Kayıtlar

Kalbi Hastalık ve Reçetesi

Kalbi Hastalık ve Reçetesi Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Onların kalblerinde bir hastalık vardır. Allah da onların hastalığını çoğaltmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle de onlar için elîm bir azap vardır.” (Bakara, 10) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Haberiniz olsun ki, bedende bir et parçası vardır. O iyi olursa bütün beden iyi olur; o bozuk olursa bütün beden bozuk olur. İşte o, kalptir.” (Buhârî, Îmân, 39) Ey aziz! Bilinmelidir ki Allah dostları şöyle demişlerdir: Kulun kalbine musallat olan ve onu Allah’a ibadetten alıkoyan hastalıkları ondan uzaklaştırmak, mutlaka yapılması gereken pek mühim bir iştir. Ta ki kalp, onlar sebebiyle Mukallib’inden (kalpleri evirip çeviren Allah tealâ) uzaklaşmasın ve O’na dost olmanın manevî neşesiyle dolup mesrûr olsun. Bahsedilen hastalıklar dört çeşittir: Birincisi; rızık konusudur ve onu elde etmek için gösterilen aşırı endişeler ve gayretlerdir. Hâlbuki bunun tedavisi tam tevekküldür. İki...

Kurtuluşa Eren Mü’minler

Kurtuluşa Eren Mü’minler Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Sonunda peygamberlerimizi ve îman edenleri kurtarırız. İşte böyle, üzerimize bir borç olarak mü’minleri kurtarırız.” (Yûnus, 103) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “En üstün ibadet, kurtuluşu beklemektir.” (Deylemî, hadis no: 1426; Münâvî, II, 44, Aclûnî, II, 239) Kurtuluşun en azı ölümdür. Çünkü ölüm mü’mine verilen bir armağandır. Mesela Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in bir cenazenin yanından geçerken: “Ya rahata ermiştir ya da kendisinden kurtulunmuştur.” (Buhârî, Rikak, 42; Müslim Cenâiz, 61) dediği rivayet edilir. İlki, dünya zorluklarından kurtulan ve berzahta ruhani sevapla rahata eren salih bir kimsedir. Bu sevap naim cennetlerinin yarısıdır. İkincisi ise ölümüyle herkesin kendisinden rahata kavuşup eziyetlerinden kurtulduğu, kendisi berzahta ruhani azaba dûçar olan fâsık bir kimsedir. Bu azab da cehennemin yarısıdır. Bundan Allah Teâlâ’ya sığınırız. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’...

Helal ve Haram Hassasiyeti

Helal ve Haram Hassasiyeti Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yiyin…” (Bakara, 168) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: "Şüphesiz helâl bellidir. Haram da bellidir. Fakat bu ikisi arasında (helâl veya haram olduğu açıkça belli olmayan) birtakım şüpheli şeyler vardır ki, pek çok kimse onları bilemez. Şüpheli şeylerden kaçınan bir kimse, dînini ve haysiyetini korumuş olur. Şüpheli şeylerden sakınmayan bir kimse ise, zamanla harama düşer. Tıpkı sürüsünü başkasına âit bir arazinin etrafında otlatan çoban gibi ki, sürünün bu araziye girme tehlikesi vardır. Dikkat edin! Her padişahın girilmesi yasak bir arazisi vardır. Unutmayın ki, Allâh’ın yasak arazisi de haram kıldığı şeylerdir.” (Buhârî, Îmân, 39) Hiç şüphesiz, haram ve şüpheli şeylerle beslenen bir kimsede ibadet aşkı ve kulluk heyecanı olmaz. Haram ve şüpheli gıdâlardan kalbe ancak kasvet, sıklet ve gaflet sirâyet eder. Temâyüller, nefsânî ar...

Gençlerin En Büyük İhtiyacı

Gençlerin En Büyük İhtiyacı Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Andolsun ki, Rasûlullah, sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (Ahzâb, 21) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Allah çocukça (lâubâlî) davranışları olmayan, hayra yönelip hevâ ve hevesi terk eden vakar sahibi olgun genci sever.” (Ahmed, IV, 151) Müslüman bir gencin, aslî kimliğini koruyup yaşatabileceği yegâne kültür ise, Kur’ân ve Sünnet kültürüdür. Fakat gerek televizyon, gerek internet ve modalar, Kur’ân ve Sünnet kültüründen mahrum yetişen gençlerimize, Batı’nın, İslâm ahlâkından uzak kültürünü empoze etmektedir. Kendi büyük değerlerini yeterince ve lâyıkıyla tanıyamayan genç dimağlar da, hazin bir aşağılık kompleksi içerisinde, öz değerlerine yabancılaştırılmaktadır. Böylece global kültür ve güç odaklarının kuklası hâline getirilmektedir. İngiltereʼnin eski başkanlarından William Ewart Gladstone’un (v. 1898) ...

Asr-ı Saadet Müslümanları Nerede?

Resim
Asr-ı Saadet Müslümanları Nerede?

40 Hadis-i Şerif 8

40 Hadis-i Şerif 8 01-   Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar. Müslim, Birr, 33; İbn Mâce, Zühd, 9; Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539) 02-   Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah’ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir. (Tirmizî¸ (25) Birr¸ 3¸ had. no: 1899.) 03-   Bağışını geri alan kimsenin durumu şu köpeğin durumu gibidir: Yalını yer, iyice doyunca kusar. Sonra kusmuğuna tekrar dönüp onu yer. denmiştir. [Ebu Davud, Büyû 83, (3539); Tirmizî, Büyû 52, (1299); Nesâî, Hibe 2, (6, 265); İbnu Mace, Hibe 2, (2377)] 04-   Bir genç, ihtiyar bir kimseye yaşı sebebiyle ikramda bulunursa, Allah yaşlılığında ona ikram edecek kimseleri mutlaka takdir eder. (Tirmizi, Birr 75) 05-   Bir insan ölünce üç kişi hariç herkesin ameli kesilir: Sadaka-i cariye bırakan veya istifade edilen bir ilim bırakan veya kendine dua edecek salih evlat bırakan. Ravi: Ebu Hureyre Müslim, Va...

İçki Nasıl Kaldırıldı?

İçki Nasıl Kaldırıldı? İslamiyet gelir gelmez, Arap Yarımadası'ndaki insanlardan, uzun senelerden beri dem ve damarlarına yerleşmiş olan alışkanlıklarını birden bire söküp atmak, elbette zor olacaktı. Hele alkollü içkiler gibi, kullanıldıkça adeta insanı kendine esir eden maddelerden vazgeçmek, daha da zordur. Fakat İslamiyet'in getirdiği nur, bütün kötü adetler gibi, alkollü içkileri de o cemiyetten kaldırdı. Allah'ü Teâlâ'nın bir ismi de Hâkim’dir. Yani yaptığı her işi, hikmet ve faydalara göre yaratır. Nitekim insanın büyüyüp kemale ermesi, çekirdeğin yeşerip ağaç olması, bir yumurtanın açılıp kuş olması belli bir süreçle gerçekleşmektedir. Allah'ü Teâlâ'nın kâinatta geçerli olan bu kanununu, dinin bazı emirlerinde de görmek mümkündür. İşte yüce Rabbimiz, Hâkim isminin gereği olarak, alkollü içki alışkanlığını o cemiyetten söküp atmak için, tedriç yani yavaş yavaş men etme metodunu irade etmiştir. Diğer taraftan, içki birdenbire haram edilseydi,...

Evliyâların Dilek Duası (Çok güçlü bir duadır)

Evliyâların Dilek Duası (Çok güçlü bir duadır) بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ وَلاَحَوْلَ وَلَاقُوَّةَ إِلَّا بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيْمِ. اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسأَلُكَ. يَا قَدِيمُ، يَا دَائِمُ، يَا فَرْدُ، يَا وِتْرُ، يَا أحَدُ، يَا صمَـدُ، يَا حَيُّ، يَا قَيُّومُ، يَا ذَا الجَلَالِ وَالإِكْرَامِ. فَإِن تَوَلَّوْا فَقُلْ حَسْبِيَ اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ۖ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ ۖ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ. Okunuşu: Bismillâhirrahmânirrahîm Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm. Allahümme innî es'elüke yâ kadîmü yâ dâimü yâ Ferdü yâ vitru yâ ehadü yâ samedü yâ hayyü yâ kayyûmü yâ zel celâli vel ikram. Fein tevellev fekul hasbiyallahü lâ ilahe illâ hüve aleyhi tevekkeltü ve hüve rabbül arşil azîm. Anlamı: “Rahman (Esirgeyen) Rahim (Bağışlayan) Allah’ü Teâlâ’nın adıyla. Çok yüce ve çok büyük Allah’ın himayesine sığınmaktan ve O’nun yüce kudretinden yardım dilemekten başka bir amacım yoktur. Ondan başka kuvvet ve kudre...

Resimlerle Prof. Dr. Fuat Sezgin Hoca...

Resim
Resimlerle Prof. Dr. Fuat Sezgin Hoca...

Azrail Aleyhisselâm’ın Can Alıcı Melek Olarak Görevlendirilmesi

Azrail Aleyhisselâm’ın Ölüm Meleği Seçilmesi, Kıyamet ve Azrail Aleyhisselâm “Külli nefsin zâikatü’l-mevt” , yani “Her nefis ölümü tadacaktır.”   diyor Allah’ü Teâlâ. Melekler bunun üzerine Allah’ü Teâlâ’ya “Bizler basit ruhlar değiliz, doğrusu biz ancak halis ruhlarız” dediğinde Allah’ü Teâlâ onlara “Yeryüzünde bulunan her canlı yok olacak” diyor. Melekler “ Bizler yeryüzünde bulunmuyoruz, doğrusu biz ancak semada bulunuruz” dediklerinde Allah’ü Teâlâ tekrar cevap veriyor “O’nun zâtından başka her şey yok olacaktır. Hüküm O’nundur ve siz ancak O’na döndürüleceksiniz.” Melekler bunun üzerine secdeye kapanıp dediler ki “Ebedi ve Tek olan Allah’ü Teâlâ’yı tesbih ederiz.” Hz. İsrafil Sur’unu öttürmeye yaklaşırken ve Kıyamet günü gelip çattığında Allah’ü Teâlâ resulü   “Allah’ü Teâlâ hazretleri ipekten daha yumuşak bir rüzgârı Yemen’den gönderir. Bu rüzgâr, kalbinde zerre miktar iman bulunan hiç kimseyi hariç tutmadan hepsinin ruhunu kabzeder.” diyor çünkü “Kıyamet Sade...