyarılıyor:
“Evlerinizde oturun. Eski cahiliye adetinde olduğu
gibi açılıp saçılmayın. Namazı kılın, zekâtı verin. Allah’a ve Rasûlüne itaat
edin…” (Ahzab Suresi: 33)
115- Allah her an anılacaktır:
“Ey insanlar! Allah’ı çokça zikredin ve O’nu sabah
akşam tesbih edin.” (Ahzab Sûresi: 4142)
116- Allah Rasûlüne salevat getirmemiz emrediliyor:
“Allah ve melekleri, peygambere çok salevat
getirirler. Ey mü’minler! Siz de O’na salevat getirin ve tam bir teslimiyetle
selam verin.” (Ahzab Sûresi: 56)
117- İnanan kadın örtünecektir:
“Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin
kadınlarına ihtiyaç için dışarı çıkınca dış örtülerini üzerlerine almalarını
söyle. Onların tanınıp incitilmemesi için uygun olan budur…” (Ahzab Sûresi: 59)
118- Konuşulduğu zaman doğru konuşulacaktır:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz
söyleyin. (Ahzab Sûresi: 70)
119- Rızası uğrunda verilenin yerine Allah verir:
“De ki: Rabbim kullarından dilediğine bol rızık verir
ve dilediğinden de kısar. Siz hayrane harcarsanız, Allah onun yerine başkasını
verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (Sebe Sûresi: 39)
120- Cenabı Allah kullarını şöyle uyarıyor:
“Ey insanlar! Allah’ın vâdi gerçektir. Sakın dünya
hayatı sizi aldatmasın ve o aldatıcı şeytan da Allah hakkında sizi
kandırmasın.” (Fatır Sûresi: 5)
“Çünkü şeytan sizin düşmanınızdır. Siz de onu düşman
bilin. O, kendi taraftarlarını ancak ateş ehlinden olmaya çağırır.” (Fatır
Sûresi: 6)
121- İzzet ve şeref Allah’ın yanındadır:
“Kim izzet ve şeref istiyorsa, bilsin ki izzet ve
şeref Allah’ındır. O’na ancak güzel sözler yükselir. Onları da Allah’a salih
ameller ulaştırır…” (Fatır Sûresi: 10)
122- Allah kimlerin kurtulacağını şöyle haber veriyor:
“Allah’ın kitabını okuyanlar, namazı kılanlar ve
kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık sarf edenler asla zarara
uğramayacak bir kazanç umabilirler.”
“Çünkü Allah onların mükafatını tam öder ve fazlasını
da verir…” (Fatır Sûresi: 2930)
123- Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim ’a uymamızı istiyor:
“Size azap gelip çatmadan önce Rabbinize dönün, O’na
teslim olun, sonra size yardım edilmez. Ansızın başınıza azap gelmeden önce
Rabbinizin indirdiği Kur’an-ı Kerim ’a tabi olun.” (Zümer Sûresi: 5455)
124- Allah’tan başkasına tapılmayacaktır:
“Yalnız Allah’a kulluk et ve şükredenlerden ol.”
(Zümer Sûresi: 66)
125- Dua; içten, gönülden yapılacaktır:
“Kâfirlerin hoşuna gitmese de Allah’a, Allah için
dindar ve ihlaslı olarak dua edin.” (Mü’min Sûresi: 14)
126- Allah Teâlâ adaletle hükmedecektir:
“Körle gören, inanıp iyi ameller işleyenle kötülük
yapan bir olmaz. Ne kadar az düşünüyorsunuz!” (Mü’min Sûresi: 58)
127- Kötülük en güzel şekilde önlenecektir:
“İyilikle kötülük bir olmaz. Sen kötülüğü en güzel
şekilde önle; o zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan
bir dost olur.” (Fussılet Sûresi: 34)
128- Şeytanın vesvesesine karşı Allah’a sığınılacaktır:
“Eğer şeytandan gelen bir kötü düşünce seni dürtecek
olursa hemen Allah’a sığın. Çünkü Allah işiten, bilendir.” (Fussılet Sûresi:
36),
129- Doğru dürüst yaşayanlara koru yoktur:
“Rabbim Allah’tır.” Deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara
yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapılmaz.” (Ahkaf
Sûresi: 19)
130- Hiçbir şey zayi olmaz:
“Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, peygambere itaat
edin. İşlerinizi boşa çıkarmayın.” (Muhammed Sûresi: 33)
131- Duyulan sözlerin doğruluğu araştırılacaktır:
“Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber
getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük
edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (Hücurat Sûresi: 6)
132- Müslümanların arası düzeltilecektir:
“Eğer mü’minlerden iki grup birbirleriyle vuruşurlarsa
aralarını düzeltin…” (Hücurat Sûresi: 9)
“Mü’minler ancak kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin
arasını düzeltin.” (Ayet: 10)
133- Başkaları alaya alınmayacaktır:
“Ey mü’minler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya
almasın. Belki de onlar kendilerinden daha iyidir… Birbirlerinizi kötü
lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklık kötü bir isimdir…” (Hücurat
Sûresi: 11)
134- Kötü zandan kaçınılacaktır:
“Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü;
zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz
diğerinizin arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten
hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah
tövbeyi çok kabul edendir. Çok esirgeyicidir.” (Hücurat Sûresi: 12)
135- Cenabı Allah mü’mini şöyle tarif ediyor:
“Mü’minler ancak Allah’a ve Rasûlüne iman eden, ondan
sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla mücadede
edenlerdir. İşte doğrular ancak onlardır. (Hücurat Sûresi: 15)
136- Öğüt vermek emredilmiştir:
“Sen öğüt ver. Çünkü öğüt, mü’minlere fayda verir.”
(Zariyat Sûresi: 55)
137- Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim ’dan öğüt alınmasını
istiyor:
“And olsun biz Kur’an-ı Kerim ’ı öğüt alsınlar diye
kolaylaştırdık. Ondan öğüt alan yok mu? (Kamer Sûresi: 17)
138- Cenabı Allah dengenin bozulmamasını emrediyor:
“Sakın dengeyi bozmayın.” (Rahman Sûresi: 8)
“Ölçüyü adaletle tutun ve eksik tartmayın. (Ayet: 9)
139- Allah Teâlâ soruyor:
“Rabbinizin nimetlerinden hangisini
yalanlayabilirsiniz? (Rahman Sûresi)
140- Yapılan yardımların karşılığı kat kattır:
“Kim Allah’a güzel bir ödünç verecek olursa, Allah da
onun karşılığını kat kat verir. Ayrıca O’nun çok değerli bir mükâfatı da
vardır.” (Hadid Sûresi: 11)
141- “Sadaka veren erkeklere ve kadınlara ve Allah’a güzel
bir ödünç verenlere,
verdiklerinin karşılığı kat kat ödenir. Ayrıca onlara değerli bir mükâfat
vardır.” (Ayet: 18)
142- Allah’tan korkanların mükâfatı:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve peygamberine
inanın ki O, size rahmetinden iki kat versin ve size ışığında yürüyeceğiniz bir
nur lütfetsin; sizi bağışlasın. Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” (Hadid
Sûresi: 28)
143- Cenabı Allah her şeyi tesbit etmektedir:
“İki melek insanın sağında ve solunda yaptıklarını
yazmaktadır.” (Kâf Sûresi: 17)
“İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen
yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” (Ayet: 18)
144- Teheccüd namazı emredilmiştir:
“Gecenin bir bölümünde secde et, secdelerin ardından
da O’nu tesbih et.” (Kâf Sûresi: 40)
145- Vesveseden Allah’a sığınılacaktır:
“Gizli konuşmalar şeytandandır. Bu, iman edenleri
üzmek içindir. Oysa şeytan, Allah’ın izni olmadıkça mü’minlere hiçbir zarar
veremez. Mü’minler Allah’a dayanıp güvensinler.” (Mücadele Sûresi: 10)
146- Allah Teâlâ Ahiret hazırlığına dikkat çekiyor:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve herkes yarına
hazırladığına baksın. Allah’tan korkun, çünkü Allah yaptıklarınızdan
haberdardır. (Haşr Sûresi: 18)
“Allah’ı unutan ve bu yüzden Allah’ın da onlara
kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar yoldan çıkan kimselerdir.”
(Ayet: 19)
147- Yapılmayacak şey söylenmeyecektir:
“Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin
söylüyorsunuz?” (Saf Sûresi: 2)
“Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah yanında
büyük bir nefretle karşılanır.” (Saf Sûresi: 3)
148- Cuma namazı farzdır:
“Ey iman edenler! Cuma günü ezan okunup namaza
çağrıldığı zaman, hemen Allah’ı anmaya koşun ve alış verişi bırakın. Eğer
bilirseniz elbette bu sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca da yer yüzüne
dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Allah’ı çok zikredin; umulur ki
kurtuluşa erersiniz.” (Cuma Sûresi: 910)
149- Mal hırsı, evlat sevgisi Allah’tan
uzaklaştırmamalıdır:
“Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi
Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa işte onlar ziyana
uğrayanlardır.” (Münafıkun Sûresi: 9)
150- Pişmanlık fayda vermez:
“Sizden birine ölüm gelip de: Rabbim! Beni yakın bir
süreye kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam! Demesinden önce size
verdiğimiz rızıktan harcayın. Allah eceli geldiğinde hiçbir kimsenin
ölümünü ertelemez. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” (Mümafikun Sûresi:
1011)
151- Mal ve çocukların birer imtihan olduğu bildirilmiştir:
“Doğrusu mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir
imtihandır.” (Teğabün Sûresi: 15)
“O halde gücünüz yettiğince Allah’a isyandan kaçının.
Dinleyin, itaat edin, kendi iyiliğinize harcayın. Kim nefsinin cimriliğinden
korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Ayet: 16)
“Eğer Allah rızası için ödünç verirseniz, Allah sizin
için kat kat arttırır ve sizi bağışlar. Allah çok mükâfat verendir, ceza
vermekte de acele etmeyendir.” (Ayet: 17)
152- Allah Teâlâ cehennem ateşinden korunmayı emreder:
“Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar
ve taşlar olan ateşten koruyun…” (Tahrim Sûresi: 6)
153- Cenabı Allah şöyle emrediyor:
“Elbiseni temiz tut.” (Müddessir Sûresi: 4)
“Kötü şeyleri terk et.” (Ayet: 5)
“Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.” (Ayet: 6)
“Rabbinin rızasına ermek için sabret.” (Ayet: 7)
154- Peygamberimize teheccüt namazı kılmasını emreder:
“Gecenin bir kısmında Allah’a secde et; gecenin uzun
bir bölümünde de O’nu tesbit et.” (İnsan Sûresi: 26)
155- Cenabı Allah, “Oku!” diye emrediyor:
“Yaratan Rabbinin adı ile oku! O; insanı, bir
aşılanmış yumurtadan yarattı.” (Alak Sûresi: 12)
“Oku! İnsana bilmediklerini öğreten, kalemle yazmayı
öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.” (Ayet: 35)
156- Namazlarına gösteriş karıştıranlar, ciddiye
almayanlara Allah Teâlâ yazıklar
olsun buyuruyor:
“Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar
namazlarını ciddiye almazlar.” (Mâun Sûresi: 45)
157- Kurban emri şöyle geçiyor:
“Rabbine kulluk et namaz kıl ve kurban kes.” (Kevser
Sûresi: 2)
158-
İki
koruyucu anlamında “Muavvizeteyn” denilen Felâk ve Nâs sûreleri ile şöyle dua etmemiz istenmiştir:
“De ki: Yarattığı şeylerin şerrinden, karanlığı
çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfürüp büyü yapan üfürükçülerin
şerrinden ve kıskandığı zaman kıskanç kişinin şerrinden sabahın Rabbine
sığınırım!” (Felak Sûresi)
“De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokun. İnsan
Allah’ı anınca pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların
Rabbine, insanların mutlak sahip ve hâkimine, insanların ilâhına sığınırım!”
(Nas Sûresi)
Allah’ü
Teâlâ doğru söyler.
Bunlar, Rabbimizin bizden istedikleri ve
bize emrettiği şeylerdir.
(Mustafa Öselmiş)
Yorumlar
Yorum Gönder