Elbette Allah’ü Teâlâ Kâfidir!


Elbette Allah’ü Teâlâ Kâfidir!

[İslâm, I, sy. 2 (Ekim 1983), s. 41.
Eşrefoğlu Abdullah-ı Rûmî hazretlerinin Müzekki’n-nüfûs adlı eserinde yazıldığına göre;143]

Hz. Ömer radıyallâhu anh Üveys el-Karânî radıyallâhu anh adlı meşhur bir velînin yanına varmış ve;

“Yâ Üveys! Bana nasihat eyle!” demiş.

Üveys el-Karânî sormuş:

“Bu halk seni bilir, tanır mı?”

“Evet, bilir.”

“Öyleyse halka kendini unuttur. Zira Allah’ü Teâlâ’nın seni bilmesi kâfidir!”

Hz. Ömer, bu sözü beğenmiş ve devamını istemiş:

“Yâ Üveys! Bana daha nasihat et!”

Üveys radıyallâhu anh yine sormuş:

“Yâ Ömer! Allahu Teâlâ’yı bilir, tanır mısın?”

“Elbette bilirim!”

“Başka şeyler de bilir misin?”

“Evet, başka şeyler de bilir, tanırım.”

“Diğer bütün bildiklerini unut; zira Allah’ü Teâlâ’yı bilmen sana kâfidir!”

Muhterem okuyucular!

Şöhret afet, gösteriş ise riyadır. Bu sebepten kendini gizlemek, avâmdan ve halkın teveccühünden kaçmak âriflerin şiârı olmuştur.

Sen de yaptığın ibadet ve taatleri, hayr u hasenâtı halkın ıttılâından saklamalı; aşikâreye döküp, herkese, her yerde anlatıp böbürlenmekten vazgeçmelisin. Çünkü bu ihlasa zarar verir, salih amellerinin mahvına sebep olur. Onları sadece Allah’ın bilmesi yeter. Sen, karşılığı, takdir ve mükâfâtı halktan değil Hâlik’tan bekle ve um.

Bu dünyanın en önemli işi Allah’ı bilip tanımak, yani mârifetullaha ermektir. Bunun için sen de olayları ve çevreni tefekkürle incelemeli; perde arkasındaki esrarı ve hikmetleri sezip görmelisin. Yani “kesret”ten “vahdet”e ermeli, fâil-i hakikî’yi bulmalı ve O’na en iyi tarzda kulluk etmeye çabalamalısın.

Cümle maksûd ve matlûb, bütün hayır ve saadet detayda değil özde, mârifetullahın arkasında gizlidir. Binâenaleyh, sakın bilgi ve dikkatini teferruatla dağıtma.

Dipnotlar
1. s. 329.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Uzun Ömür İçin Dua

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)